Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 12.04.2013 gününde verilen dilekçe ile mirasçılık belgesi verilmesi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 13.05.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _ K A R A R _ Dava, hasımlı olarak açılmış mirasçılık belgesi verilmesi istemine ilişkindir. Davacı, müvekkilinin murisi ............'nin mirasçılarının tespit edilerek veraset belgesi verilmesini talep etmiştir. Mahkemece, Hazine hasım gösterilerek açılan davanın kabulü ile miras bırakan ........'nin mirası (2) pay kabul edilerek, (1) payının kızı ...'ye, (1) payının kızı ......'ye aidiyetine karar verilmiştir. Hükmü, davalı Hazine vekili temyiz etmiştir....

    Sulh Hukuk Mahkemesince 14.01.2006 gün 2006/82 – 61 karar sayılı babaları ...’a ait mirasçılık belgesi verildiği, davalı kardeşleri ...’ın babalarının sağlığında mirastan feragat sözleşmesi düzenlediklerini, fakat mirasçılık belgesine bu durumun işaret edilmediğini belirterek bu mirasçılık belgesinin iptalini talep etmişlerdir. Mirastan iskat, mirastan feragat, mirası red., mirastan mahrumiyet mirasçılık belgesi istenmesine engel değildir.Ancak mirasçılık belgesinde bu hususa işaret olunarak mirasçılık sıfatını yitiren kişinin de mirasçılık belgesinde gösterilmesi gerekir. Somut olayda...’ın 24.01.2006 gün 2006/82-61 sayılı mirasçılık belgesinde bu hususa işaret edilmediği anlaşılmıştır. Mahkemece davacıların davasının kabulü ile muris ...’ın hasımsız alınan veraset ilamının iptali ile davalı ...’ın ...’ın mirasçısı olarak gösterilip mirastan feragat ettiğinin mirasçılık belgesine işaret olunması gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir....

      Hukuk Dairesinin iş bölümünün 13.sırasında görevli olduğu uyuşmazlıklar arasında, 4721 sayılı TMK’nın 598. maddesi hükmüne dayanılarak açılmış mirasçılık belgesi, atanmış mirasçı belgesi veya vasiyet alacaklısı belgesi verilmesi ya da mirasçılık belgesinin iptali istemiyle açılmış davalar sonucunda verilen hüküm ve kararların sayıldığı, eldeki uyuşmazlığın ise mirasçılık belgesi istemine ilişkin olduğu, bu hali ile Dairemizin görevli olmadığı anlaşılmıştır. Tüm bu hususlar birlikte değerlendirildiğinde dava konusu uyuşmazlığın niteliği, dosya içeriği ve istinaf yoluna başvurunun kapsamına göre istinaf inceleme görevi Konya Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesine aittir. Bu nedenle, iş bu dosyanın ilgili Daireye gönderilmesine dair aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir. HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle, 1- İstinaf incelemesinin Konya Bölge Adliye Mahkemesi 4....

      Mirasçılık belgesi verilmesi isteminde bulunulabilmesi için davacı taraf ile muris arasında mutlaka ırs ilişkisi bulunmasının gerekmediği, vasiyet alacaklılarının da vasiyet alacaklısı olduğunu gösteren bir belge verilmesini isteyebileceği gözetildiğinde, davacı tarafın istemi de bu çerçevede değerlendirilmelidir. Bu durumda, mahkemece, davacı tarafın mirasçılık belgesi verilmesi isteminin çoğun içinde azı da vardır ilkesi uyarınca, vasiyet alacaklısı belgesi verilmesi olarak nitelendirilmesi ve davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin temyiz itirazının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, 12.01.2016 tarihinde oybirliği ile karar verildi.....

