DAVALI : Hazine Mirasçılık belgesi verilmesi istemine ilişkin davada İstanbul 7. Sulh Hukuk ve İstanbul 20. Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: - K A R A R - Dava, mirasçılık belgesi verilmesi istemine ilişkindir. Sulh Hukuk Mahkemesince, uyuşmazlığın taşınmazın aynına ilişkin olduğu ve davanın hasım gösterek açıldığı, bu sebeple davanın çekişmesiz yargı işlerinden olmadığı gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Asliye Hukuk Mahkemesi ise, talebin mirasçılık belgesi verilmesi istemine ilişkin olduğu gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. Somut olayda davacı, murisi H.. K..'...
"İçtihat Metni"...... ... tarafından açılan mirasçılık belgesi davasının kabulüne dai....... verilen 25.03.2013 gün ve 174/199 sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü: KARAR Hasımsız olarak görülen dava sonucunda verilen hükmün, Yargıtayca incelenmesi davacı ... vekili tarafından istenilmekle, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dosya incelendi, gereği görüşüldü: Dava, mirasçılık belgesi verilmesi istemine ilişkindir. 4721 Sayılı Türk Medeni Kanunun 500. maddesi hükmüne göre evlatlık ve alt soyu sadece evlat edinen yönünden kan hısımı gibi mirasçı olur. Evlat edinenin kendi miras bırakanlarından daha önce ölmesi halinde evlatlığın evlat edinenin miras bırakanlarına mirasçı olacağına ilişkin yasada bir hüküm bulunmamaktadır. Somut olaya gelince; evlat edinen ...'ın mirasçılık belgesi istenilen muris ...'...
Bu durumda alacaklının öncelikle vefat etmiş olan borçlu hakkında icra takibi yapması, takip UYAP Sistemine kaydedilirken borçlunun vefat etmiş olduğu anlaşılacağından icra müdüründen yetki belgesi alarak sulh hukuk mahkemesinden veya noterden mirasçılık belgesi alması mümkün bulunmaktadır. Alacaklının hak arama hürriyetini kullanabilmesi yönünden belirtilen bu iki hukuki yolu mevcut iken doğrudan alacaklı olduğu iddiası ile sulh hukuk mahkemesine başvurup mirasçılık belgesi alabileceğinin kabulü, ilgisiz kişilerce kötü niyetli olarak kişisel verilerin ele geçirilmesine yol açabilir. Somut olayda mahkemenin mirasçılık belgesi istemli davada davacının dava açma ehliyeti bulunmadığından bahisle davanın reddine karar vermesinde herhangi bir hukuka aykırılık bulunmamaktadır....
İlk Derece Mahkemesince mirasçılık belgesinin iptali istemi hakkındaki talebin kabulüne, önceki mirasçılık belgesine atıf yapılmak suretiyle yeni mirasçılık belgesi düzenlenmesine karar verilmiştir. Davacıların yeni duruma göre düzenlenmiş bir mirasçılık belgesi istemekte hukuki yararı bulunduğuna göre yeni bir mirasçılık belgesinin düzenlenmesi talebinin kabul edilerek mevcut duruma göre tüm mirasçıları gösterecek şekilde yeniden mirasçılık belgesi düzenlenmesi gerekirken yeni düzenlenen mirasçılık belgesinde başkaca mirasçılık belgesine atıf yapılarak infazda tereddüt doğuracak şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir. VI. KARAR Açıklanan sebeplerle; 1. Temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA, 2....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, HUKUKİ SEBEPLER ve GEREKÇE: Davacının davasının, mirasçılık belgesi istemine ilişkin olduğu, davacının dava dilekçesinde, murise ait mirasçılık belgesinin verilmesi talebinde bulunup, mahkemece, murise ait mirasçılık belgesinin daha önceden düzenlendiğinden bahisle hukuki yarar yokluğundan davanın reddine karar verildiği, Mirasçılık belgesi verilmesine dair talebin, mirasçıların ve miras paylarının belirlenmesine yönelik tespit hükmü niteliğinde olup, daha önce aynı murise dair mirasçılık belgesi verilmiş olması yeniden mirasçılık belgesi istenmesine engel olmadığı, (Yargıtay 14....
