Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Somut olayımızda açılan dava alacak ve tazminat davası olmayıp menfi tespit davası olduğundan arabuluculuk dava şartına tabi değildir. O halde mahkemece eldeki davada arabuluculuğa gidilmesinin zorunlu olmadığı gözönünde bulundurularak yargılama yapılıp bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamıştır. Her ne kadar 6102 sayılı TTK nın 7445 sayılı kanunun 31. Maddesi ile değişik 5/A maddesinde; menfi tespit davaları da arabuluculuk kapsamına alınmış ise de; ilk derece mahkemesi karar tarihinde menfi tespit davalarının 5/A maddesinde arabuluculuk kapsamında olmaması ve 7445 sayılı kanunun 31. Maddesinin yürürlük tarihinin 01/09/2023 tarihi olması nedeniyle TTK nın 5/A maddesinde yapılan değişikliğin somut olayımızda uygulanamayacağı kanaatine varılmıştır....

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : Talep; icra takibinden sonra borçlu olunmadığının tespiti amacıyla açılan menfi tespit davasında ihtiyati tedbir istemine ilişkindir. İstinaf incelemesi HMK 355. madde gereğince istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle ve resen kamu düzenine aykırılık yönünden sınırlı olarak yapılmıştır. İstinaf isteminde bulunan davacı vekilinin itirazları; HMK'nın 209.maddesi gereğince icra takibinden sonra açılan senedin sahte olarak oluşturulduğu iddiasına dayalı menfi tespit davasında tedbir yolu ile takibin durdurulmasına karar verilip verilemeyeceği noktasında toplanmaktadır. Bu konudaki düzenlemeler dikkate alındığında; İİK’nın 72/3.maddesinde;“İcra takibinden sonra açılan menfi tespit davasında ihtiyati tedbir yolu ile tabin durdurulmasına karar verilemez....

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : Talep; icra takibinden sonra borçlu olunmadığının tespiti amacıyla açılan menfi tespit davasında ihtiyati tedbir istemine ilişkindir. İstinaf incelemesi HMK 355. madde gereğince istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle ve resen kamu düzenine aykırılık yönünden sınırlı olarak yapılmıştır. İstinaf isteminde bulunan davacı vekilinin itirazları; HMK'nın 209.maddesi gereğince icra takibinden sonra açılan senedin sahte olarak oluşturulduğu iddiasına dayalı menfi tespit davasında tedbir yolu ile takibin durdurulmasına karar verilip verilemeyeceği noktasında toplanmaktadır. Bu konudaki düzenlemeler dikkate alındığında; İİK’nın 72/3.maddesinde;“İcra takibinden sonra açılan menfi tespit davasında ihtiyati tedbir yolu ile tabin durdurulmasına karar verilemez....

    DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : Talep; icra takibinden sonra borçlu olunmadığının tespiti amacıyla açılan menfi tespit davasında ihtiyati tedbir istemine ilişkindir. İstinaf incelemesi HMK 355. madde gereğince istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle ve resen kamu düzenine aykırılık yönünden sınırlı olarak yapılmıştır. İstinaf isteminde bulunan davacı vekilinin itirazları; HMK'nın 209.maddesi gereğince icra takibinden sonra açılan senedin sahte olarak oluşturulduğu iddiasına dayalı menfi tespit davasında tedbir yolu ile takibin durdurulmasına karar verilip verilemeyeceği noktasında toplanmaktadır. Bu konudaki düzenlemeler dikkate alındığında; İİK’nın 72/3.maddesinde;“İcra takibinden sonra açılan menfi tespit davasında ihtiyati tedbir yolu ile tabin durdurulmasına karar verilemez....

      İNCELEME ve GEREKÇE : Dava, hukuki niteliği itibari ile; İİK 89 maddesine dayalı olarak açılan menfi tespit davasıdır. Dava dosyası mahkememize---------- dosyasında verilen görevsizlik kararı ile gelmiştir .Görevsizlik kararı yasa yoluna başvurulmadan -------- kesinleşmiştir. ----- kararı "....Dava, İİK'nın 89. maddesi kapsamında menfi tespit davasıdır. Taraflar arasında 3. kişi olan davacıya, davalı alacaklının talebiyle İİK'nın 89. maddesine dayalı 3 adet ihbarname gönderildiği ------ süresinde itiraz edildiği anlaşılmıştır. Ancak davacı şirketin icra takip borçlusuna herhangi bir borcu bulunmadığı ileri sürülerek İİK'nın 89/3. maddesi gereğince dava açılmış olup, davacı şirket ile davalı arasında doğrudan bir ticari ilişki bulunmamaktadır....

