Mahkemece, tespit ve tescil talebi yönünden hukuki yarar yokluğu nedeniyle davanın reddine, hacizlerin kaldırılması yönünden ise talebin mülkiyet hakkına dayandığından ve hak düşürücü sürenin geçmiş olmasından dolayı reddine karar verilmiştir....
İcra Müdürlüğünün 2016/4379 Esas sayılı icra dosyasından dolayı borcunu ödediğini iddia ediyor ise eğer bu talebini açıp ispatlamakla mükellef olduğu menfi tespit davasının akabininde alacağı karar ile İcra Müdürlüğü'ne giderek haczin ve dosyanın işlemden kaldırılmasını istemekle talep edebilecektir. Davacının doğrudan haczin kaldırılması davasıyla istediği hukuki sonuca ulaşamayacağı anlaşılmakla, menfi tespit davası açılıp ve görülüp, davacı lehine karar verildikten sonra İcra Müdürlüğü'nden haczin kaldırılmasını isteyebilecek davacının iş bu dosya yönünden açtığı davanın dava şartı hukuki yarar yokluğu sebebiyle reddine...." karar verilmiştir. İşbu kararı davacılar vekili süresinde istinaf etmiştir....
ve menfi tespit konulu davada İstanbul 11....
Hukuk Dairesi'nin 17/06/2021 tarih ve 2021/522 Esas 2021/816 Karar sayılı ilamında; "Dava; genel kredi sözleşmesi kapsamında teminat olarak verilen ipoteğin kaldırılması ve borçlu olmadığının tespiti ile temlikin iptali istemlerine ilişkindir. Dava, ipotek veren davacının borçlu olmadığının tespiti istemiyle icra takibinden önce İİK'nın 72. maddesi gereği açmış olduğu menfi tespit, ipoteğin fekki ve bankaca yapılan temliklerin iptali istemlerine ilişkin olup ilk derece mahkemesince uyuşmazlığın zorunlu arabuluculuk düzenlemesine tabi bulunduğundan arabuluculuğa başvurulmadan ve neticesi beklenmeden dava açılamayacağı gerekçesiyle davanın usulden reddine karar verilmiştir. Dairemiz menfi tespit davasının da dava şartı olarak arabuluculuk sistemine dahil olduğu görüşünde ise de, Yargıtay .......
İhtiyati hacze itiraz eden vekili; istem konusu çeke ilişkin olarak açılan menfi tespit davasında icra takibinin durdurulmasına ve çekin ibrazı halinde ödenmemesine ilişkin tedbir kararı verildiğini belirterek ihtiyati haczin kaldırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Mahkemece, taraflar arasındaki menfi tespit davasında verilen ihtiyati tedbir kararının ihtiyati hacze engel olmadığı, itiraz dilekçesinde belirtilmeyip, ayrıca istemde bulunulan teminat karşılığında ihtiyati haczin kaldırılması talebinin ise icra takibine başlanmış olması gözetilerek ancak icra mahkemesinden talep edilebileceğinden dolayı reddine karar verilmiş, hüküm ihtiyati hacze itiraz eden vekili tarafından temyiz edilmiştir....
DAVANIN KONUSU : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) İSTİNAF KARAR TARİHİ: 29/04/2021 KARAR YAZIM TARİHİ : 30/04/2021 6100 sayılı HMK'nın 352.maddesi uyarınca dosya incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Taraflar arasındaki uyuşmazlığın; ticari alım satımdan kaynaklanan menfi tespit ve çek istirdat davasında verilen tedbirin kaldırılması talebinin reddine ilişkin karardan kaynaklandığı, buna göre istinaf inceleme görevi Dairemize ait olmayıp, Hakimler ve Savcılar Kurulu'nun 25.06.2020 tarihli 564 ve 586 sayılı iş bölümleri kararı gereğince İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. 13. 14. ve 43.Hukuk Dairesine ait olduğu anlaşılmakla Dairemizin görevsizliğine karar verilmesi gerekmiştir. HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1-Dairemizin GÖREVSİZLİĞİNE, 2-Dosyanın istinaf incelemesi için görevli İSTANBUL BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 14....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tespit-ipoteğin fekki davasının bozma kararına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı menfi tespit istemi yönünden kabulüne, ipoteğin fekkine ilişkin talep hakkında karar verilmesine yer olmadığına yönelik olarak verilen hükmün davalı vekilince duruşmalı, davacı vekilince duruşmasız olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı vek.Av.... ile davalı vek.Av...'ın gelmiş olmalarıyla duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Dava, ipoteğin kaldırılması ve ipotekli takipten dolayı borçlu olunmadığının tespiti istemine ilişkindir. Yargılama sırasında dava konusu taşınmazın satıldığı dosya içeriğinden anlaşılmaktadır....
Maddesine göre, borçlu, icra takibinden önce veya takip sırasında borçlu bulunmadığını ispat için menfi tesbit davası açabilir. İcra takibinden önce açılan menfi tesbit davasına bakan mahkeme, talep üzerine alacağın yüzde onbeşinden aşağı olmamak üzere gösterilecek teminat mukabilinde, icra takibinin durdurulması hakkında ihtiyati tedbir kararı verebilir. İcra takibinden sonra açılan menfi tesbit davasında ihtiyati tedbir yolu ile takibin durdurulmasına karar verilemez. Ancak, borçlu gecikmeden doğan zararları karşılamak ve alacağın yüzde onbeşinden aşağı olmamak üzere göstereceği teminat karşılığında, mahkemeden ihtiyati tedbir yoluyle icra veznesindeki paranın alacaklıya verilmemesini isteyebilir. Dosya içeriği ve yasal düzenleme birlikte değerlendirildiğinde; davalı tarafından davacı aleyhine Ankara 30....
İSTİNAFA BAŞVURAN TARAFLAR ve İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: İstinaf talebinde bulunan davalı vekili dilekçesinde özetle, verilen ihtiyati tedbir kararının hukuka ve kanuna aykırı olduğunu, davacılar tarafından açılan davanın yetkisiz mahkemede açıldığını, menfi tespit davalarında yetkili mahkemenin davalının yerleşim yeri mahkemesi veya takibe başlandıktan sonra menfi tespit davası açılmışsa takibin yapıldığı icra dairesinin bulundu yer olduğunu, yetkili mahkemenin İstanbul Anadolu Adliyesi Mahkemeleri olduğunu, müvekkili yönünden davanın usulden reddine karar verilmesinden bahisle 30/06/2021 tarihli ihtiyati tedbire ilişkin ara kararının kaldırılması talep edildiği anlaşılmıştır. DELİLLER : Tüm dosya kapsamı. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Dava, menfi tespit davasıdır. Dairemizce HMK'nın 355. maddesi kapsamında istinaf dilekçelerinde belirtilen sebeplerle ve kamu düzenine ilişkin hükümlerle sınırlı olmak üzere inceleme yapılmıştır....
Menfi tespit davası, normal bir hukuk davası gibi açılır. Borçlu, itirazın kaldırılması sırasında tetkik merciinde (m. 68-68a) ileri sürüp ispat edemediği itiraz ve def’ilerini, menfi tespit davasında yeniden ileri sürebilir; çünkü itirazın kaldırılması kararı, menfi tespit davasında kesin hüküm teşkil etmez. Nitekim aynı ilkeler, Hukuk Genel Kurulunun 17.03.2010 gün ve 2010/19-123 E. 2010/154 K; 07.12.2011 gün ve 2011/13-576 E. 2011/747 K sayılı kararlarında da vurgulanmıştır. Somut olaya gelince: kambiyo senedine dayalı olarak aval veren sıfatıyla davacı aleyhine girişilen icra takibi nedeniyle davacı takipten önce senede yönelik yaptığı ödemenin mahsup edilmediği senedin tamamı üzerinden takibe girişildiğinden bahisle menfi tespit istemli ikame edilmiştir. Bir davanın korunmaya değer, güncel hukuki yarar bulunmaması nedeniyle reddedilebilmesi için, borçluyu tehdit edebilecek tehlike ve savsaklamalara karşı onu koruma gereksinmesinin olmaması gerekir....