(Muhalif) KARŞI OY Dava, önalım hakkı nedeniyle tapu iptali ve tescili istemine ilişkindir. Dava konusu taşınmaz ... İlçesi, ...Mahallesi 3244 Ada 20 parsel de kayıtlıdır. Davalı ... Tekstil Gıda İnşaat ve Turizm San. Tic. Ltd. Şti. 20 parsel sayılı taşınmazı 13.03.2012 tarihinde tapuda yapılan satış işlemi ile malik olmuştur. Davalı, gerçekte bir satış olmadığını arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi gereğince yapılan devir olduğunu savunmuştur. Dosyada mevcut 06.01.2012 tarihli "Düzenleme şeklinde kat karşılığı inşaat sözleşmesi" incelendiğinde; davalı Şirket ile dava dışı arsa sahipleri S.S ... ... Evleri Konut Yapı kooperatifi ve... ve ... arasında imzalandığı görülmüştür. Sözleşme içeriğine göre; yüklenici şirket tarafından 7208 ada 6 numaralı parsel üzerinde projeye uygun yapacağı inşattan arsa sahiplerine 42 adet daire teslimi taahhüt edilmiştir....
a devrine ilişkin 26/02/2010 tarihli Anonim Şirket Hisse Devri Sözleşmesi imzalandığı hususunda herhangi bir ihtilaf bulunmamaktadır. Uyuşmazlık, dava konusu anonim şirket hisse devri sözleşmesi nedeniyle davacının davalılardan alacaklı olup olmadığı, tarafların sözleşmeden kaynaklanan edimlerini yerine getirip getirmediği, davacının alacağı var ise miktarının ne olduğu hususlarından kaynaklanmaktadır. Davalı ... Anonim Şirket Hisse Devir Sözleşmesi gereğince hisse devir bedelini ödediğini iddia etmiş olmakla, ispat külfeti davalı ...'a düşmektedir. Tarafların kabulünde bulunan anonim şirket hisse devri sözleşmesinde "...Şirkete ortak olan ...'a bugünkü tarih itibariyle bütün aktif ve pasifiyle birlikte nominal değeri üzerinden devrettim. Devir bedelini bugün haricen nakden ve peşinen tahsil eyledim. Bu hususta bir alacağımın kalmadığını, devre bahis hisselerin bugünden sonra devir alana ait olduğunu..." ibarelerine yer verilmiştir....
sunulan ve fotokopi olan tutanak başlıklı belgenin taşınmaz satış vaadi sözleşmesi niteliğinde olup resmi şekilde yapılmadığından geçersiz olması nedeniyle delil olarak değerlendirilemediği belirtilerek, davanın kabulü ile 70.000,00- TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı T3'dan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir....
nun hisselerinin miras payı oranında müvekkiline ait olduğunun tespitine, davalı şirket tüm genel kurul kararlarının iptaline, davalı şirkete kayyım atanmasına, şirketin feshine, talep haklı görülmezse müvekkilinin ortaklıktan çıkarılmasına, ve ayrılma akçesinin ödenmesine, kar payı alacağının tahsiline, geçerli devir var ise devralan davalının ödemediği devir bedelini miras payı oranında davacıya ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiş, dava dilekçesinde ayrıca karşı taraf davalı ...'na ait şirket hisseleri, davalı şirketin taşınır ve taşınmaz malları ile banka hesapları, hak edişleri ve teminat mektupları üzerine ihtiyati tedbir kararı konulmasına karar verilmesini talep etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI Mahkemece, taraflar arasındaki uyuşmazlık konusu olan hisse devrinin hukuka uygun olup olmadığına ilişkin yaklaşık ispat koşulları çerçevesinde kanaat oluşmadığı gerekçesiyle ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmiştir....
Mahkemece, asıl davada davacı vekilinin dava konusu taşınmazlar ve araca yönelik tescil taleplerinin ayrı ayrı reddine, asıl davada davacı vekilinin alacak talebinin kısmen kabulü ile ; Şişlideki 12 nolu taşınmaz için taleple bağlı kalınarak 31.121,00 TL katkı payı alacağı, Başakşehir 183 nolu taşınmaz için taleple bağlı kalınarak 3.209,81 TL katkı payı alacağı olmak üzere toplam 34.330,81 TL katkı payı alacağının dava tarihinden başlayacak yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, Başakşehir 183 nolu taşınmaz için 20.800,00 TL katılma alacağının karar tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, araç için 33.577,05 TL katılma alacağının karar tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, karşı davadaki tüm taleplerin ise ayrı ayrı reddine karar verilmiştir....
DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL-ALACAK Taraflar arasında görülen davada; Davacı, dava konusu 132 ada 69 parsel sayılı taşınmazın kadastro çalışmaları sırasında mirasbırakan ... adına tespit edilmesi gerekirken hatalı olarak dava dışı ... adına tespit edildiğini, bu durumu kabul eden Mustafa'nın taşınmazı diğer kardeşlerin tapuya gelmesi zor olduğundan tüm mirasçıları temsilen davalı ...'e devrettiğini, buna ilişkin davalının yokluğunda inançlı temlik sözleşmesi düzenlendiğini, Maden Asliye Hukuk Mahkemesinin 2011/208 Esas sayılı dosyası ile kamulaştırma bedelinin tespiti ve tescil davası açıldığını ileri sürerek, inanlı temlik sözleşmesine aykırılık nedeniyle miras payı oranında tapu iptali ve tescile, olmadığı takdirde alınacak kamulaştırma bedelinin miras payı oranında davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalı, satış işleminin gerçek olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur....
bedelinin düşük olmasının da gerçekte olmayan bir satış işleminin yapıldığına işaret olduğunu, muris ile davalılar arasındaki tüm tasarrufun işlemlerinin batıl olduğunu iptali gerektiğini, murisin gerçek iradesini yansıtmayan satış işlemleri nedeniyle tapu kaydının iptali gerektiğini, müvekkilinin miras hissesi oranında tapuya kayıt ve tesciline karar verilmesi gerektiğini, davanın kabulü ile dava konusu taşınmazdaki davalıların paylarının iptali ile müvekkili payı oranında davacı adına tescili, aksi takdirde tenkis talebinin kabulü ile davalılar adına mevcut tapu kayıtlarının iptali ile davacı adına mahfuz hisseleri oranında tapuya kayıt ve tescilini talep ve dava etmiştir....
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARI : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı ile davalının kardeş olduklarını, Geyve ilçesi Cami Kebir Mah. 77 ada 38 parsel de bulunan taşınmaz aslında tarafların kök murisinden kalan taşınmaz olmasına rağmen müvekkilin miras bırakan annesinin söz konusu taşınmazı 1988 yılında mal kaçırmak amacıyla müvekkilin kardeşi olan davalı üzerine tapuda bakma aktiyle ölünceye kadar bakma sözleşmesi ile devir yaptığını, taşınmazın tapu kaydının muvazaa nedeniyle iptaline ve müvekkilin miras payı oranında tapuya kayıt ve tesciline, müvekkillinin ihlal edilen saklı payı oranında tapuya kayıt ve tescilini, tapu iptali ve tescilinin mümkün olmaması halinde hissesine düşen değerinin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte müvekkiline ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Noterliği'nde 09.01.1998 tarihli, 809 yevmiye no.lu satış vaadi sözleşmesi düzenlediklerini, 1.000 TL.nın sözleşme tarihinde ödendiğini, kalan 1.000 TL.nın taşınmazın devir 2011/1118-15646 tarihi olan 01.06.1998 tarihinde ödeneceğinin kararlaştırıldığını, bu bedelden de 150,00 Tl'nin ödendiğini, ancak tapuda Hazine lehine tedbir kararı bulunması nedeniyle kararlaştırılan tarihte devir işleminin yapılamadığını, ...'ün 19.09.1998 tarihinde vefat ettiğini, bilahare ... ve ... ile İzmir 17. Noterliği'nin 05.11.1999 tarihli, 27875 no.lu satış vaadi sözleşmesi imzaladığını, 10 parsel ile ilgili miras hak ve hisselerinin tamamını alıp parasını ödediğini, Huriyeye 17.02.2000 tarihinde 10 parsel ile ilgili sözleşmeden doğan miras hakkını ödediğini, mirasçılardan ...'e ulaşamadığından bakiyeyi kendisine ödeyemediğini, ... bilahare vefat ettiğini, ...'...
Sözleşmenin ve buna bağlı temlikin, değinilen bu özellikleri nedeniyle, taşınmazı inanç sözleşmesi ile satan kimsenin artık sadece, ödünç almış olduğu parayı geri vererek taşınmazını kendisine temlik edilmesini istemek yolunda bir alacak hakkı; taşınmazı, inanç sözleşmesi ile alan kimsenin de borcun ödenmesi gününe kadar taşınmazı başkasına satmamak ve borç ödenince de geri vermek yolunda yalnızca bir borcu kalmıştır. İnanç sözleşmeleri, tarafların karşılıklı iradelerine uygun bulunduğu için, onlara karşılıklı borç yükleyen ve alacak hakkı veren geçerli sözleşmelerdir. Anılan sözleşmelerde, taraflar, sözleşmenin kendilerine yüklediği hak ve borçları belirlerken, inançlı işlemin sona erme sebeplerini; devredilen hakkın inanılan tarafından inanana iade şartlarını, bu arada tabii ki süresini de belirleyebilirler. Bunun dışında, akde aykırı davranışın yaptırımına da sözleşmelerinde yer verebilirler....