Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davalı, yapılan protokolde yolların eski hale getirilmesine ilişkin bir düzenlemenin bulunmadığını ayrıca ortada bir zararın da olmadığını savunarak, davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Taraflar arasında yapılan 2002 tarihli protokolün 3/c maddesinde, “ onaylı detay projelerde belirtilen petrol boru hattının Köy Hizmetleri Genel Müdürlüğü tesislerini geçişi esnasında boru hattı ile kesişme noktalarındaki mevcut yapılar, hattın geçirilmesini müteakip eski haline getirilecektir “ düzenlemesi getirilmiştir. Davacı 7.12.2005 tarihli ıslah dilekçesi ile, protokole dayalı eski hale getirme ve tazminat isteğine ilişkin davayı açtığını ancak protokol kapsamı dışında da değerlendirme yapılarak ağır 2010/6641-17382 Tonajlı araçlarla taşıma yapılması nedeni ile asfalt yollara verilen 138.517,50-TL ile stabilize yollara verilen 132.980 TL. zararın faizi ile ödetilmesini istemiştir....

    ın yapılanmak davalı belediyenin de yol haline getirmek suretiyle müdahale ettiğini ileri sürerek, elatmanın önlenmesine, yıkıma ve eski hale getirilmesine karar verilmesini istemişlerdir. Davalı ..., taşınmazın eski haline getirildiğini ve davanın konusuz kaldığını, davalı ... ise davanın reddini savunmuştur. Davanın kısmen kabulüne ilişkin olarak verilen karar Dairece “....Ne var ki, davacılardan ...’nın çekişme konusu 5 parsel sayılı taşınmazda kayda ve mülkiyete dayalı bir hakkı bulunmadığı gözetildiğinde, bu davacı yönünden davacı sıfatı bulunmaması nedeniyle davanın reddine karar verilmesi gerekirken, anılan hususun gözardı edilmiş olması isabetsizdir....

      toplam alanının 28.000,00 m2 olduğunu, bu yerin eski hale getirilmesi ve ıslahı için 12.237,40 TL masraf yapılması gerektiğini, davalıya bu miktarın ödenmesi hususunda yapılan ihtarlara rağmen belirlenen miktarı ödemediği, fazlaya ilişkin haklarının saklı kalmak kaydıyla meranın eski hale getirilmesi için yapılacak 12.237,40 TL masrafın 12/11/2018 men kararı tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, mahkeme masrafları ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

        Ne var ki, davacının dava dilekçesinde eski hale getirme istemeyip yalnızca eski hale getirme bedelinin tahsili isteğinde bulunduğu dikkate alınmaksızın, mahkemece, istek aşılmak suretiyle hem taşınmazın eski hale getirilmesine, hem de eski hale getirme bedelinin davalıdan tahsiline karar verilmiş olması doğru değil ise de, anılan husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinde, hükmün, 2. fıkrasındaki, “.... taşınmazın eski hale getirilmesine ....'' ibaresinin hüküm yerinden çıkarılmasına, düzeltilmiş bu haliyle kararın 6100 sayılı HMK'nın geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK'nın 436/2. (6100 sayılı HMK'nun 370/2. md.) maddesi uyarınca hükmün bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 26.6.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

          Mahkemece projeye aykırı hususlar belirlenip, eski hale getirilmesine karar verilmesine karar verildiğine göre anılan karar da bir isabetsizlik bulunmadığından yerinden görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine 30/10/2017 günü oy birliği ile karar verildi....

            Hukuk Dairesi Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtay'ca incelenmesi, davacı vekili tarafından istenilmekle, dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü: - K A R A R - Dava dilekçesinde, davacının ana taşınmazda 17 nolu işyeri niteliğindeki taşınmazı 1994 yılında satın aldığını, davacının yurt dışında yaşadığını, davacıya ait işyerinin yıkılarak giriş yeri haline getirildiğini yurt dışından dönünce öğrendiğini, davalı tarafın vaki müdahalesinin menine taşınmazın eski haline getirilmesine, bu güne kadar haksız kullanım nedeniyle aylık ecri misil kira bedelinin şimdilik 1.000,00 TL lik kısmının hüküm altına alınması ve işyerinin eski haline getirilmesi için şimdilik 1.000,00 TL eski hale getirme bedelinin tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın, taraf teşkili sağlanamadığından USULDEN REDDİNE, karar verilmiş,hükmün davacı tarafça temyiz edilmesi üzerine Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 4....

              Hukuk Dairesi Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtay'ca incelenmesi, davacı vekili tarafından istenilmekle, dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü: - K A R A R - Dava dilekçesinde, davacının ana taşınmazda 17 nolu işyeri niteliğindeki taşınmazı 1994 yılında satın aldığını, davacının yurt dışında yaşadığını, davacıya ait işyerinin yıkılarak giriş yeri haline getirildiğini yurt dışından dönünce öğrendiğini, davalı tarafın vaki müdahalesinin menine taşınmazın eski haline getirilmesine, bu güne kadar haksız kullanım nedeniyle aylık ecri misil kira bedelinin şimdilik 1.000,00 TL lik kısmının hüküm altına alınması ve işyerinin eski haline getirilmesi için şimdilik 1.000,00 TL eski hale getirme bedelinin tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın, taraf teşkili sağlanamadığından USULDEN REDDİNE, karar verilmiş,hükmün davacı tarafça temyiz edilmesi üzerine Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 4....

                Bodrum ... numaralı taşınmazdaki kullanım alanına dahil edilen 52,50 m²'lik kapalı alan ile dükkan içine yapılmış olan 36,48 m²'lik asma katın onaylı mimari projesine aykırı olduğu anlaşıldığından yapılan bu imalatların davalılar tarafından eski haline getirilmesine, eski hale getirilmesi için kararın kesinleşmesinden itibaren 60 günlük süre verilmesine, süresi içerisinde giderilmemesi halinde İİK'nun 30. maddesinin infazı dikkate alınmasına, fazlaya ilişkin taleplerin reddine, karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir. Dosyadaki bilgi ve belgelerin incelenmesinde; tarafların sair temyiz itirazları yerinde değildir....

                  "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 25.09.2014 gününde verilen dilekçe ile meranın eski hale getirme bedelinin tahsili talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 18.02.2016 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacı Hazine vekili, davalıların 611 sayılı mera parselinin 13000 m² sürmek suretiyle elattıklarını belirterek 5.681,00TL eski hale getirme bedeli ile ot bedelinin tespiti ve faizi ile tahsilini istemiştir. Davalılar, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, merayı ilk bozan kişilerin davalılar olduğu ispatlanamadığından davanın reddine karar verilmiştir. Hükmü, davacı vekili temyiz etmiştir. Dava meranın eski hale getirme bedeli ve ot bedelinin tahsili istemine ilişkindir....

                    Eski hale getirme bedeli vasfı bozulan meranın ıslah edilmek suretiyle mera vasfının kazandırılması için boş olan arazide yapılacak masraflardır. Oysa bilirkişi tarafından hesabedilen ve mahkemece kabul edilen eski hale getirme bedellerine kaline karar verilen ağaçların kesilme, uzaklaştırma, kök sökme ve tesviye bedelleri de katılmıştır. Yıkım ile ilgili masraflar değişken olup hükmün infazı sırasında dikkate alınacağından bu masrafların da tahsiline karar verilmesi doğru değildir. Diğer taraftan dava dilekçesinde eski hale getirme bedeli olarak 1069,62 TL nin faizi ile tahsiline karar verilmesi istenmiştir....

                      UYAP Entegrasyonu