DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK'nın 16. maddesine uyarınca ödeme emri tebliğinin usulsüzlüğü nedeniyle tebliğ tarihinin düzeltilmesi şikayetidir. Davacının, tebliğ işleminin usulsüzlüğüne ilişkin başvurusu, İİK'nın 16. maddesi uyarınca şikayet niteliğindedir. Şikayet başvurusu, şikayete konu işlemin öğrenilmesinden itibaren 7 gün içinde yapılmalıdır. 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 32. maddesi gereğince, tebliğ usulüne aykırı yapılmış olsa bile, muhatabı tebliğ işleminden haberdar olmuş ise geçerli sayılır. Muhatabın beyan ettiği öğrenme tarihi, tebliğ tarihi olarak kabul edilir. Öğrenme tarihinin aksi ise ancak yazılı belge ile ispatlanabilir. (Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 12/02/1969 tarihli 1967/172- 107 Esas, Karar sayılı kararı) Şikayet dilekçesinde öğrenme tarihi olarak bir tarih belirtilmemiş, yeni öğrenildiği belirtilerek 17/03/2022 tarihinde şikayet yapılmıştır....
Davacıya 31/07/2017 tarihinde 103 davetiyesi tebliğ edilmiş, 29/08/2017 tarihinde açılan dava ile meskeniyet ve diğer şikayetler bildirilmiştir. Haczin öğrenilme tarihi 31/07/2017 olup davacı vekili de dava dilekçesinde 103 davetiyesinin bu tarihte tebliğ edildiğini bildirmiştir. Bu durumda, şikayet tarihi 29/08/2017 olmakla şikayetin yasal süresinde yapılmadığı sabittir. İlk derece mahkemesince, borçlunun meskeniyet şikayetinin süre aşımı nedeniyle reddine karar verilmesi gerekirken esastan incelenmesi yerinde değildir. Davacının taşkın haciz iddiası yönünden; davacının başvurusu kısmen, İİK.nun 85. maddesi kapsamında taşkın hacize ilişkindir. İİK.nun 363. maddesi gereğince İİK.nun 85. maddesinin uygulanmasına ilişkin şikayet davası sonucunda verilen kararlar kesindir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İstinaf konusu, takip borçlusu tarafından açılan meskeniyet şikayetine ilişkindir....
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacıların meskeniyet iddiasının yasal süre içinde yapılmadığını, borçlu Abdullah'a 103 davetiyesi gönderildiğini, borçlunun meskeniyet iddiasında bulunmadığını akabinde borçluya ve davacı eşine kıymet takdir raporunun tebliğ edildiğini, rapora karşı itirazda bulunulmadığını, taşınmaz üzerine konulan aile konutu şerhinin haciz şerhinden sonraki bir tarih olduğunu, satış ilanının her iki davacıya 16/03/2021 tarihinde tebliğ edildiğini, işbu davanın açılış tarihi itibari ile de süresinde olmadığını beyanla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. İlk derece mahkemesince; Şikayetin süre yönünden reddine karar verilmiştir....
Somut olayda, takip dosyasının incelenmesinde, takibin kesinleşmesi üzerine şikayete konu taşınmaza 03/09/2020 tarihinde haciz konulduğu, kıymet takdirinin davacı borçluya 29/09/2021 tarihinde tebliğ edildiği, daha sonra alacaklının talebi üzerine davacı borçluya 103 davetiyesinin tebliğe çıkartıldığı, 103 davetiyesinin 27/10/2021 tarihinde borçluya tebliğ edildiği, borçlunun bu tebliğ tarihinden itibaren 7 günlük süre içerisinde 01/11/2021 tarihinde şikayet yoluna başvurduğu görülmüştür. İİK'nun 103. maddesi uyarınca, " Tutanak tutulurken alacaklı, borçlu veya namlarına Tebligat Kanunu hükümlerine göre tebellüğe yetkili kimse bulunmazsa, bulunmayan alacaklı veya borçlu üç gün içinde tutanağı tetkik ve diyeceği varsa söylemesi için icra dairesine davet olunur." şeklinde düzenleme mevcuttur....
