Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İcra Müdürlüğünün 2016/6288 sayılı dosyasına istinaden davalıya borcunun olamayacağı anlaşılmakla, dosya kapsamındaki yazı, belge ve bilgilere, İlk Derece Mahkemesi kararının gerekçesinde dayanılan delillerle, delillerin tartışılması sonucu maddi olay ve hukuki değerlendirmede usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğunun anlaşılmasına göre davalı vekilinin bu yöndeki istinaf talebinin reddi gerekmektedir. Ancak Dava, İİK m. 89/3 uyarınca menfi tespit istemine ilişkindir. Genel mahkemede açılan menfi tespit davasında icra müdürü tarafından çıkartılan haciz ihbarnamelerinin iptaline karar verilemeyecektir. Davacının, icra müdürünün bu işlemini şikayet yoluyla İcra Mahkemesinden iptalini talep etmesi gerekir. (Yarg. 4. HD. ESAS NO : 2013/17711- KARAR NO : 2014/12806 )....

Dairemiz ile Yargıtay Özel Dairesi arasındaki uyuşmazlık; çekin arka yüzünde görünüşte beyaz ciro olduğu halde davalılar lehtar ve hamil arasındaki teminat / rehin ilişkisinin bu ilişkiye yabancı davacı keşideci tarafından ileri sürülüp sürülemeyeceği, rehin cirosu kabul edilse dahi 5941 Sayılı Çek Kanunu Geçici 3/5. maddesindeki özel düzenleme ve süregelen uygulama karşısında çekteki rehin cirosunun artık geçersiz sayılmasının gerekip gerekmeyeceği konularında toplanmaktadır. Kanun koyucu çekte temlik ve tahsil cirolarını açıkça kabul etmekle birlikte, rehin cirosuna izin vermemiştir. Gerçekten poliçe ile ilgili hangi hükümlerin çek hakkında da uygulanacağını gösteren TTK’nın 818. maddesindeki yollama listesinde, rehin cirosuna ilişkin TTK’nın 689. maddesi sayılmamıştır. Bu nedenle bir çekin rehin cirosu ile devri mümkün değildir. Çekte rehin cirosuna cevaz verilmemesinin nedeni, çekin bir ödeme aracı olmasıdır....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, davalı banka tarafından kredi borçları bulunduğu yönünde ihtarnameler gönderilmesi üzerine müvekkilinin ilgili banka şubesine gittiğinde müvekkili adına sahte imzalar atılarak kredi sözleşmeleri akdedilmek suretiyle krediler çekildiğinin anlaşıldığını, ayrıca müvekkiline ait ticari aracın ruhsatına rehin şerhi de işlendiğini, oysa müvekkilinin bankadan kredi çekmediği gibi sözleşme de imzalamadığını belirterek fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla kredi sözleşmelerinden dolayı müvekkilinin davalıya borçlu olmadığının tespitine, kredi sözleşmelerinin iptaline ve trafik kaydına konulan rehnin kaldırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tespit davasının bozma kararına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, müvekkilinin oğlu ...’a bir dükkan ile sınırlı olmak üzere ipotek devri için vekaletname verdiğini ve 17.03.2006 tarihinde davalı yararına ipotek senedi düzenlediğini davalının ipotekle takibe başladığını, taşınmazın satılarak paraya çevirdiğini, ancak davalının rehin açığı belgesi alarak takibe devam ettiğini, müvekkilinin yükümlülüğünün ipotek verdiği taşınmazla sınırlı olduğunu ileri sürerek, borçlu olunmadığının tespitini talep ve dava etmiştir....

        "İçtihat Metni"Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi Tarih : 09.09.2009 Nosu : 3-481 Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, davalı bankanın elinde bulunan 03.11.2008 tarihli çekteki imzanın müvekkiline ait olmadığını iddia ederek borçlu olmadıklarının tespitini talep ve dava etmiştir. Davalı savunmasında, dava konusu çekin dava dışı ... Ltd.Şti.tarafından kullanılan kredinin teminatını teşkil etmek üzere bankaya ciro yolu ile verildiğini beyan ederek davanın reddini istemiştir. Mahkemece, çekin rehin cirosu ile devrinin mümkün olmadığı ve davalının çeki elinde bulundurma nedenini ispat edemediği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir. Dava konusu çekin keşidecisi davacı lehdarı ......

          Noterliğinin 08/06/2017 tarih ve 14994 yevmiye nolu Rehin sözleşmesi ile davalı lehine tesis edilen rehin nedeni ile borçlu olmadığının tespitine ve rehinin kesin olarak kaldırılmasına, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

          Dosyanın gönderildiği İzmir 4.Asliye Ticaret Mahkemesince ise, rehin sözleşmesinin taraflarının tacir olmadığı, mutlak ticari dava olmadığı, davanın TMK'nın 962-969 maddeleri arasındaki ödünç verme ile ilgili hususlar kapsamında değerlendirilmesi gerektiği, mutlak ticari dava olmadığı gerekçesi ile karşı görevsizlik kararı verilmiştir. Somut olayda; Dava, haricen tekne satışından kaynaklanan menfi tesbit istemine ilişkindir. Tarafların sıfatı, satış ve mal gözetildiğinde dava ticari nitelikte değildir. Uyuşmazlığın asliye hukuk mahkemesince görülüp sonuçlandırılması gerekir....

            İpotek tesisi için rehin edilecek taşınmaz maliki ile alacaklı arasındaki anlaşmanın (rehin sözleşmesi) bulunması ve rehin sözleşmesinin Türk Medeni Kanununun 856. maddesi gereğince tapu siciline tescil edilmesi gerekir. Alacak sona erdiği halde alacaklı, terkin taahhüdünü iradesiyle yerine getirmezse, taşınmaz maliki ipoteğin fekkini (kaldırılmasını) dava yolu ile isteyebilir. Somut olayda; Dava konusu 263 ada 1 parsel ve 263 ada 12 parsel sayılı taşınmazların tapu kaydında 16.04.1945 tarihli 27 yevmiye numaralı birinci derece kanuni ipotek şerhi mevcuttur. Kemalpaşa Tapu Sicil Müdürlüğünün 18.04.2011 tarihli yazısından ipoteğin kaldırılmadığı bildirilmiştir. Bu durumda mahkemece işin esasına girilerek bir hüküm kurulmalıdır. Hükmün açıklanan nedenle bozulması gerekmiştir. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz olunan hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde yatırana iadesine, 06.10.2011 gününde oybirliği ile karar verildi....

              Asliye Hukuk Mahkemesinin 2019/279 Esas sayılı dosyası ile menfi tespit davası devam ederken ihalenin yapıldığı iddiası bakımından ise İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi'nin 2019/430 Esas, 2019/2044 Karar sayılı ilamında '' Borçlunun açtığı menfi tespit davası, İİK'nun 72. maddesi kapsamında bir dava olup, anılan maddedeki usule göre mahkemeden alınacak ihtiyati tedbir kararı ile icra takibi durdurulabilir. Menfi tespit davası açılması takibi ve ihale sürecini durdurmayacağından, ihalenin feshi davasının reddi ve para cezasına hükmedilmesine dair ilk derece mahkemesi kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından...'' şeklinde hükmün bulunduğu, Küçükçekmece 4....

              DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE Dava, rehin açığı belgesine istinaden yapılan takibe konu borç nedeniyle menfi tespit ve istirdat istemine ilişkindir. Davalı tarafından Yozgat 1. İcra Müdürlüğü'nün... E. Sayılı dosyası ile ticari satış nedeniyle verilen ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla icra takibi yapıldığı, takip konusu ipotek akit tablosunun içeriğinden “…üçüncü şahıs müşterek borçlu ve müteselsil kefil malik Haluk Oltan…” ifadesinin yer aldığı, davacı yanın takipten ayrıca şahsen sorumlu olup olmadığının ise yapılacak iş bu yargılama sonucunda mahkemece verilecek karar ile tespit edileceği anlaşılmıştır. 6102 sayılı TTK’nın değişik 5. maddesi uyarınca asliye hukuk mahkemeleri ile ticaret mahkemeleri arasındaki ilişki iş bölümü ilişkisi olmaktan çıkarılıp görev ilişkisine dönüştürülmüştür. Görev kamu düzenine ilişkin olduğundan mahkemece re'sen gözetilmelidir....

                UYAP Entegrasyonu