Mahkemece, davacının takibe konu senedin teminat amaçlı verildiğini ispat etmesi gerekirken bu hususta bir delil ibraz edemediği, alınan bilirkişi raporuna göre takibe konu senetlerin tanzim ve vade tarihlerinde tahrifat yapıldığı tespit edilmişse de bu hususun senetlerin geçerliliğini etkilemediği sadece senetlerin kambiyo senedi olarak takibe konulmasının önünü kapatacağı bu nedenlerle davacının takibe konu senetler nedeniyle borçlu olduğunun kabulü gerektiği gerekçesiyle davanın reddine, alacak likit olduğundan %40 icra inkar tazminatına karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1- Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere ve özellikle davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddine, 2- Dava, İİK 72. maddesine dayalı olarak açılmış olan menfi tespit davasıdır....
İİK 89. maddesi uyarınca 1. ve 2. haciz ihbarnamelerine 7 gün içerisinde itiraz edilmemesi sebebiyle borç zimmetinde sayılan üçüncü kişi İİK 89/3. maddesi gereğince 3. haciz ihbarnamesine karşı 15 günlük süre içinde menfi tespit davası açtığı takdirde bu davada üçüncü kişi takip borçlusuna borçlu olmadığını ispata yarar delil ve bilgileri açmış olduğu Menfi tespit davasın sunmak zorundadır." Mahkememizce yapılan yargılama, yukarıda izah edilen nedenler, tarafların talep ve beyanları, celp edilen yazı cevapları, Kemer İcra Müdürlüğünün ... sayılı dosyası ile dosyamız bir bütün olarak birlikte değerlendirildiğinde; Uyuşmazlık Konusunun Kemer İcra Müdürlüğünün ... sayılı esas sayılı dosyasından ile bağlantdılı olarak İİK 89/3 maddesinden kaynaklı Menfi tespit davasıdır....
Mahkemece de bu husus belirtildiği halde, itirazın iptali davası açılması beklenmeden davacı borçlunun zamanaşımına dayalı olarak menfi tespit davası açabileceği kabul edilerek, davanın zamanaşımının gerçekleştiğinden kabulü ile davacının borçlu olmadığının tespitine karar verilmiş ise de, bu gerekçe yerinde değildir. İcra takibine karşı zamanaşımı def'inde bulunulmadığından artık zamanaşımına dayalı olarak menfi tespit davası açılamaz. Davacı zamanaşımı iddiası yanında faturaların tebliğ edilmediğini ve davalıya borçlu olmadığını da ileri sürmüş olup, mahkemece bu iddiaların araştırılıp değerlendirilmeden sırf zamanaşımı nedeniyle menfi tespit davasının kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiş, eksik inceleme nedeniyle kararın bozulması gerekmiştir....
Dava, İİK m. 72. maddesine göre açılan menfi tespit davasıdır. Menfi tespit davasında davacı borçlunun borçlu olmadığı miktar hüküm fıkrasında açıkça gösterilerek menfi tespit hükmü kurulur. Diğer yandan taraflar, 2003/1824 sayılı takibe ilişkin olarak borcu 30.06.2003 tarihli protokol ile belirlemişler ve borcun ödenmesini takvime bağlamışlardır. Bu durumda mahkemece, protokole bağlanan borcun ödenip ödenmediği konusunda protokol hükümleri gözetilerek bilirkişi incelemesi yapılması ve davacının borçlu olmadığı miktarın saptanması gerekirken yazılı şekilde olumlu tespit davası şeklinde hüküm kurulması doğru görülmemiştir. SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenle hükmün davalı yararına BOZULMASINA, bozma nedenine göre davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına peşin harcın istek halinde iadesine, 10/02/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Dava, İİK. 72.maddesine dayalı olarak açılmış olan menfi tespit davasıdır. Dava konusu takibin dayanağı çek 104.000,00 TL bedeli olup alacaklı davalı, çek tazminatı, komisyon ve ticari faizini de eklemek suretiyle 17.11.2011 tarihinde 49.642,00 TL üzerinden icra takibine başlamış ve takip talepnamesinde 16.11.2012 tarihinde yapılan toplam 60.000,00 TL’nin düşüldüğünü belirtmiştir. Davacı yanda çeke karşılık takip öncesi ödeme yapıldığını bildirdiğine göre, takip tarihi itibariyle davalının alacak miktarı tespit edilip yapılan ödemeler dikkate alınarak talepnamede ve fazla bir istemin bulunup bulunmadığı belirlendikten sonra fazla istem var ise bu yönde menfi tespit hükmü gerekir. Şayet takipten sonra da ödemeler var ise bu durumda dava tarihi itibariyle alacak borç miktarı belirlenerek, yine menfi tespit hükmü kurulması gerekir, açıklanan bu hususlar gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir....
İİK 89. maddesindeki haciz ihbarnamesi üzerine açılan menfi tespit davalarında görevli mahkeme genel mahkemelerdir. Somut olayda, taraflar arasında doğrudan bir ticari ilişki bulunmadığı gibi uyuşmazlık, davalı alacaklı tarafından başlatılan icra takibinde çıkarılan haciz ihbarnameleri nedeniyle borçtan davacının sorumlu olup olmadığının tespitine ilişkindir. 01.10.2011 tarihinden sonra açılan menfi tespit davaları için görevli mahkeme, HMK'nın 2. maddesi uyarınca Asliye Hukuk Mahkemesidir. İİK 89. maddesindeki özel düzenleme ile İİK 72. maddesindeki menfi tespit davasına ilişkin genel düzenleme gözetildiğinde genel düzenleme hükmünün İİK 89. maddesini işlevsiz bırakacak biçimde uygulanamayacağı da açıktır....
nın 89. maddesindeki haciz ihbarnamesi üzerine açılan menfi tespit davalarında görevli mahkeme genel mahkemelerdir. (Antalya Bölge Adliye Mahkemesi ... Hukuk Dairesi Başkanlığı'nın ... Esas ve ... Karar sayılı ilamı) Somut olayda, taraflar arasında doğrudan bir ticari ilişki bulunmadığı gibi uyuşmazlık, davalı alacaklı tarafından başlatılan icra takibinde çıkarılan haciz ihbarnameleri nedeniyle borçtan davacının sorumlu olup olmadığının tespitine ilişkindir. ... tarihinden sonra açılan menfi tespit davaları için görevli mahkeme, HMK'nın 2. maddesi uyarınca Asliye Hukuk Mahkemesidir. İİK. 'nın 89. maddesindeki özel düzenleme ile İİK.'nın 72. maddesindeki menfi tespit davasına ilişkin genel düzenleme gözetildiğinde genel düzenleme hükmünün İİK.'nın 89. maddesini işlevsiz bırakacak biçimde uygulanamayacağı da açıktır....
Bu fıkraya göre açılacak menfi tespit davaları maktu harca tabidir." şeklinde düzenlendiği, İİK'nın 89. Maddesine dayalı olarak açılan menfi tespit davasında 2004 Sayılı İİK'nın 72. maddesi uyarınca tedbir kararı verilemeyeceği, ihtiyati tedbir ve icranın durdurulması taleplerinin ilgili icra müdürlüğüne yapılması gerektiği, HMK’nın 390/3....
Davanın 15/06/2022 tarihinde açıldığı, icra takibinin 24/06/2022 tarihinde başlatıldığı,dolayısıyla menfi tespite ilişkin davanın açıldığı tarih itibarıyla icra takibinin bulunmadığı gözetildiğinde , İİK 72/2.madde kapsamında davacının talebinin değerlendirilmesi gereklidir.Yani dava tarihinde davacı hakkında icra takibi bulunmadığı açıktır. Dava,İİK 72/2. maddesine dayalı olarak açılan menfi tesbit talebine ilişkindir. İİK.nun 72/2 maddesinde " İcra takibinden önce açılan menfi tesbit davasına bakan mahkeme, talep üzerine alacağın yüzde onbeşinden aşağı olmamak üzere gösterilecek teminat mukabilinde, icra takibinin durdurulması hakkında ihtiyati tedbir kararı verebilir " şeklindeki özel düzenleme sebebiyle, davacı hakkında bu fatura borcu sebebiyle açılması muhtemel icra takipleri yönünden takibin durdurulması/takip yapılmamasına yönelik tedbir kararı verilmesi gerektiği açıktır....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2022/293 Esas KARAR NO : 2022/824 DAVA : Menfi Tespit (İİK madde 89/3'e dayalı) DAVA TARİHİ : 27/04/2022 KARAR TARİHİ : 14/12/2022 Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (İİK madde 89/3'e dayalı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı takip borçlusu ... Ltd. Şti. aleyhine ilamsız icra takibine başlanıldığını, ve dosya alacaklısı tarafından müvekkiline 89/1 haciz ihbarnamesi gönderdiğini, süresinde itiraz edilmemesi üzerine ikinci ihbarname tebliğ edildiğini, müvekkilinin gerek takip borçlusu ... Ltd. Şti.’ne ve gerekse dosya alacaklısına söz edildiği gibi bir borcu bulunmadığını ileri sürerek İİK 89/3. maddesinde belirtilen sürede müvekkilinin takip borçlusuna borçlu olmadığının tespitine, bu nedenle müvekkilinin davalılara borçlu olmadığının tespitine, %20 kötü niyet tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı ... TİCL....