Dava İİK'nın 82/1- 12 maddesi uyarınca açılmış meskeniyet iddiasına dayalı haczedilmezlik şikayetidir. Delil ikamesi için avans başlıklı HMK'nun 324. maddesinin birinci fıkrasında ise; "Taraflardan her biri ikamesini talep ettiği delil için mahkemece belirlenen avansı, verilen kesin sürede yatırmak zorundadır. Taraflar birlikte aynı delilin ikamesini talep etmişlerse, gereken gideri yarı yarıya avans olarak öderler." hükmü düzenlendikten sonra ikinci fıkrasında; tarafların bu yükümlülüğü yerine getirmemesinin hukuki sonucu olarak delil ikamesinden vazgeçmiş sayılacağı belirtilmiştir. İİK'nun 82/1- 12. maddesine dayalı meskeniyet nedeniyle haczedilmezlik şikayetinde; ispat külfeti borçluya ait olup, ispat ise mahallinde yapılacak keşif ve bilirkişi incelemesi ile mümkündür (Yargıtay 12. HD'nin 27.11.2017 tarihli, 2016/22245 E, 2017/13718 K. sayılı içtihadı)....
Şu durumda, meskeniyet şikayeti tarihi itibariyle geçerli bir haciz bulunmadığından bu husus mahkemece re'sen dikkate alınarak hukuki yarar yokluğu nedeniyle meskeniyet şikayetinin reddine karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçeyle şikayetin kabulüne dair karar verilmesi kamu düzeni gereği yapılan istinaf incelemesinde anlaşıldığından Bolu İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2021/37 esas 2021/436 karar sayılı kararının HMK'nın 353/1- b-2 maddesi gereğince kaldırılmasına karar verilerek, aşağıdaki şekilde yeniden hüküm kurulmuştur....
T2 tarafından vekaletname ibraz edildiği, adı geçen borçlu vekilince 29/03/2021 tarihli dilekçe ile takip dosyasında meskeniyet itirazında bulunduğu, borçluya 103 davetiyesinin 19/04/2021 tarihinde tebliğ edildiği, bunun üzerine borçlu vekilinin mahkeme nezdinde iş bu meskeniyet şikayetinin ise 30.03.2021 tarihinde yapıldığı anlaşılmıştır. Her ne kadar davacı taraf Adana ili Çukurova ilçesi Kireçocağı Mah. 1328 parsel G Blok 1. Kat 4 nolu b. bölümde tapuya kayıtlı taşınmazının haczedildiği ve işbu hacizden 29/03/2021 tarihinde haberdar olunduğu beyan edilerek 30/03/2021 tarihinde meskeniyet iddiasında bulunmuş ise de, Adana 4. İcra Müdürlüğünün 2020/7772 esas sayılı takip dosyasına 27/10/2020 tarihinde borçlu adına Av....
GEREĞİ DÜŞÜNÜLÜDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı borçlu dava dilekçesinde özetle;Karaman İcra Müdürlüğünün 2015/2121 Esas sayılı dosyasında aleyhine takip başlatıldığını, takip neticesinde ailesiyle yaşadığı eve haciz konulduğunu, haline münasip tek meskeni olan evinden başka bir evi olmadığını, halen bu evde ikamet ettiğini, haline münasip evin haczedilemeyeceği gerekçesiyle işbu takibe itiraz ettiğini, mesken olarak kullanılması nedeniyle haczin kaldırılmasını, bu nedenle meskeniyet itirazında bulunarak iş bu haczin iptalini, yargılama giderleriyle ücreti vekaletin davalı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı alacaklı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı, dava dilekçesinde hangi taşınmaz yönünden meskeniyet iddiasında bulunduğunu açıkça beyan etmediğinden, davanın usulden reddine karar verilmesinin gerektiğini, ayrıca dava konusu taşınmazın niteliği ve üzerinde ipotek olması nedeniyle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....
nın şikayetinin ise taşınmazın kaydında aile konutu şerhi bulunmasının taşınmazın haczine engel olmadığı gerekçesiyle esastan reddine karar verildiği, kararın şikayetçi taraflarca temyizi üzerine Dairemizce kararın onanmasına karar verildiği, şikayetçilerin karar düzeltme dilekçelerinde meskeniyet şikayetinin 29.6.2015 tarihli hacze ilişkin olması nedeniyle sürede olduğundan bahisle meskeniyet şikayeti yönünden kararın bozulmasını istedikleri anlaşılmaktadır. İİK'nun 82. maddesinde yer alan haczedilmezlik şikayeti, İİK'nun 16/1. maddesi uyarınca 7 günlük süreye tâbidir....
