Her ne kadar davacı, TTK.nın 4/1- f maddesinin “Bankalara, diğer kredi kuruluşlarına, finansal kurumlara ve ödünç para verme işlerine ilişkin düzenlemelerde…öngörülen hususlardan doğan hukuk davaları ticari dava…sayılır.” düzenlemesine dayanarak, dava konusunun bir ödünç para verme işi olması sebebiyle mahkememizin görevli olduğunu iddia etmişse de, söz konusu madde ile ödünç para verme işleri ile uğraşan ve özel kanunlara tabi banka, kredi veya finansal kuruluşların kastedildiği, madde gerekçesinde de “Finans sektöründe sadece bankalar ve ödünç para verme işleri ile uğraşanlar bulunmamakta, bu sektör sadece anılan kanunlarla düzenlenmemektedir. Bunların yanında, finansal kiralama, faktoring, özel ve genel finans şirketleri, forfaiting şirketleri başta olmak üzere çeşitli finans kurum ve kuruluşları da vardır. Bunları düzenleyen ayrıntılı bir mevzuat bulunmaktadır.” açıklaması yer almaktadır....
DİYARBAKIR ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR ESAS NO : KARAR NO : HAKİM : KATİP : DAVACI : VEKİLİ : DAVALI : VEKİLİ : DAVA : Menfi Tespit (Ödünç Verme Sözleşmesinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 2021/53 KARAR TARİHİ : 08/10/2021 GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Ödünç Verme Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, müvekkili şirket yetkilisi ... 2009 yılında Diyarbakır’da kuru temizleme alanında faaliyet gösteren bir işyeri açtığını, ... ilçesinde inşaat yapmaya karar verip şirket yetkilisi olarak şirket adına arsa satın aldığını, bir süre sonra ... adına kayıtlı olan arsa üzerinde de işyeri ve konut yapmak üzere kat karşılığı inşaat sözleşmesi imzaladığını, aynı anda ... inşaya başladığını, aynı anda iki inşaata başlayan şirket yetkilisinin nakit ihtiyacı doğunca davacıdan yüksek faiz karşılığında ödünç para aldığını, 2015 yılında...
e faiz karşılığı borç verme eyleminin zamanaşımına uğradığı, tanık ... ...'a faiz karşılığı borç verme eyleminin 5237 sayılı TCK hükümlerine tabi olduğu, tanık ...'a faiz karşılığı borç verme eyleminin ise tarihinin kesin olarak belirlenemediği anlaşılmakla; sanığın, tanık ...'...
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tespit davasında ... 6. Asliye Hukuk ve ... 8. Asliye Ticaret Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: - K A R A R - Dava, menfi tespit istemine ilişkindir. Asliye Hukuk Mahkemesince; dava konusu alacağın bonodan kaynaklandığı,davanın ticari dava olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR ESAS NO : KARAR NO : HAKİM : KATİP : DAVACI : VEKİLİ : DAVALI : DAVA : Menfi Tespit (Kefalet Sözleşmesinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : KARAR TARİHİ : KARAR YAZMA TARİHİ : Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kefalet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Her ne kadar UYAP tevzi işlemi sonucu dava Mahkememizin yukarıda yazılı esas sırasına kaydedilmiş ise de; Hâkimler ve Savcılar Kurulu Birinci Dairesi'nin 25/11/2021 gün ve 1232 sayılı kararı ile 15/12/2021 tarihinden itibaren uygulanmak üzere; 1) 13.01.2011 tarihli ve 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 4. maddesinin birinci fıkrasının (f) bendinden, 2) 22.11.2001 tarihli ve 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun, rehin karşılığında ödünç verme işi ile uğraşanlar hakkındaki 962 ilâ 969. maddelerinden, 3) 19.10.2005 tarihli ve 5411 sayılı Bankacılık Kanunu’ndan (142. maddesinde düzenlenenler...
