a intikal edecek taşınmazlardaki miras hissesi yönünden taksim (paylaşma) yapılabilmesi için izin verilmesi istenilmiştir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili dava dilekçesinde, kısıtlı ....'a mirasen intikal edecek taşınmazların taksimi için vasiye izin verilmesini istemiş, mahkemece istek reddedilmiş, hükme davacı vekili tarafından itiraz edilmiştir. Vesayet organları, vesayet daireleri ile vasi ve kayyımlardır (TMK.md.396). Kamu vesayeti, vesayet makamı ve denetim makamından oluşan vesayet daireleri tarafından yürütülür (TMK. md.397/1). Vesayet makamı sulh hukuk mahkemesi, denetim makamı ise asliye hukuk mahkemesidir (TMK.md.397/2). Kanun koyucu kamu vesayetinde; vesayet organı olan vasiler ile vesayet daireleri ve vesayet dairesi olan sulh ve asliye mahkemesi arasında bir hiyerarşi kurmuştur....
hissesi oranında Davacı T2 1/8 miras hissesi oranında davacı T8 2/8 miras hissesi oranında Davacı T4 2/8 miras hissesi oranında Davacı T6 2/8 miras hissesi oranında Davacı T5 adına TAPUYA KAYIT VE TESCİLİNE, karar verilmiştir....
Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.Davada, müşterek muristen intikal eden taşınmazların davalılar tarafından hakız işgal edildiği ileri sürülerek 31.12.2007-01.04.2010 arası için miras hissesi karşılığı 9 430,00 TL ecrimisilin tahsili istenilmiştir.Davalılar, kendi paylarına düşen kısımları kullandıklarını ileri sürerek davanın reddini savunmuşlardır.Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile 8751,44 TL ecrimisilin tahsiline karar verilmiş, hüküm, süresinde davalı ... tarafından temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, sair temyiz itirazları yerinde değildir....
Taraflar arasında düzenlenen tarihsiz harici sözleşme ile davacı tarafça davalıya 650.000 dolara taşınmaz satıldığı, satış bedelinin 350.000 dolarının ödenip kalan 300.000 dolarının, satış tarihinden itibaren 1 yıl içinde ödeneceğinin kararlaştırıldığı, yine taşınmaz üzerine davacı lehine 200 milyar TL. değerinde ipotek tesis edildiği, ipotek bedelinin ödenmemesi üzerine de 14.1.2002 tarihinde ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla icra takibi başlatıldığı tartışmasızdır. Davacı, icra takibi yaptığı miktarın 135.000 dolara tekabül edip bunun dışında kalan 165.000 dolar daha alacağı bulunduğu iddiası ile bu davayı açmıştır. Davacı 200 milyar bedelli ipotek tesisinin taşınmaz satımından kalan borcun tamamı için değil, sadece ipotek tesisi sırasında MK.nun 766/a maddesi gereğince yabancı para ile ipotek tesis edilemeyeceğinden bahisle zaruri olarak gösterildiğini savunmuştur....
Beldesindeki tersanede, davalı firmaya ait "..." ve "..." isimli gemilerin inşa edilmesinin taraflarca kararlaştırıldığını, gemilerin inşası için finansman sağlayan diğer davalı firmanın lehine gemi sicil kütüğüne 66.000.000 EURO bedelli ipotek tesis edildiğini, tesis edilen ipotek için Genel Kurul'dan izin alınması gerekli olduğu halde alınmadığını, yine ipotek tesisi için gerekli işlemleri tamamlamak üzere görevlendirililen şahıs adına düzenlenen vekaletnamede, yetkisi sona ermiş yönetim kurulu üyesinin imzasının bulunduğunu ileri sürerek, yetkisiz kişi tarafından imzalanan vekaletnamenin alınan tüm karar ve yapılan tüm işlemlerin geçersizliğinin tespiti ve gemi sicilindeki ipoteklerin fekkine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı Tasfiye Halinde ... A.Ş. tasfiye memuru vekili, genel kurul onayının olmaması işlemi yoklukla malul kıldığını belirtmiştir. Davalı ... vekili, davanın reddini istemiştir....