        Mirasçılık belgesi verilmesi hususu Türk Medeni Kanunu (TMK)'nun 598.maddesinde düzenlenmiştir. Mirasçılık belgesi, aksi ispat edilinceye kadar, adına düzenlenmiş bulunan kişi ve kişilerin mirasçılığı lehine bir karine oluşturur. Bu belge; mirasbırakanla mirasçıları arasındaki irs (soy) ilişkisini göstermesi yanında mirasın (terekenin) mirasçılara intikalini de sağlayıcı bir işleve sahiptir. Bu nedenlerle; mirası reddeden (TMK m. 605/1) mirasçı veya mirasçılar varsa düzenlenecek mirasçılık belgesinde, mirasçılık sıfatına sahip olan kişi veya kişiler ile miras paylarının gösterilmesi ve mirası ret durumuna işaret edilmekle yetinilmemesi; mirası ret nedeniyle, mirasçılık sıfatını kaybedenlerin ve bunların payının akıbetinin (kime kalacağının)'da gösterilmesi gerekir. Bu bakımdan; verilen mirasçılık belgesinde mirası reddeden mirasçının bu durumunun belirtilmemesi hatalı olmuştur....

          Mirasçılık belgesi verilmesi hususu TMK'nın 598. maddesinde düzenlenmiştir. Mirasçılık belgesi, aksi ispat edilinceye kadar, adına düzenlenmiş bulunan kişi ve kişilerin mirasçılığı lehine bir karine oluşturur. Bu belge; murisle mirasçıları arasındaki ırs (soy) ilişkisini göstermesi yanında mirasın (terekenin) mirasçılara intikalini de sağlayıcı bir işleve sahiptir. Bu nedenlerle; mirası reddeden (TMK m. 605/1) mirasçı veya mirasçılar varsa düzenlenecek mirasçılık belgesinde, mirasçılık sıfatına sahip olan kişi veya kişiler ile miras paylarının gösterilmesi ve mirası ret durumuna işaret edilmekle yetinilmemesi; mirası ret nedeniyle mirasçılık sıfatını kaybedenlerin ve bunların payının akıbetinin (kime kalacağının) gösterilmesi gerekir....

            Hal böyle olunca, mahkemece; yukarıdaki açıklamalar ışığında, davaya konu yabancı mahkeme kararının mirasçılık belgesi niteliğinde olduğu gözönüne alınarak, mirasçılık belgesi niteliğindeki yabancı mahkeme kararının tenfizi ve davacıların mirasçılık belgesi verilmesi taleplerinin ayrılarak, mirasçılık belgesi niteliğindeki yabancı mahkeme kararının tenfizine yönelik talebin reddine, mirasçılık belgesi verilmesi yönündeki talebin ise; uyuşmazlığın çözümünde Sulh Hukuk mahkemesinin görevli olduğu gözetilerek, dava dilekçesinin görev yönünden reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya uygun görülmemiş, hükmün bozulması gerekmiştir....

              Ancak, somut olayda dava noter tarafından verilen veraset belgesinin iptali ile yeni bir veraset belgesi verilmesi isteğine ilişkindir. 1512 sayılı Noterlik Kanununun 71/C maddesi gereğince noterlerin verdikleri mirasçılık belgesi hakkında, menfaati ihlal edilenler tarafından sulh hukuk mahkemesine itirazda bulunulabilir. Mahkemece bu gerekçe ile görevsizlik kararı verilmesi gerekirken "mirasçılık belgesinin iptali ile yeniden mirasçılık belgesi verilmesi talebinin çekişmesiz yargı işi niteliğinde olduğu" gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmesi doğru görülmemiş ise de mahkemece görevsizlik kararı verilmesi sonucu bakımından yerinde olduğundan hükmün gerekçesinin düzeltilerek onanması gerekmiştir....

                nın dedeleri ........ ait ait tüm mirasçılarını gösterir veraset belgesinin sunulması için davacı tarafa süre ve imkan tanınması, mirasçılık belgesi bulunmuyorsa, mirasçılık belgesinin alınması bakımından dava açılması için süre verilmesi, mirasçılık belgesi dosyaya sunulduktan sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere Dairemize gönderilmesi için dosyanın geri çevrilmek suretiyle mahal mahkemesine İADESİNE, 29.11.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi. ...........

                  Kanunlarda, asliye hukuk mahkemelerine mirasçılık belgesi verme ve mirasçılık belgesini iptal etme görev ve yetkisi verilmiş değildir. Dava, 12/01/2015 tarihinde açılmış olup, görev hususu 01/10/2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu hükümlerine göre belirlenecektir....

                    UYAP Entegrasyonu