WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Köyü çalışma alanında bulunan 2663, 2989, 3564, 3565, 3603, 4054, 2527, parsel sayılı muhtelif yüzölçümlü taşınmazlar tapu kaydına dayalı olarak 4/8 payı davalı ..., 1/4'er payı ..., ..., ... ve ... adına, 5646 parsel sayılı taşınmaz tam paylı olarak davalı ... adına tespit ve tescil edilmiş, 2663 ve 2989 parseldeki ... payı, 2527 parseldeki ... payı adı geçenlerin ölmeleri nedeniyle mirasçılarına intikal görmüş, 3564 parsel sayılı taşınmaz istimlak nedeniyle hükmen ifraz sonucunda 8675 parsel numarasıyla 26.267,00 metrekare yüzölçümlü olarak yine malikleri adına tescil edilmiş, bilahare bölgede yapılan imar çalışmaları nedeniyle 2663, 2989, 3564, 3565, 3603, 4054 parsel sayılı taşınmazlar başkaca parsel numaralarıyla ve farklı yüzölçümlerle intikal görmüştür. Davacı ..., muris muvazaası nedeniyle taşınmazların miras payı oranında adına tescili istemiyle dava açmıştır....

    Davacının talebi bu haliyle yeterince açık değilse de, gerek dava dilekçesindeki gerekse istinaf dilekçesindeki anlatımından, talebinin; dava dışı Ayşe mirasçılarından Tuğba ve Tülin’in davalıyla yaptıkları 10/09/2012 tarih ve 1184 yevmiye numaralı miras payı devri sözleşmesinin iptali ile devredilen miras payının taksim sözleşmesindeki hak sahibi olan Ayşe mirasçılarına döndürülmesine ilişkin olduğu anlaşılmalıdır. Bunun dışında 10/09/2012 tarih ve 1181 yevmiye numaralı işlemle kök muristen davalı Ayhan payına isabet eden 1/6 miras payından, taksim sözleşmesi gereği davacıya düşen ⅓’nün de ayrıca iptal ve davacı adına tescili isteminin dava konusu edilmediği görülmektedir....

    Dava konusu ... ada ... parsel, 16.03.1988 tarihinde imar yoluyla paylı mülkiyet şeklinde miras bırakan ... ... ve ... Belediye'si adına tescil edilmiş, ... payı 28.03.1988 tarihinde bağış nedeniyle, ... Belediye'si payı 27.09.1988 tarihinde satış nedeniyle davalı ... adına tescil edilmiştir. Maddi olayları ileri sürmek taraflara, hukuki nitelendirme yapmak ve uygulanacak kanun maddelerini belirlemek hâkime aittir (6100 s.lı HMK 33 m).İddianın ileri sürülüş şekline göre dava; ölüme bağlı mal rejiminin tasfiyesinden kaynaklanan katkı payı alacağı ve miras hakkına dayalı alacak isteğine ilişkindir. Mal rejiminin tasfiyesinde katkı payı alacağı istenebilmesi için, mal rejiminin devamı süresince edinilen malların, mal rejiminin sona erdiği tarihte mevcut olması gerekir. (TMK.235/1) Halbuki miras bırakan ... Öztin, 09.12.1992 tarihinde ölmüş, dava konusu parsel üzerindeki pay murisin ölümünden yaklaşık 5 yıl kadar önce 16.03.1988 tarihinde bağış yoluyla müşterek çocuk ...'e devredilmiştir....

      Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Kadastro sonucu, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle, ...,... Köyü çalışma alanında bulunan ...,... ada 8, 15, 18, 55, 63, 69, 85 parsel sayılı muhtelif yüzölçümündeki taşınmazlar ile 206 ada 7 parsel sayılı taşınmazın çekişmeli 1/2 payı davalı ... adına tespit ve tescil edilmiştir. Davacı ... ve arkadaşları, miras yoluyla gelen hakka dayanarak, tapu iptali ve miras payları oranında adlarına tescili istemiyle dava açmışlardır....

        Eğer, ivaz olarak borçluya belli bir malı vasiyet eder veya onu mirasçı nasbederse akit miras bakım akdi niteliğini alır ve artık Borçlar Kanunundaki bakma akdi hükümlerine değil, miras sözleşmesi hükümlerine bağlı olur.Miras, malvarlığının tamamı için bırakanın yerleşim yerinde açılır. Mirasbırakanın tasarruflarının iptali veya tenkisi, miras paylaştırılması ve miras sebebi ile istihkak davaları bu yerleşim yeri mahkemelerinde görülür. (TMK.576 md.) Burada sözü edilen yetki, kesin olup mahkemece resen gözetilir. (HGK 02.07.2009 gün ve 5264 Esas-13046 Karar) Somut olayda, bakım alacaklısı bakım borçlusu olan davacıya ölümden sonra hüküm doğurmak üzere, ...ve ...’de bulunan taşınmazlarını vasiyet etmiş olup, bu durumda miras hukuku hükümlerine tabi bir sözleşme söz konusudur. Taşınmazlardan biri ...’de diğeri ise ...'de bulunmakta, taraflar ve muris ise ...’te ikamet etmektedir.Mirasbırakanın tasarruflarının iptali davaları mirasbırakanın son yerleşim yerinde açılmalıdır....