Mirasçılık belgesi verilmesi hususu Türk Medeni Kanununun 598. maddesinde düzenlenmiştir. Mirasçılık belgesi, aksi ispat edilinceye kadar, adına düzenlenmiş bulunan kişi ve kişilerin mirasçılığı lehine bir karine oluşturur. Bu belge murisle mirasçıları arasındaki irs (soy) ilişkisini göstermesi yanında, mirasın (terekenin) mirasçılara intikalini de sağlayıcı bir işleve sahiptir. Bu nedenlerle mirası reddeden mirasçı veya mirasçılar varsa düzenlenecek mirasçılık belgesinde mirasçılık sıfatına sahip olan kişi veya kişiler ile miras paylarının gösterilmesi ve mirası ret durumuna işaret edilmekle yetinilmemesi; mirası ret nedeniyle mirasçılık sıfatını kaybedenlerin ve bunların payının akıbetinin de (kime kalacağının) gösterilmesi gerekir. Bu bakımdan; verilen mirasçılık belgesinde yasal mirasçılar ile bunların miras paylarının gösterilmesi yerinde ise de; mirası reddin hukuki sonuçlarının mirasın tasfiyesi sırasında dikkate alınması şeklindeki kabul hatalı olmuştur....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Mirasçılık belgesi verilmesi istemine ilişkin davada İstanbul 11.Sulh Hukuk ve 20. Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, mirasçılık belgesi verilmesi istemine ilişkindir. 20. Sulh Hukuk Mahkemesince; muris ile ilgili noterde yapılmış mirastan feragt kaydı bulunduğu, davanın Ahkam-ı Şahsiye mahkemesinde görülmesi gerektiği gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. 11. Sulh Hukuk Mahkemesi ise; davanın mirasçlılık belgesi verilmesi olduğu, mirastan feragat sözleşmesinin paylaştırmada gözetileceği, mirastan feragat sözleşmesinin açınıp okunmasına dair Noterlik Kanunu'nda hüküm bulunmadığı, talebin Ahkam-ı Şahsiye Mahkemesinin görevine girmediğinden bahisle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (HMK)382/c-7....
Öte yandan genel hüküm niteliğinde bulunan TMK'nın 598/1 maddesinde de mirasçılık belgesinin sulh hukuk mahkemesince verilmesi öngörülmüştür. 6100 sayılı HMK'nın "çekişmesiz yargı işleri" başlığını taşıyan 382/2-c maddesinin 6. bendine göre mirasçılık belgesi verilmesi sulh hukuk mahkemesinin görev alanına girmekte ve çekişmesiz yargı kapsamında kalmaktadır. Yukarıda açıklandığı gibi HUMK'nın 8/II-5. maddesi uyarınca mirasçılık belgesinin verilmesi, değiştirilmesi veya iptal davaları ile ilgili görev sulh hukuk mahkemesine verildiği halde HMK'nın 382/2-c maddesinin 6. bendine göre sulh hukuk mahkemeleri sadece mirasçılık belgesi verilmesiyle ilgili istekler konusunda görevlidir. Somut olayda, davacılar vekili tarafından muris .......... kızı ...........'nın yalnızca mirasçılık belgesinin verilmesi istenmiştir....
Mirasçılık belgesi verilmesi istemine ilişkin davalarda davacı, mirasçılık belgesi verilmesini isteyebilmek için murisin öldüğünü ve ölüm tarihini, muris ile kendisi arasındaki irs bağını kanıtlamak zorundadır. Bu tür davaların reddine karar verilebilmesi için murisin hiçbir şekilde yaşamadığının, böyle bir kişinin mevcut olmadığının belirlenmesi veya davacının murisin mirasçısı olmadığının tespiti gerekir. Yukarıdaki ilkeler ışığında somut olaya gelince; ... Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2012/265 Esas sayılı dosyasından verilen yetki belgesiyle ... ......'nin mirasçılık belgesi talep edilmişken mahkemece 6100 sayılı HMK 26. maddesi hükmüne aykırı şekilde ... oğlu ... ...'ya ait mirasçılık belgesi verilmesi doğru görülmemiş, bu nedenle hükmün bozulması gerekmiştir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, 17.03.2014 gününde verilen dilekçe ile mirasçılık belgesi talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 28.06.2016 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, mirasçılık belgesi verilmesi istemine ilişkindir. Davacı vekili, Osmanlı İmaparatorluğu zamanında İstanbul’da doğan sonrasında Suriye vatandaşlığına geçip 01.05.2002’de vefat eden muris...’in soybağı kurulması amacıyla mirasçılık belgesinin verilmesini talep etmiştir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir. Hükmü, davacı vekili temyiz etmiştir....