Hukuk Dairesi Taraflar arasındaki meskeniyet şikayeti ve kıymet takdirine itirazdan dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince meskeniyet şikayeti ve kıymet takdirine itiraz hakkında ayrı ayrı mahkemenin yetkisizliğine karar verildiği, kararın kesinleşmesi ile dosyanın yetkili ... 6. İcra Hukuk Mahkemesine tevzi edildiği, ... 6. İcra Hukuk Mahkemesinin 2022/250 E. sayılı dosyasında 18.05.2022 tarihli tensip ara kararı ile kıymet takdirine itiraz yönünden dosyanın tefrik ile yeni esasa kaydedilmesine karar verildiği, mahkemece meskeniyet şikayetinin reddine karar verildiği anlaşılmıştır. Kararın şikayet eden-borçlu tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir....
Hukuk Dairesinin 2020/1803 Esas 2021/1030 Karar sayılı kararının mahkemece eksik ve hatalı inceleme sonucu yanlış yorumlandığını belirterek, kararın kaldırılmasına ve davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir. DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, 82/1- 12. maddesi uyarınca meskeniyet şikayetine ilişkindir. Anayasa Mahkemesi Genel Kurulunun 12/12/2019 tarihli 2016/10454 sayılı kararında, "taşınmazın üzerine konulan hacizden doğrudan etkilenecek başvurucunun aile konutuna ilişkin güvencelerden yararlanarak meskeniyet iddiasıyla dava açabileceği, dolayısıyla mahkemenin dava ehliyetine ilişkin daraltıcı yorumunun Anayasanın 20. ve 41. maddelerindeki güvencelere uygun olmadığı, Anayasanın 20. maddesinde güvence altına alınan aile hayatına saygı hakkının ihlal edildiğine" karar verilmiştir. Somut olayda, meskeniyet şikayetinde bulunan davacı, takip borçlusu T7'un eşidir. Tapu kaydında tarla olarak kayıtlı hacze konu taşınmazın kaydında aile konutu şerhi bulunmamaktadır....
İSTİNAFA BAŞVURAN TARAF VE İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:Davalı tarafından hükmün tamamı yönünden istinaf yasa yoluna başvurmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava; meskeniyet iddiasına dayalı haczin kaldırılması davasıdır. İİK'nun 82/1- 12 maddesi gereğince, borçlunun "haline münasip" evi haczedilemez. Meskeniyet şikayeti yedi günlük süreye tabidir (İİY m. 16/1). Bu süre haczin öğrenildiği tarihten başlar. Borçlu, haczedilemezlik şikayetini evinin haczedildiğini öğrendiği tarihten itibaren yedi gün içinde yapmazsa meskeniyet savından vazgeçmiş sayılır....
Takip hukukunda asıl olan borcun ödenmesi olup, borçluların ve bakmakla yükümlü olduğu aile efradının sosyal ve ekonomik durum incelemeleri yeterince araştırılmadan verilen ilk derece mahkemesi kararı usul ve esas yönünden hukuka aykırıdır. Somut olayda, hükme esas alınan bilirkişi raporu da hüküm kurmaya elverişli değildir. Raporda borçlunun haline münasip ev satın alabilmesi için gerekli miktar tek ve kesin bir rakam olarak belirlenmesi gerekirken 2 farklı rakam aralığında belirleme yapılması da doğru değildir....
Zira zorunlu olarak kurulan ipoteğin meskeniyet şikayetine engel teşkil etmeyeceği ilkesi, bu ipoteğin sosyal amaçlı olarak verilen kredinin teminatını oluşturmasından kaynaklanmaktadır. Bunun dışında, borçlunun serbest iradesi ile kurduğu ipotekler, adı geçenin daha sonra bu yerle ilgili olarak meskeniyet iddiasında bulunmasını engeller ise de, haciz tarihi itibariyle ipotek konusu borcun ödenmiş olması halinde, ipotekle yükümlü bulunmayan taşınmaz hakkında meskeniyet şikayetinde bulunulabilir. Somut durumda, taşınmaz kaydındaki ipotek yönünden ilk derece mahkemesince Türkiye Halk Bankası A.Ş.'ye yazılan yazıya verilen 02/11/2020 tarihli cevapta, taşınmaz üzerindeki 27/09/2019 tarihli 240.000,00 TL bedelli birinci dereceden ipoteğin halen devam ettiği, borçlunun bankadan kullandığı ve kullanacağı asaleten ve kefaleten kredilerinin, doğmuş ve doğacak tüm borç ve risklerinin teminatını oluşturduğu 02/11/2020 tarihi itibarıyla banka riskinin 76.942,77 TL olduğu bildirilmiştir....
