Ancak, talimat yazısı, borçluya ait menkul ve gayrimenkul mallar ile 3. kişilerdeki hak ve alacakların haczi yönünde ve genel nitelikli olmayıp da belli bir malın haczini isteyen "nokta haczi" biçiminde yazılmış ise, bu halde anılan hacizle ilgili şikayet, talimatı yazan icra dairesinin bağlı olduğu icra mahkemesince incelenir. Bir başka deyişle böyle hallerde İİK.nun 79. maddesi hükmü uygulanamaz. Yine, haciz işlemi talimat yoluyla değil de doğrudan müzekkere yazılarak yapılmış ise, haciz işlemini yapan icra dairesinin bağlı olduğu icra mahkemesi şikayetleri incelemede yetkilidir. Somut olayda; şikayete konu taşınmazlar kaydına ... 2. İcra Müdürlüğü'nün 2010/1769 esas sayılı dosyasından yazılan borçluya ait menkul ve gayrimenkul mallar ile 3. kişilerdeki hak ve alacakların haczi yönünde ve genel nitelikli haciz talimatına istinaden ......
Ancak, talimat yazısı, borçluya ait menkul ve gayrimenkul mallar ile 3. kişilerdeki hak ve alacakların haczi yönünde ve genel nitelikli olmayıp da, belli bir malın haczini isteyen "nokta haczi" biçiminde yazılmış ise, bu halde anılan hacizle ilgili şikayet, talimatı yazan icra dairesinin bağlı olduğu icra mahkemesince incelenir. Bir başka deyişle böyle hallerde İİK'nın 79. maddesi hükmü uygulanamaz. Somut olayda, Turgutlu İcra Müdürlüğünce Kayseri Genel İcra Müdürlüğü'ne yazılan haciz talimatı ile muhafaza altına alınan tüm menkullerin kıymet takdirinin yapılmasının istendiği, bu talimat uyarınca konulan haczin yukarıda açıklanan şekilde "nokta haczi" niteliğinde olduğu anlaşılmakla, kıymet takdirine itiraza ilişkin şikayetini inceleme yetkisi, haciz kararını veren esas icra müdürlüğünün bağlı olduğu icra mahkemesine ait olup, anılan yetki, kamu düzenine ilişkin kesin yetki niteliğinde olduğundan mahkemece re'sen nazara alınmalıdır....
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; icra müdürlüğünce yediemin ücretinin haksız olarak müvekkilinden talep edildiğini, ancak yediemin ücretinden haciz ve muhafaza talep eden alacaklının sorumlu olduğunu, İİK gereğince haczi düşmüş olan taşınırların satışı istenerek yediemin ücretinin tahsil edilmesi gerektiğini, aynı icra dosyasında daha önce gönderilen muhtıranın iptaline yönelik açılan şikayet davasının henüz sonuçlanmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Yedieminin alacaklıya haciz konulması talep etme hakkının bulunmadığı, yediemin ücreti konusundan menkul malların rüçhanlı alacak olması ve bu malların satış bedellerinden yediemin ücretinin ödenmesi gerekli olduğundan bu alacağa haciz de konulamayacağından icra müdürlüğünce verilen kararın usul ve yasaya uygun olduğu gerekçesiyle şikayetin reddine karar verildiği anlaşılmıştır....
Davanın geçirmiş olduğu safahat incelendiğinde, davanın ilk olarak ----- açıldığı, daha sonra ------- numarası ile aktarıldığı, yapılan ------ tarihinde dava şartı yokluğundan davanın usulden reddine karar verildiği, davacı vekili tarafından temyiz edildiği, -----karar sayılı ilamı ile davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün bozulmasına, kararı verildiği ve mahkememizin yukarıdaki esas numarasını almış olduğu anlaşılmıştır. ------ borçlularının----- miktarlı bonoya dayanarak 04.11.2011 tarihinde kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla takip başlatıldığı, takibin kesinleşmesi ile borçluların tespit edilen menkul ve gayrimenkulleri üzerine haciz işlemi uygulandığı,---- tarihinde hacze gidildiği, ---- --- menkul mal bulunamadığına ilişkin tutanak oluşturulduğu görülmüştür. ----- borçlularının------- tarihinde kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla takip başlatıldığı, takibin kesinleşmesi ile borçluların tespit edilen menkul ve ------borçlunun tanınmadığı beyanı üzerine boçluya...
Haciz tutanağı hacizli şeyler hakkında ispat aracı olduğu için ancak bu şeyler hakkında haciz hükümleri uygulanacağını, Bu sebeple haciz tutanağında tespiti yapılan ve itiraz edilen hususların açıkça yazılmasını, ayrıca varsa haczi yapılan malların adet, marka, nitelik, vasıf gibi ayırt edici özelliklerinin açık ve net olarak belirtilmesi gerektiğini, oysa 04/05/2018 tarihli haciz tutanağında haciz yapılan menkul malların hiçbir şekilde ayırt edici unsurlarıda yazılarak belirtilmediğini ve sadece "03/07/2015 tarihli tutanaktaki hacizli menkul mallar" ibaresi eklenerek yasal mevzuata açıkça aykırı haciz işlemi tesis edildiğini, bu haklı sebeplerden dolayı usule aykırı olarak yapılan geçersiz haciz işleminin ve zorunlu unsurularından mahrum olarak eksik tanzim edilen ve hukuken hiçbir geçerliliği olmayan işlemleri tevsik eden 04/05/2018 tarihli haciz tutanağının iptali gerektiğinden, Bakırköy 12.İcra Müdürlüğü 2013/15324 Esas sayılı dosyasında hukuka açıkça aykırı işlem tesis edilen ve bu...