        Maddesi kapsamında açılan menfi tespit davasından kaynaklanmasına göre, kararın temyiz incelemesi Dairemizin görevi dışındadır. SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın temyiz incelemesini yapmakla görevli Yüksek .... Hukuk Dairesi Başkanlığına gönderilmesine, ........2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....

          ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2023/419 Esas KARAR NO : 2023/533 DAVA : Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 16/06/2023 KARAR TARİHİ : 23/06/2023 Mahkememize tevzi edilen dava dosyasının evrak üzerinde yapılan incelemesi sonrasında; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Yukarıda esas numaralı dava, .... Asliye Ticaret Mahkemesi'nce verilen 19/06/2023 tarih ve 2023/... Esas, 2023/... Karar Sayılı kararla, İİK.nın 72.maddesi kapsamında açılan menfi tespit davası olması nedeniyle genel mahkemelere tevzi edilmek üzere Tevzi bürosuna gönderilmiş ve bunun üzerine dosya mahkememize tevzi edilmiş ise de; Yapılan incelemede, davanın İİK.nın 72.maddesi gereğince menfi tespit istemine ilişkin olduğu; gönderme kararı veren .......

            Köyü 178 ada 1 parsel sayılı 8.663,47 m2 yüzölçümündeki taşınmaz, 1937 tarih 888 ila 893 ve 896 yazım numaralı vergi kayıtları uygulanarak meyve bahçesi niteliği ile kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle ..., 178 ada 2 parsel sayılı 20.580,87 m2 yüzölçümündeki taşınmaz, 1937 tarih 888 ila 893 ve 896 yazım numaralı vergi kayıtları uygulanarak tarla niteliği ile kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle ... ... ... adına tespit edilmiştir. Davacı ..., 178 ada 2 parsel sayılı taşınmazın orman sayılan yerlerden olduğu, Hazine, 178 ada 1 ve 2 parsel sayılı taşınmazların 2/B uygulaması ile Hazine adına orman rejimi dışına çıkarıldıkları iddiası ile ayrı ayrı dava açmışlardır. Mahkemece, 178 ada 2 parsele yönelik açılan dava dosyaları birleştirilerek davanın reddine karar verilmiş, hükmün Hazine tarafından temyizi üzerine Dairemizce bozulmuştur. Hükmüne uyulan Yargıtay 20....

              Her ne kadar dava dilekçesinde; dava İİK’nın 72. maddesi kapsamında genel hükümlere göre açılmış menfi tespit talebine dayandırılmış ise de, davanın hukuki nitelendirmesi hâkime ait olup davanın İİK’nın 89. maddesi kapsamında açıldığı anlaşılmaktadır. İİK’nın 72. maddesinde düzenlenen menfi tespit davası, takip borçlusunun takip alacaklısına karşı açacağı bir dava türü olup, somut olayda davacı takip borçlusu olmadığından, belirtilen kanun hükmünün uygulanması mümkün değildir. Takip kapsamında davacı tarafça yapılmış herhangi bir ödeme bulunmadığından davaya istirdat davası olarak da devam edilemeyeceğine göre, davanın tümden reddine karar verilmesi gerekirken, hukuki nitelendirmede yanılgıya düşülerek genel hükümlere göre açılan menfi tespit davası kapsamında yapılan değerlendirme sonucu davanın kabulüne karar verilmesi doğru olmamış, kararın bozulması gerekmiştir....

                İnceleme, 6100 sayılı HMK’nin 355. maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle sınırlı, ancak kamu düzenine ilişkin nedenler resen göz önünde tutularak yapılmıştır. İİK.nun 72/son maddesinde öngörülen yetki kuralları icra takibinden sonra açılan menfi tespit davalarında uygulanır. İcra takibinden önce açılan menfi tespit davalarında ise; genel yetki kuralları uygulanmaktadır. Takipten önce açılan menfi tespit davalarında, genel ve ilgili yasalarda öngörülen özel yetki kuralları uygulanır. İİK'nun 72/son maddesindeki yetki kuralları, takipten sonra açılan menfi tespit davalarında uygulama yeri bulunan kurallar olup, takipten önce açılan menfi tespit davaları yönünden diğer yetki kurallarını ortadan kaldırmaz. Somut olayda, menfi tespit davası icra takibinden önce açıldığına göre, genel yetki kurallarının uygulanması gerekmektedir....

                  UYAP Entegrasyonu