Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Yalnızca, mirasçılar dışında üçüncü kişilere yapılan miras payının devri sözleşmeleri TMK’nin 677/2. maddesi uyarınca elbirliği mülkiyeti paylı mülkiyete dönüştürmedikçe (yani iştirak çözülmedikçe) üçüncü kişinin istekte bulunma olanağı yoktur. Çünkü iştirak çözülmedikçe sözleşmenin ifa (yerine getirme) olanağı bulunmamaktadır. Öte yandan, TMK’nin 678. maddesinde miras açılmasından önce yapılan sözleşmelerin geçerliği mirasbırakanın katılımı veya iznine tabi kılınmış, başka bir ifadeyle mirasbırakanın katılması veya izni olmaksızın bir mirasçının henüz açılmamış bir miras hakkında diğer mirasçılar veya üçüncü bir kişi ile yapacağı sözleşmeler geçerli kabul edilmemiştir....

    Böylece, sözleşme alacaklısı sözleşmeden kaynaklanan kişisel hakkını kuvvetlendirmiş olur ve üçüncü kişilere karşı ileri sürme olanağı kazanır. Tapu Kanununun 26/6 maddesi uyarınca bu şerh beş yıl için geçerli olup beş yılın dolmasıyla kayıttan silinir ve anılan gücünü yitirir. Satış vaadi sözleşmesinin tapuya şerhinden sonra beş yıl içinde kayda işlenen her türlü haciz, ipotek ve benzeri sözleşme alacaklısının haklarını kısıtlayacak nitelikteki şerhler de sözleşme alacaklısını bağlamaz. Açıklanan ilkeler ışığında somut olaya gelince; Dava konusu 924 parsel sayılı taşınmaz davalı ...’e annesi ...’den miras yoluyla intikal etmiştir. 26.08.2004 tarihli satış vaadi sözleşmesi ile davalı ... 924 sayılı parselde annesi ...’den kendisine intikal edecek miras payının tamamını davacı ... ile dava dışı ... ve ..’e eşit paylar oranında satış vaadinde bulunmuştur....

      ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : None NUMARASI : 2022/190 ESAS DAVA KONUSU : Tapu İptali Ve Tescil (Satış Vaadi Sözleşmesinden Kaynaklanan) KARAR : Davalı vekilinin istinaf başvurusu üzerine dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda; TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalılar murisi Semiha Narin ile müvekkilinin Akçakoca Noterliğinde yapılan "Düzenleme Şeklinde Miras Payının Temliki" sözleşmesi ile TMK 677/2 maddesi uyarınca miras payını ivazlı olarak temlik aldığını, miras payını temlik eden Semiha Narin'in sağlığında kök muris Kadir Duman'ın mirası pay edilmediğinden müvekkilinin talep ve dava hakkının doğmadığını, Semiha narin'in 14/01/2015 tarihinde vefat ettiğini ve temlike konu miras payının davalılara intikal ettiğini,davacıya temlik olunan dava konusu taşınmazlardaki elbirliği mülkiyetinin de 11/05/2022 tarih ve 19350 yevmiye nolu işlemle paylı mülkiyete dönüştüğünü ve davacının talep hakkının doğduğunu belirterek, dava konusu...

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALTESCİL-TAZMİNAT Taraflar arasındaki davadan dolayı Finike Asliye Hukuk Mahkemesi'nden verilen 13.04.2015 gün ve 2014/74 Esas,2015/167 Karar sayılı hükmün onanmasına ilişkin olan 04.07.2019 gün ve 2016/3719 Esas, 2019/4356 Karar sayılı kararın düzeltilmesi davalı vekili tarafından istenilmiş olmakla, dosya incelendi gereği görüşülüp düşünüldü: -KARAR- Yargıtay onama ilamı davalı vekiline 22.08.2019 tarihinde tebliğ edilmiş, karar düzeltme dilekçesi ise;15 günlük yasal süre geçirildikten sonra 09.09.2019 tarihinde verilmiştir.Öte yandan,karar düzeltme süresinin son günü adli tatil bittikten sonraki 06.09.2019 gününe rastladığından olayda 6100 sayılı HMK.'nun 104. maddesinin uygulama yeri de bulunmamaktadır. Bu durumda,(6100 sayılı Yasa'nın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK.'...

        Dosyada mevcut 2587 ada 754 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydına göre 107/480 payın davacı ... adına 107/480 payının ise davalı ... adına tescil edildiği, Uyap tapu kayıt sorgulamasında 2587 ada 754 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydının kapalı olduğu yeni oluşan 10498 ada 754 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydından yargılama sırasında davalı ...’un taşınmazdaki 107/480 payını 25.03.2014 tarihinde oğlu ......’a bağışladığı tespit edilmiştir. Burada öncelikle üzerinde durulması gereken husus 6100 sayılı Yasanın 125. maddesidir. Bilindiği üzere; alacağın devri ve borcun üstlenilmesi Türk Borçlar Kanununun 183 ila 204. maddelerinde düzenlenmiştir. Alacağın devri, alacağın ona bağlı bütün (yan ve öncelik) hakları ile birlikte devralana geçmesini sağlar ve bu işlem yapılırken borçlunun rızasının alınması gerekmez. Alacağın devri, hatta borçlunun muhalefetine rağmen geçerli olarak doğar ve hükümlerin hasıl eder....