Tebliğ işleminin usulsüzlüğü iddiasının yasal dayanağı İİK.nun 16.maddesi olup, bu yöndeki şikayet, aynı maddenin 1.fıkrası uyarınca usulsüz tebliğ işleminin öğrenildiği tarihten itibaren 7 günlük sürede yapılmalıdır. Öğrenme tarihinin belirlenmesi açısından ise şikayetçi borçlunun bildirdiği tarih esas olup, bu tarihin aksi karşı tarafça ancak yazılı belge ile ispatlanabilir. Hukuk Genel Kurulunun 12.02.1969 tarih ve 1967/172-107 sayılı kararında da benimsendiği üzere beyan edilen öğrenme tarihinin aksi tanık beyanıyla ispat edilemez. Somut olayda, örnek 7 ödeme emrinin 25.12.2014 tarihinde, 103 davetiyesinin ise 21.01.2015 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun icra dairesine verdiği borca itiraz dilekçesinde ve şikayetine ilişkin dilekçenin 5 numaralı bölümünde usulsüz olduğunu iddia ettiği tebligatlardan 12.08.2015 tarihinde haberdar olduğunu belirterek, tebliğ tarihlerinin düzeltilmesi istemi ile 17.08.2015 tarihinde icra mahkemesine başvurduğu görülmüştür....
Uyuşmazlık, İİK'nın 82/12 maddesine dayalı meskeniyet nedeni ile haczedilemezlik şikayetine ilişkindir. 103 davetiye bildiriminin 30/10/2019 tarihinde tebliğ edildiği, 05/11/2019 tarihinde açılan meskeniyet şikayetinin yasal 7 günlük şikayet süresi içine yapıldığı anlaşılmıştır....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE HUKUKİ SEBEPLER: Dava, 103 davetiyesinin usulsüz tebliğ edildiğine ilişkin şikayet, İİK'nın 82/1- 12. maddesi uyarınca meskeniyet iddiasına dayalı haczedilmezlik ve İİK 82/4 maddesine dayalı haczedilmezlik şikayetidir. Şikayetçi haczedilen taşınmazının, İİK'nın 82/12. maddesi kapsamında haline münasip evi olduğunu ileri sürerek haczin kaldırılması için şikayet yoluyla icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece, 103. maddeye ilişkin davetiyenin 07/01/2021 tarihinde tebliğ edildiği ve bu tarihe göre şikayetin yasal süreden sonra olduğu gerekçesiyle istemin süreden reddine karar verildiği görülmektedir. Takip dosyasının incelenmesinde; Bolu İli Göynük İlçesi Karacalar Köyü 163 Ada 24 Parsel numaralı taşınmaza ve diğer taşınmazlara 23/12/2020 tarihinde haciz şerhi işlendiği görülmüştür....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 29/12/2021 NUMARASI : 2021/791 ESAS 2021/908 KARAR DAVA KONUSU : Şikayet (İcra Memur Muamelesi) KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde istinaf yolu ile tetkiki davacı ve davalı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için düzenlenen inceleme raporu dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkiline İİK 103....
İlk derece Mahkemesi kararında da belirtildiği üzere usulsüz tebliğ şikayeti İİK'nın 16. maddesi uyarınca öğrenme tarihinden itibaren yasal 7 günlük süre içerisinde şikayet yoluyla icra mahkemesine yapılması gerekir. Davacı, ödeme emrine yönelik usulsüz tebliğ iddiasında bulunmuş ise de şikayetinde 103 davetiyesinin usulüne uygun tebliğ edilmediği iddiasını ileri sürmemiştir. Bu durumda Mahkemece 103 davetiyesinin usulüne uygun tebliğ edilip edilmediği incelenmek suretiyle sonuca gidilmesi doğru değil ise de, 103 davetiyesine yönelik şikayet bulunmadığından borçlunun en geç 103 davetiyesinin tebliğ edildiği 14.11.2019 tarihine göre 01.02.2021 tarihinde yaptığı şikayet başvurusunun yasal süresinde olmaması nedeniyle şikayetin süre yönünden reddine karar vermesi isabetlidir. Şikayet yasal 7 günlük sürede ileri sürülmediğinden işin esasının incelenmesi mümkün olmayıp, bu kapsamda borçlunun okuma yazma bilmediği iddiasının Mahkemece değerlendirilmesine lüzum bulunmamaktadır....