Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacılar vekili istinaf dilekçesinde özetle; yerel mahkemece menfi tespit taleplerinin kabulüne karar vermişse de "bankanın dain-i mürtehin olarak kredi tutarını tahsil etmesinde yasa ve sözleşme hükümlerine aykırı bir durum olmadığı anlaşıldığından bu kısım için de davalı banka yönünden istirdat taleplerinin reddine" şeklinde karar verilmesi hatalı olup kanuna aykırı olduğunu, tüketici işlemi niteliğindeki banka kredileri nedeniyle, hayat sigortası yapılmış olması durumunda, bankanın poliçe limitleri dahilinde kalan kredi alacağını öncelikle sigorta şirketinden tahsil etmesi zorunludur, kredi kullanan tüketici adına yapılan hayat sigortası poliçesi mevcutken, bankanın tüketicinin ölümü nedeniyle, tüketicinin mirasçılarından ödenmeyen bakiye kredi alacağını tahsil etmesi, sigorta hukukunun temel ilkelerine ve sigorta yapılmasının amacına aykırılık oluşturacağı gibi sigorta yapılmasına duyulan güven ve itimadı da zedeleyeceğinden banka, alacağını öncelikle...

Bu açıklamalar uyarınca somut olaya gelindiğinde; davacılar murisi ile davalı sigorta şirketi arasında sigorta sözleşmesi düzenlendiği, murisin ölümü nedeniyle mirasçıları tarafından hayat sigorta poliçesine istinaden tazminat talebinde bulunulduğu görülmüştür. Taraflar arasındaki ilişki akdi bir ilişki olup davalının sorumluluğunun kaynağı davacıların murisi ile davalı arasında yapılan hayat sigorta sözleşmesidir....

Bu açıklamalar uyarınca somut olaya gelindiğinde; davacılar murisi ile davalı sigorta şirketi arasında sigorta sözleşmesi düzenlendiği, murisin ölümü nedeniyle mirasçıları tarafından hayat sigorta poliçesine istinaden tazminat talebinde bulunulduğu görülmüştür. Taraflar arasındaki ilişki akdi bir ilişki olup davalının sorumluluğunun kaynağı davacıların murisi ile davalı arasında yapılan hayat sigorta sözleşmesidir....

    Öte yandan 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun (TTK) 1487/1. maddesi "Hayat sigortası ile sigortacı, belli bir prim karşılığında, sigorta ettirene veya onun belirlediği kişiye, sigortalının ölümü veya hayatta kalması hâlinde, sigorta bedelini ödemeyi üstlenir." düzenlemesini 1493/7. maddesi ise "Sigortacıdan edimi istem ve tahsil yetkisi, aksi kararlaştırılmadıkça, lehtara aittir." düzenlemesini içermektedir. Bu açıklamalar dikkate alındığında eldeki dava, menfi tespit istemine ilişkin olup davacılar dava dışı sigorta şirketinden tahsil edilmesi gereken kredi borcunun talebe rağmen ödenmediğini, oysa poliçede davalının dain mürtehin olması nedeniyle teminat tutarını dava dışı sigortadan tahsil etmesi gerektiğini ve bu nedenle kendilerinin borçlu olmadığının( dava dışı sigorta şirketinin sorumlu olduğunun) tespitini ve bakiye ödenen kredi miktarlarının kendilerine ödenmesini istemişlerdir....

    Mahkemece; davalı bankanın hayat sigorta poliçesinin tarafı olmadığı gibi hayat sigorta poliçesi yapmak gibi bir sorumluluğunun da bulunmadığı, davacının ödediği kredi bedelini davalıdan istirdadını isteyemeyeceği, muris ...'nin Garanti Emeklilik Hayat A.Ş. ile hayat sigortası düzenlediği, böylelikle poliçeden dolayı sorumluluğun davalıya ait olmadığı gerekçesiyle davanın pasif husumet şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine dair verilen karar, davacı vekilinin temyizi üzerine Yargıtay (Kapatılan) 13....

      numaralı hayat sigorta poliçesinin vefat teminat bedeli olan 5.000 TL'nin 23.11.2012 tarihinde ......

