Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Köyü çalışma alanında bulunan 202 ada 19 parsel sayılı 19.588,83 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz kamu orta malı niteliğinde mera vasfıyla sınırlandırılarak hükmen özel siciline kaydedilmiştir. Davacı ..., kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak taşınmazın bir bölümünün adına tescili istemiyle dava açmıştır Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, çekişmeli 202 ada 19 parsel sayılı taşınmazın fen bilirkişilerin 05.04.2013 havale tarihli raporunda (A) harfi ile gösterilen 2.137,40 metrekare yüzölçümündeki bölümünün davacıya ait 202 ada 2 parsel sayılı taşınmaza eklenerek davacı adına tapuya tesciline, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı taraf üzerinde bırakılmasına, bakiye harcın davacıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davacı vekili ve davalı ... temsilcisi tarafından temyiz edilmiştir....

    un dava ettiği krokide (A) ile gösterilen 8592,88 m2 ve Kemal Bulut'un dava ettiği krokide (A) ile gösterilen 11975,99 m2'lik bölümlerin bilirkişi rapor ve krokileri ile çekişmeli taşınmazların, paftasındaki konumuna göre dört yönden mera parseli ile çevrili olup, mera bütünlüğü içinde olduğu ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği yoluyla kazanılabilecek yerlerden olmadığı anlaşıldığına, Yine, 106 ada 71 parsel içinde kalan davacı ...'un dava ettiği 30.05.2011 tarihli krokide (B) ile gösterilen 8281,39 m2 ve ...'...

      Böyle olunca; öncesi mera olan 2981 sayılı İmar Affı Kanununun 10/b ve 4342 sayılı Mera Kanununun Geçici üçüncü maddeleri hükmünce vasıf değişikliği yapılması mümkün bulunmayan, ancak; 1.1.2003 tarihinden önce kesinleşen imar planları içerisindeki dava konusu taşınmaz kaydının iptali ile hazine adına tescili gerekirken 4342 sayılı Mera Kanununun Geçici üçüncü maddesini öngördüğü koşulların varlığının takdirinde yanılgıya düşülerek reddi doğru olmamış, hükmün bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz olunan kararın BOZULMASINA, 27.03.2007 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılardan Hazine tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacı ... Yönetimi, yaylak olarak sınırlandırılan ... 477 ada 5 parsel sayılı taşınmazın, kesinleşmiş orman tahdit sınırları içinde kaldığından yalylak olarak yapılan sınırlandırmasının iptali ile özel sicilindeki kaydın silinmesi istemiyle dava açmıştır....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki mera kaydının iptali ve tescil davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı Hazine tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R ...Köyü 773 parsel sayılı 17560 m2 yüzölçümündeki taşınmaz, 09.12.1975 tarihinde mera niteliği ile mera, yaylak ve kışlak özel siciline kaydedilmiştir. Ayrıca, İl Mera Komisyonu tarafından da mera tahsisi yapılarak 02.12.2004 tarih ve 9197 Yevmiye nosu ile mera özel siciline şerh konulmuştur. Davacı ..., taşınmazın orman olduğu iddiasıyla dava açmıştır. Mahkemece, davanın kabulüne ve dava konusu parselin mera özel sicilindeki kaydının iptaline, orman niteliği ile Hazine adına tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm davalı Hazine tarafından temyiz edilmiştir. Dava, mera kaydının iptali ve tescil niteliğindedir....

            Davacı Hazine, 384 parsel sayılı taşınmazın yitik kişilerden kalan ve Devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden olduğu iddiası ile taşınmaz kaydının iptali ve hazine adına tescili isteminde bulunmuştur. Mahkemece davalılardan ... .... hakkındaki davanın husumet yokluğu nedeniyle reddine, mera olduğu saptanan 384 parselin kaydının iptali ile mera olarak özel siciline yazılmasına karar verilmiş, hükmü bir kısım davalılar temyiz etmiştir. 4342 sayılı Mera Kanununun 3.maddesinde yapılan tanıma göre "meralar hayvanlarının otlatılması ve otundan yararlanılması için tahsis edilen veya kadimden beri bu amaçla kullanılan yerlerdir. Bu nitelikleri gereği kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği ile mülk edinilemezler. Bu yerler devletin hüküm ve tasarrufu altındadır."...

