nin merkez ve şubelerinde kullandığı ve kullanabileceği tüm nakdi ve gayrinakdi kredilerden, konut kredilerinden ve kredi sayılan işlemlerden bankanın diğer kredi borçlarının kredi ve kredi sayılan işlemlerden kaynaklanan borçlar için verdikleri kambiyo senetlerinden..." şeklinde devam eden hüküm bulunduğunu, ipoteğin tek bir banka alacağına özgülenmediğini, bu hükümlerin ipoteğin şeklini değiştirdiğini, zorunlu ipotek olmaktan çıkardığını, davacının doğmuş ve doğabilecek her türlü kredi borcuna yönelik ipotek verdiğini, davacı tarafça verilen ipotek zorunlu olmayıp ilgili banka alacağının halen ödenmediğini, bu durumda davacı tarafın meskeniyet iddialarının yersiz olduğunu ileri sürerek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İncelenen dosya kapsamına göre; İstanbul 28. İcra Müdürlüğünün 2019/37297 E....
Böyle bir durumda, borçlunun asıl uğraşısının çiftçilik olup olmadığı araştırılıp tesbit edildikten sonra, kendisi ve ailesinin geçimi için zaruri olan arazinin miktarı, haczedilen haczedilmeyen tüm taşınmazları, keşif ve bilirkişi incelemesi ile belirlenmeli ve borçlunun elde ettiği ek gelirler de dikkate alınarak hesaplama yapılmalı ve oluşacak sonuca göre karar verilmelidir. Somut olayda, ... Kaymakamlığı İlçe Tarım Müdürlüğü cevabı ve zabıta araştırmasına göre borçlulardan Süleyman'ın çiftçi kaydı bulunduğu borçlulardan ...'nin çiftçi kaydı bulunmadığı, sosyal ve ekonomik durum araştırmasında da ev hanımı ve bekar olduğu, bakmakla yükümlü kimse bulunmadığı anlaşılmakla beraber mahkemece, borçlulardan ...’ın geçimini çiftçilik ile sağlayıp sağlamadığına dair işbu belirsizliğin de giderilmediği anlaşılmaktadır....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İcra dosyasının incelenmesinde; davalı alacaklının davacı borçlu hakkında senetten kaynaklanan toplam 12.856,60 TL alacağa ilişkin olarak kambiyo senetlerine mahsus yolla takip yaptığı, takibin kesinleşmesi nedeniyle borçlu adına kayıtlı taşınmaz kaydına 17/07/2019 tarihinde haciz konulduğu, taşınmaz üzerinde iki adet ipotek bulunduğu anlaşılmıştır. Dava İİK'nun 82/12 maddesine dayanmış meskeniyet nedeniyle haczedilmezlik şikayetine ilişkindir....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 18/03/2021 NUMARASI : 2020/190 ESAS- 2021/350 KARAR DAVA KONUSU : Meskeniyet İddiası KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının istinaf yolu ile incelenmesi talep edilmiş olup, dosya yerel mahkemece Dairemize gönderilmiş olmakla, üye hakim tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosyadaki tüm belgeler incelendi. İDDİA ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: İstanbul 25. İcra müdürlüğünün 2016/34323 esas sayılı dosyasından müvekkili aleyhine icra takibi başlatıldığını ve müvekkili adına kayıtlı taşınmaz üzerine haciz konulduğunu, haczedilen taşınmazın aile konutu olarak kullanılmasından dolayı meskeniyet nedeniyle haczedilmezlik şikayetinde bulunduklarını belirterek, davanın kabulü ile taşınmaz üzerindeki haczin kaldırılmasını istemiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle: huzurdaki haczedilemezlik şikayet davası süresinde açılmadığından davanın süre aşımı nedeniyle reddine karar verilmesini istemiştir....
Dosyadaki kayıt ve belgelerden davacının, davalı kurum tarafından prim borcunu ödememesi nedeniyle başlatılan icra takibinde davacının 2.4.2008 tarihinde bizzat borcunu taksitlendirme talebi sırasında taksitleri düzenli ödeyememesi durumunda davaya konu ... ili Cumhuriyet Mahallesi 607 ada 12 parsel nolu taşınmazın 3 nolu bağımsız bölümünü teminat göstermesi üzerine davalı kurum tarafından 8.4.2008 gününde haciz konulduğu, davacının borcunu ödememesi nedeniyle taşınmazın kıymet takdiri yapılması üzerine davacının haczedilen taşınmaz yönünden meskeniyet iddiasında bulunduğu ve bu gayrimenkul üzerinde Türkiye Ekonomi Bankası A.Ş.nin 145.000,00-TL ipoteğinin bulunduğu anlaşılmaktadır Her ne kadar davacı, borcun taksitlendirilmesi sırasında taşınmazını teminat olarak göstermiş ise de borçlunun hacizden önce sonuçlarını tahmin edemeyeceği cihetle, bir mal veya maaş yahut ücretin haczedilemeyeceği yolunda itirazda bulunmayacağını bildirmesinin, lehine olan yasa hükmünün uygulanmasından...
Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; şikayetçi ... yönünden yapılan incelemede; şikayetçi 3. kişinin eşi hakkında icra takibi yapıldığı, meskeniyet iddiasında bulunma hakkının ancak takip borçlusuna ait olduğu, takipte taraf sıfatı bulunmayan şikayetçi 3. kişinin haczedilmezlik iddiasında bulunamayacağı, şikayetçinin aktif husumet ehliyeti bulunmadığının anlaşıldığı, şikayetçi borçlu ... yönünden yapılan incelemede; somut olayda; mahkemece ekonomik ve sosyal durum araştırması ile mahallinde keşif yapılarak hükme esas alınan 11.04.2022 tarihli bilirkişi raporunda; hacze konu taşınmazın değerinin 1.400.000,00 TL olduğu, şikayetçi ve ailesinin ikamet edebileceği hallerine münasip bir evin 580.000,00 TL olduğunun tespit edildiği, mahkemece alınan bilirkişi raporunun hükme ve denetime elverişli olduğu, ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden hukuka aykırılık olmadığı...
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Tüm dosya kapsamına göre; davacı aleyhine ilamsız icra takibine gidildiği, takibin kesinleştiği, davacı takip borçlusunun adına kayıtlı haczedilen taşınmazlarla ilgili taşkın haciz şikayetinde bulunduğu, aynı zamanda meskeniyet iddiasında bulunarak İİK 82/12.md kapsamında haczin kaldırılmasını istediği, ilk derece mahkemesi kararının gerekçesinde de belirtildiği üzere meskeniyet iddiası ile ilgili keşif ve bilirkişi incelemesi yaptırması gerektiği, şikayetçi borçlu tarafın kesin süre içerisinde bilirkişi ücreti yatırmaması nedeni ile meskeniyet iddiasına yönelik şikayetin reddine karar verilmesinde yasaya aykırılık bulunmayıp davacının meskeniyet şikayeti ile ilgili verilen karara karşı yapmış olduğu istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiştir. İ.İ.K 363. maddesinin 1. fıkrasında istinaf yoluna başvurma ve istinaf yoluna başvurulamayacak kararlar düzenlenmiştir....
Mahkemece; Meskeniyet şikayetinin HMK 114/1- i ve 115/2.maddeleri gereğince dava şartı yokluğundan usulden reddine, yönelik karar verildiği görülmüştür....
Yani geçimini çiftçilik ile temin etmelidir. Bunun için borçlunun bizzat kendisinin ziraat yapması zorunlu olmayıp tarım arazisini ortakçıya (yarıcıya) vermek suretiyle işletmesi halinde de bu madde uyarınca haczedilmezlik şikâyetinde bulunabilir. Asıl işi çiftçilik olan borçlunun yan gelir elde etmek amacıyla yan işler yapması çiftçilik sıfatını ortadan kaldırmadığı gibi örneğin çiftçi olan borçlunun, emekli maaşı alması ya da sigortalı bir işte çalışması da çiftçilik vasfını ortadan kaldırmaz. Böyle bir durumda borçlunun kendisi ve ailesinin geçimi için zaruri olan arazinin miktarı haczedilen haczedilmeyen tüm taşınmazları keşif ve bilirkişi incelemesi ile belirlenmeli ve borçlunun elde ettiği ek gelirler de dikkate alınarak hesaplama yapılmalıdır....
Bankası A.Ş. ile aramızda yapılmış ve yapılacak sözleşme taahhütleri gereği kullanmış ve kullanacak olduğum her türlü krediye karşılık 100.000 TL üzerinden teminat olarak T.C. ... Bankası A.Ş. lehine her türlü sözleşme ve /veya taahhütlerimizde ... ipotek etmeyi kabul ediyoruz” şeklindeki kayıtlar nedeniyle, söz konusu ipoteğin, borçlunun kullandığı/kullanacağı her türlü kredinin teminatı olarak tesis edildiği ve dolayısıyla zorunlu ipotek olmadığı anlaşılmaktadır. Resmi senette yer alan söz konusu kayıtlar karşısında, lehine ipotek tesis edilen T.C. ... Bankası A.Ş.'nin 20/02/2018 tarihli cevabi yazısında yer alan -kullandırılan konut kredisine teminat olarak ipoteğin tesis edildiği- şeklindeki beyanların sonuca etkisi bulunmamaktadır....