Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

O halde mahkemece; tarafların bildirdiği tüm bilgi ve belgeler ile murise ait olan varsa taşınmazın denetime elverişli olarak tüm geldi ve gitti kayıtlarıyla birlikte tedavüllü tapu kayıtları, dayanak eski tapu kaydı varsa vergi kayıtları ilgili yerlerden getirtilmeli, yine taşınmazın kadastro tespiti esnasında bilirkişi ve muhtar olarak görev yapan kişilerin hayatta olup olmadıkları ilgili kolluk kuvveti aracılığıyla tespit edilmeli, hayatta olduklarının anlaşılması halinde yapılacak keşifte tanık olarak beyanlarına başvurulmalıdır. Bu kişilerin hayatta olmadıklarının anlaşılması halinde taşınmazın evveliyatını, kullanımını vs. bilen, görgüye ya da duyuma dayalı bilgisine başvurulabilecek yörenin yaşlı kişilerinin tespiti sağlanıp keşifte tanık olarak dinlenilmelidir. Yapılacak araştırma sonucunda murisin mirasçısı bulunamaz ise Türk Medeni Kanununun 501. maddesi gereğince son mirasçının Hazine olduğu düşünülmelidir....

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın idare adına tescili davasının kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca ONANMASI hakkında Daireden çıkan kararı kapsayan 12/03/2019 gün ve 2018/10830 Esas - 2019/4349 Karar sayılı ilama karşı maddi hata sonucu davalının temyiz istemi dikkate alınmadan sadece davacı idare vekilinin temyizinin incelenmesi ile onanmış olup, bu karara karşı, karar düzeltme isteminde bulunan davalı vekilince verilen dilekçe ile karar düzeltilmesi istenilmiş karar düzeltme istemi de maddi hata sonucu reddedilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup gereği konuşulup düşünüldü: K A R A R - 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın idare adına tescili istemine...

    İyiniyetli üçüncü kişilerin bu tescile dayanarak kazandıkları aynî haklar ve her türlü tazminat istemi saklıdır." şeklinde hüküm altına alınmıştır. Ketmi verese (mirasçılığın gizlenmesi) davalarında uyuşmazlığın çözümü, hasımlı veraset ilamı alınmak üzere açılacak bir dava sonucu, mirasbırakanın tüm mirasçılarının belirlenmesi ve davacıların bu mirasçılar arasında yer alıp almadığının açıkça saptanmasına bağlıdır....

    "İçtihat Metni" Dava, tespit harici bırakılan taşınmazların arzının mülkiyetinin tespiti istemine ilişkin olup, muhdesat tespiti istemi bulunmaktadır. Davanın açıklanan bu niteliğine göre, verilen hükmün temyiz inceleme görevi 2797 sayılı Yargıtay Yasası ve ilgili Başkanlar Kurulu Kararı uyarınca Yüksek (8). Hukuk Dairesine ait bulunduğundan dosyanın ilgisi yönünden anılan Daire Başkanlığına SUNULMASINA, 28.06.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

      nedeniyle ağaçların bulunduğu arazinin de kullanılamadığını belirterek, HMK’nun 106. maddesi gereğince ağaçların sayısı, türü, yaşı ve getirdiği fayda (semere) ve tüm ağaç bedellerinin tespiti ile davacının davalıdan isteyebileceği maddi tazminat tutarının tespitini talep etmiştir. Mahkemece, davacının istemi delil tespiti olarak değerlendirilmiş olup mahkemenin değişik iş sırasına kaydedilmiştir. 6100 sayılı HMK'nun 106. maddesinde tespit davası düzenlenmiştir. Bu maddeye göre “ .. .” Anılan kanunun 400 vd. maddelerinde ise delil tespiti kurumu düzenlenmiştir. Delil tespiti ise, ileride açılacak veya açılmış olan bir dava ile ilgili delillerin, bazı şartlar altında zamanından önce toplanıp güvence altına alınmasını sağlamak için kabul edilmiş bir müessesedir. Dosya incelendiğinde, davacının istemi delil tespiti olmayıp dava ve temyiz dilekçelerinden açıkça anlaşılacağı üzere HMK'nun 106. maddesinde düzenlenen tespit davası niteliğindedir....