Maddesi uyarınca üçüncü şahıs tarafından açıldığını, davacı tarafın ispat külfeti altında olduğunu, bu sebeple menkul malların kendine ait olduğunu şüpheye yer vermeyecek kesin delillerle ispat etmek zorunda olduğunu, mülkiyet karinesi borçlunun dolayısıyla alacaklının lehinde olduğunu, haciz yapılan adreste 07/06/2016 tarihinde yapılan haciz sırasında davacı 3. şahsın yeri devraldığını ve kendine ait olduğunu ileri sürerek istihkak iddiasında bulunduğunu, borçlu adına yapılan takibin işçi alacağına ilişkin olduğunu, davacı ile borçlu arasında işçilerin işçilik hak ve alacaklarının ödenmesi hakkında aralarında yapmış oldukları sözleşme mevcut olduğunu, borçlu şirketle davacı şirketin arasında organik bağ bulunduğunu, mahcuz malların borçluya aidiyetinin kabulü ile davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....
İDDİA VE SAVUNMANIN ÖZETİ: Davacı 3.kişi vekili dava dilekçesinde özetle; İstanbul 7.İcra Müdürlüğünün 2014/28536 esas sayılı dosyası ile takip borçlusu aleyhine başlatılan takipte alacaklı tarafından 20.03.2018 tarihinde haczedilen menkul malların müvekkiline ait olduğunu ileri sürerek, menkuller üzerindeki hacizlerin kaldırılmasını talep etmiştir. Davalı alacaklı vekili cevap dilekçesinde özetle, borçluların menkul, gayrimenkul malları ile hak ve alacaklarının haczi ve muhafazası için 20/03/2018 tarihinde haciz işlemi yapıldığını, haciz işlemi sırasında davacı tarafından istihkak iddiasında bulunulduğunu, İstanbul 19....
İLGİLİ MEVZUAT: 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun'un 58. maddesinde, kendisine ödeme emri tebliğ olunanların böyle bir borcu olmadığı veya kısmen ödediği veya zamanaşımına uğradığı hakkında itirazda bulunabileceği; aynı Kanunun "Üçüncü Şahıslardaki Menkul Malların, Alacak ve Hakların Haczi" başlıklı 5479 sayılı Kanun'un 5. maddesiyle değişik 79. maddesinin birinci fıkrasında, hamiline yazılı olmayan veya cirosu kabil senede dayanmayan alacaklar ile maaş, ücret, kira vesaire gibi her türlü hakların ve fiilen tutanak düzenlemek suretiyle haczi kabil olmayan üçüncü şahıslardaki menkul malların haczi, borçlu veya zilyet olan veyahut alacak ve hakları ödemesi gereken gerçek ve tüzel kişilere, kurumlara haciz keyfiyetinin tebliği suretiyle yapılacağı; maddenin üçüncü fıkrasında haciz bildirisi tebliğ edilen üçüncü şahsın borçlu olmadığı veya malın yedinde bulunmadığı veya haczin tebliğinden önce borcun ödendiği veya malın tüketildiği ya da kusuru olmaksızın telef olduğu...
Ancak, talimat yazısı “borçluya ait menkul ve gayrimenkul malları ile 3. kişilerdeki hak ve alacakların” haczi yönünde ve “genel nitelikli” olmayıp, belirli bir malın haczini isteyen (nokta haczi) biçiminde yazılmış ise, bu halde anılan hacizle ilgili şikayet, talimatı yazan icra dairesinin bağlı olduğu icra mahkemesince incelenmelidir. Bir başka deyişle bu gibi hallerde İİK.nun 79. maddesinin uygulanmayacağı açıktır. Somut olayda, talimat icra dairesi, Büyükçekmece 299 ada, 9 parselde kain gayrimenkulün 18.07.1997 tarihinden sonra devredilmişse, kim adına olursa olsun haczedilmesini istemiştir. Talimat icra dairesinin görevi , sadece haciz işlemini uygulamaktan ibaret olup, istinabe olunan Büyükçekmece İcra Müdürlüğünün bir işlemi ya da kararına yönelik şikayet yoktur....
Bu haciz ihbarnamesinde, ayrıca 2, 3 ve 4. fıkra hükümleri de üçüncü şahsa bildirilir. Üçüncü şahıs; borcu olmadığı veya malın yedinde bulunmadığı veya haciz ihbarnamesinin tebliğinden önce borç ödenmiş veya mal istihlak edilmiş veya kusuru olmaksızın telef olmuş veya malın borçluya ait olmadığı veya malın kendisine rehnedilmiş olduğu veya alacak borçluya veya emrettiği yere verilmiş olduğu gibi bir iddiada ise, keyfiyeti, haciz ihbarnamesinin kendisine tebliğinden itibaren yedi gün içinde icra dairesine yazılı veya sözlü olarak bildirmeye mecburdur" hükmüne yer verilmiştir. Kanun hükmünde yer alan tazminatın konusu, haciz ihbarnamesine karşı üçüncü kişinin gerçeğe aykırı beyanda bulunması sebebiyle takip alacaklısının uğradığı zarardır. Bu davada, üçüncü kişinin gerçeğe aykırı beyanda bulunduğunu davacı takip alacaklısı ispat etmelidir. Üçüncü kişinin beyanının aksi, İİK.'nun 68. maddesinde sayılan belgelere bağlı olmaksızın her türlü delille ispat edilebilir....