WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava; İcra takibinden sonra açılan menfi tespit davasında verilen ihtiyati tedbir talebine itirazın reddine ilişkin ara kararının kaldırılması istemine ilişkindir. İstinaf incelemesi HMK 355. madde gereğince istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle ve resen kamu düzenine aykırılık yönünden sınırlı olarak yapılmıştır. İhtiyati tedbir, geçici hukuki koruma görünümlerinin temelini oluştur ve hükmün kesinleşmesine kadar, dava konusuna, hukuki koruma sağlayarak olası verilecek hükmün infazının kolaylaştırmasını amaç edinir. Mevzuatımızda ihtiyati tedbirlerler hakkında genel düzenleme HMK'nın 389 ve 399 maddeleri arasında yapılmış olup, 2004 Sayılı İcra İflas Kanunu'nda da ihtiyati tedbir hususunda düzenleme bulunmaktadır....

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava; menfi tespit davasında verilen ihtiyati tedbir talebine itirazın reddine ilişkin ara kararının kaldırılması istemine ilişkindir. İstinaf incelemesi; Kamu düzenini ilgilendiren konularda resen, diğer yönlerden HMK'nın 355.maddesi gereğince istinaf sebepleriyle sınırlı olarak yapılmıştır. İhtiyati tedbir, geçici hukuki koruma görünümlerinin temelini oluştur ve hükmün kesinleşmesine kadar, dava konusuna, hukuki koruma sağlayarak olası verilecek hükmün infazının kolaylaştırmasını amaç edinir. Mevzuatımızda ihtiyati tedbirlerler hakkında genel düzenleme HMK'nın 389 ve 399 maddeleri arasında yapılmış olup özel kanunlarda da bir hayli düzenleme bulunmaktadır. 2004 Sayılı İcra İflas Kanunu'nda da ihtiyati tedbir hususunda düzenleme bulunmaktadır....

KARŞI_TARAFIN_SAVUNMASI : Davalı idare tarafından, 1951 tarihli Cenevre Sözleşmesinde uluslararası koruma statüsü kazanabilmenin şartlarının sıralandığı ve bu şartlar arasında ekonomik ve refah hayat gibi sebeplerin mevcut olmadığı, ayrıca davacının korkusunun kişisel nedenlere dayandığı ve inandırıcılık taşımadığı, bu nedenle davacının gerek Cenevre Sözleşmesi ve gerekse de 6458 sayılı Kanun'un 62. maddesinde yer alan "şartlı mülteci" veya 63. maddesinde yer alan "ikincil koruma" başlığı altında ifade edilen uluslararası koruma kriterlerini taşımadığı belirtilerek, dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı, bu sebeple temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır. DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ : …DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir....

    Hukuki yarar dava şartına gelince; Davacılar, ... terekesinin, takibe konu borçtan, kefalet sözleşmesindeki imzaların murise ait olmaması sebebiyle sorumlu tutulamayacağını ileri sürmüş, ancak davalıya karşı kefalet sözleşmesi sebebiyle borçlu olunmadığının tespiti yönünde değil, takip dosyasında davalıya borçlu olunmadığının tespiti yönünde istemde bulunmuşlardır. Oysa, 2004 s. İİK'nın 72/1. maddesinde, menfi tespit davasının takipten önce veya takip sırasında borçlu bulunulmadığı talebi ile açılabileceği vazedilmiş olup, işbu dava, hakkında istemde bulunulan takip dosyasının infazen kapatılmasından sonra açılmıştır. İnfazen kapatılan bir icra takip dosyası hakkında borçlu olunmadığının tespiti talebinde bulunmakta hukuki yarar yoktur ve somut olay yönünden de davacıların işbu davayı açmakta hukuki yararı bulunmamaktadır. Bu sebeplerle, hukuki yarar dava şartı yokluğundan davanın reddine karar verilmiş, yargılama giderleri davacı üzerinde bırakılmıştır....

      usulü işlemler yerine getirilerek, Adli Tıp Kurumu ilgili İhtisas Dairesinden veya tam teşekküllü Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Hastanesinden ya da Tıp Fakültelerinin Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Başkanlıklarından alınacak sağlık kurulu raporu ile sanığın hukuki durumunun tespiti gerektiği gözetilmeden, eksik inceleme ile hüküm tesisi, Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz istemi bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu nedenden 6723 sayılı Kanun’un 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8/1....

        Davalı ...Ş. vekili, müvekkili şirketin müflis şirketin iflasından önce, faaliyetin devam edebilmesi için çalışanların ücreti, kira, SGK, vergi gibi ödemeler yaptığını, bu ödeme tutarının 1.322.925,23 TL alacaklı hale geldiğini, 1.321.000,00 TL ödemeden sonra 197.162,93 TL alacaklı olduğunu, iflas idaresinin ödenen miktarın iadesi için tasarrufun iptali davası açtığından, müvekkili şirketin müflis şirketin bu miktar borcu olmadığının tespiti istemi ile menfi tesbit davası açmış, mahkemece davalar arasında irtibat bulunduğundan bahisle birleştirme kararı verilmiştir. Mahkemece, toplanan delillere göre, davacı iflas idaresinin açtığı tasarrufun iptali davasının kabulüne, menfi tesbit davasının reddine karar verilmiş; hüküm, asıl davada davalı-birleşen davada davacı ...Ş. vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava İİK'nun 277 ve devamı maddeleri gereğince açılmış tasarrufun iptali istemi ile ayrı bir dava olarak açılmış menfi tespit istemine ilişkindir....

          TÜRK MİLLETİ ADINA Karar veren Danıştay Sekizinci Dairesince, 2577 sayılı Yasanın 17. maddesi uyarınca davacıların duruşma istemi yerinde görülmeyerek ve dosyanın tekemmül ettiği anlaşıldığından yürütmenin durdurulması istemi görüşülmeksizin işin gereği görüşüldü: İNCELEME VE GEREKÇE Maddi Olay: Muğla İli, Ula İlçesine bağlı Akyaka Kadın Azmağının da içinde bulunduğu Akyaka Beldesi, Gökova Beldesi, Akçapınar ve Gökçe Köyleri ile Marmaris ilçesine bağlı Çamlı, Karacaköy ve Çetibeli Köylerinin bulunduğu bölge Bakanlar Kurulu'nun 12/06/1988 tarih ve 88/13019 sayılı kararı ile 2872 sayılı Çevre Kanunu'nun 9. maddesinin 1. fıkrasının (d) bendi uyarınca Gökova Özel Çevre Koruma Bölgesi olarak tespit ve ilan edilmiştir. 19.10.1989 tarihinde yürürlüğe giren 383 sayılı Özel Çevre Koruma Kurumu Başkanlığının Kurulmasına Dair Kanun Hükmünde Kararname uyarınca Başkanlıkça 2009 yılında Gökova Özel Çevre Koruma Bölgesi Akyaka Kadın Azmağı Koruma Kullanma Esas ve Usullerine İlişkin Plan Hükümleri...

            Dava şartlarından birisi de dava açılmasında davacının hukuki yararının bulunmasıdır. Dava hakkı hukuki yararla sınırlıdır. Tespit davasında hukuki yarar da, başka şekilde hukuki korunmanın sağlanamaması halinde vardır. Bir hakkın veya hukuki ilişkinin varlığı veya yokluğu, tespit davası açılabilmesi için tek başına yeterli değildir. Davacının tespit davası ile istediği hukuki koruma diğer dava çeşitlerinden biri ile sağlanabiliyorsa, o zaman davacının dava açmada hukuki yararı yoktur. Somut uyuşmazlıkta davacı vekili ***düzenleme tarihli, ***vade tarihli, 7.233,44 TL bedelli, ***numaralı kredi borç senedinden dolayı davacının borçlu olmadığının tespitini talep etmiştir. Mahkememizce celp edilen davalı kooperatif kayıtları dikkate alındığında ***nolu senet bedelinin ***tarihinde 8.440,00 TL olarak ödendiği olarak ödendiği anlaşılmıştır. İşbu dava ise ***tarihinde açılmıştır....

              Dava şartlarından birisi de dava açılmasında davacının hukuki yararının bulunmasıdır. Dava hakkı hukuki yararla sınırlıdır. Tespit davasında hukuki yarar da, başka şekilde hukuki korunmanın sağlanamaması halinde vardır. Bir hakkın veya hukuki ilişkinin varlığı veya yokluğu, tespit davası açılabilmesi için tek başına yeterli değildir. Davacının tespit davası ile istediği hukuki koruma diğer dava çeşitlerinden biri ile sağlanabiliyorsa, o zaman davacının dava açmada hukuki yararı yoktur. Somut uyuşmazlıkta davacı vekili ***düzenleme tarihli, ***vade tarihli, ***TL bedelli, ***numaralı kredi borç senedinden dolayı davacının borçlu olmadığının tespitini talep etmiştir. Mahkememizce celp edilen davalı kooperatif kayıtları dikkate alındığında ***nolu senet bedelinin ***tarihinde 3.993,63 TL olarak ödendiği ödediği anlaşılmıştır. İşbu dava ise ***tarihinde açılmıştır....

                İhtisas Kurulu tarafından düzenlenen 07.09.2009 tarih ve 3519 sayılı raporda sanıkta ... derecede zeka geriliği tespit edildiği ve sanığın cezai sorumluluğu olmayıp hakkında 5237 sayılı TCK nun 32/1. maddesinin tatbik edilmesi gerektiğinin bildirilmesi karşısında, her iki rapor arasında çelişki bulunduğundan, mevcut çelişkinin giderilmesi amacıyla sanığın Adli Tıp Kurumu Genel Kuruluna sevkedilerek bizzat muayenesi yaptırılarak raporu aldırıldıktan sonra sanığın hukuki durumunun değerlendirilmesi gerektiğinin gözetilmemesi, yapılan uygulama sanık lehine olup, aleyhe temyiz istemi bulunmadığından bozma nedeni yapılmamıştır. 2- Adli Tıp Kurumu 4. İhtisas Kurulunun 07.09.2009 tarih ve 3519 sayılı raporu, tüm dosya kapsamı ile birlikte değerlendirilip, elde edilen delillere dayanılmak suretiyle sanık ...'...

                  UYAP Entegrasyonu