ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 01/12/2020 NUMARASI : None DAVA KONUSU : Miras Taksim Sözleşmesine Dayalı Tapu İptali ve Tescil KARAR : Söke 2....
Asliye Hukuk Mahkemesinin 2017/480 esas 2019/151 karar sayılı karar ilamının kaldırılmasını ve talepleri doğrultusunda karar verilmesini istemiştir. Dava miras taksim sözleşmesine dayalı tapu iptal ve tescil isteğinden ibarettir. HMK'nun 355.maddesi gereğince istinaf incelemesi; belirtilen istinaf sebepleri ve kamu düzeni ile ilgili konularla sınırlı olarak yapılmıştır. İlk derece mahkemesi tarafından davanın reddine karar verilmesi üzerine iş bu karar davacı tarafından istinafa konu edilmiş ise de, Türk Medeni Kanunu'nun 676. Maddesi uyarınca miras ortaklığına (terekeye) dahil taşınmazlara ilişkin miras taksim sözleşmesinin geçerliliği için tüm mirasçıların katılımı ile adi yazılı şekil yeterlidir. Miras paylaşımı (taksim) ancak taksim sözleşmesinin yapıldığı sırada miras ortaklığına dahil, paylaşılmamış olan miras mallar için söz konusudur....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : ELATMANIN ÖNLENMESİ Taraflar arasında görülen davada; Davacılar, miras bırakanları adına kayıtlı 20 parsel sayılı taşınmaza komşu 21 parsel maliki davalının taşkın bina yapmak suretiyle müdahale ettiğini ileri sürerek elatmanın önlenmesi isteğinde bulunmuştur. Davalı, iyiniyetli olduğunu, mevcut şekliyle taşınmazı satın aldığını bildirip savunma yoluyla temliken tescil istemiştir. Elatmanın önlenmesi isteğinin reddine, temliken tescil isteğinin kabulüne ilişkin olarak verilen karar Dairece " davalının iyiniyetli olduğunun kabul edilemeyeceği bu durumda temliken tescil koşullarının araştırılmasına yer olmadığı, davacının elatmanın önlenmesi isteğinin kabulüne karar verilmesi gerektiği" gerekçesiyle bozulmuş, mahkemece hükmüne uyulan bozma ilamı doğrultusunda davacının davasının kabulüne karar verilmiştir. Karar, davalı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla;Tetkik Hakimi ...'...
Bu kapsamda elbirliği mülkiyetinde paydaşlardan biri öteki paydaşların olurlarını almadan veya miras şirketine temsilci atanmadan tek başına taşınmaza müdahale eden kişi veya kişiler aleyhine elatmanın önlenmesi ve yıkım davası açabilir. Aynı Yasanın 702/2. maddesi hükmü gereği "Kanunda veya sözleşmede aksine bir hüküm bulunmadıkça, gerek yönetim, gerek tasarruf işlemleri için ortakların oy birliğiyle karar vermeleri gerekir (Yargıtay 8. Hukuk Dairesinin 2019/1899 Esas ve 2020/4186 Karar sayılı ilamı). Elbirliği mülkiyetinde paydaşlardan biri öteki paydaşların olurlarını almadan veya miras şirketine temsilci atanmadan tek başına ortak taşınmazdan yararlanmasına engel olan ortak ve üçüncü kişiler aleyhine elatmanın önlenmesi davası açabilir. Ancak, o paydaşın, payına karşılık çekişmesiz olarak kullandığı veya kullanabileceği bir kısım yer varsa açacağı elatmanın önlenilmesi davasının dinlenme olanağı yoktur....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tapu iptali ve tescil ... ve ... ve müşterekleri, ... mirasçıları; ... ve müşterekleri aralarındaki tapu iptali ve tescil davasının reddine dair ....Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 26.04.2011 gün ve 236/118 sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü: KARAR Davacı vekili, dava dilekçesinde tarafların...mirasçıları olduklarını kök muris ....kızı ...nin vefatı ile mirasçı olarak evlatları ...,... ve ...'un kaldığını kök murisin ölümünden sonra mirasçılarının 21.10.1999 tarihinde bir araya gelerek gerek muris ...a gerekse anneleri ...'ye ait taşınmazları aralarında taksim ettiklerini, taksim sözleşmesine göre, ......
