Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

TMK'nın 194. maddesinin birinci fıkrası: “Eşlerden biri, diğer eşin açık rızası bulunmadıkça, aile konutu ile ilgili kira sözleşmesini feshedemez, aile konutunu devredemez veya aile konutu üzerindeki hakları sınırlayamaz." hükmünü içermektedir. Bu madde hükmü ile tapu kaydına aile konutu şerhi konulmuş olmasa dahi eşlerin birlikte yaşadıkları aile konutu üzerindeki fiil ehliyetleri sınırlandırılmıştır. Sınırlandırma aile konutu şerhi konulduğu için değil, konutun aile konutu vasfı taşıması nedeniyle getirilmiştir. Bu sebeple tapuya aile konutu şerhi verilmese bile o konut aile konutu özelliğini taşır. Anılan madde hükmü ile getirilen sınırlandırma, emredici niteliktedir. Dolayısıyla bu haktan önceden feragat edilemeyeceği gibi eşlerin anlaşmasıyla da bu vasıf ortadan kaldırılamaz ve açık rıza ancak “belirli olan” bir işlem için verilebilir....

    2004 tarihinden itibaren, merhum Murat Volkan Varıcı ve müvekkili Ayşe Verda Varıcı'nın aile konutu olarak kullanıla geldiğini, davaya konu taşınmaz dışında; İzmir ili, Foça ilçesi, İsmetpaşa Mahallesi, 2524 pafta, 1069 ada, 1 parsel sayılı taşınmazın da ½ hissesi Murat Volkan Varıcı, ½ hissesi Arzu Varıcı Ersoy'a ait olmakla bu taşınmazın üzerinde de T1 lehine intifa hakkı kurulduğunu, bahsi geçen her iki müşterek taşınmaza ilişkin elektrik, su giderleri, emlak vergileri, vb....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Aile Konutu Olduğunun Tespiti ve Üzerinde Sağ Eşe Mülkiyet Hakkı ... ile ... ve ... aralarındaki dava hakkında ... 8. Aile Mahkemesi'nden verilen ... sayılı hükmün Daire'nin ... sayılı ilamıyla onanmasına karar verilmişti. Davacı vekili tarafından süresinde kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dosya muhtevasına, dava evrakı ile tutanaklar münderecatına ve Yargıtay ilâmında açıklanan gerektirici sebeplere göre yerinde olmayan ve HUMK'nun 440. maddesinde yazılı hallerden hiçbirisine uymayan karar düzeltme isteminin REDDİNE, anılan Kanunun 442. maddesi uyarınca (6100 sayılı HMK'nun Geçici 3. maddesi gereğince 1086 sayılı HUMK'nun 427 ila 454. maddeleri yürürlükte bulunduğundan) takdiren 261,00 TL para cezasının karar düzeltme isteyenden alınarak ...'...

      İlk derece mahkemesince, davacının dava konusu taşınmazın tescilinin oğlu adına yapılması amacıyla tapuya gittiği, intifa hakkının sonuçlarını anlayamadığı, intifa hakkının sonuçlarını bilseydi tapuda intifa hakkına yönelik işlem yapmayacağı, gerçek iradesinin eşinden gelen miras hakkına mahsuben oğlu adına dava konusu taşınmazın tescilinin olduğu, bu hususun dinlenen tanıklar ... , ..., ...'...

        talep edildiğini, işbu mesken müvekkilinin aile konutu olduğunu, hacze konu taşınmaz üzerinde aile konutu şerhi bulunduğunu, söz konusu taşınmaz üzerindeki haczin kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir....

        "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Uyuşmazlık ve hüküm aile konutunun sağ eşe, miras hakkına mahsuben özgülenmesine (TMK. md. 652) ilişkin olup inceleme görevi Yargıtay Büyük Genel Kurulu'nun 21.01.2013 tarihli 2013/1 sayılı iş bölümü kararı gereğince Yargıtay 8. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ : Yukarıda belirtilen sebeple dosyanın görevli Yargıtay 8.Hukuk Dairesi Yüksek Başkanlığına gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi. 25.02.2014 (Salı)...

