Davalılar, mirastan ıskat sebebini ispat edemediğinden TMK'nun 512/3. maddesi gereğince mirastan ıskatın miras bırakanın tasarruf nisabı oranında geçerli olması gerekir....
Davalılar, mirastan ıskat sebebini ispat edemediğinden TMK'nun 512/3. maddesi gereğince mirastan ıskatın miras bırakanın tasarruf nisabı oranında geçerli olması gerekir. Başka bir ifadeyle tasarruf nisabı sınırları içerisinde geçerli olmak üzere vasiyetnamenin ıskatına ilişkin bölümün hükümsüzlüğüne karar verilerek davacının saklı payını talep edebileceği ve davaya tenkis davası olarak devam edileceği düşünülmeden yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.Bu durumda, mahkemece yapılacak iş; TMK.nun 512/3.maddesi gereğince, mirascılıktan çıkarmaya yönelik ölüme bağlı tasarrufun davacı mirasçının saklı payının tasarruf nisabı oranında yerine getirilerek davaya TMK.nun 564. vd. maddelerinde açıklanan tenkis davası olarak devam edilmek suretiyle murisin terekesinde bulunan tüm aktif ve pasifinin belirlenmesinden sonra uzman bilirkişiden alınacak rapor sonucuna göre hüküm kurmaktır."gerekçesiyle bozulmuştur....
Somut olayda, dava vasiyetnamenin iptali, davacının mirastan ıskatı ve tenkis talepleri ile vasiyetname açılmadan açılmıştır. Davalı cevap dilekçesinde, vasiyetnamenin açılmadığını, vasiyetnameye karşı beyanda bulunmadığını davacının iddialarının asılsız olduğunu murisin akıl sağlığının yerinde olduğunu, her türlü baskı korkutma ve yönlendirmeye mukavim olduğunu Adli tıp kurumu raporu ile de durumun ortaya çıkacağını, muris annesinin tüm malları bırakmak istediğini, 31.05.2006 tarihinde vasiyetnameyi yaptığını, buna göre 1 yıllık hak düşürücü süreninde geçtiğini, vasiyetnamenin tek taraflı bir işlerin olması nedeniyle annesinin işlemi yapmasına itiraz etmediğini bu işlemin yapılmasından dolayı bir sorumluluğu bulunmadığını, vasiyetnameyi kabul etmediğini beyan etmiştir. HMK'nın 312/2....
CEVAP DİLEKÇESİNDE ÖZETLE: Dava dilekçesinde ileri sürülen hususların vasiyetnamenin iptal gerekçesi olarak yasada sayılanlardan hiç birisine girmediğini, mirastan feragat sözleşmesinin yapılmış olmasının vasiyetnamenin vasiyet bırakan tarafından resmi şekilde noterden iptal edilmemesi nedeniyle vasiyetnamenin geçersizliği sonucunu doğurmayacağını, davanın süresi içerisinde açılmadığını ve tüm bu nedenlerle davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARI : "Davanın REDDİNE," şeklinde karar verildiği görülmüştür....
Asliye Hukuk Mahkemesinin 2014/312 Esas sayılı dosyasında vasiyetnamenin iptali isteminde bulunmadığı, sadece tenkis talebinde bulunduğu halde vasiyetnamenin iptalini temyiz gerekçesi yapmasında hukuki yararının olmadığını, tenkis davasının davacı ... yönünden mirasçıların saklı paylarının zedelendiğini öğrendikleri tarihten başlayarak bir yıl içinde açılmadığından davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmesi gerektiğini, vasiyetnamenin iptali yönünden dava reddedildiğinden reddedilen kısmı için lehlerine vekalet ücretine hükmedilmesi ve yargılama giderlerinin kabul/red oranına göre belirlenmesi gerektiğini belirterek kararın bozulmasını istemiştir. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, asıl ve birleştirilen Ankara 20. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2010/293 Esas sayılı dosyasında vasiyetnamenin iptali ile birleştirilen Ankara 5. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2014/312 Esas sayılı doyasında tenkis istemine ilişkindir. 2....
