Hemen belirtilmelidir ki, paylı mülkiyette taşınmazdan yararlanamayan paydaş, engel olan öteki paydaş veya paydaşlardan payına vaki elatmanın önlenilmesini her zaman isteyebilir. Hatta elbirliği mülkiyetinde dahi paydaşlardan biri öteki paydaşların olurlarını almadan veya miras şirketine temsilci atanmadan tek başına ortak taşınmazdan yararlanmasına engel olan ortaklar aleyhine elatmanın önlenilmesi davası açabilir. Ancak, o paydaşın, payına karşılık çekişmesiz olarak kullandığı bir kısım yer varsa açacağı elatmanın önlenilmesi davasının dinlenme olanağı yoktur. Yerleşmiş Yargıtay içtihatlarına ve aynı doğrultudaki bilimsel görüşlere göre, payından az yer kullandığını ileri süren paydaşın sorununu elatmanın önlenilmesi davası ile değil, kesin sonuç getiren taksim veya ortaklığın satış yoluyla giderilmesi davası açmak suretiyle çözümlemesi gerekmektedir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen elatmanın önlenmesi, ecrimisil ve eski hale getirme davası sonunda, yerel mahkemece davanın reddine ilişkin olarak verilen karar davacılar vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...'in raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava, elatmanın önlenmesi ve ecrimisil, eski hale getirme isteğine ilişkindir. Davacılar, dava konusu 2770 ada 10 ve 11 nolu parsellerde miras bırakanları ...'nün paydaş olduğunu, davalının da aynı taşınmazlarda paydaş olup, taşınmazların taksim edilmediği gibi, kendilerinin de kullandıkları bir yer olmadığını, davalının taşınmaz üzerinde ruhsat dışı inşai faaliyetlerde bulunduğunu ileri sürerek, paya vaki el atmanın önlenmesi ile ecrimisil ve eski hale iade istemişlerdir....
Yine, bilindiği üzere, paydaşlar arasındaki elatmanın önlenmesi ve ecrimisil davalarında öncelikle tüm paydaşları bağlayan harici bir taksim sözleşmesi ve özel bir parselasyon planının olup olmadığı veya fiili kullanma biçiminin oluşup oluşmadığı üzerinde özenle durulmalı, varsa çekişmeli yerin kimin kullanımına terk edildiği saptanmalı, harici veya fiili taksim yoksa uyuşmazlık müşterek mülkiyet hükümlerine göre çözümlenmelidir. Somut olayda, her ne kadar Mahkemece, dava konusu taşınmazda fiili taksim olduğu gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş ise de, bu görüşe katılma olanağı bulunmamaktadır. Şöyle ki, dosya kapsamına göre, dava konusu taşınmazda, davalının pay maliki olduğunu söyleyebilmek mümkün değildir....
Hatta elbirliği mülkiyetinde dahi paydaşlardan biri öteki paydaşların olurlarını almadan veya miras şirketini temsilci atamadan tek başına ortak taşınmazdan yararlanmasına engel olan ortaklar aleyhine elatmanın önlenmesi davası açabilir. Ancak, o paydaşın, payına karşılık çekişmesiz olarak kullandığı bir kısım yer varsa açacağı elatmanın önlenmesi davasının dinlenme olanağı yoktur. Yerleşmiş Yargıtay İçtihatlarına ve aynı doğrultudaki bilimsel görüşlere göre, payından az yer kullandığını ileri süren paydaşın sorununu elatmanın önlenmesi davası ile değil, kesin sonuç getiren taksim veya ortaklığın satış yolu ile giderilmesi davası açmak sureti ile çözümlemesi gerekmektedir....
O halde, paydaşlar arasındaki elatmanın önlenilmesi davalarında öncelikle tüm paydaşları bağlayan harici bir taksim sözleşmesi ve özel bir parselasyon planın olup olmadığı veya fiili kullanma biçiminin oluşup oluşmadığı üzerinde özenle durulmalı, varsa çekişmeli yerin kimin kullanımına terk edildiği saptanılmalı, harici veya fiili taksim yoksa uyuşmazlık yukarıda değinildiği gibi, TMK'nin müşterek mülkiyet hükümlerine göre çözümlenmelidir. Tüm dosya kapsamı birlikte incelendiğinde, Mahkemece 267 parsel sayılı taşınmaz yönünden davanın reddine karar verilmiş ise de, yapılan araştırma ve inceleme yeterli değildir. Şöyle ki, dava konusu 267 parsel sayılı 5.000,00 m2 tarla niteliğindeki taşınmazın 224/448 payının ... adına 04.07.1979 tarihinde tapulama nedeniyle tescil edildiği, diğer hisselerin dava dışı 3. kişiler adına kayıtlı olduğu, tapu malikinin veraset belgesi dosya kapsamına alınmadan sadece dosya kapsamına alına nüfus kayıtlarına göre tarafların ...'...