DAVA Davacı vekili; tarafların babası...’un 17.08.2004 tarihinde vefat ettiğini, murisin vefatından sonra mirasçıların bir araya gelerek miras taksim sözleşmesi yaptıklarını, ayrıca tarafların annesi...’un da 17.10.2009 tarihinde vefat ettiğini, vefatından önce 22.11.2006 tarihli vasiyetname düzenlediğini açıklayarak, 225 ada, 8 parsel sayılı taşınmazdaki işyerinin miras taksim sözleşmesinde özellikleri tanımlanan bölüm mülkiyetinin, miras taksim sözleşmesi ile anne ...’a bırakılıp, anne...’un az yukarıda bahsedilen vasiyetname ile davacıya bıraktığı beyan edilen 225 ada 8 parsel sayılı taşınmazın 1. katında yer alan dairenin tamamının, olmadığı takdirde 1/2 mülkiyetinin, miras taksim sözleşmesi ile anne...’a bırakılan 225 ada 8 parsel sayılı taşınmazın 2. katında yer alan dairenin 1/2 mülkiyetinin, miras taksim sözleşmesi ile anne...’a bırakılan 423 ada 1 parselde kayıtlı deponun 1/2 mülkiyetinin vekil edeni adına tesciline karar verilmesini istemiştir. II....
Noterliğinin 04.08.2016 tarihi ve 27687 yevmiye numaralı vekaletnamesinden de anlaşıldığına göre söz konusu belgenin miras taksim sözleşmesi olarak kabulü mümkün değildir. Mezkur belge ile davacıların, davalıya rıza gösterdiği düşünülebilirse de bu rızanın davacıların davalıya gönderdiği ihtarname ile ortadan kaldırıldığı anlaşıldığından mahkemece men’i müdahale ve ecrimisil yönünden işin esası incelenmesi gerekirken geçerli bir taksim sözleşmesi olduğundan bahisle red kararı verilmesi doğru olmamıştır. SONUÇ: Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının, yukarıda yazılı sebeplerden dolayı 6100 sayılı HMK'nin 373/1. maddeleri uyarınca KALDIRILMASINA, İlk Derece Mahkemesi kararının yukarıda belirtilen nedenle BOZULMASINA, dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin de Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, peşin harcın istek halinde temyiz edene iadesine, 26.05.2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....
Taraflar arasında görülen elatmanın önlenmesi, ecrimisil davası sonunda, yerel mahkemece davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar davalılar vekili tarafından yasal süre içerisinde duruşma istekli temyiz edilmiş olmakla, duruşma günü olarak saptanan 26.04.2016 Salı günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davalılardan ... ve vekili Avukat ... geldiler, davetiye tebliğine rağmen temyiz edilen vekili Avukat gelmedi, yokluğunda duruşmaya başlandı, süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelen vekilin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi, iş karara bırakıldı. Bilahare ....tarafından düzenlenen rapor okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü: -KARAR- Dava, elatmanın önlenmesi ve ecrimisil isteğine ilişkindir....
Mahkemece yapılacak iş, yerel bilirkişi ve tanıklar HMK'nun 243, 244, 259 ve 290/2. maddeleri gereğince, keşif yerine davetiyeyle çağrılmalı uyuşmazlığın taşınmaza ilişkin bulunması nedeniyle mümkün olduğunca keşif yerinde dinlenilmeli, dava konusu taşınmazın tescil harici bırakıldığı tarihten önce ve sonra kimin zilyetliğinde bulunduğu, zilyetliğin dava tarihine kadar kim tarafından ne şekilde sürdürüldüğü, ortak muristen kalmış olması halinde taksim yapılıp yapılmadığı, taksim yapılmamışsa intifadan men koşulunun bulunup bulunmadığı tanıklar ve yerel bilirkişilerden sorularak açıklığa kavuşturulmalı, yerel bilirkişi ve tanık beyanları arasında çelişki bulunduğu takdirde HMK'nun 261. maddesi uyarınca yüzleştirilmek suretiyle giderilmesine çalışılmalı ve toplanacak delillere göre bir değerlendirme yapılarak karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde eksik araştırma ve inceleme ile hüküm kurulması doğru değildir....
Paylı mülkiyette taşınmazdan yararlanamayan paydaş, engel olan öteki paydaş veya paydaşlardan her zaman payına vaki elatmanın önlenmesini ve/veya ecrimisil isteyebilir. Elbirliği mülkiyetinde de paydaşlardan biri öteki paydaşların olurlarını almadan veya miras şirketine temsilci atanmadan tek başına ortak taşınmazdan yararlanmasına engel olan ortaklar aleyhine ecrimisil ve/veya elatmanın önlenmesi davası açabilir. Ancak, o paydaşın, payına karşılık çekişmesiz olarak kullandığı ya da kullanılabileceği bir kısım yer varsa açacağı ecrimisil ve/veya elatmanın önlenmesi davasının dinlenme olanağı yoktur. Yerleşmiş Yargıtay içtihatlarına ve aynı doğrultudaki bilimsel görüşlere göre payından az yer kullandığını ileri süren paydaşın sorununu, kesin sonuç getiren taksim veya ortaklığın satış yoluyla giderilmesi davası açmak suretiyle çözümlemesi gerekmektedir. Bilindiği üzere 4721 s....