Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Bu nedenle işbu takip yönünden kurulan hükümde sonucu itibariyle bir isabetsizlik yok ise de, aynı icra müdürlüğünün 2008/2636 sayılı takip dosyası ile yapılan ilamsız takibin borçlu ve kefiller aleyhine yapılması mümkündür. Hal böyle olunca mahkemece, 2008/2636 Esas sayılı ilamsız icra takibine konu kredi borcunun ödenip ödenmediği üzerinde durulup, anılan icra dosyasına yönelik olarak açılan menfi tespit davası hakkında yeterli inceleme ve araştırma yapılarak hüküm kurulması gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulmasında isabet görülmemiştir'' denilerek hükmün bozulmasına karar verilmiştir. Mahkemece bozmaya uyulduğu belirtilerek yapılan yargılama sonunda; .... İcra Müdürlüğü'nün 2008/1488 Esas sayılı takip dosyası taşınır rehninin paraya çevrilmesi yoluyla takip olduğundan rehine sıkı sıkıya bağlı olup bu takibin sadece rehin veren kredi borçlusuna yapılması gerekirken kefiller de borçlu gösterilerek yapılmasının doğru olmadığı, .......

    "İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Hukuk (Ticaret) Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraf vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Dava, İİK.’nun 89. maddesi uyarınca açılmış menfi tespit istemine ilişkindir. Davalı vekili cevabında, davacıya borçlu şirketin hak ve alacaklarının haczi için İİK.’nun 89. maddesince gönderilen 1. ve 2. haciz ihbarlarının tebliğ edilmesine rağmen süresinde itiraz edilmediğini, bunun üzerine 3. haciz ihbarının tebliğ edildiğini, davanın haksız olduğunu savunarak davanın reddi ile lehlerine tazminata hükmolunmasını istemiştir. Mahkemece, iddia, savunma, toplanan delillere ve 24.04.2007 ve 26.02.2008 tarihli bilirkişi raporlarına göre 1. haciz ihbarnamesinin davacı bankaya tebliğinden sonra dava dışı borçlu Neziroğulları Ltd....

      "İçtihat Metni"Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, 26.01.2006 tarihli ve 26.02.2006 tarihli 2 adet 6000 TL’lik çekin hırdavat malzemesi satın almak amacıyla dava dışı ...’e verildiğini, malın teslim edilmemesi nedeniyle anılan şahsa karşı açılan menfi tespit davası sonucunda çeklerden dolayı müvekkilinin borçlu olmadığına karar verilerek bu kararın kesinleştiğini, ancak lehtar ...’in çekleri Yapı ve Kredi Bankası’na verdiğini, davalı bankanın da müvekkili hakkında icra takibinde bulunduğunu belirterek müvekkilinin davalıya borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

        usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı Hazine vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir. 2-Dava, 6183 sayılı Kanununun 79.maddesine dayalı olarak açılan menfi tespit davasına ilişkindir....

          Bilahare dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, 6208 ada 3 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydına 26.10.2000 tarihinde konulan haciz şerhinin terkini, ... 14.İcra Müdürlüğünün 1999/20485 sayılı takip dosyası sebebiyle menfi tespit talebi ve icra inkar tazminatı tahsili istemlerine ilişkindir. Davalı banka, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, ... 14.İcra Müdürlüğünün 1999/20485 sayılı dosyası ile konulan 1.411.813.516.939 TL.lik haciz işleminin iptaline, haciz şerhinin terkinine, davacıların icra dosyasında borçlu olmadıklarının tespitine ve %40 oranında tazminatın davalı bankadan tahsiline karar verilmiştir. Hükmü, davalı banka temyiz etmiştir. Yukarıda özetlendiği üzere dava, 6208 ada 3 parsel sayılı taşınmaz üzerinde davalı banka lehine konulan haciz şerhinin terkini, ... 14.İcra Müdürlüğünün 1999/20485 sayılı takibi nedeniyle borçlu bulunulmadığının tespiti ve icra inkar tazminatı tahsili istemlerine ilişkindir....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerle davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyizi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - KARAR - Davacı vekili, davacı ile dava dışı ......