-KARAR- Dava, paylı mülkiyet üzere olan taşınmaza elatmanın önlenmesi ve ecrimisil isteklerine ilişkin olup, ecrimisil isteği yargılama sürecinde atiye bırakılmış, davalı HUMK’nun 285. maddesi uyarınca buna karşı çıkmamış ve mahkemece davacının payı oranında elatmanın önlenmesine karar verilmiştir. Hemen belirtilmelidir ki, çekişme konusu taşınmaz paylı mülkiyet üzere olup, davacının yanı sıra davalının da miras bırakanı Yaşar’dan dolayı taşınmazda ırsen paydaş olduğu ve tapuda arsa vasfında görülen taşınmaz üzerinde, 5 katlı bina bulunduğu ve davalının 4. kattaki sağdaki bölümü tasarruf ettiği anlaşılmaktadır. Davacı kendisine ait olan bölümün davalı tarafından kullanıldığını iddia etmiş ve mahkemece iddianın sübut bulduğu gerekçesiyle dava kabul edilmişse de; mahkemece hüküm kurmaya elverişli olacak şekilde araştırma, inceleme ve uygulama yapıldığı söylenemez. Zira davacı paydaş ve davalı da ırsen paydaş olduğuna göre aralarındaki çekişmenin, ......
Davacılar; tarafların miras bırakanları adına kayıtlı 9349 parsel sayılı taşınmaz üzerinde bulunan muhdesatlar ile avlunun davalılar tarafından işgal edildiğini, kendilerinin kullanımına izin verilmediğini ileri sürerek elatmanın önlenmesi ve dava tarihinden tahliye tarihine kadar olan dönem için ecrimisil isteklerinde bulunmuşlardır. Mahkemece; elbirliği halinde mülkiyetin sözkonusu olduğu, taraflar arasında taksim sözleşmesi yapılmadığı, davacıların çekişmeli taşınmazı ve üzerinde bulunan evleri kullanmalarına davalıların engel olmadıkları, intifadan men koşulununda oluşmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Dosya içeriği ve toplanan tüm delillerden; 9349 parsel sayılı 688m2 yüzölçümlü taşınmazın ev ve avlu cinsi ile tarafların ortak miras bırakanı Ali oğlu ... ... adına tapuda kayıtlı olduğu, kayıt malikinin 1992 yılında, eşininde dava tarihinden 3 yıl önce öldüğü, geride çocukları olan davacılar ile davalılardan ... (...) ve ...'...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : ELATMANIN ÖNLENMESİ-TAZMİNAT Taraflar arasında görülen elatmanın önlenmesi ve tazminat davası sonunda, yerel mahkemece davanın kısmen kabul kısmen reddine ilişkin olarak verilen karar davacı vekili ve davalı tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...'in raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava, paydaşlar arasında el atmanın önlenmesi ve tazminat isteklerine ilişkindir....
Dava, bayilik sözleşmesine aykırı davranıştan kaynaklanan elatmanın önlenmesi, kal ve muarazanın giderilmesi isteğine ilişkindir. Davacı ile davalı ... Ltd. Şti. arasında düzenlenen 09.09.2006 tarihli bayilik sözleşmesi uyarınca davacının intifa hakkı sahibi olduğu 149 ada 7 parselden ifrazen oluşan 171 ada 1 parsel sayılı taşınmaz üzerinde akaryakıt istasyonu bulunmaktadır. Davalı ... Ltd. Şti.nin bayilik sözleşmesine dayanarak faaliyette bulunmasına rağmen istasyonda bu sözleşmenin 4.maddesine aykırı olarak davacının onayını almadan davalı ... Tic. A.Ş. ile otogaz satış sözleşmesi yaparak otogaz istasyonu tesis ettiği ve otogaz ./.. 2009/11140 - 12223 - 2 - satışı yaptığı yapılan keşif ve bilirkişi raporları ile sabittir. Ayrıca, otogaz yetkili satıcı belgesinin de 20.07.2000 tarihli ... A.Ş.den alınmış olduğu anlaşılmıştır....
İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonunda; murisin bu özellikte bir malı olmadığından geçerli bir miras taksim sözleşmesi olmaması ve sözleşmenin uygulanabilir olmamasından söz konusu sözleşmeye dayanarak tapu iptal ve tescil isteminin reddine karar verilmiştir. Dava, Tapu İptali Ve Tescil (Miras Taksim Sözleşmesinden Kaynaklanan) olup, Bu durumda Hakimler ve Savcılar Kurulu Birinci Dairesi'nin 01/07/2022 tarih ve 1047 sayılı kararı ile düzenlenen Konya Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Daireleri arasındaki iş bölümünün 5. Hukuk Dairesinin görevlerini belirleyen 1.Maddesinde "4721 sayılı TMK'nın 676, 677 ve 678 maddelerinden kaynaklanan miras taksim sözleşmesi ve miras payının devri sözleşmesine dayanan tapu iptal ve tescil davaları ile aynı yasanın 527 ve 528. maddelerinde yer alan miras sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptal ve tescil davaları sonucu verilen hüküm ve kararlar," hükmü uyarınca istinaf inceleme görevi Konya Bölge Adliye Mahkemesi 5....