Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

O halde, paydaşlar arasındaki elatmanın önlenilmesi davalarında öncelikle tüm paydaşları bağlayan harici bir taksim sözleşmesi ve özel bir parselasyon planının olup olmadığı veya fiili kullanma biçiminin oluşup oluşmadığı üzerinde özenle durulmalı, varsa çekişmeli yerin kimin kullanımına terk edildiği saptanılmalı, harici veya fiili taksim yoksa uyuşmazlık yukarıda değinildiği gibi, TMK'nin müşterek mülkiyet hükümlerine göre çözümlenmelidir. Ne varki; mahkemece işin esası bakımından yapılan araştırma ve incelemenin de hükme elverişli ve yeterli olduğunu söyleyebilme olanağı olmadığı gibi hüküm de infazda tereddüt oluşturacak şekilde kurulmuştur....

    O halde, paydaşlar arasındaki elatmanın önlenilmesi davalarında öncelikle tüm paydaşları bağlayan harici bir taksim sözleşmesi ve özel bir parselasyon planının olup olmadığı veya fiili kullanma biçiminin oluşup oluşmadığı üzerinde özenle durulmalı, varsa çekişmeli yerin kimin kullanımına terk edildiği saptanılmalı, harici veya fiili taksim yoksa uyuşmazlık yukarıda değinildiği gibi, TMK'nun müşterek mülkiyet hükümlerine göre çözümlenmelidir. Somut olaya gelince; yukarıda açıklanan ilkeler uyarınca hükme yeterli bir araştırma ve incelemenin yapıldığını söyleyebilme olanağı yoktur. Şöyle ki, davalının keşif sırasında dava konusu 103 ada 1 ve 104 ada 9 parsel sayılı taşınmazların babasından kendisine kaldığını ve kullanmaya devam ettiğini, öte yandan dava konusu 114 ada 74 parsel sayılı taşınmazı amcalarının kullandığını ve kendisi ile bir ilgisinin bulunmadığını savunduğu, ancak mahkemece yukarıda açıklanan ilkeler uyarınca bir araştırma yapılmayarak sonuca gidildiği anlaşılmıştır....

      Yerleşik Yargıtay uygulamasına ve aynı doğrultudaki bilimsel görüşlere göre payından az yer kullandığını ileri süren paydaşın sorunu elatmanın önlenmesi davasıyla değil kesin sonuç sağlayacak taksim veya şüyuun satış yoluyla giderilmesi davası açmak suretiyle çözülebilir. Paylı mülkiyette bir paydaşın taşınmazın belli bir bölümünü kullanması ve diğer paydaşların kullanmaya rıza göstermeleri o paydaşın sadece kullandığı yerin maliki olmasını gerektirmez. Kullanım, yararlanmayla ilgili olduğundan o kişiye mülkiyet hakkı sağlamaz. Yukarıda sözü edildiği üzere paylı mülkiyete tabi bir taşınmazın malikleri arasında oluşan çekişmede çözümün taşınmazın taksimi ve şüyuun giderilmesi yoluyla sağlanabileceğinden eldeki davanın dinlenme olanağı yoktur. Mahkemece davanın reddi yerine uyuşmazlıkta uygulanma yeri olmadığı halde Kadastro Kanununun 14. maddesi hükmünden söz edilerek istek hüküm altına alındığından karar bozulmalıdır....

        Yine aynı hüküm uyarınca haksız bir elatma varsa anılan hüküm malike her türlü haksız elatmanın önlenmesini isteme yetkisi de tanımıştır. Somut olayda, davanın açıldığı tarihte dava konusu taşınmaz davalı adına tapuda kayıtlı olup, davalının haksız bir tasarruf ve elatmasından söz edilemez ve elatmanın önlenmesine karar verilemez. Bu itibarla, mahkemece elatmanın önlenmesine ilişkin talebin reddine karar verilmesi gerekirken, kabulü yolunda hüküm kurulmuş olması usûl ve kanuna aykırıdır. SONUÇ: 1) Yukarıda birinci bentde açıklanan nedenlerle; davalı vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile tapu kaydının ve özel orman sınırlandırmasının iptali yönünde kurulan usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 2) ikinci bentde açıklanan nedenlerle; elatmanın önlenmesi kararına yönelik temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün bu yönden BOZULMASINA 21.11.2017 günü oybirliği ile karar verildi....

          ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : None NUMARASI : 2018/519 ESAS 2020/152 KARAR DAVA KONUSU : Elatmanın Önlenmesi (Elatmanın Önlenmesi Ve Tazminat Ve Ecrimisil) KARAR : Karşıyaka 1....