          ın prim borçlarından ötürü 20.01.2010, 20.06.2011 ve 06.03.2013 tarihlerinde taşınmaz üzerine haciz konulduğu, uyuşmazlığın da aile konutu şerhi bulunan taşınmaza haciz konulup konulmayacağı hususunda çıktığı anlaşılmaktadır. 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 194/1. maddesine göre; “Eşlerden biri, diğer eşin açık rızası bulunmadıkça, aile konutu ile ilgili kira sözleşmesini feshedemez, aile konutunu devredemez veya aile konutu üzerindeki hakları sınırlayamaz”. Bu madde hükmü ile aile konutu şerhi konulmuş olmasa da eşlerin birlikle yaşadıkları aile konutu üzerindeki fiil ehliyetleri sınırlandırılmıştır. Sınırlandırma aile konutu şerhi konulduğu için değil, zaten var olduğu için getirilmiştir. Bu sebeple tapuya aile konutu şerhi verilmese bile o konut aile konutu özelliğini taşır. Anılan madde hükmü ile getirilen sınırlandırma, emredici niteliktedir....

            nin davacı ve davalı eşine karşı dava konusu taşınmazın aile konutu olduğu, rızası alınmadan satış işleminin yapıldığı iddiasıyla tapu kaydının iptali ile aile konutu şerhi konulması için açtığı İstanbul 6. Aile Mahkemesi'nin 2016/99 Esas, 2017/524 Karar sayılı dava dosyasında 7 nolu bağımsız bölümün ... adına olan tapu kaydının iptali ile ... adına tesciline ve aile konutu şerhi konulmasına karar verildiği, kararın 17.09.2020 tarihinde kesinleştiği anlaşılmaktadır. O halde, davacının talebi mülkiyet hakkına dayalı elatmanın önlenmesi ve ecrimisil davası olduğuna göre, Mahkemece, davacının mülkiyet durumunu değiştiren İstanbul 6. Aile Mahkemesi'nin 2016/99 Esas, 2017/524 Karar sayılı dava dosyasında kesinleşmiş mahkeme kararı ve diğer tüm deliller birlikte değerlendirerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, İstanbul 6....

              işlemler sırasında rapor alınmadığı gibi oldu bittiye getirildiğini, devredilen evin aile konutu olduğunu, 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 194/1. maddesine göre eşlerden biri diğer eşin açık rızası bulunmadıkça aile konutunu devredemeyeceğini veya aile konutu üzerindeki haklarını sınırlayamayacağını, bu madde hükmü ile aile konutu şerhi konulmuş olmasa da eşlerin birlikte yaşadıkları aile konutu üzerindeki fiil ehliyetlerinin sınırlandırıldığını, sınırlandırmanın aile konutu şerhi konulduğu için değil, zaten var olduğu için getirildiğini, tapuya aile konutu şerhi verilmese bile o konutun aile konutu özelliğini taşıdığını, anılan madde hükmü ile getirilen sınırlandırmanın emredici nitelikte olduğunu, dolayısıyla bu haktan önceden feragat edilemeyeceği gibi eşlerin anlaşmasıyla da ortadan kaldırılamayacağını ve açık rızanın ancak belirli olan bir işlem için verilebileceğini, daha önce tapuda yapılmış bir devir işleminin de yapıldığını ve geri devralındığını, yani murisin o tarihten...

              KARŞI OY YAZISI Türk Medeni Kanununun 194. maddesi, aile konutu üzerinde hak sahibi olan eşin tasarruflarını, diğer eşin açık rızasına bağlamıştır. Burada rızaya bağlı olan, konut üzerinde hak sahibi olan eşin tasarrufudur. Olayda hak sahibi eşten 8.5.2009 tarihinde konutu devralan davalı ...'in 22.5.2009 günü (davadan önce), bu konutu üçüncü kişi (diğer davalı) Mürsel'e devrettiği görülmektedir. Taşınmazın... tarafından ...'e devrine ilişkin işlem, Türk Medeni Kanununun 194. maddesi kapsamında (diğer eşin rızasına bağlı) bir işlem değildir. Bu işleme davacı eşin katılımı sözkonusu olamaz... kendisine bu yeri devreden... üzerindeki tescilin "yolsuz" olduğunu biliyor olsa bile, tescilin yolsuz olduğunu, taşınmaz üzerinde "ayni hakkı" olan ileri sürebilir. Kanun, taşınmaz üzerinde ayni hakkı bulunmayana yolsuz tescilin düzeltilmesini isteme hakkı vermemiştir....

                UYAP Entegrasyonu