        Dava sigorta sözleşmesinden ve kredi sözleşmesinden kaynaklandığından sözleşmelerin tarafı olan davalıların husumet itirazları, ayrı ayrı reddedilmiştir. Müteveffa ...'in ... Bankası ... Şubesinden kullandığı 06/04/2016 tarihli krediye istinaden, davalı ... A.Ş nezdinde ... sayılı hayat poliçesi mevcut olup, poliçede vefat teminatı 15.000,00 TL olarak belirlenmiştir. Müteveffa ...'in kullandığı tarım kart- kredi kartına ilişkin olarak davalı ... A.Ş nezdinde, 2439 sayılı Hayat poliçesi düzenlenmiş olup poliçede teminat tutarı 4.800,00 TL olarak belirlenmiştir. Davacıların miras bırakanı müteveffa ... 30/10/2016 tarihinde vefat etmiştir. Davalı ... A.Ş, 20.02.2017 tarihinde krediye bağlı hayat poliçe teminat tutarı 15.000,00 TL ile kredi kartına bağlı hayat poliçesinden 4.325,51 TL olmak üzerc toplam 19.325,51 TL ödeme yapmıştır. Davalı ... A.Ş, krediye bağlı teminat tutarının tamamı olan 15.000,00 TL'yi ödemiş bulunmaktadır....

          İstikrar kazanmış içtihatlarında; tüketici kredisine bağlı olarak hayat sigortasının yapılması, kredi sözleşmesinde sigorta poliçesinin üzerinde bankanın adına dain ve mürtehin kaydı bulunacağının yazılı olması ve sigorta teminat süresi içerisinde kredi borçlusunun ölmüş olması halinde sigorta şirketinin menfi yanıtına karşı hukuki yollar banka tarafından tüketilmeden mirasçıya karşı takip başlatılamayacağı, aksi durumda vaktinden evvel açılan davanın usulden reddine karar verilmesi gerektiği öngörülmüştür....

          Ankara BAM 3.HD 2022/712 esas 2023/1002 karar sayılı ilamında "...dava konusu tüketici kredisinin ölüm nedeniyle ödenmemesi halinde, kredinin ödenmesini teminat altına almak amacıyla yapılan hayat sigortasının geçerli olacağı, kredi borçlusunun sigorta sözleşmesinin devamı sırasında vefat ettiği, dava dışı sigorta şirketi ile asıl borçlu ölen arasında düzenlenen sigorta poliçesinde dain-i mürtehin olarak hak sahibi olduğu anlaşılan davacı bankanın sigorta teminatını sigorta şirketinden istemesine hukuki engel bulunmadığı, ayrıca bu hususun, banka tarafından tüketicinin mirasçıları (halefleri) hakkında dava açılabilmesinin ön şartı olduğu (Bkz aynı yönde Yargıtay 3....

            GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;müvekkillerinin murisi T14 01.01.2018 tarihinde vefat ettiğini, muris T14 sağlığında davalı bankanın Alaşehir şubesinden kredi kullandığını ve kredi kullanırken banka aracılığıyla Anadolu Hayat Sigorta A.Ş ye hayat sigortası yaptırdığını, hayat sigortası yaptırırken sigorta poliçesinin her yıl otomatik olarak yenilenmesi hususunda davalı bankaya talimat verdiğini, beyanda bulunduğunu, murisin vefatına müteakip müvekkillerinin davalı bankaya kredi borcunun hayat sigortasınca ödenmesi için başvuruda bulunduklarını ancak davalı banka yetkilileri tarafından sigorta poliçesi bulunmadığı, bir başka ifadeyle sigortanın yenilenmediği cevabını aldıklarını ve müvekkillerinin bakiye 27.300,00 TL kredi borcunun bulunduğu, borcun Mayıs ayı sonuna kadar ödenmesi gerektiğinin bildirildiğini, murisin sigortanın her yıl otomatik olarak yenilenmesi hususunda yazılı beyanı ve talimatı olduğu halde bunu yapmayan davalı bankanın kusurlu olduğunu...

            UYAP Entegrasyonu