              Bu sebeple; hükmün 2. paragrafında yer alan “tapusunun iptali ile” ibaresinin kaldırılarak, bunun yerine “mera özel sicilindeki kaydının iptali ile” ibaresi yazılmak suretiyle düzeltilmesine ve hükmün 6100 sayılı Kanunun geçici 3. maddesi atfıyla H.U.M.K’nun 438/7. maddesine göre düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 27/05/2014 günü oy birliği ile karar verildi....

                Bu nedenlerle tapu kaydı oluşturulmak suretiyle taşınmazın davalılar miras bırakanı adına özel mülk olarak tescili Yasaya aykırıdır. Mahkemece kaydın iptali ve dava konusu yerin yayla niteliği ile sınırlandırılmasına karar verilmesinde Yasaya aykırılık yoktur. Ancak; Mera, yaylak ve kışlakların kullanma hakkı bir veya birden çok köy ve belediyeye aittir. O köy veya beldeyi köy yada belde insanlarından ayrı düşünmek mera, yaylak ve kışlaklardan yararlanmalarını yasaklamak mümkün değildir. Esasen bu konuda yasal düzenlemeler yapılmış, Mera Kanununun 4.maddesinde kullanım hakkı köy yada belediye halkına tanınmış, 20.maddede ise, yaylaklardan kullanımın kullanma amacına uygun yapılar meydana getirilerek sürdürülmesine izin verilmiştir....

                  MAHKEMESİNCE : Dava; Gemi Sicil Kaydının düzeltilmesi ve mülkiyetin tespiti istemine ilişkin olduğu, yapılan yargılama, toplanan kanıtlar ve tüm dosya kapsamından anlaşılacağı üzere, her ne kadar davacı vekili müvekkili adına gemi sicilinde kayıtlı bulunan teknenin dava dışı İlyas ATAK'a devir edildiği ve bilahare de teknenin kayıp olduğu gerekçesi ile teknenin gemi sicilindeki kaydının silinmesine karar verilmesini talep etmiş ise de, TKK nun 965, 966 ve 967. Maddelerine göre, Tescili zorunlu olan ve sicile kayıtlı olan geminin gemi sicilindeki kaydının silinmesi ancak ipotek alacaklılarının ve gemi sicilindeki kayıt ve belgelere göre ipotek üzerinde hak sahibi olan üçüncü kişilerin onayı ile kanunda düzenlenen diğer şartların varlığı halinde sicilden silinebilir....

                  MAHKEMESİNCE: Dava; Gemi Sicil Kaydının düzeltilmesi ve mülkiyetin tespiti istemine ilişkin olduğu, yapılan yargılama, toplanan kanıtlar ve tüm dosya kapsamından anlaşılacağı üzere, her ne kadar davacı vekili müvekkili adına gemi sicilinde kayıtlı bulunan teknenin dava dışı ...'a devir edildiği ve bilahare de teknenin kayıp olduğu gerekçesi ile teknenin gemi sicilindeki kaydının silinmesine karar verilmesini talep etmiş ise de, TKK nun 965, 966 ve 967. Maddelerine göre, Tescili zorunlu olan ve sicile kayıtlı olan geminin gemi sicilindeki kaydının silinmesi ancak ipotek alacaklılarının ve gemi sicilindeki kayıt ve belgelere göre ipotek üzerinde hak sahibi olan üçüncü kişilerin onayı ile kanunda düzenlenen diğer şartların varlığı halinde sicilden silinebilir. Gemi siciline kayıtlı olan dava konusu teknenin sicil kaydı üzerinde birden ziyade haciz ve tedbir şerhi bulunduğu, iş bu hacizler ve tedbir kaldırılmadığı sürece geminin sicilden silinmesi hukuken caiz olmadığından davalı ...'...

                    UYAP Entegrasyonu