Aksi takdirde, kurulan bir ipotek borcu ödenmiş olsa dahi, bundan sonraki tüm hacizler yönünden meskeniyet şikayetinin mümkün bulunmadığı gibi kabul edilemeyecek bir sonuç ortaya çıkar. Somut olayda, meskeniyet şikayetine konu taşınmazla ilgili olarak mahkemece yaptırılan keşif sonucu hazırlanan bilirkişi raporunda, bağımsız bölümün (meskenin) değerinin 85.000,00 TL, haline münasip evin değerinin ise 80.000-85.000 TL arasında belirlendiği ve taşınmaz üzerinde, haciz tarihinden önce... lehine tesis edilmiş 19.07.2011 tarihli 1. derece ipoteğin mevcut olduğu görülmektedir....
Söz konusu ipotek, taşınmazın aile konutu olduğunun tespiti ve eşin rızası alınmaması nedeniyle geçersiz olduğundan anılan mahkemece kaldırılmış olması nedeniyle meskeniyet iddiası nedeniyle haczedilmezlik şikayetinde bulunmaya engel teşkil etmez. Açıklanan nedenlerle mahkemece meskeniyet şikayetinin esasının incelenerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile şikayetin reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile yukarıda yazılı nedenlerle 5311 sayılı Kanun ile değişik İİK'nin 364/2. maddesinin göndermesiyle uygulanması gereken 6100 sayılı HMK'nin 373/1. maddesi uyarınca, Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesinin 23.09.2020 tarih ve 2020/1243 E.- 2020/1530 K. sayılı kararının KALDIRILMASINA, Bursa 5....
İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2017/59- 1060 E/K sayılı kararı ile kesin olarak kabul edildiği, ancak müdürlükçe taşınmaza 02.05.2019 tarihinde tekrar haciz konulduğu, meskeniyet nedeniyle haczin kaldırılmasını müdürlükten talep ettikleri ancak tapu kaydı değiştiğinden 16.03.2020 tarihli kararla taleplerinin reddedildiğini belirterek müdürlük kararının kaldırılmasına ve meskeniyet nedeniyle haczedilmezlik şikayetlerinin kabulüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili 20/08/2020 tarihli cevap dilekçesini özetle; TMK' nun 7. Maddesi gereğince resmi sicil ve senetlerin belgeledikleri olguların doğruluğuna kanıt oluşturduğunu, icra memurunun yerine getirdiği işlemde herhangi bir hukuka aykırılık bulunmadığını, açılan davanın reddi gerektiğini belirtmiştir. İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti : İlk derece Mahkemesince yapılan yargılama neticesinde, şikayetin reddine, karar verilmiştir....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 15/09/2020 NUMARASI : 2019/469 2020/445 DAVA KONUSU : Meskeniyet İddiası KARAR : Yukarıdaki mahal esas ve karar numarası ayrıntılı olarak belirtilen İlk Derece Mahkeme kararının süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla dosya mündericatında tüm bilgi ve belgeler okunup tetkik edildikten sonra heyetçe yapılan müzakere sonunda duruşma açılmasına gerek görülmeksizin gereği görüşülüp düşünüldü....
bölümde kain taşınmazım üzerine haciz konulduğunu ve satışının istenildiğini öğrendiğini, ailesi ile birlikte yaşamış oldukları ve üzerinde aile konutu şerhi bulunan taşınmaz üzerine konulan haczin ve istenilen satış işleminin tarafınca kabulü mümkün olmadığı gibi söz konusu taşınmaz hakkında meskeniyet iddiası bulunduğunu, Aile konutunun haczedilmez oluşu, İcra İflas Kanunu m. 82 b. 12’de yer alan borçlunun haline münasip evinin haczedilemeyeceğine ilişkin hükme dayanmakta olduğunu, Anayasa Mahkemesinin 2016/10454, 12.12.2019 tarihli kararı ile, eşlerden birinin borcu nedeniyle aile konutunun haczedilemeyeceğine ilişkin olarak diğer eşin de şikâyet hakkının olduğuna karar verdiğini, davanın kabulü ile taşınmaz üzerindeki haczin kaldırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....