Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İhtiyati tedbir, geçici hukuki koruma görünümlerinin temelini oluştur ve hükmün kesinleşmesine kadar, dava konusuna, hukuki koruma sağlayarak olası verilecek hükmün infazının kolaylaştırmasını amaç edinir. Mevzuatımızda ihtiyati tedbirlerler hakkında genel düzenleme HMK'nın 389 ve 399 maddeleri arasında yapılmış olup, 2004 Sayılı İcra İflas Kanunu'nda da ihtiyati tedbir hususunda düzenleme bulunmaktadır. Dosyamız konusu, icra takibinden sonra açılan menfi tespit davalarında, icra takibinin durumuna ilişkin ihtiyati tedbir 72/3 maddesinde düzenlenmiş olup "İcra takibinden sonra açılan menfi tesbit davasında ihtiyati tedbir yolu ile takibin durdurulmasına karar verilemez. Ancak, borçlu gecikmeden doğan zararları karşılamak ve alacağın yüzde onbeşinden aşağı olmamak üzere göstereceği teminat karşılığında, mahkemeden ihtiyati tedbir yoluyle icra veznesindeki paranın alacaklıya verilmemesini isteyebilir" hükmünü getirmiştir....

    İhtiyati tedbir, geçici hukuki koruma görünümlerinin temelini oluştur ve hükmün kesinleşmesine kadar, dava konusuna, hukuki koruma sağlayarak olası verilecek hükmün infazının kolaylaştırmasını amaç edinir. Mevzuatımızda ihtiyati tedbirlerler hakkında genel düzenleme HMK'nın 389 ve 399 maddeleri arasında yapılmış olup, 2004 Sayılı İcra İflas Kanunu'nda da ihtiyati tedbir hususunda düzenleme bulunmaktadır. Dosyamız konusu, icra takibinden sonra açılan menfi tespit davalarında, icra takibinin durumuna ilişkin ihtiyati tedbir 72/3 maddesinde düzenlenmiş olup "İcra takibinden sonra açılan menfi tesbit davasında ihtiyati tedbir yolu ile takibin durdurulmasına karar verilemez. Ancak, borçlu gecikmeden doğan zararları karşılamak ve alacağın yüzde onbeşinden aşağı olmamak üzere göstereceği teminat karşılığında, mahkemeden ihtiyati tedbir yoluyle icra veznesindeki paranın alacaklıya verilmemesini isteyebilir" hükmünü getirmiştir....

    ve annesinin ifadeleri arasında bariz çelişki bulunduğuna, iddiaya göre mağdurenin elini müvekkilin pantolan cebine soktuktan sonra aniden çekip çıkarması ve oradan uzaklaşmasıyla suçun tamamlanmadığına, dolayısıyla eylemin nitelikli cinsel istismar suçu değil, bu suça teşebbüs suçunu oluşturacağına, müvekkili tarafından bu suçun işlendiği kabul edilse bile olay bir bütün olarak göz önüne alındığında eyleminin cinsel taciz olarak değerlendirilmesinin mümkün olup bu hususunun tartışılmamasının eksiklik olduğuna, sanığın mağdureye karşı doğrudan ve hukuki manada bakma gözetme ya da koruma yükümlülüğü bulunmadığına, müvekkilinin tedavi sürecindeki maddi ve tıbbi tespitleri görmezlikten gelinerek ve uzun süreli olarak sürekli kullandığı şizofren ilaçlarının müvekkilinin tutum ve davranışlarını etkileyip etkilemeyeceği tartışılmadan işlediği iddia edilen fiilin hukuki anlam ve sonuçlarını idrak ettiği sonucuna varılmasının Adli Tıp Raporu ile mahkeme kararını tartışmalı hale getirdiğine, kararın...

      İhtisas Kurulu tarafından düzenlenen 07.09.2009 tarih ve 3519 sayılı raporda sanıkta ... derecede zeka geriliği tespit edildiği ve sanığın cezai sorumluluğu olmayıp hakkında 5237 sayılı TCK nun 32/1. maddesinin tatbik edilmesi gerektiğinin bildirilmesi karşısında, her iki rapor arasında çelişki bulunduğundan, mevcut çelişkinin giderilmesi amacıyla sanığın Adli Tıp Kurumu Genel Kuruluna sevkedilerek bizzat muayenesi yaptırılarak raporu aldırıldıktan sonra sanığın hukuki durumunun değerlendirilmesi gerektiğinin gözetilmemesi, yapılan uygulama sanık lehine olup, aleyhe temyiz istemi bulunmadığından bozma nedeni yapılmamıştır. 2- Adli Tıp Kurumu 4. İhtisas Kurulunun 07.09.2009 tarih ve 3519 sayılı raporu, tüm dosya kapsamı ile birlikte değerlendirilip, elde edilen delillere dayanılmak suretiyle sanık ...'...

        Davalı ...Ş. vekili, müvekkili şirketin müflis şirketin iflasından önce, faaliyetin devam edebilmesi için çalışanların ücreti, kira, SGK, vergi gibi ödemeler yaptığını, bu ödeme tutarının 1.322.925,23 TL alacaklı hale geldiğini, 1.321.000,00 TL ödemeden sonra 197.162,93 TL alacaklı olduğunu, iflas idaresinin ödenen miktarın iadesi için tasarrufun iptali davası açtığından, müvekkili şirketin müflis şirketin bu miktar borcu olmadığının tespiti istemi ile menfi tesbit davası açmış, mahkemece davalar arasında irtibat bulunduğundan bahisle birleştirme kararı verilmiştir. Mahkemece, toplanan delillere göre, davacı iflas idaresinin açtığı tasarrufun iptali davasının kabulüne, menfi tesbit davasının reddine karar verilmiş; hüküm, asıl davada davalı-birleşen davada davacı ...Ş. vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava İİK'nun 277 ve devamı maddeleri gereğince açılmış tasarrufun iptali istemi ile ayrı bir dava olarak açılmış menfi tespit istemine ilişkindir....

          TÜRK MİLLETİ ADINA Karar veren Danıştay Sekizinci Dairesince, 2577 sayılı Yasanın 17. maddesi uyarınca davacıların duruşma istemi yerinde görülmeyerek ve dosyanın tekemmül ettiği anlaşıldığından yürütmenin durdurulması istemi görüşülmeksizin işin gereği görüşüldü: İNCELEME VE GEREKÇE Maddi Olay: Muğla İli, Ula İlçesine bağlı Akyaka Kadın Azmağının da içinde bulunduğu Akyaka Beldesi, Gökova Beldesi, Akçapınar ve Gökçe Köyleri ile Marmaris ilçesine bağlı Çamlı, Karacaköy ve Çetibeli Köylerinin bulunduğu bölge Bakanlar Kurulu'nun 12/06/1988 tarih ve 88/13019 sayılı kararı ile 2872 sayılı Çevre Kanunu'nun 9. maddesinin 1. fıkrasının (d) bendi uyarınca Gökova Özel Çevre Koruma Bölgesi olarak tespit ve ilan edilmiştir. 19.10.1989 tarihinde yürürlüğe giren 383 sayılı Özel Çevre Koruma Kurumu Başkanlığının Kurulmasına Dair Kanun Hükmünde Kararname uyarınca Başkanlıkça 2009 yılında Gökova Özel Çevre Koruma Bölgesi Akyaka Kadın Azmağı Koruma Kullanma Esas ve Usullerine İlişkin Plan Hükümleri...

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Menfi tespit Uyuşmazlık, mülkiyete dayalı ecrimisil istemi ile ilgili olarak yapılan takip yönünde açılmış bir menfi tespit davasıdır. Mahkemenin nitelendirmeside bu yöndedir. Bu durumda temyiz incelemesi dairemizin görevi dışında bulunduğundan dosyanın görevli Yargıtay 1.Hukuk Dairesi Başkanlığı'na gönderilmesine, 24.03.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

              DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, HUKUKİ SEBEPLER VE GEREKÇE: 6100 sayılı HMK'nın 355. maddesi uyarınca, istinaf sebepleri ve kamu düzeni ile sınırlı olarak yapılan istinaf incelemesi sonunda; Dava, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu ("İİK") m. 72 hükmü uyarınca icra takibinden sonra açılan menfi tespit istemine ilişkindir. Davacı tarafından varlığı inkâr edilen bir hukukî ilişkinin mevcut olmadığının tespiti için açılan davaya menfi (olumsuz) tespit davası denir (Kuru, Baki: İcra ve İflâs Hukuku El Kitabı, İstanbul 2013, s. 346). Menfi tespit davası 2004 sayılı İİK'nın 72. maddesinde düzenlenmiştir. Bu maddeye göre, borçlu, icra takibinden önce veya takip sırasında borçlu bulunmadığını ispat için menfi tespit davası açabilir. İcra takibinden önce açılan menfi tespit davasına bakan mahkeme, talep üzerine alacağın yüzde on beşinden aşağı olmamak üzere gösterilecek teminat mukabilinde, icra takibinin durdurulması hakkında ihtiyati tedbir kararı verebilir....

                Dava dosyasının her ne kadar davacıları farklı ise de; anılan dosyanın davalılarının dosyamız davacı ve davalısı konumunda olduğu, uyuşmazlığın aynı icra takibine dayanan senede ilişkin menfi tespit istemini içermekle her iki davanın konusunun aynı olduğu, her iki davada dava konusu istemlere dayanak olarak ileri sürülen maddi ve hukuki olgular itibariyle de dava dosyaları arasında şahsi, hukuki ve fiili bağlantı bulunduğu, dosyamız ile birleştirme talebine konu dava dosyası arasında delillerin değerlendirilmesi bağlamında aynı deliller üzerinde inceleme yapılmasının uygun olacağı, bu haliyle yargılamada birliğin sağlanması ve davaların birlikte yürütülmesinin usul ekonomisine de uygun düşeceği gibi aralarında bağlantı bulunan davalarda çelişkili ve farklı kararlar verilmesinin de önlenmesini sağlayacağı, birleştirmede davaların bulunduğu aşama itibarıyla usul ekonomisi ilkesi de gözetildiğinde hukuki yararın da mevcut olduğu, her ne kadar muteriz davalılar tarafından dosyamızda...

                  İLGİLİ MEVZUAT: 5403 sayılı Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanunu'nun "Kurulun Görevleri" başlıklı 6. maddesinde, "Kurulun görevleri aşağıda belirtilmiştir....

                    UYAP Entegrasyonu