İcra Müdürlüğü 2006/15918 sayılı takibe, 90.000 TL bedelli bononun ise Antalya 2. İcra Müdürlüğü'nün 2006/5781 sayılı icra takibine konu edildiğini, davalıdan 96.471,00 TL'lik inşaat malzemesi satın alındığını, aslında tüm alışveriş karşılığı verilen senetlerin 90.000 TL bedelli bonoda toplandığını (ödenmeyen her bono bedeli diğer bono içine katılarak tekrar bono verildiğini), 25000 TL'lik bononun mükerrer takibe konu yapıldığını, her iki icra takibinde de Kooperatifler Kanununa aykırı faiz sözleşmelerine dayalı olarak haksız faiz talebinde bulunulduğunu ileri sürerek 20.10.2004 tanzim 12.12.2004 vadeli 3842,25 TL ve 25.01.2005 tediye tarihli 1.200,00 TL bedelli 2 adet bono nedeniyle müvekkili kooperatifin borçlu olmadığının tespitine, Antalya 4. İcra Müdürlüğü'nün 2006/15918 sayılı takibe konu 25.000 TL bedelli bono yönünden borçlu olunmadığının tespiti ile geçersiz faiz sözleşmesi ile bono ve takibin iptaline, Antalya 2....
Davacı, icra takibinde istenen asıl alacağın 40.000 TL lik kısmından ve işlemiş faizden dolayı borçlu olunmadığının tespitini istemiş, bu miktar üzerinden de harç yatırmasına rağmen, mahkemece yapılan yargılama sonucunda davacının icra takibinde istenen alacağın tamamından borçlu olmadığının tespiti şeklinde hüküm kurulmuş olması talep aşımı olup (HUMK 74) HMK’nun 26. maddesindeki talebe bağlılık ilkesine aykırılık teşkil edeceğinden hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir. Öte yandan İİK.nun 72/5.maddesi gereğince dava borçlu lehine hükme bağlanır ve borçluyu menfi tespit davası açmaya zorlayan takibin haksız ve kötüniyetli olduğu anlaşılırsa talep halinde alacaklı aleyhine tazminata hükmedilir....
Davalı vekili müvekkilinin ciro yolu ile hamil olduğunu, davacının menfi tespit davasındaki muhatabının müvekkili olmadığını protesto edilmeme olayının takip hukukunu ilgilendirdiğini belirterek davanın reddini istemiştir. Yargılama sırasında davalı vekili reddi hakim talebinde bulunmuş ise de, red talebi reddedilmiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonucunda alacağın ... olmadığının saptandığı gerekçesiyle davacının borçlu olmadığının tespitine, %40 kötüniyet tazminatının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-Taraflar arasındaki uyuşmazlık takibe konu edilen bonolarla borçlu olunmadığının tespiti istemine ilişkindir. Kural olarak alacak iddiasında bulunan bu alacağını kanıtlamak durumundadır. Somut olayda davacının bonoları ciro eden lehtar, davalının ise ciro yolu ile bonoları iktisap eden hamil konumunda olup davacı ile davalı arasında başka ciranta vardır....
Davalı vekili, dava konusu taşınmaz üzerindeki ipoteğin terkin edildiğini, icra takibinde de taşınmaz üzerinde işlem yapılmadığını, bu nedenle davacının dava açmakta hukuki yararının bulunmadığını belirterek davanın reddine ve %20 tazminata karar verilmesini istemiştir. Mahkemece toplanan deliller sonucunda, davalının davacı aleyhinde başlattığı icra takibinden feragat ettiği, davanın konusunun kalmadığı, dava açılmasına neden olan davalı aleyhine yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmedildiği gerekçesiyle davanın konusuz kalması nedeniyle uyuşmazlık hakkında esas yönünden karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir. Dava, icra takibinden dolayı borçlu olunmadığının tespiti istemine ilişkindir....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2023/293 KARAR NO : 2024/198 DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 05/04/2023 KARAR TARİHİ : 14/03/2024 Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA:Davacı taraf vekili duruşmada tekrar ettiği dava dilekçesi ile özetle; alacaklı tarafından müvekkilinin aleyhine yapılan icra takibinde İzmir .... İcra Müdürlüğünün ......
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, davalının müvekkili aleyhine yaptığı icra takibinde dayandığı muhtelif vade tarihli her biri 1.000 TL bedelli 4 adet senetteki borçlu imzasının müvekkilinin eli ürünü olmadığını ileri sürerek senetlerden dolayı davalıya borçlu olunmadığının tespitine, takibin iptaline, %40 tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davacının müvekkilinden aldığı mallara karşılık davaya konu senetleri verdiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir....
İcra Müdürlüğü’nün 2014/7182 sayılı dosyasına dayanak bonoda borçlunun Özkaplanlar Otomotiv İnş. Taş. Ltd. Şti. olduğu, davacının dava konusu bonoda ve takipte imza ve sıfatının bulunmadığı, davanın borçlu şirketi temsilen yetkilisi tarafından açılması gerektiği gerekçesiyle davanın aktif husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmiş, hükme karşı davacı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. Bölge Adliye Mahkemesince; davacının menfi tespit talebinde bulunduğu icra takibinde borçlu olarak gözükmediği, takibe dayanak bonoda Özkaplanlar Ltd....
Mahkemece, ipotek resmi senedine konu olan borcun 13 adet çekle ödenmiş olduğunun “iptal kaşeli” çek fotokopileri ve gelen banka yazı cevaplarından anlaşıldığı, takip dayanağı olan çeklerin ödenmiş olması nedeniyle konusuz kalan ipotek resmi senedine istinaden yapılan icra takiplerinin icra hukuk mahkemesince iptal edildiği, bu doğrultuda dava konusu ilamsız takibin de dayanağı olan çekler ödenmiş olduğundan davanın kabulü ile Gaziantep 2.İcra Müdürlüğü’nün 2011/3694 Esas numaralı dosyasındaki icra takibinden dolayı davacının borçlu olmadığının tespitine (dava konusu edilen 100.000 TL.için), ipoteğin kaldırılmasına karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, Gaziantep 2.İcra Müdürlüğü’nün 2011/3694 Esas sayılı ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla başlatılan takip nedeniyle borçlu olunmadığının tespiti ile ipoteklerin fekki istemine ilişkindir....
Mahkemece, yapılan yargılama ve bilirkişi raporuna göre, davacı her ne kadar takip borcunun tamamını ödediğini ileri sürmüş ise de davalı bankanın 3.290,90 TL alacağının bulunduğu, banka tarafından ödemeler mahsup edilmeksizin borcun tamamı üzerinden takibin yenilendiği anlaşıldığından davacının borcu aşan kısım yönünden menfi tespit isteminde haklı, bankanın kötüniyetli olduğu gerekçeleriyle, davanın kısmen kabulüne, davacının Fethiye 1.İcra Müdürlüğü'nün 2009/5051 sayılı dosyası nedeniyle, davalıya 18.966,95 TL borçlu olmadığının tespitine, kabul edilen alacak üzerinden %20 oranında hesaplanacak icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir. Davacı, aleyhine başlatılan icra takibinde, 12.404,65 TL borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece, yargılama sonunda davanın kısmen kabulüne, davacının 18.965,95 TL borçlu olmadığının tespitine karar verilmiştir....
Sözleşmede teminatın iadesi koşulu olarak düzenlenen bu husus araştırılmaksızın teminatın iadesi koşulunun gerçekleştiği kabul edilerek borçlu olunmadığının tespitine dair yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmadığından hükmün bozulması gerekmiştir. 3-Mahkemece kabul edilen menfi tespit talebi yanında haksız takip nedeniyle %40 oranında kötüniyet tazminatına hükmedilmiştir. İcra İflas Kanunu 72/5. maddeye göre borçluyu menfi tespit davası açmaya zorlayan takibin haksız ve kötü niyetli olduğu anlaşılırşa, talebi üzerine, borçlunun dava sebebi ile uğradığı zararın da alacaklıdan tahsiline karar verilir. Takdir edilecek zarar, haksızlığı anlaşılan takip konusu alacağın %40'dan aşağı olamaz. Bu oran dava tarihinden sonra yapılan yasa değişikliği ile %20 oranına indirilmiş ise de dava tarihine göre önceki hükümler uygulanacağından %40 oranı geçerlidir....