              Bankası'na karşı da menfi tespit davası açarak dosyaların birleştirildiği görülmüştür. Çekte rehin cirosu yapılamaz. Çekin sadece tahsil veya temlik cirosuyla verilmesi mümkündür. Çeklere uygulanacak poliçe hükümlerinin sayıldığı TTK.818.maddesinde rehin cirosuna dair bir atıf yapılmamıştır. Çekte rehin cirosu yapabilmek yolunun kapatılmasının sebebi, çekin, bir ödeme vasıtası olmasıdır. Dosyada mevcut belgeler uyarınca çekin rehin cirosu ile devredilmediği, kredinin teminat alınarak kullandırılacağına dair yapılan genel ifadelerin de çekin rehin cirosu ile devredildiğini göstermeyeceği sonucuna varıldığından, mahkemece işbu birleşen davanın reddine karar verilmesinde isabetsizlik olmadığından, davacı vekilinin istinaf isteminin reddine karar verilmiştir....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ K A R A R Dava, menkul satımı nedeniyle araç kaydına işlenen rehin şerhinin terkini isteğine ilişkin olup mahkemece de bu yönde hüküm kurulmuştur. Davanın açıklanan bu niteliğine göre, Yargıtay Büyük Genel Kurulunun 12.05.2011 tarihli ve 1 sayılı Kararı ile kabul edilen Hukuk Dairelerine ilişkin işbölümü uyarınca temyiz incelemesi Yargıtay 13.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, dosyanın ilgisi yönünden Yargıtay 13.Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 26.12.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                  GEREKÇE: Dava, İİK’nın 72.maddesi gereğince açılmış “menfi tespit” isteğine ilişkindir. Bakırköy 14.İcra Müdürlüğü’nün 2011/21535 E.sayılı dosyasında davalı/alacaklı şirketin 8.770,35 TL asıl, 84.157,44 TL işlemiş faiz alacağı olmak üzere toplam 92.927,79 TL'nin tahsili için davacı/borçlu T1 ile diğer borçlular hakkında ilamsız takip başlattığı, takip sebebi “ T8 Fin. Aş kredi ve rehin sözleşmesi ile aciz vesikası “ olarak gösterildiği, takibin davacı borçlu bakımından kesinleştiği, eldeki davanın bu takip nedeniyle borçlu olunmadığının tespitine yönelik olarak açıldığı anlaşılmaktadır. Belirtilmelidir ki, menfi tespit davasında kural olarak, hukuki ilişkinin varlığının ispat yükü davalı/alacaklıdadır ve alacaklı hukuki ilişkinin ( borcun ) varlığını kanıtlamak durumundadır....

                  hakkının ancak tarafların anlaşması ile tesis edilebileceği, kendiliğinden meydana gelemeyeceği, kaptanın gemiyi rehnetmesinin söz konusu olmadığı, olaydaki deniz ödüncü senedinde ödünç alınan paranın sarf edileceği masrafların, yatın genel ve devamlı olarak yaptıkları masraflar olduğu, davaya konu deniz ödüncü senedinde TTK'nun 1160, 1161, 1162, 1164 ve 1235. maddelerinde yer alan şartlarından hiç birinin mevcut olmadığı, davalının takibine dayanak kıldığı senedin, adi bir alacak senedi olduğu, alacak ve rehin hakkının kendiliğinden doğmayacağı, TTK'nun 1235. maddesinde sayılan alacaklar alacaklıya kanundan doğan rehin hakkı verirken sadece deniz ödüncünün verdiği kanuni rehin hakkı deniz ödüncü sözleşmesi ile meydana geleceği, davalının adi senetten dolayı rüçhanlı bir alacağı bulunmadığı gerekçesiyle davanın kabulü ile davalı alacaklının alacağını derece kararından çıkartılmasına ve çıkarılan bu alacağın davacı alacaklıya ödenmesine karar verilmiştir....

                    UYAP Entegrasyonu