DELİLLER, DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; HMK.nın 355. maddesindeki düzenleme uyarınca, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine ilişkin aykırılık bulunup bulunmadığı yönü gözetilerek yapılan inceleme sonucunda, Davacı T1 davalı T5 karşı yasal ipotek yani imar uygulamasından kaynaklanan ipotek alacaklısı olduğu taşınmazı kamulaştırdığı ve ipotek bedelini ödemediğinden bahisle ipotek bedelinin rayiç bedelinin tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Yargılama sırasında mirasçılık nedeniyle T2 da hak sahibi olması nedeniyle T2 davaya asli müdahil olarak aynı şekilde hissesi oranında ipotek bedelini istemiştir. İlk derece mahkemesi davanın kabulüne karar vererek, davacı ve asli müdahilin hisseleri oranında ipotek bedellerinin tahsiliyle ödenmesine karar vermiş, verilen kararı davalı vekili istinaf etmiştir....
Ancak, hükme esas alına bilirkişi raporunda; "Taşınmazın dava konusu edilen ve davalılarca oto yıkama istasyonu olarak kullanılan 200 m2'lik kısmının 01.01.2004-31.12.2008 dönemleri için ecrimisil bedeli 31.104.00 TL hesap edilmiştir" denilmektedir. Mahkemece, bu miktar hüküm altına alınmıştır. Oysa, davacının muristen intikal eden bu taşınmazda mirasçı olarak 1/5 hissesi (tapu kaydına göre de 2096/169050 hissesi) bulunmaktadır. Dava konusu taşınmaz muris ...'dan intikal ettiğine göre, davacının 1/5 hissesi oranında ecrimisile hükmedilmesi gerekmektedir. Mahkemece, bu husus gözetilmeden, yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde hüküm kurulmuş olması doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir....
Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 30/03/2022 tarih ve 2022/31 Esas sayılı ara kararı ile kurulan hüküm nedeniyle davacı vekilinin istinaf başvurusu üzerine yapılan incelemede; DAVACI VEKİLİ DAVA DİLEKÇESİNDE ÖZETLE: Davalı tarafından, dava dışı Ufuk TOPRAK isimli şahıs adına ASAŞ ALÜMİNYUM SAN. TİC. A.Ş. lehine Osmaniye İli Merkez İlçesi Kayalı Köyü Çatalmazı Mevkii 115 Ada 207 Parsel sayılı taşınmazdaki 1/2 hissesi üzerinde ipotek tesis edildiğini, bu ipotek tesisi nedeniyle ASAŞ ALÜMİNYUM SAN. TİC. A.Ş.'nin alacaklı olduğu, Ufuk TOPRAK'ın borçlu olduğu İstanbul 10. İcra Müdürlüğü'nün 2021/123 E....
ın hissesi üzerinde bulunan ipotek, ...’in hissesi üzerindeki haciz şerhlerinin hükmedilen bedele yansıtılmaması, Doğru değilse de; bu yanılgının giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, Gerekçeli kararın hüküm fıkrasına ayrı bir bent olarak (Dava konusu taşınmazların tapu kaydında davacılardan ...'ın hissesi üzerinde bulunan ipotek, ...’in hissesi üzerindeki haciz şerhlerinin hükmedilen bedele yansıtılmasına) cümlesinin eklenmesine, Hükmün böylece DÜZELTİLEREK ONANMASINA, davalı idareden peşin alınan karar düzeltme harcı ile temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 23/01/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Ancak, haciz tarihi itibariyle ipotek konusu borcun ödenmiş olması halinde, ipotekle yükümlü bulunmayan taşınmaz hakkında meskeniyet şikayetinde bulunulabilir. Somut olayda, 888 ada, 2 parsel, B blok, zemin kat 3 nolu taşınmaz davacının murisi Emir Şahin adına kayıtlı olup, taşınmaz üzerinde 03/04/2015 tarihli QNB Finansbank AŞ lehine tesis edilmiş ipotek, bankadan gelen yazı cevabına göre davacı borçlunun murisi Emir Şahin - Şahin Tavukçuluğun teminat mektubu riskleri ve doğmuş doğacak bütün risklerin teminatı için alınmış olup, ipoteğin devam ettiği bildirilmiştir. Davacı borçlunun hissesi üzerine 25/07/2019 tarihinde haciz konulduğu görülmektedir....