İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; müvekkili tarafından davalı aleyhine açılan meni müdahale ve ecrimisil davasında, davalının dava konusu taşınmazları alıcılara göstermesine yönelik ihtiyati tedbir kararı verilmesi talep edilmesine karşın, Sivas 1....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Elatmanın Önlenmesi ve Ecrimisil Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonucunda Mahkemece verilen davanın meni müdahale yönünden dava konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına, ecrimisil yönünden davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine dair kararın davalı ... vekili, davalı TOKİ vekili (duruşmalı) tarafından temyiz edilmesi üzerine Dairenin 10.10.2018 tarihli ve 2018/2166 Esas, 2018/17091 Karar sayılı ilamı ile bozulmasına karar verilmişti....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, temliken tescil istemine ilişkindir. 6100 sayılı HMK'nun 341/1. maddesi uyarınca ilk derece mahkemelerinden verilen nihai kararlar ile ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz taleplerinin reddi kararları, karşı tarafın yüzüne karşı verilen ihtiyadi tedbir ve ihtiyati haciz kararları, karşı tarafın yokluğunda verilen ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz kararlarına karşı yapılan itiraz üzerine verilen kararlara karşı istinaf yoluna başvurulabilir. Bilindiği ve öğretide de kabul edildiği üzere ihtiyati tedbir ''kesin hükme kadar devam eden yargılama boyunca davacı veya davalının dava konusu ile ilgili olarak hukuki durumunda meydana gelebilecek zararlara karşı ön görülmüş geçici nitelikte geniş veya sınırlı olabilen hukuki korumadır'' şeklinde tarif edilmiştir....
Sulh Hukuk Mahkemesinin 2007/387 değişik iş sayılı dosyasında şantiye binalarının mevcut bulunduğu, hafriyat çalışmalarının yapıldığı tespit olunmuştur. ... 1.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2007/1055 esas sayılı meni müdahale dosyasında 02.02.2010 tarihinde alınan bilirkişi raporu ile belirlendiği üzere geçici yapı ve elemanlar konmak suretiyle taşınmazın davalı tarafından kullanıldığı anlaşılmaktadır....
Somut olayda; davacı tarafın talebinin dava konusu olan 1220 ada 22, 23 ve 27 parsel sayılı taşınmazlara yönelik davalının vaki müdahalesinin meni ile ecrimisil istemi, dava konusu olan 1220 ada 23 parsel sayı taşınmaz üzerinde yer alan evin kalini talep ettiği anlaşılmıştır. Dava konusu olan 1220 ada 23 parsel sayılı taşınmaz yönünden; davalının ev yapmak suretiyle dava konusu taşınmaza müdahale ettiği gerek keşif, gerek ise de bilirkişi raporlarıyla sabittir. Dolayısıyla davacının mülkiyet hakkına dayalı müdahalenin meni isteminde bulunması haklı olup davalı tarafça tecavüz edildiği anlaşılan alana yapılan müdahalenin menine karar verilmiştir....
Şahıslardaki hak ve alacaklarının haczi, menkullerin muhafazası için ihtiyati haciz kararı verilmesini talep etmiştir.Ödenmeyen kaçak elektrik fatura bedeline yönelik ihtiyati haciz talep edilmiştir.Mahkeme, ihtiyati haciz talep eden tarafın aleyhine ihtiyati haciz edilenden alacaklı olup olmadığı, alacak miktarının tespiti, aleyhine ihtiyati haciz talep edilen tarafın kaçak elektrik kullanıp kullanmadığı hususunda ibraz edilen belgelerin niteliği ve dosya kapsamına göre, İİK 258/1. maddesinde düzenlenen kanaat getirecek deliller kapsamında değerlendirilemeyeceğinden yaklaşık ispat koşulu ve İİK 257 ve devamı madde hükümlerinde ön görülen koşullar gerçekleşmediği gerekçesiyle; " ihtiyati haciz isteminin koşulları bulunmadığından reddine" istinafı kabil olmak üzere karar vermiştir. Kararı ihtiyati haciz talep eden vekili istinaf etmiştir....