Kişi T1 meskeniyet şikayetinin aktif husumet ehliyeti bulunmaması nedeniyle usulden reddine karar verilmesi gerekirken ilk derece mahkemesince şikayetin süreden reddine karar verilmesi yerinde görülmediğinden, davacının istinaf başvurusunun reddi ile HMK'nın 353/1- b-2. Maddesi gereğince hükmün gerekçesi düzeltilerek yeniden esas hakkında davacının meskeniyet şikayetinin aktif husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur. HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1- Davacının istinaf başvurusunun REDDİNE, 2- HMK'nun 355.maddesi uyarınca resen yapılan inceleme sonucunda HMK'nun 353/1- b.2. maddesi gereğince Bakırköy 4....
Somut olayda, davacı T1 tarafından açılan davanın feragat nedeniyle reddine karar verilmiş olup, davalının davada vekille temsil edilmesine rağmen, HMK'nın 326. maddesi uyarınca davalı lehine vekalet ücretine hükmedilmemesi doğru olmamıştır. HMK'nın 331. maddesi gereğince davanın konusuz kalması sebebiyle davanın esası hakkında bir karar verilmesine gerek bulunmayan hallerde, hakim davanın açıldığı tarihteki tarafların haklılık durumuna göre yargılama giderlerine hükmeder. Buna göre, davacı T3'un meskeniyet şikayetinin süresinde olduğu, şikayet tarihi itibariyle haczin geçerli olduğu, ancak yasal süresinde satış istenmediğinden, İİK'nın 106., 110. maddeleri uyarınca karar tarihi itibarı ile haczin düştüğü, davacının yargılama aşamasında ölmesi nedeniyle şikayetin konusuz kaldığı, Dairemizce getirtilen ipotek resmi senet örneğine göre, tapu kaydında mevcut S.S....
İcra Müdürlüğünün 2018/11669 Esas sayılı takip dosyası ile icra takibine başlandığını, müvekkiline dosya içerisinde yapılan tebligatların usulsüz tebliğ edildiğini, müvekkilinin okuma yazmasının bulunmadığını, davanın kabulü ile usulsüz yapılan tebligatların tebliğ tarihinin öğrenme tarihi olan 02/09/2020 olarak düzeltilmesine karar verilmesini talep ettiği, mahkemece yapılan yargılama sonunda, birleşen 2020/526 Esas ve 2020/527 Esas sayılı dosyalardaki usulsüz tebligat şikayetinin reddine, Birleşen 2020/511 Esas sayılı dosyada meskeniyet şikayetinin süre aşımı nedeniyle reddine, asıl davada meskeniyet şikayetinin reddi ile İzmir 20....
YANIT : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle, davacı hakkında başlatılan icra takibinde yapılan sorguda çıkan 4 adet taşınmaza haciz şerhinin 21/05/2018 tarihinde eklendiğini, meskeniyet iddiasına konu olan taşınmazın satış işlemleri öncesi süresi içerisinde davacıya 103 davetiyesinin gönderildiğini, bu tarihe kadar geçen sürenin yaklaşık 4 yıl olduğunu, bu süreç içerisinde davacının banka hesaplarına ve aracına da haciz konulduğunu, meskeniyet şikayetini kabul etmediklerini belirterek, davanın reddini istemiştir. İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARI : İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda, meskeniyet şikayetinin kabulü ile İzmir 17. İcra Müdürlüğünün 2017/1529 Esas sayılı dosyasında şikayete konu Manisa İli, Kula İlçesi, Bey Mah., 158 ada 81 parselde kayıtlı 2. kat 3 nolu bağımsız bölüm üzerindeki haczin kaldırılmasına karar verilmiştir....
Buna göre, aşkın haciz şikayeti yönünden verilen kararın kesin nitelikte bulunduğu anlaşılmakla İİK'nun 365/3. maddesi gereğince aşkın haciz şikayetine ilişkin verilen karara yönelik istinaf başvuru dilekçesinin reddine karar vermek gerektiği, Meskeniyet Şikayeti yönünden istinaf başvurusunun incelenmesinde, ilk derece mahkemesince belirtildiği üzere meskeniyet şikayeti ancak haciz yoluyla yapılan takipler hakkında uygulanmakta olup, davacılar aleyhine ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takip yapıldığı, ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla yapılan takipte haciz safhası olmadığından haczedilmezlik (meskeniyet) şikayetinde bulunma olanağı bulunmamaktadır. Bu sebeple davacıların meskeniyet şikayetinin ilk derece mahkemesince reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır....