Asliye Ticaret Mahkemesi) Taraflar arasındaki menfi tespit (tedbir) davasının yapılan yargılaması sonunda kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen kararda süresi içinde ihtiyati tedbire itiraz eden vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - İhtiyati tedbir isteyen (davacı) vekili, açmış olduğu menfi tespit davasında 600.000 TL bedelli teminat mektubunun nakde çevrilmemesi konusunda ihtiyati tedbir isteminde bulunmuş, talep uygun görülerek mahkemece ihtiyati tedbir kararı verilmiştir. İhtiyati tedbir kararına itiraz üzerine mahkemece dosya kapsamına göre itirazın reddine dilekçe ve dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda karar verilmiş, kararı ihtiyati tedbire itiraz eden vekili temyiz etmiştir. HMK’nın 394/4 hükmüne göre, “İtiraz dilekçeyle yapılır. İtiraz eden, itiraz sebeplerini açıkça göstermek ve itirazının dayanağı olan tüm delilleri dilekçesine eklemek zorundadır....
oturma ruhsatı bulunduğunu, İİK 72 maddesi gereğince icra takibinden sonra açılan menfi tespit davasında ihtiyati tedbir yoluyla takibin durdurulmasına karar verilemeyeceğinden tedbir talebinin reddi gerektiğini, yapılan takip kötü niyetli olmadığından kötü niyet tazminatı istenemeyeceğini savunarak davanın reddini istemiştir....
Bu durum "gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hâllerinde uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir verilebilir" kriterine uygun olmakla, somut olayda HMK'nın 389. maddesinde düzenlenen ihtiyati tedbir kararı verilmesi şartlarının mevcut olduğu, İcra ve İflas Kanunu'nun 72. maddesinde "(1) Borçlu, icra takibinden önce veya takip sırasında borçlu bulunmadığını ispat için menfi tesbit davası açabilir. (2) İcra takibinden önce açılan menfi tesbit davasına bakan mahkeme, talep üzerine alacağın yüzde onbeşinden aşağı olmamak üzere gösterilecek teminat mukabilinde, icra takibinin durdurulması hakkında ihtiyati tedbir kararı verebilir. (3) İcra takibinden sonra açılan menfi tesbit davasında ihtiyati tedbir yolu ile takibin durdurulmasına karar verilemez....
HMK'nın 341. maddesinde istinaf yoluna başvurulabilecek kararlar, "ilk derece mahkemesince verilen nihai kararlar ile ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz taleplerinin reddi kararları, karşı tarafın yüzüne karşı verilen ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz kararları, karşı tarafın yokluğunda verilen ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz kararlarına karşı yapılan itiraz üzerine verilen kararlar" olarak belirtilmiştir....
Dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında, İİK'nın 72/3 maddesi uyarınca icra takibinden sonra açılan menfi tespit davasında ihtiyati tedbir yolu ile takibin durdurulmasına karar verilemeyeceğinden mahkemece ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmesinde bir isabetsizliğin bulunmadığı anlaşılmakla, ihtiyati tedbir talep eden davacının istinaf başvuru talebinin HMK'nın 353/1.b.1 maddesi gereğince esastan reddi gerektiği sonuç ve kanaatiyle aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....
İhtiyati tedbir, aynı uyuşmazlık konusu olan taşınır veya taşınmaz malların, hak ve uyuşmazlıkların devrinin önlenmesi, dava sonuna kadar aynen muhafaza edilmesi veya bir tehlike yahut zararın önlenmesi amacıyla 6100 sayılı HMK'nun 389 vd. maddelerinde öngörülen durumlarda başvurulan bir yol olup ihtiyati tedbirde, hakkında tedbir kararı alınan şey esasen asıl davanın konusudur. Dava, İİK'nun 72/3. maddesi gereğince açılan menfi tespit istemine ilişkindir. İİK'nun 72. Maddesinde; "Borçlu, icra takibinden önce veya takip sırasında borçlu bulunmadığını ispat için menfi tesbit davası açabilir. İcra takibinden önce açılan menfi tesbit davasına bakan mahkeme, talep üzerine alacağın yüzde onbeşinden aşağı olmamak üzere gösterilecek teminat mukabilinde, icra takibinin durdurulması hakkında ihtiyati tedbir kararı verebilir. İcra takibinden sonra açılan menfi tesbit davasında ihtiyati tedbir yolu ile takibin durdurulmasına karar verilemez....
Bu hale göre eldeki dava İİK 72/3 maddesi uyarınca icra takibinden sonra açılan bir dava olup, icra takibinden sonra açılan menfi tespit davasında takibin durdurulması yönünde tedbir kararı verilemeyeceğinden mahkemece takibin durdurulmasına yönelik tedbir talebinin reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Açıklanan nedenlerle ihtiyati tedbir isteyen davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK'nın 353/1.b.1. maddeleri uyarınca esastan reddi gerekmektedir....
İİK’nın 72/2 maddesi, “İcra takibinden önce açılan menfi tespit davasına bakan mahkeme, talep üzerine alacağın yüzde onbeşinden aşağı olmamak üzere gösterilecek teminat mukabilinde, icra takibinin durdurulması hakkında ihtiyati tedbir kararı verebilir” hükmünü içermektedir. İcra ve İflas Kanunu’nun m. 72,II hükmüne göre, “İcra takibinden önce açılan menfi tespit davasına bakan mahkeme, talep üzerine alacağın yüzde onbeşinden aşağı olmamak üzere gösterilecek teminat mukabilinde, icra takibinin durdurulması hakkında ihtiyati tedbir kararı verebilir. HMK'nın 390/3 maddesi ise ''Tedbir talep eden taraf, dilekçesinde dayandığı ihtiyati tedbir sebebini ve türünü açıkca belirtmek ve davanın esası yönünden kendisinin haklılığını yaklaşık olarak ispat etmek zorundadır'' düzenlemesini içermektedir. Yukarıda yapılan açıklamalardan anlaşılacağı üzere, işbu dosya ile birleşen İstanbul Anadolu 10. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2019/673 Esas sayılı dosyası ile ......
İhtiyati hacze itiraz eden İş Bankası vekili, poliçenin ödenmemesi konusunda ihtiyati tedbir kararı bulunduğunu, tedbir kararına aykırı olarak poliçe bedelini ödemesinin suç oluşturduğunu, Denizbank’ın tedbir kararına yaptığı itirazın reddedildiğini, ... Beyaz Eşya San. ve Tic.A.Ş’nin açtığı menfi tespit davasında poliçe bedelinin Vakıflar Bankasına depo edilmesi nedeniyle poliçenin bedelsiz kaldığını belirterek ihtiyati haczin kaldırılmasını talep etmiştir. İhtiyati haciz kararına itiraz eden ... Beyaz Eşya A.Ş vekili açılan menfi tespit davasının tarafının Denizbank A.Ş olduğunu, bu konuda poliçe bedelinin tamamının depo edilerek tedbir kararı verildiğini belirterek, ihtiyati haczin kaldırılmasını talep etmiştir....
İcra takibinden sonra açılan menfi tesbit davasında ihtiyati tedbir yolu ile takibin durdurulmasına karar verilemez. Ancak, borçlu gecikmeden doğan zararları karşılamak ve alacağın yüzde onbeşinden aşağı olmamak üzere göstereceği teminat karşılığında, mahkemeden ihtiyati tedbir yoluyle icra veznesindeki paranın alacaklıya verilmemesini isteyebilir........" denilmiştir....