Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Somut olayda, mahkemece dava konusunun yanlış nitelendirilmesi nedeniyle açıklanan ilkeler uyarınca araştırma ve inceleme yapılmamıştır. Dava konusu yerin mera olduğu konusunda taraflar arasında çekişme bulunmadığından, meranın aidiyetinin tespiti ve sonucuna göre bir karar verilmek üzere hükmün bozulması gerekmiştir. Sonuç : Yukarıda yazılı nedenlerle; temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün (BOZULMASINA), peşin alınan temyiz harcının yatırana geri verilmesine 9.3.2004 gününde oybirliği ile karar verildi....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 04.07.2008 gününde verilen dilekçe ile meranın aidiyetinin tespiti, tapu iptali ve mera olarak sınırlandırma, birleşen davada ise davacılar ... vd. tarafından 31.12.2010 tarihli dilekçe ile davalı Hazine aleyhine tapu iptali ve mera olarak sınırlandırma istenmesi üzerine yapılan muhakeme sonunda; asıl davanın kısmen kabulüne, birleştirilen davanın reddine dair verilen 19.04.2011 günlü hükmün Yargıtayca, duruşmalı olarak incelenmesi asıl dava davacısı ... Köyü Tüzel Kişiliği vekili ile duruşmasız temyizi davalı/birleşen dava davacıları vekili ve davalı Hazine tarafından istenilmekle, tayin olunan 10.01.2012 günü mürafaa icrasından sonra dosyada görülen eksiklik nedeniyle evrak mahalline iade edilmiştir....

      Anılan yasal düzenlemeye göre davayı aydınlatma görevinin mahkeme hâkimine ait olmasına göre uyuşmazlığın çözümüne ilişkin hukuki nitelendirmeyi de yine hakim yapacak ve uygulanacak yasa hükümlerini taraflar ileri sürmese dahi gözetecektir. Bu kapsamda maddi olaya bakıldığında davacılar, 489, 211, 7 ve 52 parsel sayılı taşınmazların kadastro tespiti sırasında tapu kaydına dayanarak adlarına tespit edildiğini, miktar fazlasını da 519, 142, 150 ve 256 parsellerde mera olarak sınırlandırıldığını ve mera komisyonu tarafından mera olarak tahsis edildiğini belirterek tarım arazisi vasfında olan parseller hakkındaki komisyon kararının iptali ile adlarına tescilini istemiştir. Dava konusu taşınmazlar kadastro tespiti sırasında mera vasfı ile 13.11.1987 tarihinde sınırlandırılmış ve mera siciline kaydedilmiştir....

        Asliye Hukuk ve Kadastro Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, mera ... kullanım hakkının (aidiyetinin) tesbiti ile ecrimisil istemine ilişkindir. Dosya kapsamından; dava konusu ... Köyü 115 ada 1 ve 117 ada 34 parsel sayılı taşınmazların orta malı ... olarak sınırlandırıldığı, taşınmazların mera niteliğine herhangi bir itirazın bulunmadığı, yalnızca kullanım durumuna itiraz ettikleri, taşınmazların niteliğine yönelik bir davanın bulunmadığı Aidiyetine yönelik olduğu, ayrıca ecrimisil davası yönünden ise istemin yenilik doğurucu davalardan olduğu anlaşılmıştır. Bu durumda uyuşmazlığın, 3402 Sayılı Yasanın 25/son maddesi gereğince genel hükümlere göre Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK.'nun 21 ve 22.(1086 sayılı HUMK.’nun 25 ve 26.) maddeleri gereğince ......

          Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 13.08.2018 tarihinde verilen dilekçeyle harici satıma dayalı tapu iptal ve tescil, ikinci kademede muhdesat aidiyetinin tespiti talep edilmesi üzerine yapılan duruşma sonunda davanın muhdesat aidiyetinin tespiti talebi yönünden kabulüne dair verilen 18.09.2019 tarihli hükmün istinaf yoluyla incelenmesi davacı vekili tarafından talep edilmiştir. Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesince istinaf talebinin esastan reddine dair verilen kararın davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içeriğindeki tüm kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Mera sınırlandırmasının iptali ve tescil ... ile ... Alyar Köyü Tüzel Kişiliği aralarındaki mera sınırlandırmasının iptali ve tescil davasının reddine dair ... Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 02.06.2011 gün ve 37-78 sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü: K A R A R Davacı vekili, dava dilekçesinde ......

              İlk derece mahkemesinin 05/07/2018 tarihli kararına karşı istinaf yoluna başvuran davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; kararın usul ve esas bakımından hukuka aykırı olduğunu, kendilerinin muhdesatın aidiyetinin (arazi üzerindeki taşınmazın müvekkil tarafından yapıldığının) tespiti ile muhdesatın bulunduğu arazinin yeterli kısmının veya tamamının müvekkili adına temliken tescilini talep ettiklerini, gerekçeli kararda; davanın, muhdesatın aidiyetinin tespiti davası olduğunun belirtildiğini ancak davanın aynı zamanda temliken tescil talebini de içerdiğini, mahkemece yapılan belirlemenin eksik olduğunu, 05.07.2018 tarihli kısa kararda; muhdesatın aidiyeti talebinin hukuki yarar yokluğu nedeniyle reddine ve temliken tescil talebinin ise şartları oluşmadığından reddine şeklinde hüküm kurulduğunu, dolayısıyla gerekçeli kararda, tarafları aydınlatacak ve kararın denetlenmesine imkan verecek şekilde olmak üzere; muhdesatın aidiyeti talebi konusundaki hukuki yarar kavramının ne olduğu, taleple...

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Dava, mera niteliğindeki taşınmazın aidiyetinin tespitine ilişkin olmakla, 2797 sayılı Yargıtay Kanunu'nun Geçici 14. maddesi ve Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulu'nun 2015/8 sayılı iş bölümü kararı uyarınca temyiz inceleme görevinin Yargıtay 14. Hukuk Dairesine ait bulunması nedeniyle görevli Dairenin belirlenmesi bakımından dosyanın, 6644 sayılı Kanunla değişik 2797 sayılı Yargıtay Kanunu'nun 60/2. maddesi uyarınca Hukuk İş Bölümü İnceleme Kurulu'na GÖNDERİLMESİNE, 07.05.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                780, 234 ve 174 sayılı mera parsellerinin müvekkilimiz T1 Tüzel Kişiliği adına aidiyetinin tespiti ile kullanım hakkının müvekkil köyde olduğunun tespitine karar verilmesini talep etmiştir....

                Mahkemece yapılan yargılama sonunda, davacının tescil talebi davası yönünden davanın kabulü ile fen bilirkişisinin 18.07.2014 havale tarihli raporunda (A3) harfi ile göstermiş olduğu 111,150 m2'lik kısmın kapama bağ vasfıyla davacı adına tapuya kayıt ve tesciline, davacının mütemmim cüzlerin aidiyetinin tespiti talebi yönünden davanın kabulü ile fen bilirkişisinin 18.07.2014 havale tarihli raporunda (A2) harfi ile göstermiş olduğu 26.487,360 m²'lik kısımda 16-18 yaşlarında, sıra arası ve sıra üzeri 3x3 metrekare mesahalı bağ teveklerinin bulunduğu kapama bağ ve (a1) harfi ile göstermiş olduğu 23.378,084 m2'lik kısımda sıra arası ve sıra üzeri 3x3 metrekare mesahalı bağ teveklerinin bulunduğu ve baraj gölü suyu altına girip çıkmış olan kapama bağın davacıya ait olduğunun tespitine karar verilmiştir. Anılan hüküm; davalılar Hazine ve DSİ Genel Müdürlüğü tarafından temyiz edilmekle Yargıtay (Kapatılan) 20....

                  UYAP Entegrasyonu