"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen el atmanın önlenmesi davası sonunda, yerel mahkemece davanın kabulüne meraya yönelik müdahalenin önlenmesi istemi bakımından ise davanın açılmamış sayılmasına ilişkin olarak verilen karar davalı tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla, Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü: -KARAR- Dava, çaplı taşınmaza ve etrafındaki meraya vaki el atmanın önlenmesi isteklerine ilişkindir. Davacı; kayden paydaşı olduğu 599 parsel sayılı taşınmaza ve etrafındaki meraya kayıt maliki olmayan davalının işgal etmek suretiyle müdahale ettiğini belirterek, haksız el atmasının önlenmesine karar verilmesini istemiş; davacı vekili, aşamalardaki beyanında meraya ilişkin talebinden vazgeçtiğini beyan etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Dava dilekçesinde, kamulaştırılan taşınmazda kamulaştırma amacına uygun bir işlem yapılmaması nedeniyle geri alım hakkı kullandırılarak davacılar adına tescili ya da mümkün olmadığı takdirde mahrum kalınan kâr karşılığı tazminat bedelinin davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hükmün temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması davacı vekili tarafından yasal süresi içinde verilen temyiz dilekçesi ile istenilmekle taraflara yapılan tebligat üzerine duruşma için tayin olunan günde temyiz eden davacı adına gelen olmadı. Aleyhine temyiz olunan davalı vekili Av.... geldi....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 16.6.2005 gününde verilen dilekçe ile meraya elatmanın önlenmesi, kal ve tazminat istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; meraya elatmanın önlenmesi ve kal davasının kabulüne, tazminat isteminin kısmen kabulüne, kısmen reddine dair verilen 18.10.2006 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı köy temsilcisi tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, mera olarak nitelemesi yapılıp sınırlandırılan 150 ada 2 parsel sayılı taşınmaza elatmanın önlenmesi, ot bedeli ile eski hale getirme bedellerinin tahsili ve kal talepleri ile açılmıştır. Mahkemece dava kabul edilmiş, hükmü davalı Köy Tüzel Kişiliği temyiz etmiştir. Dava konusu taşınmaz bölümünün mera olarak sınırlandırıldığı tartışmasızdır....
Dava, satım sözleşmesinden dönme, malın iadesi koşuluyla bedelinin iadesi, gizli ayıp nedeniyle oluşan zararın ve mahrum kalınan karın ödenmesi talebine yönelik tazminat davasıdır. Davaya konu...makinesi üzerinde konusunda uzman bilirkişiler makine mühendisi Veli Bülent OĞUZ ile ziraat yüksek mühendisi İlyas BULUT tarafından düzenlenen rapora göre, davaya konu edilen saman - balya makinesinin fabrikasyon hatalı ve gizli ayıplı olduğunun tespit edildiğinin ve davacının uğramış olduğu zararın ise 170.188,00 TL olarak hesaplandığının bildirildiği anlaşılmış, tarafların itirazları üzerine düzenlenen ek raporda ise asıl rapordaki tespitleri değiştirir bir durumun olmadığının bildirildiği anlaşılmıştır....
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, taraflar arasında 05.1.1990 tarihinde Bayilik Sözleşmesi imzalandığını, ancak davalının 5.3.2008 tarihli ihtarname ile sözleşmeyi haksız olarak fesih ettiğini, bunun üzerine müvekkili şirketin karşı ihtarname ile feshin haksız olduğunu bildirerek davalının elinde bulunan Lpg tüplerinin depozito bedelleri ile cezai şart alacağının ödenmesini davalıdan talep ettiğini, ancak davalının ödemeye yanaşmadığını ileri sürerek davalı nezdinde bulunan tüplerin bedelleri, cezai şart alacağı ve mahrum kalınan kâr bedelinin faizi ile davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir....
Haksız işgalcinin mülkiyet sahibine ödemekle yükümlü bulunduğu en azı kira geliri, en fazlası mahrum kalınan kâr olan haksız işgal tazminatı niteliğindeki ecrimisil; bölünebilir nitelik taşıdığından terekedeki ortaklığı oluşturan her bir ortağın kendi payı oranında ecrimisil istemesine yasal mani bulunmamaktadır. Nitekim gerek yargısal uygulamalar, gerekse öğretide anılan bu ilke kural olarak benimsenmiştir. (Yargıtay 1....
Haksız işgalcinin mülkiyet sahibine ödemekle yükümlü bulunduğu en azı kira geliri, en fazlası mahrum kalınan kâr olan haksız işgal tazminatı niteliğindeki ecrimisil; bölünebilir nitelik taşıdığından terekedeki ortaklığı oluşturan her bir ortağın kendi payı oranında ecrimisil istemesine yasal mani bulunmamaktadır. Nitekim gerek yargısal uygulamalar, gerekse öğretide anılan bu ilke kural olarak benimsenmiştir. (Yargıtay 1....
Bilindiği gbi gerek öğretide ve gerekse yargısal uygulamalarda ifade edildiği üzere ecrimisil, diğer bir deyişle haksız işgal tazminatı, zilyet olmayan malikin, malik olmayan kötü niyetli zilyetten isteyebileceği bir tazminat olup, 08.03.1950 tarih 22/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında fuzuli işgalin tarafların karşılıklı birbirine uygun iradeleri ile kurduğu kira sözleşmesine benzetilemeyeceği, niteliği itibarı ile haksız bir eylem sayılması gerektiği, haksız işgal nedeniyle oluşan zararın tazmin edilmesi gerekeceği vurgulanmıştır. Ecrimisil, haksız işgal nedeniyle tazminat olarak nitelendirilen özel bir zarar giderim biçimi olması nedeniyle, en azı kira geliri karşılığı zarardır. Bu nedenle, haksız işgalden doğan normal kullanma sonucu eskime şeklinde oluşan ve kullanmadan kaynaklanan olumlu zarar ile malik ya da zilyedin yoksun kaldığı fayda (olumsuz zarar) ecrimisilin kapsamını belirler. Haksız işgal, haksız eylem niteliğindedir....
İlk Derece Mahkemesince özetle; asıl dava yönünden; davacının davalı T3 yetkilileri tarafından mağazaya verilen zararların davacıya iadesi ve mahrum kalınan kira gelirinin davacıya ödenmesine ilişkin davasının reddine, davacının tahliye talebi yönünden; dava konusu taşınmazın dava sırasında tahliye edilmesi nedeniyle talep konusuz kaldığından, esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına; birleşen dava yönünden, davanın kabulü ile kira sözleşmesinin haksız feshi nedeniyle, taleple bağlı kalınarak yoksun kalınan kar tutarından 10.000,00 TL'nin temerrüt tarihi olan 30/04/2015 tarihinden, 202.000,00 TL'nin ıslah tarihi olan 17/06/2021 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir....
Dava dilekçesinde; müvekkilinin maliki olduğu taşınmazın davalı tarafından semt spor sahası ve park olarak kullanılmak üzere kamulaştırıldığını, üzerine tesisler yapıldığını, sonradan kamulaştırmadan vazgeçildiğini ancak üzerindeki tesislerin kullanmaya devam edildiğini beyanla turizm ve ticaret yoğunluğu açısından çok kıymetli olan dava konusu yerin haksız işgali nedeniyle geriye doğru 5 yıl için şimdilik 6.000,00 YTL işgal tazminatının dönem sonlarından itibaren işleyecek faizi ile birlikte tahsili talep ve dava edilmiş, talep ıslah ile 40 137,63 TL’ye çıkartılmıştır....