Dava dilekçesi, cevap dilekçesi, kurum kayıtları, alınan kusura dair bilirkişi raporu, ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; sigortalı Muzaffer Açıkgöz'ün davalı TTK'ya ait işyerinde çalıştığı ve sonrasında meslek hastalığına yakalandığı, meslek hastalığı maluliyet oranının % 59 olduğu ancak meslek hastalığının zaman içerisinde ilerleme göstermesi nedeni ile sigortalının işten ayrılmış olduğu 1996 tarihindeki maluliyet oranının %12,64 olduğu, meslek hastalığı dolayısı ile sigortalıya davalı SGK tarafından gelir bağlandığı ve tedavi sürecinde masraf yapıldığı, meslek hastalığının meydana gelmesinde davalı TTK nın % 69,03 kusurlu olduğu ve sigortalının 20/06/1955 tarih doğumlu olması, maluliyet almış olduğu rapor tarihinin 2018 yılı olması nedeni ile meslek hastalığı sürekli iş göremezlik tarihinin tespit tarihinde ve gelir başlangıç tarihinde 60 yaşını tamamlamış olduğu, maluliyet oranının % 60 ın altında olması ve 1996 yılından itibaren yaşlılık aylığı alıyor olması bir arada...
B- BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI Dava konusu olayda, davalı işverenin kusuru ile kaçınılmazlık oranını hesaplayan bilirkişinin %21,20 maluliyet oranına göre hesaplama yaptığı, oysa dava devam ederken SS Yüksek Sağlık Kurulundan alınan 28/02/2017 tarih ve 17/2516 sayılı kararda sigortalının meslek hastalığının sürekli iş göremez derecesinin %26,2 olduğunun anlaşıldığı, bu orana göre yeniden kusur ve kaçınılmazlık hesabının yapılarak belirlenmesi ve buna göre yeniden hesap yapılmasının gerektiği, buna rağmen Mahkemece sigortalının meslek hastalığı sürekli iş göremez derecesi olan %26,2 üzerinden kusur raporu alınmadan ve buna bağlı olarak Kurum zararı hesaplanmadan, sigortalının %21,2 meslek hastalığı sürekli iş göremez derecesi üzerinden kusur ve kaçınılmazlık hesaplayan raporunun hükme esas alınması ve buna göre hesaplama yapılması hatalı olmuştur....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :İş Mahkemesi Davacı, maluliyet oranının tespitiyle, başvuru tarihinden itibaren maluliyet aylığı bağlanmasına ve günü geçmiş aylıkların faiziyle birlikte tahsiline karar verilmesini istemiştir. Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir. Hükmün, davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. K A R A R Dava;davacının maluliyet oranının tespiti ile davacıya maluliyet aylığı bağlanması,aylığın bağlanması gereken tarihten itibaren faiziyle birlikte davacıya ödenmesi istemine ilişkindir....
Tüzükte sayılmayan bir hastalığın meslek hastalığı sayılabilmesi için, işyeri şartlarından doğduğunun kesin olarak tespiti gerekir....
GEREKÇE: Davacı tarafından davalı aleyhine açılan meslek hastalığı nedeniyle maddi ve manevi tazminat davasının kabulüne dair kararına karşı davalı vekili tarafından istinaf talebinde bulunulmuştur. 32 yıl formülüne göre kaçınılmazlık oranının ve davalının kusur oranının usulüne uygun belirlendiği, belirlenen kusur oranı ve davacının maluliyet oranına göre tenzil edilecek gelirlerin belirlenip hesaplanan tazminattan mahsup edilerek maddi tazminatın usulüne uygun belirlendiği, olayda BK 52. Madde kapsamında hakkaniyet indiriminin uygulanmasının mümkün olmadığı , maluliyet oranının tespit tarihi, davacının yaşı ve kabul edilen %20 maluliyet oranına göre belirlenen 16.000,00- TL manevi tazminatın yerinde olduğu, fazla olmadığı anlaşıldığından ilk derece mahkemesinin kararında isabetsizlik bulunmamaktadır....
Somut olayda, İstanbul Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğünün 23/09/2014 tarih, 640 sayılı kararında; İstanbul Meslek Hastalıkları Hastanesinin 06/12/2013 tarih, 1765 nolu esas teşkil eden raporuna istinaden mesleki silikozis saptandığı, davalı T10'nin maluliyet oranının %20.0 tespit edildiği, Sosyal Sigartalar Yüksek Sağlık Kurulunun 24/10/2017 tarih, 82/14760 sayılı kararında; İstanbul Meslek Hastalıkları Hastanesince düzenlenen 06/12/2013 tarih, 1765 sayılı sağlık kurulu raporuna göre adı geçende q/q 2/2 düzeyinde pnömokonyoz meslek hastalığı olduğu, buna göre Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği çerçevesinde maluliyet oranının %20(yirmi) olduğu, başka birinin sürekli bakımına muhtaç durumda olmadığı, kontrol muayenesi gerekmediğinin belirtildiği görülmüştür. Dosyaya Adli Tıp Kurumu 3....
Dava tarihinde davalı kurum tarafından davalı sigortalının düzeltme kaydıyla maluliyetinin gerekmediğine karar verilmiş olup davacının kurumun meslek hastalığı tespitine yönelik açtığı bu davada/dava dilekçesinde meslekte kazanma gücü kayıp oranının tespitine yönelik talebi olmadığı gibi davalı tarafça meslekte kazanma gücü kayıp oranının tespitine ilişkin dava /karşı dava olmadığı hususu nazara alınmaksızın meslekte kazanma gücü kayıp oranının tespiti hatalı olmuştur. 6100 sayılı HMK 353 /1- b.2 maddesinde yargılamada eksiklik bulunmamakla beraber, kanunun olaya uygulanmasında hata edilip de yeniden yargılama yapılmasına ihtiyaç duyulmadığı takdirde veya kararın gerekçesinde hata edilmiş ise düzelterek yeniden esas hakkında duruşma yapılmaksızın karar verilebileceği düzenlenmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi Davacı, maluliyet oranının tespitine, bu oran % 60 ve üzerinde olması sebebiyle kendisine başvuru tarihini takip eden aybaşından itibaren aylık bağlanmasına karar verilmesini istemiştir. Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir. Hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. K A R A R Dava, davacının maluliyetinin %60 ve üzerinde olduğunun tespiti, maluliyet aylığının reddine dair Kurum işleminin iptaline ve başvuru tarihini takip eden aybaşından itibaren davacıya maluliyet aylığı bağlanması istemine ilişkindir....
Hükme esas alınan 3.Adli Tıp İhtisas Kurulu'nun 19.6.2009 tarihli kararında davacının iş kazası geçirdiğini beyan ettiği tarihte yürürlükte bulunan mevzuata göre çalışma gücünü ne oranda yitirdiği saptanmadığı gibi davacının meslek grup numarası bilinmeden (1) olduğu kabul edilerek davacının meslekte kazanma güç kayıp oranının belirlenmesi de doğru değildir. Öte yandan, 1479 sayılı Yasa kapsamında sigortalı sayılanların iş kazası veya meslek hastalığı sonucu malüllük iddiaları il müdürlüklerince kurulan komisyon tarafından yapılacak tahkikat sonucu düzenlenen tahkikat raporu, İş Kazası ve Meslek Hastalığı Tespit Komisyonunda değerlendirilerek karara bağlanır. Mahkemece böyle bir karar ve rapor olup olmadığı da araştırılmamıştır....
Tarafından itiraz edildiğini, sonrasında Çalışma Gücü ve Meslekte kazanma gücü kaybı oranı tespit işlemleri yönetmeliğine göre değerlendirildiğinde davacının hastalığının mesleki olduğuna ancak maluliyet gerektirmediğine karar verilerek sürekli iş göremezlik geliri başlangıç tarihi itibariyle kesildiğini ve işbu davayı açmak zorunda kaldıklarını, bu nedenlerden dolayı davacının meslek hastalığı nedeniyle çalışma ve meslekte kazanma gücünün kaybolma oranının ve belirlenen oran doğrultusunda davacının 01/02/2017 tarihinden itibaren sürekli iş göremezlik geliri almaya hak etmiş olduğunun tespitine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir....