Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

-TL lik çekleri teslim almasına rağmen ve tüm uyarılara rağmen sorumluluklarını yerine getirmediğini, elinde bulunan çekleri iade edeceğini bildirdiğini fakat teslim etmediğini, bu arada davalı ...'un elindeki çeklerin bir kısmını faktoring şirketlerine kırdırdığını, bir kısım çekleri ise bankalara rehin olarak verdiğini, davalı ...'...

    Ltd Şti.’nin, davacıya dava konusu çeklerin verilme sebebi olan yükümlülüklerini ifa edemediklerinden söz konusu çekten dolayı alacağı olmadığına ilişkin belge verdiğini, çekin iadesi istendiğinde ise çekleri kredilere teminat olarak bankaya verdiklerini ve bankadan geri alamadıklarının bildirildiğini, davalı banka ile yapılan görüşmeler sonucu çeklerin iadesi için olumsuz yanıt verildiğini, davalı bankanın diğer davalıdan çeki rehin cirosu ile aldığını, çekte rehin cirosunun geçersiz olduğunu bu sebeple bankanın yetkili hamil sayılmayacağını ileri sürerek, çekten dolayı davalılara borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı ... Dizayn Mob. Rek. İnş. Taah. Dayn. Tük. Malları Gıda Tem. Tic. ve Paz. İth. İhr. Ltd....

      Mahkemece, davacının sorumluluğunun ipoteğe konu taşınmaz bedeli ile sınırlı olduğu, davacının diğer taşınmazlarına konulan hacizlerin ve alınan rehin açığı belgesi uyarınca icra müdürlüğünce yapılan işlemlerin usulsüz olduğu, davacının taşınmazları üzerindeki hacizlerin halen durduğu, geçici rehin açığı belgesinin geçerliliğinin devam ettiği, davacının bu davayı açmakta hukuki yararının bulunduğu,davacının satışı gerçekleşen taşınmaz haricinde sorumluluğunun olmadığı gerekçesiyle davanın kabulü ile davacının davalı tarafa Seydişehir İcra Müdürlüğü’nün 2011/659 Esas sayılı dosyasındaki 87.571,71 TL ve ferileri yönünden borçlu olmadığının tespitine, kötü niyet tazminatı talebinin reddine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir....

        "İçtihat Metni"Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi - K A R A R - Uyuşmazlık taraflar arasında düzenlenen Otomotiv Ürünleri Kredisi ve Rehin Sözleşmesi’nden kaynaklanmakta olup, davacı kredi alan davalı ise kredi veren durumundadır. Taraflar arasında alım satım sözleşmesi bulunmamaktadır. Alım satım, davacı ile dava dışı ... Otomotiv ve Yatırım Pazarlama A.Ş.arasında gerçekleşmiştir. Somut olayda davacı krediyi erken ödeme talebinde bulunmuş ve borcun erken kapatılması nedeniyle faiz ve komisyon indiriminden doğan alacak istemiyle bu davayı açmıştır. Dava, itirazın iptali ve menfi tespit niteliğinde değildir. Hal böyle olunca kararın temyiz incelemesi Yüksek 11.Hukuk Dairesi’nin görevi dahilindedir. Ancak dava dosyası Yüksek 15.ve 13. Hukuk Daireleri’nin görevsizlik kararları üzerine Dairemize geldiğinden görevli Dairenin Hukuk Daireleri Başkanlar Kurulunca belirlenmesi gerekmektedir....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - KARAR - Davacı vekili, dava dışı şirkete davacı tarafından verilen çeklerden dolayı davacının borçlu olmadığının tespitine karar verildiği, dava dışı şirket tarafından kredi teminatı olarak davalı bankaya verilen çeklerin rehin cirosu ile verildiği, rehin cirosu olmasa dahi tahsil cirosu ile verildiğinin kabûlü gerektiğinden bahisle dava konusu çeklerden dolayı davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Mahkemece, "Bu konuda mahkememiz veznesine ipotek bedeli depo edilmiş ve sonuç olarak bu suretle araç üzerindeki rehin şerhinin kaldırılmasına karar vermek gerekmiş" şeklinde gerekçe oluşturulmuş ise de hüküm fıkrasında "Davacının davacı şirkete ait ...plakalı araç üzerindeki rehinlidir şerhinin kaldırılmasına ilişkin talebinin reddine" karar verilmiş olup, hüküm ile gerekçe arasındaki bu çelişki nedeniyle HUMK’un 381. ve 388 (HMK’nın 294 ve 297/1) maddeleri uyarınca hükmün bozulmasına karar vermek gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenle hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 07/06/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 01.07.2008 gününde verilen dilekçe ile beyanlar hanesindeki kaydın terkini ve tazminat istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; belirtmenin terkinine, tazminat isteminin reddine dair verilen 09.02.2010 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili ve davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, 1090 ada 11 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydının beyanlar hanesindeki “Devri yapılamaz, ipotek, haciz, irtifak hakkı, rehin, teminat ve sair mülkiyeti kısıtlayıcı hak ve şerh tesis edilemez” belirtmesinin terkini ve şerhin varlığı sebebiyle uğranılan zararın tahsili istemleriyle açılmıştır....

                CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davalı bankanın çeki ciro ile devraldığını, menfi tespit davasının tarafı olmadığını, kötü niyetinin bulunmadığını ileri sürerek davanın reddini talep etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece takip alacaklısının menfi tespit davasının tarafı olmadığı, verilen kararın alacaklıyı bağlamadığı, alacaklının kötüniyetli hareket ettiğinin dosya kapsamında anlaşılmadığı, takip başlatılmasında hukuka aykırılık görülmediği gerekçesiyle şikayetin reddine ve davacının %20 oranında tazminata mahkum edilmesine karar verilmiştir....

                Bu nedenle işbu takip yönünden kurulan hükümde sonucu itibariyle bir isabetsizlik yok ise de, aynı icra müdürlüğünün 2008/2636 sayılı takip dosyası ile yapılan ilamsız takibin borçlu ve kefiller aleyhine yapılması mümkündür. Hal böyle olunca mahkemece, 2008/2636 Esas sayılı ilamsız icra takibine konu kredi borcunun ödenip ödenmediği üzerinde durulup, anılan icra dosyasına yönelik olarak açılan menfi tespit davası hakkında yeterli inceleme ve araştırma yapılarak hüküm kurulması gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulmasında isabet görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenle hükmün temyiz eden davalı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 05.06.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                  Asliye Hukuk Mahkemesi ise, uyuşmazlığın genel kredi ve teminat sözleşmesi ile menkul kıymetler ve mevduat rehin sözleşmesinden dolayı dava dışı şirketten bankanın alacaklı olup olmadığı konusuna ilişkin olduğunu belirterek görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. 6183 Sayılı Yasa'nın 79/4.maddesinde " Herhangi bir nedenle itiraz süresinin geçirilmesi halinde üçüncü şahıs, haciz bildirisinin tebliğinden itibaren bir yıl içinde genel mahkemelerde menfi tespit davası açmak ve haciz bildirisinin tebliğ edildiği tarih itibarıyla amme borçlusunaborçlu olmadığını veya malın elinde bulunmadığını ispat etmek zorundadır. Menfi tespit davası açılması halinde mahkemece bu Kanunun 10 uncu maddesinde sayılan türden teminat karşılığında takip işlemlerinin durdurulmasına karar verilebilir. Teminat, alacaklı tahsil dairesine verilir ve haciz varakasına dayanılarak haczedilir....

                    UYAP Entegrasyonu