Noterliği’nin 16.05.2014 tarih, 13450 yevmiye nolu vasiyetnamenin kabulüne ilişkin verdiği taahhütname ile ... 2. Noterliği’nin 19.11.2009 tarih, 31683 yevmiye nolu mirastan feragat sözleşmesinin iptali talep edilmiştir. Davalılar tarafından açılmış vasiyetnamenin tenfizi ve intikal edilen malların neler olduğunun belirlendiği bir dava olup olmadığının ilgililerden öğrenilmesi, söz konusu davaların olması halinde söz konusu dava dosyalarının (kesinleşmiş mahkeme kararlarının) ilgili Mahkemesinden istenerek dosyaya eklendikten sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere gönderilmesi için dosyanın yerel mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE 16/12/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Bir kısım davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının davayı hak düşürücü süreler içerisinde açmadığını, davanın usulden reddine karar verilmesi gerektiğini, davaya konu iptali istenen mirastan feragat sözleşmesinin 30/03/2007 tarihinde taraflar arasında imza altına alındığını ve sadece taraflarca bilinen bir sözleşme olduğunu, murisin ölümüyle vasiyetnamenin açıldığını, iptali istenen feragat sözleşmesinin müvekkilleri tarafından öğrenildiğini, taraflar arasında tanzim edilen ve davaya konu Şalpazarı Noterliğinin 30/03/2007 tarihli mirastan feragat sözleşmesi ve Şalpazarı Noterliğinin 03/08/2007 tarihli düzenleme şeklindeki vasiyetnamesinin Vakfıkebir Sulh Hukuk Mahkemesinin 2017/439 Esas sayılı dosyasıyla açılıp mirasçılara okunduğunu, davacı T1 ise söz konusu karar ve vasiyetnamenin 28/07/2017 tarihinde tebliğ edildiğini, davacı tarafın en kötü ihtimalde dahi dava konusu mirastan feragat sözleşmesinin 28/07/2018 tarihi itibariyle öğrendiğini, 1 yıllık dava açma süresinin geçtiğini...
Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı-birleştirilen davada davalı vekili tarafından, davalılar-birleştirilen davada bir kısım davacılar aleyhine 25.07.2013 tarihinde verilen dilekçeyle asıl dava vasiyetnamenin tenfizi, birleştirilen davalarda vasiyetnamenin iptali ile terdiden tenkis ve noter belgesinin sahteliğinin tespiti talep edilmesi üzerine yapılan duruşma sonunda davanın kısmen kabulüne dair verilen 12.07.2018 tarihli hükmün istinaf yoluyla incelenmesi davacı vekili tarafından talep edilmiştir. İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesince istinaf talebinin esastan reddine dair verilen kararın davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içeriğindeki tüm kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: KARAR Asıl dava, vasiyetnamenin tenfizi; birleştirilen davalar ise vasiyetnamenin iptali ile terdiden tenkis ve noter belgesinin sahteliğinin tespitine ilişkindir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasındaki vasiyetnamenin iptali davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı dava dilekçesinde; davacının eşi olan murisin 04.08.2004 tarihli vasiyetname ile tüm malvarlığını davalılara bıraktığını, vasiyetnamenin murisinin akli dengesinin yerinde olmaması nedeni ile geçersiz olduğunu, murisin eşi olarak paya sahip olmasına rağmen mirastan yosun bırakıldığını, murisin tüm malvarlığının veraset ilamı gereğince eşit şekilde dağıtılması gerektiğini belirterek vasiyetnamenin iptalini talep etmiştir. Davalılar vekili, davanın reddini istemiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : VASİYETNAMENİN İPTALİ VEYA TENKİS Taraflar arasında görülen davada; Davacılar, ortak miras bırakanları ....'nın çekişmeli 8, 9 ve 1257 parsel sayılı taşınmazlardaki paylarını 15.09.1998 tarihinde vasiyetname suretiyle davalı oğluna temlik ettiğini, akit tarihinde mirasbırakanın hukuki ehliyetinin bulunmadığını ileri sürerek, vasiyetnamenin iptali olmadığı takdirde tenkis isteğinde bulunmuşlar, yargılama sırasında ise vasiyetnamenin iptali isteğinden feragat ettmişlerdir. Davalı, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, vasiyetnamenin iptali isteğinin feragat nedeniyle reddine, davacıların saklı payı ihlal edildiği gerekçesiyle iptal ve tescile karar verilmiştir. Karar davalı vekili tarafından temyiz edilmiş olmakla,Tetkik Hakimi ...'...