WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İcra Müdürlüğünün 2020/7117 E. sayılı dosyasıyla aleyhine başlatılan icra takibinden dolayı borçlu olmadığının tespitini istediğini, aynı icra takibi nedeniyle davalı tarafından davacı aleyhine itirazın iptali davası açıldığını, itirazın iptali davasının açılmasından sonra işbu menfi tespit davasının 27.04.2021 tarihinde açıldığı, menfi tespit davasının itirazın iptali davasından sonra açılmış olması nedeniyle davalının bu davayı açmakta hukuki yararının bulunmadığı, zira menfi tespit davasında ileri sürülebilecek hususların itirazın iptali davasında da ileri sürülebileceği, hukuki yararın varlığı dava şartlarından olup mahkemece de bu hususun resen dikkate alınması gerektiği, bu nedenle mahkemece hukuki yarar yokluğu nedeniyle davanın usulden reddine karar verilmesinin yerinde olduğu gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir. V. TEMYİZ A....

    Uyuşmazlık; davacının borca itirazı ile duran icra takibi için itirazın iptali davası açılmasını beklemeden menfi tespit davası açmasında hukuki yararının olup olmadığı noktasındadır. Hukuki yarar dava şartlarından olup (HMK m.114), davacının dava açmakta hukuken korunmaya değer bir yararının bulunması gerekir. Bu şart, dava konusuna ilişkin genel dava şartlarından biri olup, davanın esası hakkında inceleme yapılabilmesi ve esas hakkında hüküm verilebilmesi için varlığı gereklidir. Davalı vekilinin duruşmada alınan beyanı ile davalı (alacaklı) tarafından da iş bu menfi tespit davası açıldıktan sonra itirazın iptali davası açıldığı anlaşılmıştır. Baki Kuru'ya göre, Davacı menfi tespit davası açmakta hukuki yararı bulunduğunu bildirmeli, açıklamalı ve gerekirse ispat etmelidir. (Kuru Baki: Hukuk Muhakemeleri Usulü, 2001, c....

      İtirazın iptali davasından önce menfi tespit davası açılması durumunda sonra açılacak itirazın iptali davasında hukuki yararın var olduğu kabul edilmektedir. Menfi tespit davası sonucunda (davanın reddi) alınan kesin hüküm itirazın iptali davası açılmaksızın icra takibinin devamını sağlamayacaktır. Menfi tespit davasından sonra karşılık dava veya ayrı bir dava olarak itirazın iptali davası açılması mümkündür (Kuru, B.: İcra ve İflas Hukukunda Menfi Tespit Davası ve İstirdat Davası, Ankara 2003, s. 87- 88, 119). İtirazın iptali davası, menfi tespit davasından daha geniş talepli bir dava olduğu için aralarında derdestlik anlamında bir ilişki bulunmamaktadır....

      "İçtihat Metni" MAHKEMESİ : Asliye Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. -KARAR- Davacı vekili, davalının müvekkili aleyhine giriştiği icra takibinden dolayı Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2004/25 E. 2008/529 Karar sayılı dosyasında açılan menfi tespit davasının müvekkili lehine sonuçlandığını, kararın kesinleştiğini, menfi tespit davası sonuçlanmadan davalıya icra tehditi altında 1.500,00-TL ödemede bulunulduğunu, bu paranın iade edilmemesi üzerine alacağın tahsili için davalı aleyhine icra takibine girişildiğini, takibin itiraz nedeni ile durduğunu ileri sürerek itirazın iptali ile takibin devamına ve icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

        "İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacının, davalı hakkında 55.238.40 TL.’lik kaçak elektrik faturası düzenlendiği, davalının kaçak itiraz komisyonuna itiraz ettiği, hem de Beyoğlu 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2004/436 esas sayılı dosyasında menfi tespit davası açtığı ve 55.238.40 TL. borçlu olmadığının tespitini istediği, menfi tespit davası açıldıktan sonra kaçak itiraz komisyonun fatura bedelini 42.685.43 TL.’ye düşürdüğü, davacının bu miktar üzerinden davalı hakkında icra takibi yaptığı ve itiraz üzerine itirazın iptali ve tazminat istemi ile bu davanın açıldığı konularında uyuşmazlık bulunmamaktadır....

          DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE Dava, menfi tespit davasına ilişkindir. Dosyadaki tüm delliller birlikte değerlendirildiğinde; taraflar arasında itirazın iptali davasının bulunduğu, davacı tarafın daha sonra aynı icra dosyası hakkında iş bu menfi tespit davasını açtığı, davacının iddia ve savunmalarını itirazın iptali davasında ileri sürülebileceği halde ayrıca iş bu menfi tespit davası açmasında hukuki yararının bulunmadığı, (emsal Yargıtay 6 HD'nin Esas No: 2022/2147, Karar No: 2023/834), hukuki yararın dava şartı olduğu, davanın her aşamasında resen dikkate alınabileceği husus da dikkate alınarak açılan davanın usulden reddine karar vermek gerekmiş aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1-Davanın usulden REDDİNE, 2-492 Sayılı Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 179,90....

            menfi tesbit talebiyle birlikte tapu iptali-tescil talep edilen davada, Mahkememizin yolsuz tescile dayalı tapu iptali davalarına ilişkin bir görevi olmadığı , davanın hukuki dayanağı TMK nun 1024/1 maddesinde yazılı "bir ayni hak yolsuz olarak tescil edilmiş ise bunu bilen veya bilmesi gereken 3.kişinin bu tescile dayanamayacağı" düzenlemesidir. Yargıtay uygulaması da ayrıca incelenmiş; menfi tesbit talebiyle birlikte açılan tapu iptali tescil taleplerinin birlikte incelendiği yargıtay 1.Hukuk Dairesinin emsal ilamları (Yargıtay 1.HD 2015/15898 Esas-2017/4236 Karar, 2019/948-2019/4072 Karar bir çok kararı) dikkate alındığında dava konusu uyuşmazlığın sahtelik nedeniyle borçlu olunmadığı halde, icrada satışı yapılan taşınmazın yolsuz tescile dayalı tapu iptali-tescil davasına ait bulunmakla uyuşmazlığın bu minvalde ele alınması gereklidir....

              Davacı istirdat davası açacağına menfi tespit ve çek iptali davası açmıştır. Halihazırda ...20. Asliye Ticaret Mahkemesinde zaten açılan bir çek iptali davası var iken aynı çek için açılan ikinci çek iptali davası yönünden derdestlik nedeniyle davanın reddi gerekir. Yine davacı tarafa istirdat davası açması için süre verilmesine rağmen borçlu olmadığının tespiti yani menfi tespit davası açılmıştır. İkisi farklı davalardır. İstirdat çekin iadesi şeklinde bir dava iken borçlu olunmadığının tespiti yani menfi tespit davasında çekin iadesi değil bu çekten davalıya karşı borçlu olunmadığnın tespiti istenir. Taleple bağlılık ilkesi gereği menfi tespit davası açısından değerlendirme yapılması gerekir. Çekin son hamili davalı ...Bankası Anonim Şirketi olmayıp çek ciro silsilesinde de görüldüğü üzere çek aslını mahkememize sunan ...Şirketi'dir. Yani istirdat davası veya menfi tespit davası son hamil olan ... Anonim Şirketi'ne açılması gerekirken davalı ......

                Mahkemece, benimsenmiş olan bilirkişi raporunda davacının davalıya olan borç miktarının tespit edildiği de dikkate alınmak suretiyle, davacıya borçlu olmadığının tespiti talebini açıklaması ve buna ilişkin harcını yatırması için önel verilerek sonucuna göre hüküm kurulması gerekirken, yanılgılı gerekçe ile yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmamıştır." gerekçesiyle bozulduğu, bozma sonrası yapılan yargılamada, mahkemece, davacı vekilinin; ''bizim menfi tesbit talebimiz yoktur, ihraç kararının iptalini istiyorum'' şeklindeki beyanı üzerine ihtarnamelerin gerçeği yansıtmaması nedeniyle davanın ihraç kararının iptali istemine yönelik olduğu, davacının ihtarnamelerin gerçeği yansıtmamasını menfi tespit olarak nitelemesinin davanın ayrıca menfi tespit davası olduğu anlamına gelmediği, hukuki nitelendirmeyi hakimin yapması gerektiği, bu anlamda açılmış ayrı bir menfi tespit davası bulunmadığı, esasen menfi tespit talebi olsun olmasın ihtarnamelerin gerçeğe uygunluğunun zorunlu olarak tespit...

                  Yapılan bir icra takibine itiraz üzerine, alacaklı tarafından “itirazın iptali” davası açılması durumunda, menfi tespit davasında ileri sürülebilecek iddialar, itirazın iptali davasında savunma sebebi olarak ileri sürülebileceğinden, bu durumda borçlunun ayrı bir menfi tespit davası açmakta hukuki yararı yoksa da, henüz alacaklı tarafından itirazın iptali  davasının açılmamış olduğu durumda ise böyle bir imkan söz konusu olmadığından, borçlunun, itirazın iptali davasının açılmasını beklemeden menfi tespit davası açmakta hukuki yararı bulunduğunun kabulü gerekir. Nitekim söz konusu bu halde, yapılan itiraz üzerine takip durmuşsa da, “ takibe itiraz” sadece takip hukuku ile ilgili bir sonuç olup, kesin hükmün sonuçlarını doğurmaz....

                  UYAP Entegrasyonu