WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Tüm bu açıklamalar nedeniyle, davacı mirasçı sağ eşin mal rejiminin tasfiyesi nedeniyle talep ettiği ve terekeye ait borç sayılan alacak miktarından, davanın mirasçılar arasında görülmesi nedeniyle, davacı da dahil bütün mirasçılar miras payları oranında sorumludurlar. Buna göre, hüküm altına alınan tereke borcundan davacının da miras payı oranında sorumlu olduğu göz önünde bulundurularak temyiz eden davalıların sorumlu olduğu miktarın hüküm fıkrasında gösterilmesi gerekirken bu husus göz ardı edilerek yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamıştır. Ne var ki, bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden kararın 1086 sayılı HUMK'nun 438/7. maddesi uyarınca düzeltilerek onanması uygun görülmüştür....

    İlçesi, 8 ada, 1285 parselde bulunan bodrum kat 9 nolu mesken ile zemin kat 10 ve 11 nolu dükkanlar ve... 4250 Parsel sayılı taşınmazların muris muvazaası nedeniyle davalılar adına olan tapu kayıtlarının iptali ile miras payı oranında adına tescili olmazsa tenkisini ve taşınmazların üçüncü kişilere satılmasının önlenmesi için ihtiyati tedbir konulmasını istemiştir. Mahkemece, dava konusu... İlçesi, 8 ada, 1285 parsel 9 nolu mesken ve 10 ve 11 nolu dükkanlar ile... 4250 Parsel sayılı taşınmazların tapu kaydı üzerine üçüncü kişilere devir ve temliki ile satışının önlenmesi için 16.05.2011 tarihinde teminat karşılığında ihtiyati tedbir konulmasına karar verilmiş karar 30.05.2012 tarihinde infaz edilmiştir. Davalı ... vekili 22.03.2012 tarihli dilekçesiyle; dava tarihinden önce 4250 parsel sayılı taşınmazda ......

      HUKUK DAİRESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen dava tapu iptali ve tescili istemine ilişkindir. Kadastro sonucu ... İlçesi ... Mahallesi çalışma alanında bulunan ... ada ... parsel sayılı 250,63 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz irsen intikal, taksim ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle davalılar adına tespit ve tescil edilmiştir. Davacı ..., çekişmeli taşınmazın evvelinde babası ...’a ait olmakla beraber murisin terekesinin taksim edilmediği ve çekişmeli taşınmaz üzerinde miras payına sahip olduğu iddiasıyla tapu iptali ile miras payı oranında adına tescili istemiyle dava açmıştır. Davalılar, dava konusu taşınmazın hibe ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle kendi adlarına tespit ve tescil edildiğini, davanın reddini savunmuştur....

        Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi gereğince yüklenici tarafından gerçekleştirilen inşaatın tamamlanma oranının %85,21 olduğu, edimlerin tamamının yerine getirilmemiş olması nedeniyle yüklenicinin dava konusu bağımsız bölüm tapusunu hak etmediği, kaldı ki sözleşmenin 28. maddesi ile üçüncü şahıs adına tapu devrinin yasaklanmış olduğu gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili ile davalı arsa sahibi ... vekili temyiz etmiştir. 1-Dava, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin yüklenicisinden bağımsız bölüm satın alan üçüncü kişinin tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Eser sözleşmelerinin bir türü olan arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi, taraflara karşılıklı hak ve borçlar yüklemektedir....

          ün müvekkillerinin babası olduğunu, murisin 21/08/2016 tarihinde vefat ettiğini, murisin vefatından sonra murise miras yolu intikal eden malların davalılar adına devir edildiğinin görüldüğünü, davalıların murisin gerek hastalığından gerek ise yaşı itibari ile bulunmuş olduğu zayıflığından faydalanarak taşınmazları murisin elinden aldıklarını, davalıların bu devir işlemlerini kötü niyetli olarak yaptıklarını beyan ederek davalılar adına kayıtlı mallar üzerine ve ... plakalı araç üzerinde tedbir konulmasını, muris adına kayıtlı olup daha sonrasında davalılara intikal eden taşınmazların miras payları oranında müvekkilleri üzerine devrini, devir mümkün olmadığı taktirde taşınmazların bedellerinin davalılardan tahsili ile müvekkillerine ödenmesini talep ve dava etmiştir. Somut olayda, tescili istenilen taşınmazların Merkez/Rize’de bulunduğu anlaşılmakla uyuşmazlığın Rize 2. Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekir....

            göz önünde bulundurularak, taşınmazın tasfiye edilmek suretiyle taşınmazda ortaya çıkan değer artış payı ile katılma alacağının, edinilmiş mal olan araç, davalının çalışması karşılığı gelirleri emekli maaşı ve miras payının faiz getirisi, vekil edeninin davalı adına açmış olduğu işyerleri nedeniyle yapılan harcamalar için de fazlaya ilişkin haklarının saklı kalmak üzere 10.000 TL alacağın davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir....

              Davalı vekili, taraflar arasındaki bayilik sözleşmesi nedeniyle aracın davacıya iki yıllık süreyle kiralandığını ve bedelinin alındığını, araç satışının sözkonusu olmadığını, kira müddeti bitiminde aracın davacıdan geri alındığını, davacının bayilik sözleşmesinden doğan yükümlülüklerini yerine getirmediğini bildirerek davanın reddini istemiştir. Mahkemece, toplanan delillere ve bilirkişi raporuna göre, araç sözleşmesinde taraflar arasındaki bayilik sözleşmesine atıf yapılmadığı, bayilik sözleşmesinin ihlali iddialarının araç sözleşmesi yönünden bağlayıcı olmadığı, davacının araç sözleşmesinden doğan yükümlülüklerini yerine getirdiği ve aracın devir yükümlülüğünün doğduğu, davacı vekilinin yargılama aşamasında 11.000.000.000.-TL. araç bedelini talep etmesi nedeniyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir....

                Davalılar miras bırakanı yaptığı üyelik hakkı devri nedeniyle devir bedelini nakden aldığını, alacağı kalmadığını, alıcıdan ileride herhangi bir hak ve talepte bulunmayacağını ikrar ettiğinden, mahkemece davacının villa satış işlemi nedeniyle kalan bir miktar borcu olduğunun kabulü dayanaksızdır. Böyle olunca, devir işlemi bedeli davalıya ödendiğinden davanın kabulü yerine somut uyuşmazlığa uygun düşmeyen bazı nedenlerle reddi doğru olmamış, kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz olunan hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde yatırana iadesine, 30.10.2006 gününde oybirliği ile karar verildi....

                  Bu durumda, davanın açıldığı 25.02.2014 tarihi itibarıyla; ...’ın uhdesinde %12 pay, ...’nun uhdesinde 12 pay, ...’in uhdesinde 9 pay kaldığı anlaşılmakla, davacı ...’in; Geriye kalan ...’ın uhdesindeki %12 pay, ...’nun uhdesindeki 12 pay ve ...’in uhdesindeki 9 pay’ın iptali ile toplam %33 payın kendi adına tespitini talep edebileceği belirlenmekle birlikte işbu dava tarihinden sonra; ...’ın uhdesinde kalan %12 payı, ... ...Noterliği’nden 29.08.2019 tarih ve 31187 yevmiye numaralı pay devir sözleşmesi ile ...’na, ...’nun uhdesinde 12 payı, ... ...Noterliği’nden 16.11.2018 tarih ve 41991 yevmiye numaralı pay devir sözleşmesi ile ... Madencilik San. Tic. Ve A.Ş.’ye, ...’in uhdesinde 9 payı, ... ...Noterliği’nden 18.04.2018 tarih ve 10134 yevmiye numaralı pay devir sözleşmesi ile ... ...’e devrettiği ve devir işlemlerinin pay defterine kaydedildiği tespit edilmiştir....

                    DELİLLER : Tüm dosya kapsamı DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı sebepsiz zenginleşme nedeniyle miras payı oranında alacak istemine ilişkindir. İnceleme, 6100 sayılı HMK'nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek duruşmasız olarak yapılmıştır....

                    UYAP Entegrasyonu