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR ESAS NO : KARAR NO: HAKİM : KATİP : DAVACI : VEKİLİ : DAVALI : DAVA : Menfi Tespit (Ticari Satımdan Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : KARAR TARİHİ : KARAR YAZMA TARİHİ: Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Her ne kadar UYAP tevzi işlemi sonucu dava Mahkememizin yukarıda yazılı esas sırasına kaydedilmiş ise de; Hâkimler ve Savcılar Kurulu Birinci Dairesi'nin 25/11/2021 gün ve 1232 sayılı kararı ile 15/12/2021 tarihinden itibaren uygulanmak üzere; 1) 13.01.2011 tarihli ve 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 4. maddesinin birinci fıkrasının (f) bendinden, 2) 22.11.2001 tarihli ve 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun, rehin karşılığında ödünç verme işi ile uğraşanlar hakkındaki 962 ilâ 969. maddelerinden, 3) 19.10.2005 tarihli ve 5411 sayılı Bankacılık Kanunu’ndan (142. maddesinde düzenlenenler...
a 14.650,00 TL ödünç para verdiğini, ödünç parayı verdikten sonra ... ...'ın vefat ettiğini, davalı mirasçıların, murislerinin ödünç olarak aldığı parayı ödememeleri üzerine davalılar hakkında icra takibi başlattığını, davalılar takibe haksız yere itiraz ettiğini ileri sürerek, itirazın iptali ile takibin devamına, % 40 icra inkar tazminatının davalılardan tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalılar, veraset ilamı dikkate alındığında davalı ...'ya karşı açılan davanın husumetten reddi gerektiğini, ödünç verme ilişkisinin ne zaman ve ne şekilde gerçekleştiğinin icra takibinde belirtilmediği gibi dava dilekçesinde de belirtilmediğini, davacının iddiasını yazılı delillerle ispatlaması gerektiğini savunarak davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, borç ilişkisinin davacı ile muris arasında olması nedeni ile davalı ...'...
Türk Ticaret Kanunu'nun yürürlüğe girmesinden önce akdedildiğini, bu nedenle Yeni Türk Ticaret Kanunu'nun sözleşmeye uygulanmasının mümkün olmadığını; Müvekkilin bir ticari şirketin ortağı olması ya da ayrıca iş kadını olmasının başlı başına müvekkilin her işinde tacir hükmünde sayılacağı anlamını taşımadığını, davalının sözleşme tarihinde, 545 sayılı KHK ile değişik 90 sayılı Ödünç Para Verme İşleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname kapsamında ikrazatçılık faaliyeti ile uğraşmakta olup, davacı ile davalı arasındaki ilişkide bu kapsamda taraflar arasında imzalanan Karz Akdi (Ödünç Verme)'ne dayandığını; Yargıtay 3....
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, dava dışı Can Evin’in davalıdan aldığı nakit paralara karşılık davacı şirketi lehtar göstererek bono verdiğini, bonoların lehtar adına Can Evin tarafından davalıya ciro edildiğini, davalı ile davacı arasında hukuki ilişki bulunmadığını, davalının protestosuz icra takibine başladığını, davalının kambiyo hukukundan doğan haklarını kaybettiğini, Can Evin ile davalı arasında ödünç para verme ilişkisi sebebiyle şirketin borçlanmadığını belirterek 2 ayrı icra takibine konu 7 adet bono nedeniyle müvekkilinin borçlu olmadığının tespitini talep ve dava etmiştir....
Somut olayda, taraflar arasındaki, para alıp verme işlemlerinin 6098 sayılı TBK'nın 386. vd.(mülga 818 sayılı] BK.'nın 309.vd) maddelerinde düzenlenen tüketim ödüncü sözleşmesi niteliğinde olduğu anlaşılmaktadır. Tüketim ödüncü sözleşmesi, ödünç verenin, bir miktar parayı ya da tüketilebilen bir şeyi ödünç alana devretmeyi, ödünç alanın da aynı nitelik ve miktarda şeyi geri vermeyi üstlendiği sözleşmedir.(6098 s TBK 386 m, 818 s BK 306 m). Ödünç alanın, ödünç konusunun teslimine ve ödünç verenin de bu şeyin teslim alınmasına ilişkin istemleri, diğer tarafın bu konuda temerrüde düşmesinden başlayarak altı ayın geçmesiyle zamanaşımına uğrar. (6098 s. TBK 389, 818 s BK 309). Ödüncün geri verilmesi konusunda belirli bir gün ya da bildirim süresi veya borcun geri istendiği anda muaccel olacağı kararlaştırılmamışsa ödünç alan, ilk istemden başlayarak altı hafta geçmedikçe ödüncü geri vermekle yükümlü değildir. (6098 sayılı TBK 392 m,818 s BK 312.M)....