          Bozma sonrası celb edilen tapu kayıtlarının incelenmesinden; 1-Taksim sözleşmesine konu edildiği ve keşfen ....ya isabet ettiği tespit edilen 129 ada 94 parsel sayılı taşınmazın, 22.9.1989 tarihinde, kök muris Halil adına tespit edildiği, 26.2.2009 tarihinde de hükmen iştirakin çözüldüğü, davaya konu taksim sözleşmesinin ise Halil'in torunu Emrullah mirasçıları arasında yapıldığı ve kök muris ...mirasçıları dışında da mirasçılarının bulunduğu, tüm mirasçıların miras taksim sözleşmesine katılmadığı, iş bu parselle ilgili olarak halihazırda miras taksim sözleşmesi gereğince de tapuda işlem tesis edilmediği, 2-Taksim sözleşmesine konu edildiği ve keşfen ...'a isabet ettiği tespit edilen 129 ada 67 parsel sayılı taşınmazın, muris Emrullah adına 14.1.1986 tarihinde tespit edildiği ve taşınmaz halen ... adına kayıtlı olmakla, halihazırda miras taksim sözleşmesi gereğince de tapuda işlem tesis edilmediği, 3-Taksim sözleşmesine konu edildiği ve keşfen ...'...

            ELATMANIN ÖNLENMESİ VE KAL (MÜŞTEREK MÜLKIYET) ÖZEL PARSELASYON FİİLİ TAKSİM (PAYDAŞLARI KAPSAMAMASI) PAYDAŞLARIN HAK VE SORUMLULUKLARI ORTAKLIĞIN GİDERİLMESİ DAVASI "İçtihat Metni"Taraflar arasındaki "elatmanın önlenmesi ve kal" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Bursa Asliye 2.Hukuk Mahkemesi'nce davanın reddine dair verilen 15.12.1999 gün ve 1997/313 E 1999/1110 K. sayılı kararın incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 1.Hukuk Dairesi'nin 10.4.2000 gün ve 2000/3789-4102 sayılı ilamiyle; (...Dava, paydaşlar arasında elatmanın önlenmesi ve yıkım isteğine ilişkindir. Mahkemece, "...özel parselasyon planı tüm malikler bakımından tatbik kabiliyetinin mevcut olmadığı, noterde tanzim edilen muvafakatnameye tüm paydaşların iştirak etmediği anlaşılmış olup..." denilerek davanın reddine karar verilmiştir....

              O halde, paydaşlar arasındaki elatmanın önlenmesi davalarında öncelikle tüm paydaşları bağlayan harici bir taksim sözleşmesi ve özel bir parselasyon planının olup olmadığı veya fiili kullanma biçiminin oluşup oluşmadığı üzerinde özenle durulmalı, varsa çekişmeli yerin kimin kullanımına terk edildiği saptanmalı, harici veya fiili taksim yoksa uyuşmazlık yukarıda değinildiği gibi, TMK'nin müşterek mülkiyet hükümlerine göre çözümlenmelidir....

                "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Miras Taksim Sözleşmesi Uyarınca Tapu İptali - Tescil Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Uyuşmazlık ve hüküm miras taksim sözleşmesi gereğince tapu iptal ve tescil istemine ilişkin olup, Yargıtay Büyük Genel Kurulu'nun 12.05.2011 tarihli 2011/1 sayılı ... bölümü kararı gereğince inceleme görevi Yargıtay 8. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ : Yukarıda belirtilen sebeple dosyanın görevli Yargıtay 8.Hukuk Dairesi Yüksek Başkanlığına gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi.26.03.2012 (Pzt.)...

                  "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Tarih ve numarası yukarıda yazılı hükmün incelenmesi sırasında Özel Daireler arasında meydana gelen görev uyuşmazlığının giderilmesi istenilmekle, 2797 sayılı Yasa uyarınca toplanan Başkanlar Kurulu'nca dairelerin görevsizlik kararlarıyla dava dosyası incelenerek gereği görüşüldü: Dava, miras taksim sözleşmesinden kaynaklanan elatmanın önlenmesi istemine ilişkindir. Uyuşmazlığın bu niteliği itibariyle hükmün temyiz inceleme görevi Yargıtay 8.Hukuk Dairesine aittir. S O N U Ç : Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın 8.Hukuk Dairesine gönderilmesine, 11.07.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                    UYAP Entegrasyonu