Davalılar; dava konusu taşınmazların davacının dedesi Mehmet Işık tarafından davacının babası İsmail Işık zamanında rızaen taksim edildiği, dava konusu taşınmazların Himmet Işık’a isabet ettiği söz konusu taşınmazlara Himmet Işık ve Belediyenin izni ile inşaatların yapıldığını, davacının babasına başka parsellerin isabet ettiğini bu nedenle davanın reddini savunmuştur. Mahkemece; davacı tarafın davalılara yönelik ecrimisil ve kal davasının takip etmiyor olması nedeniyle davalılar aleyhine açılmış bulunan ecrimisil ve kal davasının işlemden kaldırılmasına, davacı tarafın 219 ada 8 parsele ilişkin davalı ...'e yönelik ikame ettiği meni müdahale davasının kabulü ile 219 ada 8 parsele ilişkin davalı ... tarafından davacı ...'ın iş bu taşınmazdaki 9/640 oranındaki payına yönelik vuku bulan müdahalenin menine, davacı tarafın 219 ada 5, 6 ve 7 parsellere ilişkin davalı ...'...
Maddesinde; "Davacı vekili davacıya ait taşınmazların davalıların müdahalesinin meni ve su kaynağını müvekkilinin kullanması için ihtiyati tedbir kararı verilmesini istemişse de meni müdahale davası yönünden hüküm ile sağlanacak sonucu önceden sağlar şekilde ihtiyati tedbir kararı verilmesi mümkün olmamakla meni müdahale yönünden ihtiyati tedbir talebinin REDDİNE, Ayrıca davacının su kaynağını kullanması için tedbir kararı verilmesini istemişse de suyun kaynağının hangi parselde olduğu, akış yönü,debisi davacının taşınmazlarının kaynak suyundan sulanıp sulanmadığının keşifle belirlenmeden bu konuda ihtiyati tedbir kararı verılmesi mumkün olmadığından bu konudaki tedbir kalebinin de REDDİNE," yönelik karar verilmiştir....
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; İlama konu kararın gayrimenkulün aynına ilişkin olmayan müdahalesinin men’i gibi algılanmışsa da taraflar arasında görülen uyuşmazlığın ecrimisil-tazminat-müdhale men'i olduğu yani asıl istemin ecrimisil ile bağlantılı olduğu mülkiyet uyuşmazlığı bulunduğunu, anılan yüksek yargı içtihatlarında uyuşmazlıkların temeli mülkiyet uyuşmazlığına dayanıyor ise tahliye sureti ile müdahalenin meni kararlarının kesinleşmesi gerektiğini, müdahalenin menine ilişkin ihtilafın taşınmazın aynından kaynaklandığını, davanın kira alacağına ilişkin olmadığını, kira alacağına ilişkin müdahale ve tahliyelerin taşınmazın aynına ilişkin değerlendirilebileceğini, taşınmazın aynına ilişkin ihtilaf olduğu yönünde tereddüt olamdığı, HMK.’nun 350/2 ve 367/2 maddeleri gereğince kişiler hukuku, aile hukuku ve taşınmaz mal ile ilgili ayni haklara ilişkin kararlar kesinleşmedikçe yerine getirilemez hükmü olduğu, Yargıtay...
Asliye Hukuk Mahkemesinin 2011/255 Esas sayılı dosyası ile borçlu olmadığının, aksi takdirde talep edilen ecrimisil bedelinin fahiş olduğunun tespit edilmesi istemli dava açılmış, Mahkemenin 20.01.2012 tarihli kararı eldeki dava ile birleştirilmesine karar verildikten sonra 20.02.2012 tarihli kararı ile tekrar tefrik edilmiş, tefrik edilen davanın usulden reddine karar verilmiş ve temyiz edilmeksizin kesinleşmiştir. Davalı açtığı dava ve eldeki davada; borçlu olmadığını ve talep edilen ecrimisil miktarının fahiş olduğunu açıklayarak davanın reddine karar verilmesini savunmuştur. Mahkemece, davacının meni müdahale davasının kabulü ile davalının dava konusu taşınmaza yapmış olduğu müdahalesinin menine, ecrimisile yönelik davasının kısmen kabulü ile 22.200.00 TL'nin dönem sonundan itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesine üzerine; hüküm, davacı kayyım vekili ve davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir....