Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İTİRAZ Asıl dava yönünden muteriz borçlular itiraz dilekçelerinde; murisleri hakkında başlatılan icra takibinde takibe konu senet altındaki imzanın murislerinin eli ürünü olmadığını senette tahrifat yapıldığını belirterek davanın kabulü ile takibin iptalini talep etmişlerdir. Birleşen dava yönünden muteriz borçlular itiraz dilekçelerinde; senedin bedel kısmında TL ibaresinin üstünün çizilerek alman markı yazıldığını, yazı ile yazılan kısımda da çizgi çekildikten sonra alman markı ibaresinin yazıldığından senette tahrifat yapıldığının açık olduğunu belirterek davanın kabulü ile takibin iptaline karar verilmesini talep etmişlerdir. II. CEVAP Alacaklı cevap dilekçesinde; birleşen dava yönünden davacıların tahrifat iddiasının yerinde olmadığını, senedin zorunlu unsurlarının mevcut olduğunu, TTK 680. madde hükümlerine göre açık senet verilebileceğini bu nedenle davacıların borca itirazlarının reddine karar verilmesini, asıl dava yönünden ise takip konusu senetteki imzanın muris ...'...

    DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK'nın 169/a. maddesi uyarınca borca itiraz istemine ilişkindir....

    İlk derece mahkemesince, yapılan yargılama ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, taraflar arasındaki ticari ilişki nedeni ile davacının davalıya mal satıp teslim ettiği ancak bedelin ödenmemesi üzerine girişilen takibe davalının itiraz ettiği, takip tarihi itibari ile davacının davalıdan alacaklı olduğu, davalının borca itiraz dilekçesinde borcunun bulunmadığına yönelik soyut beyanı dışında dosyaya herhangi bir bilgi veya belge sunmadığı, borca itirazında haklı olmadığı anlaşılmakla davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekilince istinaf edilmiştir....

      Borçlu davalılara aleyhlerindeki icra takibi sebebiyle gönderilen ödeme emirleri bila tebliğ geri dönmüş ise de, davalılar ihtiyati haciz sırasında aleyhlerine girişilen icra takibini öğrenip takibe itiraz ettiklerine göre alacaklının itirazın iptali davası açmakta hukuki yararı vardır. Mahkemece, bu yön gözetilip işin esasına girilmesi gerekirken yanılgılı gerekçelerle yazılı şekilde hüküm kurulmasında isabet görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün temyiz eden davacı yararına BOZULMASINA, 21.06.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi....

        in vefat ettiğini ve sözde kardeşi olan davalı müvekkiline hiçbir bildirim yapılmadan borç nedeniyle müvekkilinin maaşına haciz işlemi uygulandığını, davalı müvekkilinin öğrendiği aynı gün icra dairesinde borca gecikmiş itiraz yaptığını, davalı müvekkilinin itiraz merci tarafından haklı bulunduğunu, müvekkilinin icra dosyasında borca, faize ve ferilerine itiraz ettiğini, reddi mirastan bahsettiğini, kaldı ki ölen şahsın terekesinin borca batık göründüğünü, hükmen reddin koşullarının da mevcut olduğunu, müvekkilinin terekeden kalan miras hakkını koşulsuz ve şartsız olarak reddettiğine ilişkin İstanbul Anadolu .......

          DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İstinaf konusu, kambiyo senetlerine özgü takipte takip borçlularının açtığı imzaya ve borca itiraz davasına ilişkindir....

          Davalı-borçlu vekilinin süresi içinde itirazı sebebiyle ilamsız takip durmuştur. Bu durumda davalılar yönünden bir hak kaybı olmadığı gibi, davalı asillere ödeme emri çıkarılmış olması halinde dahi , bila tebliğ edilmesi durumunda borçlu vekilinin vekaletname ibrazı ile borca itiraz etmesi durumunda, asillere tebligat yapılmadığından bahisle itirazın geçersiz sayılması gibi bir durumun sözkonusu olamayacağı açıktır. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun 03/06/2022 tarih ve 2021/1 E. 2022/3 K. sayılı kararında özetle; ".... icra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asile tebliğ edilmesi gerektiği" belirtilmiştir.Sözkonusu İBK ,itirazın iptali davalıarına ilişkin olup,somut olayda dava açıldığında dava dilekçelerinin asillere tebliğ edildiği,İBK'na aykırı bir uygulama yapılmadığı görülmüştür....

          İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 29/09/2020 NUMARASI : 2020/115 ESAS 2020/235 KARAR DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı ilk derece mahkeme kararı aleyhine istinaf yasa yoluna başvurulmuş olmakla, Dairemizce HMK'nun 353. maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda dosyadaki belgeler okundu, incelendi....

          İflâsı isteme yetkisi ve görevi, şirket veya kooperatifi idare ve temsille görevlendirilmiş kimselerde, yani yönetim kurulundadır (TTK m. 376); ancak yönetim kurulunun organ sıfatıyla hareket etmesi sebebiyle davacı yine şirket olacaktır. Böylece, aktifleri (mevcudu ve alacakları) borcunu karşılamaya yetmediği (borca batıklık durumu) anlaşılan şirketin faaliyetine daha fazla devam etmesi önlenmekte ve sınırlı sorumluluğu dikkate alınarak gayri muayyen bir kitle korunmaktadır. Borca batıklığı alacaklılar da ispatlayıp, şirketin iflâsını talep edebilirler. Bu hâlde davacı alacaklıdır ve davalı olarak şirketi gösterir. Davacı alacaklı şirkete karşı takip yapabileceği gibi, İİK m. 179’a göre (şirketin yıllık bilançosundan borca batık durumda bulunduğu şüphesini uyandıran işaretler varsa) şirketin doğrudan iflâsını da isteyebilir. İflâs tâbi bir borçlunun borca batıklık nedeniyle kendi iflasını istediği davada davalı yoktur....

            Mahkememizce celp ve incelenen ; ----------- sayılı dosyasında, davacı bankanın davalı asıl borçlu ve müteselsil kefilleri aleyhine yaptığı icra takibinde; ---- asıl alacak ,---- işlemiş temerrüt faizi, -----olmak üzere ----- üzerinden -------- tarihinde ilamsız icra takibine geçildiği ve süresinde davalıların borca ve ferilerine itiraz etmesi nedeni ile takibin durduğu tespit edilmiştir. Mahkememizde yargılama devam ederken; davacılar vekilinin sunduğu -------- tarihli dilekçesi ile, daha evvel borca ve ferilerin tamamında itiraz edilmiş ise de borçlu müvekkillerinin talimatı gereği itirazlarını geri aldıklarını belirtmiştir....

              UYAP Entegrasyonu