Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Ancak; davacı taraf, dava dilekçesinde, tapu iptali ve tescil talebinin yerinde görülmemesi halinde taşınmazın kullanım hakkının Eskiyurt Köyü halkına ait olduğunun tapuya kayıt ve tescilini, bir diğer ifade ile meranın aidiyetinin tespitini talep ettiği ve Mahkemece tapu iptali ve tescili istemi reddedildiği halde, davacının terditli olarak talep ettiği mera aidiyetinin tespiti talebi yönünden değerlendirme yapılması gerektiği gözardı edilerek, bu talep yönünden olumlu ya da olumsuz herhangi bir hüküm kurulmamış olması isabetsiz olup, temyiz itirazları bu nedenle yerinde bulunduğundan kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz eden davacıya iadesine, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 11.03.2021 gününde oybirliği ile karar verildi....

    Görülüyor ki Mera Kanunu, komisyonca tahsis işlemi gerçekleştirilirken kadim yararlanma biçimini veya mera, yaylak ve kışlakların hangi köy veya belediyenin idari sınırları içinde ise o köy veya belediyeye tahsis edilmesi gerektiğini bir ölçü olarak kabul etmemiştir. Mera Kanunu’nun tahsis için kabul ettiği kıstas o köy veya belediyenin mera, yaylak ve kışlaklara olan ihtiyacıdır. İhtiyaç unsurunun belirlemesi yapılırken gözetilmesi gereken ölçütlerin neler olduğu de özellikle yasanın 11. maddesinde sıralanmıştır. Öte yandan ihtiyaç tespiti yapılırken Tarım ve Köyişleri Bakanlığınca belirlenen normların dikkate alınması da zorunludur....

      Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, kadimlik iddiasına dayalı yaylanın aidiyetinin tespiti ve elatmanın önlenmesi istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 1. Mera, bir veya birden fazla köy veya kasaba halkına bağımsız veya birlikte tahsis edilmiş ya da kadimden beri hayvan otlatmak amacıyla kullanılan, hak sahiplerinin üzerinde intifa hakkı olan arazi parçasıdır....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 10.08.2005 gününde verilen dilekçe ile elatmanın önlenmesi ve meranın aidiyetinin tespiti ve birleşen dava ile elatmanın önlenmesi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne, birleşen davanın reddine dair verilen 25.06.2008 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ve davalı vekilleri tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, kadim yararlanma hakkına dayalı olarak meraya elatmanın önlenmesi, meranın aidiyetinin tespiti ve meranın davacı köy adına özel siciline tescili istemiyle açılmıştır....

          Belediye Başkanlığı ile davalı köyün komşu olduğunu, davacı kasabanın idari sınırları içerisinde bulunan ve kadimden beri mera ve yaylak olarak kullanılan ......

            Davalı Köy Tüzel Kişiliği vekili cevap dilekçesinde; zamanaşımı def'isinde bulunduklarını, 119 ada 6 parselin mera parseli olduğunun tartışmasız olduğunu, aidiyetinin tespiti istenen telli direk ve tel örgü sisteminin taşınmazın bütünleyici parçası niteliğinde olmayıp (mütememim cüz) her zaman için sökülüp götürülebilen ve taşınmazdan ayrılması mümkün olan eşya (teferruat) niteliğinde olduklarını, tespiti istenen tel örgü sistemi ve telli direk yönünden davanın reddine karar verilmesi gerektiğini, davacılar vekilinin kamulaştırma sınırı dışında kalan 170.102,96 TL yönünden de davayı ıslah ettiğini, kamulaştırma sınırı dışında kalan yer ile ilgili davacıların muhdesatın aidiyetinin tespitini talep etmelerinde hukuki menfaatleri bulunmadığını, bilirkişi raporunda kamulaştırma sınırı dışında kalan alanlar yönünden davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. III....

              "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 26.09.2008 gününde verilen dilekçe ile mera tahsis kararının iptali istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 26.06.2009 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, mera komisyonu kararının iptali ve meranın aidiyetinin tespiti isteğine ilişkindir. Davalılar, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, 30 günlük dava açma süresinin geçirildiğinden söz edilerek dava reddedilmiştir....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi Taraflar arasındaki taşınmaz hukukuna ilişkin davada Çaldıran Asliye Hukuk ve Kadastro Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, köy merasının kullanım hakkının (aidiyetinin) tespiti istemine ilişkindir. Asliye Hukuk Mahkemesi, davaya konu taşınmazlar ile ilgili olarak Kadastro Mahkemesinin 2003/2 esasında kayıtlı derdest dava bulunması nedeniyle kadastro mahkemesinin görevli olduğundan, Kadastro Mahkemesi ise 3402 sayılı Kadastro Kanununun 25.maddesi uyarınca mera'nın aidiyetine ilişkin davaya bakmakla Kadastro Mahkemesinin değil, genel mahkemelerin görevli olduğundan sözederek görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. Somut olayda; dava konusu ......

                  Hukuk Dairesi MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 04.03.2013 gününde verilen dilekçe ile meranın aidiyetinin tespiti ve tescil talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kısmen reddine, kısmen karar verilmesine yer olmadığına dair verilen 17.07.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, 08.01.2013 tarih 240 sayılı Mera Komisyon kararının iptali ve tescil istemine ilişkindir. Davalı ... vekili mera tahsisinin ihtiyaç belirlenmek suretiyle yasaya uygun yapıldığını, davanın reddini savunmuştur. Davalı ... temsilcisi, davanın reddini savunmuştur....

                    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 14.06.2010 gününde verilen dilekçe ile yaylanın aidiyetinin tespiti istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 20.03.2012 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı Hazine temsilcisi tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava konusu taşınmaz kadastro tespiti sırasında, kadimden beri davalı köy halkı tarafından kullanıldığı belirtilmek suretiyle yaylak niteliği ile sınırlandırılmıştır. Davacı ... Belediyesi Tüzel Kişiliği vekili, kadastro tespiti sırasında davalı ... adına yaylak niteliği ile tescil edilen 265 ada 2 parsel sayılı taşınmazın kadimden beri kullanımının kendilerinde olduğunu öne sürerek tapu kaydının iptali ile yayla niteliği ile adlarına tapuya tescili istemiyle dava açmıştır....

                      UYAP Entegrasyonu