Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; haczedilen evin aile konutu olduğunu, haczedilen evin aile konutu olduğu hâllerde hâline münasip ev kavramı sadece borçlunun değil borçlunun ve ailesinin sosyal ve ekonomik durumuna uygun olan konut biçiminde anlaşılmalı ve sadece borçluya değil, borçlunun aile fertlerine de meskeniyet iddiasına dayanarak yasal yollara başvurma imkanı sağlanması gerektiğini, AYM'nin konuya ilişkin hak ihlali kararı nazara alındığında, somut olayda "borçlunun ve ailesinin haline münasip aile konutu vasfındaki taşınmazın üzerine konulan hacizden doğrudan etkilenecek davacının aile konutuna ilişkin güvencelerden yararlanarak meskeniyet iddiasıyla dava açabileceğini" kabul etmek gerektiğini belirterek, mahkeme kararının kaldırılmasını, davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE: Uyuşmazlık, taşınmazdaki haczin meskeniyet iddiasına istinaden kaldırılması istemine ilişkindir....

DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE :Dava, İİK'nın 82/1- 12. maddesi uyarınca meskeniyet iddiasına dayalı haczedilmezlik şikayetidir. İzmir 6. İcra Müdürlüğünün 2018/8427 esas sayılı dosyasının incelenmesinde; alacaklı davalı tarafından borçlu dava dışı Yılmaz Gürbüz hakkında başlatılan takip olduğu, takip kapsamında davaya konu taşınmaza 09/08/2018 tarihinde haciz konulduğu anlaşılmıştır. İİK'nın 82/1- 12. maddesinde, borçlunun haline münasip evinin haczolunamayacağı öngörülmüştür. Anılan yasal düzenleme uyarınca, meskeniyet şikayeti, yalnızca takip borçlusuna tanınmış bir hak olup, takipte borçlu sıfatı taşımayan 3. kişinin bu şikayette bulunmaya hakkı yoktur. Somut olayda davacı takibin borçlusu olmadığı gibi anılan taşınmaz üzerine yine aynı alacaklı tarafından konulan bir başka hacze yönelik olarak yaptığı meskeniyet şikayetinin aktif husumet yokluğu nedeniyle reddine ilişkin verilen İstanbul 25....

Açılan davada 817 ve 818 parsel sayılı taşınmazlar yönünden meskeniyet şikayetinde bulunulmuştur. Dairemizin 2019/2279 Esas, 2020/660 Karar sayılı kaldırma kararından sonra mahkemece 16/09/2020 tarihli duruşmada davacı vekiline hangi taşınmaz yönünden meskeniyet iddiasında bulunduğunu açıklamak üzere 2 hafta kesin süre verilmiş, davacı vekili 30/09/2020 tarihli dilekçe ile dava konusu taşınmazlardan 818 parsel sayılı taşınmazda davacının kendisinin ikamet etmesi sebebiyle meskeniyet şikayetinde bulunulduğunu, 817 parsel sayılı taşınmazda ise birlikte yaşadığı oğlunun nişanlı olması sebebiyle eşi ile birlikte oturacağı yer olduğundan meskeniyet şikayetinde bulunulduğunu bildirmiş, açık ve net olarak tercih hakkının hangi taşınmazdan yana kullanıldığına dair beyanda bulunulmamıştır. Ancak 30/09/2020 tarihli dilekçe içeriği dikkate alındığında davacı yanın tercih hakkını kendisinin ailesi ile birlikte ikamet ettiği 818 parsel sayılı taşınmaz yönünden kullandığının kabulü gerekmiştir....

İİK.nun 134/son maddesinde ise tapu idaresine tescil için yazı yazılması, ihale tarihinden itibaren şikayet için muayyen müddetin (7 gün) geçmesine veya ihalenin feshi istenilmiş ise şikayeti sonuçlandıran kararın kesinleşmesine bağlı tutulmuştur. İhalenin kesinleştiği, taşınmazın tapuda alıcı adına tescilinin talep edildiği, anlaşılmaktadır. Bu aşamada icra müdürünün İİK.nun 135/2. maddesi gereğince tahliyeye yönelik işlem yapması yasaya uygundur. Davacılar hakkında İstanbul 9. İcra Müdürlüğünün 2013/31015 esas ( eski İstanbul 32. İcra Müdürlüğünün 2012/5201) sayılı dosyasında icra takibine başlanılmış, İstanbul 10. İcra Müdürlüğünün 2014/915 Esas sayılı dosyasında satış işlemleri yürütülmüştür. Davacılar tarafından meskeniyet şikayetinin sonucunun beklenilmesi gerektiği beyan edilmiş ise de meskeniyet şikayetine ilişkin olarak İstanbul 3....