        Hukuk Dairesi'nce istinaf isteminin davalı yönünden istinaf istemi hakkında inceleme yapılmaksızın, davacı idare yönünden esastan reddi ile HMK'nın 353/1-b-2 maddesi uyarınca ilk derece mahkemesi kararı düzeltilmek suretiyle esas hakkında yeniden karar verilmesine dair yukarıda gün ve sayıları yazılı kararının Yargıtay'ca incelenmesi taraf vekillerince verilen dilekçeler ile istenilmiş olmakla dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü: - K A R A R - Dava, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın yol olarak tapudan terkini istemine ilişkindir....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili istemine ilişkin davanın kabulüne dair verilen hüküm, taraf vekillerinin temyizi üzerine Dairemizce onanmış bu karara karşı taraf vekillerince karar düzeltme isteğinde bulunulması üzerine, Dairemizin 04.12.2018 gün ve 2018/7549 Esas 2018/23310 Karar sayılı ilamı ile reddedilmiş; red kararına karşı davacı idare vekilince maddi hata düzeltim isteminde bulunulmuş; mahkemece, davacı idare vekilinin maddi hata düzeltim istemi karar düzeltme istemi olarak değerlendirilmiş 17/05/2019 tarihli ek karar ile ikinci kez karar düzeltme yoluna gidilemeyeceğinden bahisle talebin reddine karar verilmiş; ek karar davacı idare vekilince temyiz edilmiştir....

            Hukuk Dairesi'nce istinaf istemi esastan reddedilmiş, bu kez davalı ... vekili tarafından Bölge Adliye Mahkemesi kararı temyiz edilmiştir. Dava, vakıf evladı olduğunun tespiti istemi ile galle fazlası alacak istemine ilişkindir. Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, yapılan yargılama ve uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları ile temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararında yazılı gerekçelere, hukuki ilişkinin nitelendirmesine göre temyiz itirazları yerinde görülmediğinden, temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı HMK'nin 370. maddesi uyarınca ONANMASINA, 54,40 TL peşin harcın onama harcına mahsubu ile kalan 26,30 TL'nin temyiz eden davalı ... Müdürlüğünden alınmasına 10.11.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....

              SONUÇ: Hüküm fıkrasının (1). bendinde yer alan, “Fazlaya ilişkin istemin REDDİNE,” ibaresinin silinerek, yerine, “davacı tarafça atiye bırakılan 27.10.1999 – 19.09.1992 tarihleri arasındaki 1479 sayılı Yasa Kapsamındaki sigortalılık tespiti istemi hakkında karar verilmesine yer olmadığına” ibaresinin yazılmasına ve hükmün bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 02.12.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                İlgili Hukuk Ketmi verese (mirasçılığın gizlenmesi) davalarında uyuşmazlığın çözümü, hasımlı veraset ilamı alınmak üzere açılacak bir dava sonucu, mirasbırakanın tüm mirasçılarının belirlenmesi ve davacının bu mirasçılar arasında yer alıp almadığının saptanmasına bağlıdır. 3.3. Değerlendirme Dosya içeriğine, toplanan delillere, kararın (III.) no.lu bendinde yer verilen İlk Derece Mahkemesi kararının gerekçesine, kararın (IV./3.) no.lu bendinde yer verilen Bölge Adliye Mahkemesi kararının gerekçesine göre, yazılı şekilde karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır. VI. SONUÇ Açıklanan nedenlerle; davacı vekilinin yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı HMK'nın 370. maddesi uyarınca ONANMASINA, aşağıda yazılı 26,30 TL bakiye onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 07/03/2022 tarihinde kesin olmak üzere oybirliğiyle karar verildi....

                  UYAP Entegrasyonu