WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Bu açıklamalar çerçevesinde somut olay ele alındığında, dava konusu taşınmazın tapu kaydında ipotek tesis edildiği tarihte aile konutu şerhi bulunmadığı açıktır. Ancak, ipotek alacaklısı banka taşınmazın bu niteliğini bilerek, ipotek tesisi sırasında taşınmaz maliki olmayan eşin(kadın) muvafakatini almıştır. Her ne kadar muvafakatnamedeki imza davacı kadına ait olmasa da ipotek tesisi için eşin rızasını alma yönünde girişimi olan bankanın taşınmazın aile konutu niteliğini bilmediği söylenemez. Dolayısıyla, muvafakat belgesindeki imzanın rızası gereken davacı eşe ait olup olmadığını araştırmadan aile konutu üzerine ipotek tesis ettiren ipotek alacaklısı bankanın TMK m. 1023 de düzenlenen tapuya güven ilkesinden yararlanması mümkün değildir. Nitekim aynı ilke HGK’nun 19.06.2015 gün ve 2015/2-528 E., 2015/1713 K.; 09.12.2015 gün ve 2014/2-593 E., 2015/2840 K. sayılı ilamlarında da benimsenmiştir....

    in maliki oldığı 1845 ada 17 parsel sayılı taşınmazını 24.07.2013 tarihinde ölünceye kadar bakım akdi ile davalılara temlik ettiğini, işlem tarihinde murisin fiil ehliyetinin ve ayırt etme gücünün bulunmadığını, ayrıca yapılan işlemin mirastan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğunu, davalıların Yapı Müteahhidi ... ile 05.12.2013 tarihinde inşaat yapım sözleşmesi imzaladıklarını, murisin ölümünden bir gün sonra, yani 06.04.2014 tarihinde ise tapu kütüğünde adlarına kat irtifakı tesisi için müracaat ettiklerini ileri sürerek ölünceye kadar bakma akdinin ehliyetsizlik nedeni ile iptaline, miras hissesi oranında adına tesciline, devredilen bağımsız bölümlerden adına düşen miras payının dava tarihindeki değerinin davalılardan tahsiline, kabul edilmediği takdirde muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı olarak davalılar adına kayıtlı olan taşınmazın tapu kaydının iptali ile payı oranında adına tesciline, devredilen bağımsız bölümlerden adına düşen miras hissesinin dava tarihindeki değerinin...

      Davaya temel olan icra takibinin dayanağı ipotek senedinde davalı taraf adına kayıtlı taşınmaz üzerinde davadışı şirketin doğmuş ve doğacak kredi borçlarının teminatını oluşturmak üzere davacı banka yararına ipotek tesis ettirmiştir. İpotek senedinin 5. maddesinde ise "ipotek limiti miktarınca borcun tamamından müştereken ve müteselsilen sorumlu olmanın yanında ayrıca ipotek limiti miktarınca müteselsil kefil sıfatıyla da sorumlu olduğunu kabul ve taahhüt ettiği" düzenlenmiştir. İpotek tesisi 28/11/2008 tarihinde 818 sayılı B.K yürürlükte iken gerçekleştirilmiştir. Davanın bu düzenleme ile ipotek sorumluluğunun yanısıra ipotek limiti kadar davadışı ...'nin kredi borçlarına kefil olduğunu da taahhüt etmiştir. Genel işlem koşulları ile ilgili düzenlemeler 01/07/2012 tarihinde yürürlüğe giren 6098 sayılı TBK'nun 20-25. maddeleri arasında yer almaktadır....

        İpotek tesisi için rehin edilecek taşınmaz maliki ile alacaklı arasındaki anlaşmanın (rehin sözleşmesi) bulunması ve rehin sözleşmesinin Türk Medeni Kanununun 856. maddesi gereğince tapu siciline tescil edilmesi gerekir. İpotek halen mevcut veya henüz doğmamış olmakla birlikte ileride doğması kuvvetli kişisel bir alacağı teminat altına alma amacı güden feri nitelikte sınırlı bir ayni haktır. Bu haliyle ipotek teminat altına alınan alacağa bağlı bir hak olarak kendini gösterir. Alacak sona erdiği halde alacaklı terkin talebinde bulunmazsa taşınmaz maliki ipoteğin kaldırılmasını dava yoluyla isteyebilir. İpotek taşınmaza bağlı bir borç olduğundan ancak tapu maliki tarafından ipotek lehtarına yöneltilmek yolu ile kaldırılması istenebilir....

        Kararın ipotek borçluları tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir....

          Merkez mevkiinde bulunan 120 ada 24 parsel numarası ile sınırlandırılan taşınmaz ile üzerindeki kargir binanın tarafların kök miras bırakanı ...'ndan miras yolu ile intikal ettiğini, ancak kadastro tespitleri sırasında bu taşınmazın davalı adına tespit gördüğünü, yine taşınmaz üzerindeki kargir binanın '' 2 hissesinin ..., 1 hissesinin ... ve 1 hissesinin... ...'na aittir.'' şeklinde beyanlar hanesine şerh düşüldüğünü ancak 120 ada 24 parsel sayılı taşınmazın 36 metrekarelik kısmının tarafların miras bırakanı ... tarafından resen satış ve zilyetliğin devri senedi ile satın alındığını, yine mirasbırakanın taşınmazın bitişiğinde bulunan 82 m2'lik kısmını da satın alarak üzerine bina inşa ettiğini ve bu nedenle binada tüm mirasçıların hissesi bulunduğunu ileri sürerek tapu kaydının iptali ile beyanlar hanesinin "taşınmaz üzerindeki kargir binanın 1 hissesi ..., 1 hissesi ..., 1 hissesi... ve 1 hissesi ...'na aittir" şeklinde düzeltilmesine karar verilmesini istemiştir. II....

            Asliye Ticaret Mahkemesinin 2020/50 esas sayılı dosyasına sunmuş olduğu dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı banka arasında ipotekli bir alacağın temliki için sözleme akdedildiğini, bu sözleşme kapsamında davalı bankanın 35.301,13 TL alacağını tüm fecileriyle birlikte temellük eden müvekkiline devir ve temlik ettiğini, bu temlikname kapsamında; söz konusu alacak ile birlikte bu alacağın teminatını oluşturan 14 Hissesi Cengiz Gül, 14 Hissesi İsmail Gül adına kayıtlı Konya İli, Karatay İlçesi, 502 Ada, 8 ve 9 Parsel olmak üzere iki adet taşınmaza şerh edildiğini, 18/01/2007 tarih 696 yevmiye numaralı 90.000,00 TL bedelli 1. derece süresiz ipotek teminatının hiçbir işlem yapılmasına gerek olmaksızın müvekkiline geçtiğini, müvekkilinin temlik almış olduğu alacağını tahsil etmek amacıyla Konya 5....

            un tapu kaydındaki hissesi üzerinde mevcut ipotek şerhinin bedele yansıtılmaması, Doğru değil ise de, bu yanılgıların giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, a-Gerekçeli kararın hüküm fıkrasının 1. ve 4. bendindeki (davacıya) kelimelerinin çıkarılmasına yerlerine (davacılara) kelimesinin yazılmasına; 2. bendindeki (davacı) kelimesinin çıkarılmasına, yerine (davacılar) kelimesinin yazılmasına, b-Gerekçeli kararın hüküm fıkrasının 1. bendinin sonuna (Davacı ...'un tapu kaydındaki hissesi üzerindeki ipotek şerhinin bu davacı için hükmedilen bedele yansıtılmasına) kelimelerinin yazılmasına, Hükmün böylece DÜZELTİLEREK ONANMASINA, peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 01.10.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....

              İddianın ileri sürülüş şeklinde göre dava, TMK'nın 676 ve müteakip maddelerine dayalı miras payının devri anlaşmasından kaynaklanan tapu iptali ve tescil, olmadığı takdirde alacak isteğine ilişkindir. Bilindiği üzere, terekenin tamamı veya bir kısmı üzerinde miras payının devri konusunda mirasçılar arasında yapılan sözleşmelerin geçerliliği yazılı şekle bağlıdır (TMK mad. 677/1). Mirasçılar arasındaki devirler için söz konusu olan bu yazılı şeklin adi yazılı olarak yapılması yeterlidir. Ancak; mirasçılar adına paylı mülkiyet şeklinde tapuya kayıtlı olan taşınmazlarda payın temlikinin resmi şekilde tapu memuru önünde yapılması gereklidir (TMK mad.706, 6098 sayılı TBK mad. 237)....

                in vekillik görevini kötüye kullanarak vekaletnameyi aldığı ertesi günü ve müvekkiline hiçbir ayrıntı bilgi vermeden banka lehine ipotek kaydı koydurduğu, vekaletnamede başka bir şirket hesabına ipotek verilmesi yönünde yetki bulunmadığını, davalı bankanın ana sözleşmesinde 3.şahıslardan müşteri lehine ipotek alabileceği şeklinde bir faaliyet düzenlemesinin bulunmadığını, anılan işlemin bankacılık kanunu ve sözleşmesine aykırı olduğunu, ipotek işleminin Borçlar Kanunun genel işlem şartlarına aykırı olduğunu, aynı zamanda Borçlar Kanunu 584. maddesinin izin vermediğini, davacının bu şekil ipotek kurması için yetki vermediğini, anılan işlemin davacı aleyhine ve iradesi dışında olduğunu beyanla ipoteğin kaldırılmasını talep ve dava etmiştir. Davalı ... vekili cevap dilekçesinde; davaya konu olan taşınmazın müvekkili olan bankanın kullandırdığı kredinin teminatı olarak alındığını, kredi borcunun ödenmemesi üzerine İstanbul 10....

                  UYAP Entegrasyonu