- K A R A R - Dava, İİK.' nun 72. maddesine dayalı menfi tespit davası olup, davacı aleyhine girişilen icra takibinden dolayı borçlu bulunulmadığının tespiti istemine ilişkindir. Kural olarak, menfi tespit davalarında ispat külfeti alacaklıdadır. Somut olayda, davalı delil olarak dayandığı banka havale dekontlarında ve çeklerde görünen ödemeleri davacıya sipariş ettiği mal karşılığında avans olarak gönderdiğini savunmuş, davacı ise, havale yoluyla yapılan ödemelerin mevcut bir borcun tediyesi amacıyla gerçekleştiğini ve bu nedenle borcu bulunmadığını ileri sürmüştür. Bu durumda somut olayda ispat külfeti davalıda olup, havale ve çeklerin avans olarak gönderildiği ve karşılığında mal teslim edilmediği yolundaki savunmanın davalı tarafça yazılı delille kanıtlanması gerekmektedir....
Şahıs Tarafından Açılan Menfi Tespit DAVA TARİHİ : 26/02/2018 KARAR TARİHİ : 12/02/2021 GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 11/03/2021 Mahkememizde görülmekte olan 3. Şahıs Tarafından Açılan Menfi Tespit davasının yapılan açık yargılaması sonunda, DAVA: Davacı vekili, davacının ... Dairesi'nin ... sayılı icra dosyasında gönderilen haciz ihbarnamesi ile takip borçlusu ...'e borçlu olduğu iddia edilmiş olup, gönderilen haciz ihbarnamesi tebliğinin usulsüz olduğu bu nedenle İcra Mahkemesine dava açıldığı gibi davacının takip borçlusuna borcu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. CEVAP: Davalı vekili, davalı şirketin icra takibi alacaklısı olup, davalının haciz ihbarnamelerine süresinde yanıt vermeyerek borçlu durumda olduğunu ileri sürerek davanın reddini istemiştir. DELİLLER: -İcra Dosyası -İcra Mahkemesi kararı DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, İİK 89/3 maddesine göre açılan menfi tespit istemine ilişkindir. ......
Öncelikle çözümlenmesi gereken uyuşmazlık davanın nitelendirilmesi, başka bir anlatımla davanın 2004 sayılı İİK m. 72 hükmü kapsamında genel menfî tespit davası mı yoksa m. 89/3 kapsamında bir menfi tespit davası mı olduğu ve bu nitelendirmeye bağlı olarak davaya bakma görevinin hangi mahkemeye ait olduğu hususlarının açıklığa kavuşturulması gereklidir. Maddi vakaları anlatmak taraflara, hukuki nitelendirme ise hakime aittir. İİK 72. madde düzenlemesinin maddi anlamda takip borçlularını kapsadığı, davacının maddi hukuk bakımından takip borçlusu sıfatına sahip olmadığı, davanın 2004 Sayılı İcra ve İflas Kanununun 72. maddesine göre açılmış bir menfi tespit olamayacağı, zira ortada davacı aleyhine başlatılan bir icra takibi olmadığı, davacının İİK 72'e göre dava açma hakkı bulunmadığı, İİK 72'inci maddesinde tanımlanan menfi tespit davasının bu nedenle şartlarının oluşmadığı, İİK 72. maddenin takipteki tüm şahıslar yönünden düzenlendiğinin kabul edilmesi halinde, 3....
Şahıs Tarafından Açılan Menfi Tespit Taraflar arasındaki davada İstanbul 34. Asliye Hukuk Mahkemesi ile İstanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R: İstanbul 34. Asliye Hukuk Mahkemesince, "...Dava İ.İ.K.’nun 89/III maddesine istinaden gönderilen haciz ihbarnamesi nedeniyle ihbarnameye muhatap olan üçüncü kişi tarafından açılan menfi tespit davasıdır.İhbarnamenin gönderildiği takip, davalı alacaklı ... tarafından, takip borçlusuna karşı kambiyo senedine istinaden yapılmış bir takiptir. Bu itibarla ticari iş niteliğindeki takip dosyasından gönderilen ihbarnameye karşı açılan menfi tespit davasının TTK'nın 4/1-a ve 5/1 maddeleri gereğince, mutlak ticari dava niteliğindeki uyuşmazlığın ticaret mahkemesi tarafından çözümlenmesi gerektiği..." gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. İstanbul 5....
l - MADDİ OLAY: İİK. 89. maddesine göre gönderilen ikinci haciz ihbarnamesi üzerine ilk önce icra Tetkik Mercii'nde süresinde açılan menfi tespit davasının görevsizlik kararıyla kendisine intikal ettirilen Sulh Hukuk Mahkemesince "icra Tetkik Mercii'nin mahkeme olmadığından ötürü açılan dava için öngörülen hak düşürücü sürenin kesilemeyeceği" gerekçesiyle istemin reddine karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir. II- YASAL DAYANAK: Birinci haciz ihbarnamesine yedi gün içinde itiraz etmemiş ve bu nedenle borç zimmetinde sayılmış olan kişi, borçlunun kendisinde böyle bir alacağı yok ise, zimmetinde sayılan bu borcu ödemekten kurtulmak için (ikinci haciz ihbarnamesinin tebliğinden itibaren) yedi gün içinde mahkemede menfi tespit davası açabilir (İİK. mad. 89/111) Menfi tespit davası için görevli mahkeme, davacının zimmetinde sayılan borç miktarına göre, genel mahkemelerdir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Tarih ve numarası yukarıda yazılı hükmün incelenmesi sırasında Özel Daireler arasında meydana gelen görev uyuşmazlığının giderilmesi istenilmekle, 2797 sayılı Yasa uyarınca toplanan Başkanlar Kurulu'nca dairelerin görevsizlik kararlarıyla dava dosyası incelenerek gereği görüşüldü: Dava, İİK. m.89 dayalı menfi tespit isteminden kaynaklanmaktadır. Uyuşmazlığın bu niteliği itibariyle hükmün temyiz inceleme görevi 4.Hukuk Dairesine aittir. S O N U Ç : 4.Hukuk Dairesinin görevsizlik kararının KALDIRILMASINA, dosyanın bu daireye gönderilmesine, 27.03.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 16/03/2021 NUMARASI : 2018/327 ESAS 2021/111 KARAR DAVA KONUSU : Menfi Tespit (İİK 89/3 maddesine Dayalı) KARAR : Adana 6....
Dava, davacı tarafça icra dosyasında hakkında çıkartılan 89.haciz ihbarnamelerine dayalı borçlu olmadığının tespitine yönelik menfi tespit talebi, bu kabul edilmediği takdirde İİK 72.mad dayalı menfi tespit talebine ilişkindir....
Hukuk Dairesi 2012/893 E. , 2012/1026 K."İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 10/03/2009 gününde verilen dilekçe ile menfi tespit istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın süre yönünden reddine dair verilen 16/06/2009 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Mahkeme kararı, davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiştir. Temyiz giderlerinin karşılanması için mahkemece çıkartılan muhtıra, 18/04/2011 gününde tebliğ edilmiş olup; süre sonu ise 25/04/2011 tarihidir. Davacı taraf, bu tarihten sonra ve 17/05/2011 gününde temyiz giderlerini yatırmıştır. Açıklanan nedenle, temyiz dilekçesinin süresinde olmadığının kabulü ile temyiz isteminin reddine karar verilmesi gerekmiştir....
Hukuk Dairesi 2014/893 E. , 2014/1048 K."İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Dosya içeriğine, temyizin kapsamına, uyuşmazlığın Noterlik Kanunu'nun 169. maddesine dayalı kusursuz sorumluluğa ilişkin bulunmasına göre, temyiz inceleme görevi Yargıtay Yasası’nın 14. maddesi ve Başkanlar Kurulu kararı uyarınca Yargıtay 3. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ: Açıklanan nedenlerle, temyiz itirazlarının incelenmesi için dosyanın Yargıtay 3. Hukuk Dairesi Başkanlığına gönderilmesine 28/01/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....