          Dava konusu taşınmazların sahibi ve tarafların kök murisi olan ...’un dosyada bulunan veraset belgesinin incelenmesinde; davacı ve davalıların mirasçı olduğu saptanmış olduğundan dava, mirasçılar arasında açılıp yürüyen, miras payının satışına dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. TMK'nin 677/1. maddesine göre terekenin tamamı veya bir kısmı üzerinde miras payının devri konusunda mirasçılar arasında tapulu taşınmazlar bakımından yapılacak sözleşmelerin yazılı olması koşulu ile geçerlidir. Somut olayda taraflar arasında taşınmaz satışına ilişkin 22.01.1990 tarihli sözleşme bulunmaktadır. Dava miras payının devrine ilişkin bulunduğuna ve taraflar mirasçı bulunduğuna göre, diğer mirasçıların davada yer almasına gerek bulunmamaktadır. Mahkemece taraf delillerini toplayarak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, terekeye temsilci atanmaması nedeniyle davanın usulden reddine karar verilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir....

            Şöyle ki; taraflar arasında düzenlenen miras hissesinin devri sözleşmesi incelenmemiş, sözleşmede tanık olarak bulunan kişiler dinlenmemiş, taşınmazdaki zilyetlik durumu araştırılmamış, resmi akitte imzası olan diğer paydaşların bilgisine başvurulmamış, ayrıca yine akitte imzanın davacının eli ürünü olduğuna şahitlik eden akit tanıkları dinlenmemiştir. Hal böyle olunca; gerektiğinde yerinde keşif yapılarak taraflar arasında düzenlenen miras hissesinin devri sözleşmesi de irdelenmek suretiyle taşınmazlardaki zilyetlik durumunun açıklığa kavuşturulması, yine taşınmazlardaki payını davalıya satış suretiyle temlik eden diğer paydaş ...'nın vekili olan ...'...

              Dava, miras taksim sözleşmesine dayanan tapu iptal ve tescil isteğine ilişkindir. Miras payının devri, açılmış miras payının devri şeklinde gerçekleşebileceği gibi açılmamış miras payının devri şeklinde de gerçekleşebilir. Miras ölümle açılır ve herhangi bir işleme gerek olmadan kendiliğinden bir bütün olarak mirasçılara intikal eder. Mirasçılar miras yoluyla kendilerine intikal eden hakları ister diğer mirasçılara isterse mirasçı olmayan kişilere bedelli ya da bedelsiz olarak devredebilirler. TMK’nın 677/1 inci maddesi gereğince, terekenin tamamı veya bir kısmı üzerinde miras payının devri konusunda mirasçılar arasında yapılan sözleşmelerin geçerliliği yazılı şekle bağlıdır. Açılmamış mirasta, miras payının devri sözleşmesi mirasbırakanın ölümünden önce gerçekleşen bir hukuki işlemdir. Açılmamış miras payını devralan mirasçının sadece kendisine devredilen haklara yönelik bir alacak hakkı söz konusudur....

              ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 14/10/2020 NUMARASI : 2017/499 E - 2020/560 K DAVA KONUSU : Tazminat (Vekalet Sözleşmesinden Kaynaklanan) KARAR : Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak, ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle , dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin, davalıların halası olduğunu, yeğeni olan davalılardan T3 Kadıköy 8....

              Miras payının devri kural olarak yazılı olmak koşulu ile geçerli ise de, taşınmazın bulunduğu yerde henüz kadastro çalışmaları geçmemiş bulunduğuna göre, 3402 sayılı Kadastro Kanununun 15. maddesi hükmü uyarınca pay devrinin her türlü delille kanıtlanması mümkündür. Kaldı ki, bu davada davacı yazılı belgeyle de bu hususu kanıtlamıştır. Miras payının devri elbirliği mülkiyet haline son veren işlemlerden değildir. Miras payının devrine rağmen taşınmaz, miras payını devralanla devir dışında kalan mirasçılar arasında elbirliği mülkiyet hükümlerine tabi olmakta devam eder. Bu durumda tescil davasının miras payını devralan mirasçı ile miras payları üzerinde kalan mirasçılar tarafından birlikte açılması veya açılmış bulunan davaya diğer mirasçıların katılması, muvafakatlarının sağlanması, ya da miras ortaklığına temsilci tayini suretiyle davanın yürütülmesi gerekir. Hak sahibi mirasçılardan bir bölümünün davalı olarak gösterilmek suretiyle davanın yürütülmesi mümkün değildir....

                UYAP Entegrasyonu