          Tüm bu açıklamalar nedeniyle, davacı mirasçı sağ eşin mal rejiminin tasfiyesi nedeniyle talep ettiği ve terekeye ait borç sayılan alacak miktarından, davanın mirasçılar arasında görülmesi nedeniyle, davacıda dahil bütün mirasçılar miras payları oranında sorumludurlar. Ne var ki, hükme esas alınan hesap bilirkişi raporunda davacının ve davalıların miras paylarının dikkate alınmadığı da anlaşılmaktadır. Tüm bu açıklamalar uyarınca, mahkemece, aracın dava tarihi itibariyle tespit edilen değeri olan 1.200,00-TL'nin %50 katkı oranı ile çarpılması sonucu bulunan 600,00-TL katkı payı alacağının davalıların her birinin 1/4'er miras payının olduğu da gözetilerek davalılardan tahsiline karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamıştır. Ne var ki, bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden kararın düzeltilerek onanması uygun görülmüştür (HUMK m. 438/7, HMK 370/2)....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen davada; Davacılar, miras bırakanları ...'in, eşi davacı ... ile ayrı yaşadığı dönemde eşinin açmış olduğu nafaka davasından sonra mallarını kaçırmak amacıyla çekişmeli 2688 sayılı parselin tamamı ile 2757  sayılı parseldeki payını  muvazaalı olarak  kız kardeşi olan davalı ...'ya satış suretiyle temlik ettiğini; ayrıca, aynı amaçla noterlikçe düzenlenen sözleşmeyle de diğer  taşınmazlardaki miras paylarını  davalıya devrettiğini, temliklerin mirasçıdan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğunu ileri sürerek tapu kayıtlarının ve miras payı devir sözleşmesinin iptali ile miras payları oranında adlarına tescili istemişlerdir. Davalı, satışın gerçek olduğunu, bedelin ödendiğini belirterek davanın reddini savunmuştur....

              Ehliyetsizlik yönünden mirasçılardan birisi tarafından kendi miras payına yönelik dava açılamayacağı gibi tüm mirasçıların paylarına yönelik talep yönünden de kesin süreye rağmen taraf teşkilinin sağlanamaması nedeniyle davanın usulden reddine karar verilmiştir. Muris muvazaası yönünden davacının kendi payı oranında dava açabileceği ancak ilk dava ve ıslah dilekçesinde tüm mirasçılar adına tescil talebinde bulunduğu, davacı vekilince 22/10/2021 tarihli beyan dilekçesinde "mirasçı müvekkilin payı oranında müvekkile tesciline" şeklinde talepte bulunduğu görülse de Mahkememizce bu talebin maddi hata düzeltilmesi olarak değerlendirilemeyeceği kanaatiyle muvazaa nedeniyle açılan davanın da kesin süreye rağmen taraf teşkilinin sağlanamaması nedeniyle" gerekçeleri ile; 1- Davanın REDDİNE, dair karar verilmiştir....

              Davacıların talebi 818 sayılı mülga Borçlar Kanunu’nun 18. maddesi(6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 19. maddesi) uyarınca muvazaalı araç satışı nedeniyle uğranılan zararın tazminine yöneliktir. Mahkemece davacılardan ... yönünden muris tarafından anılan davacı asile ya da onun talimatı ile ortağına halk otobüsü hissesinin devredildiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş ise de davacıların talebi miras hukuku ilkelerine dayanmamaktadır. Kaldı ki muris tarafından davacı asil ...’a halk otobüsü hissesi devredildiği hususunun ispatına yönelik beyanlar dışında yazılı bir delil de dosyada mevcut değildir....

                Şti nezdinde sahibi olduğu hisselerinin tamamını mirastan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olarak davalı oğlu ...’a devrettiğini ileri sürerek devir işleminin iptali ile miras payı oranında adına tesciline, olmadığı takdirde tenkise karar verilmesini istemiştir. Davalılar, temliklerin bedeli karşılığında yapıldığını ve mirasbırakan ile aralarında satış sözleşmesi akdedildiğini belirterek davanın reddini savunmuşlardır. Mahkemece, tefrik edilen taşınmazlar dışında kalan birleştirilen 2012/ 149 Esas sayılı dava ile 2011/440 Esas sayılı davalarda ancak tenkis talebinde bulunabileceği ve mirasbırakanın en son yerleşim yeri olan ... mahkemesinin kesin yetkili olduğu gerekçesiyle mahkemenin yetkisizliğine karar verilmiştir. Karar, davalılar tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ...’in raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü....

                  UYAP Entegrasyonu