Kişi) vekili tarafından kıymet takdirine itirazda bulunularak meskeniyet şikayetinde bulunulmuş olup ilk derece mahkemesince şikayetçinin takibin tarafı olmadığı belirtilerek meskeniyet şikayetinin aktif husumet yokluğundan reddine karar verilmesi üzerine şikayetçi vekilince istinaf başvurusunda bulunulmuştur. Adana 4. İcra Dairesi'nin 2019/16394 esas sayılı dosyası incelendiğinde, Alacaklı Şekerbank T.A.Ş. Vekili tarafından borçlular Halil Uçar, Hatice Uçar ve Fadıl Uçar aleyhine kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla icra takibi başlatıldığı, takibin kesinleşmesi üzerine bir kısım taşınmazlara haciz konulduğu, davacı 3. Kişi T1 tarafından haczedilmezlik şikayetiyle iş bu davanın açıldığı görülmüştür. İİK.'nun 82. maddesinin 1. fıkrasının 12. bendinde; borçlunun haline münasip evinin haczolunamayacağı ifade edilmiştir....

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Tüm dosya kapsamı uyarınca; uyuşmazlık, meskeniyet iddiasının yanında kıymet takdirine itiraza ilişkindir. Davacılar tarafından yalnızca meskeniyet şikayeti yönünden istinaf başvurusunda bulunulmuştur. a)Davacı T1'ın şikayeti yönünden yapılan incelemede; İİK'nun 82. maddesinin 1. fıkrasının 12. bendi gereğince, borçlunun “haline münasip” evi haczedilemez. İİK.nun 82/12. maddesinde belirtilen haczedilmezlik şikayetinden yararlanma hakkı sadece takip borçlusuna aittir. Takip dosyasının incelenmesinde, davacı borçlu T2 hakkında yapılan takip nedeniyle, üzerine haciz konulan dava konusu taşınmazın tapuda davacı borçlu T2 adına kayıtlı olduğu, takip dışı davacı T1 tarafından bu taşınmazla ilgili olarak meskeniyet iddiasında bulunulduğu görülmüştür. Şikayetçi T1'ın icra takibinde taraf sıfatı olmadığından, yukarıda anılan yasa maddesi gereğince meskeniyet şikayetinde bulunma hakkı yoktur....

talep edeni feshi istenen ihale bedelinin yüzde onuna kadar para cezasına mahkum eder" düzenlemesi gereğince Kayseri 3....

Alacaklı tarafından borçlu aleyhine ilamlı icra yolu ile başlatılan takipte, borçlu icra mahkemesine tarihinde yaptığı başvurusunda taşınmazın kıymet takdirine itirazları ile birlikte taşkın haciz ve İİK'nun 82/12 maddesine dayanan meskeniyet şikayetinde bulunmuş, Mahkemece İK'nun 82/12 maddesi gereğince meskeniyet iddiasına dayanılarak haczedilmezlik şikayeti ve kıymet takdirine itiraz incelenerek alacaklı adına vekili Ali Çınar'ın sunduğu 27/05/2019 ve 27/08/2019 tarihli dilekçesindeki kabul beyanı dikkate alınarak karar verilmiş, taşkın haciz şikayetine ilişkin hüküm kurulmamış yargılama faaliyetinde bulunulmamış, davacı/borçlu tarafından her üç şikayet konusu istinafa getirilmiştir....

İlk derece mahkemesince bu rapor hükme esas alınarak karar verilmiş ise de, meskeniyet şikayetinin niteliği, günün ekonomik koşulları, paranın satın alma gücünde yaşanan değer kaybı ve taşınmaz değerlerinde meydana gelen ciddi artış dikkate alındığında, meskeniyet şikayeti bakımından haciz veya dava tarihinden ziyade hüküm tarihine en yakın olan keşif tarihi itibariyle yapılan değerlendirme esas alınarak şikayetin esası hakkında karar verilmesi, meskeniyet şikayeti ile korunmak istenen hakkın özüne, ölçülülük ve hakkaniyet ilkelerine daha uygun olacaktır....

HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2020/1240 KARAR NO : 2021/488 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 25/02/2020 NUMARASI : 2019/622 ESAS, 2020/177 KARAR DAVA KONUSU : MESKENİYET ŞİKAYETİ KARAR : İzmir 7. İcra Hukuk Mahkemesinin 2019/622 Esas, 2020/177 Karar sayılı dosyasında verilen meskeniyet şikayetinin reddi kararına karşı, davacı tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine istinaf incelemesi yapılmak üzere Dairemize gönderilen ve heyetçe incelenen dosyada; İSTEM : Davacı dava dilekçesinde özetle, İzmir 15. İcra Müdürlüğünün 2019/5152 Esas sayılı takip dosyasında adına kayıtlı Denizli İli, Çardak İlçesi, Gemiş Mah., 191 ada 2 parsel sayılı taşınmazına haciz konulduğunu, İİK'nın 82/12 maddesi gereğince haline münasip evinin haczedilemeyeceğini belirterek, haczin kaldırılmasına ve satış işleminin durdurulmasına karar verilmesini istemiştir....

UYAP Entegrasyonu