Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davacı taraflar arasında "Havuz sistemi ve su kaydırağı" yapımı konusunda eser sözleşmesi bulunduğunu, işin zamanında ve sözleşmeye uygun biçimde tamamlanmadığını, maddi ve manevi zarara uğradıklarını belirterek, 50.000,00 TL maddi tazminat ve 30.000,00 TL manevi tazminatın tahsiline, toplam 140.000,00 TL bedelli 4 adet çekin iptâline karar verilmesini istemiş, davalı tebliğe rağmen davaya cevap vermemiş ancak temyiz dilekçesinde işin geç tesliminin davacıdan kaynaklandığını belirtmiş, mahkemece gecikme cezası karşılığı maddi zarar olarak hesaplanan 23.255,40 TL maddi tazminatın tahsiline, manevi tazminat talebinin reddine, davaya konu çeklerin iptâline karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. Dava, TBK 470 ve devamı maddelerde düzenlenen ve konusu "havuz sistemi ve su kaydırağı yapımı, montajı" işi olan eser sözleşmesine dayalı olarak açılmış alacak davasıdır....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Menfi tespit, takibin iptali ve manevi tazminat istemine ilişkin olarak açılan davada ... 5. Asliye Hukuk ve ... 1. Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı yetkisizlik kararı verilmesi nedeni ile dosyada son karar bölge adliye mahkemelerinin faaliyete geçmesinden sonra verilmiş ise de iki farklı bölge adliye mahkemesinin yargı çevresinde kalan mahkemelerce karşılıklı olarak yetkisizlik kararı verilmiş olması ve 5235 sayılı Kanunun 36/3. maddesi gereğince bölge adliye mahkemeleri hukuk dairelerinin görevinin yargı çevresi içerisinde bulunan adlî yargı ilk derece hukuk mahkemeleri arasındaki yetki ve görev uyuşmazlıklarını çözmek olduğundan yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: - K A R A R - Dava, menfi tespit, takibin iptali ve manevi tazminat istemine ilişkindir. ... 5....

      Mahkemece toplanan delillere göre; ipotek terkin işlemlerinin harç ve damga pulundan muaf olduğu, ipotek terkin yetkisi bulunan banka yetkililerinin terkin yazısının ibrazı halinde terkin işlemlerinin yapılabildiğinin anlaşıldığı, manevi tazminat koşullarının gerçekleşmediği, davacılar aleyhine yapılmış bir takip bulunmadığı gerekçesiyle; davacıların menfi tespit davasının ve kötüniyet tazminat talebinin reddine, davacı ... tarafından açılan manevi tazminat davasının reddine, davacı ...Avize Day. Tük. Mamülleri Kuru Tem. ve Gıda San. ve Tic. Ltd....

        Mahkemece iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre; davalı bankanın gösterebileceği küçük bir özenle takip yapılan şahsın kredi alan şahıs olmadığını anlayabilecek durumda olduğu, yapılan takip işlemleri nedeniyle davacının ailevi ilişkilerinin etkilendiği ve davacının manevi olarak zarar gördüğü gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile, davacının maddi tazminat isteminin subut bulmadığından reddine, manevi tazminat isteminin kısmen kabulü ile 7.000,00 TL manevi tazminatın 12/05/2010 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine karar verilmiştir. Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir. Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir....

          Asliye Ceza Mahkemesinin 2018/755 Esas sayılı dosyası ile davalı Burcu Akbaş aleyhine kamu davası açıldığını ve 2019/728 Karar sayılı ilamı ile davalının mahkumiyetine karar verildiğini, ceza dosyasında imza incelemesi yapılmış ve söz konusu hattın açılması için gerekli imzaların müvekkilinin eli ürünü olmadığının tespit edildiğini, davalı tarafın özen ve denetim yükümlülüğünü tam olarak yerine getirmediğinden dolayı müvekkilinin haksız olarak icra takibine maruz kalmasına neden olduğunu ve manevi olarak yıpratılmasına ve evinde icra takibi nedeniyle huzursuzluğa neden olarak psikolojik açıdan yıpratmış ve kişilik haklarının ihlal edildiğini, menfi tespit ve kötüniyet tazminatı yönünden davalı-alacaklı sorumlu olup , manevi tazminat yönünden ise her iki davalının da kusurlu eylemlerinden dolayı müştereken ve müteselsilen sorumlu olduğunu, bu sebeplerle Ankara 32.İcra Müdürlüğünün 2019/12952 Esas sayılı dosyasında borçlu olmadığının tespitini, haksız ve kötüniyet ile başlatılan icra takibi...

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tespit ve manevi tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın menfi tespit istemi yönünden kabulüne, manevi tazminat istemi yönünden reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı ve davalılardan .... vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, müvekkilinin aralarındaki ticari ilişkiye istinaden davalıya verdiği 6 adet senet bedelini ödeyememesi üzerine davalının hakkında takip başlattığını, takipten sonra kısmi ödemeler yapmak suretiyle dosya borcunun tamamının ödenmesine rağmen davalı tarafından takibe devam edildiğini ileri sürerek, takibe konu senetlerden dolayı borçlu olunmadığının tespitine, davalı hakkında icra inkar tazminatına ve 5.000 TL manevi tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

            Davalı, davacının menfi tespit davasından faiz istemediğini, ödediği parayı ihtirazı kayıtsız geri aldığını ve yeniden faiz talebinde bulunamayacağını, manevi tazminat koşullarının oluşmadığını savunarak davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, faize ilişkin talebin BK.nun 113. maddesi uyarınca reddine, manevi tazminat yönünden kabulüne, 10.000.000.000 TL.nın tahsiline karar verilmiş; hüküm, taraflarca temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacının tüm, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Davacı davalı tarafından haksız yere yapılan icra takibi nedeni ile 13.077.438.000 TL. ödemek durumunda kaldığını, açtığı menfi tespit davası ile bunun iadesine karar verildiğini ileri sürerek faiz ve manevi tazminat talebinde bulunmuş, mahkemece 10.000.000.000 TL. manevi tazminata hükmedilmiştir....

              Karar taraf vekillerince temyiz edilmiştir. 1- Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin bütün temyiz itirazları yerinde değildir. 2- Davalı vekilinin temyiz itirazlarına gelince, davacı menfi tespit, maddi tazminat ve manevi tazminat taleplerinde bulunarak dava açmış, dava tümüyle reddedilmiştir. Mahkemece davacının menfi tespit ve maddi tazminat miktarları üzerinden hesapladığı vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine karar verilmiş, ancak reddedilen manevi tazminat için vekalet ücretine hükmedilmemiştir....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ:ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasındaki asıl ve birleşen menfi tespit istirdat ve manevi tazminat davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, asıl ve birleşen menfi tespit ve istirdat davasının kısmen kabulüne, asıl ve birleşen manevi tazminat davalarının reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde asıl ve birleşen dava davalısı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Dosyadaki yazılara, kararın bozmaya uygun olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 3.336.00 TL bakiye temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine, 6100 sayılı HMK'nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK.nun 440.maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre...

                  Davacı vekili, toplam 15.600-TL yönünden menfi tespit ve 5.000 TL manevi tazminat isteminde bulunmuş, mahkemece 08.09.2015 gününde davanın menfi tespit yönünden kabulü ile manevi tazminat yönünden kısmen kabulüne karar verilmiş, hükmün davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine Dairemizce verilen bozma kararına karşı davacı vekili tarafından karar düzeltme talebinde bulunulmuştur. HUMK’un değişik 440/III-1.maddesindeki karar düzeltme ile ilgili parasal sınırın altında olan davalara ait hükümlerin onanmasına veya bozulmasına ilişkin Yargıtay kararları hakkında karar düzeltme yoluna başvurulamaz. Bu nedenlerle davacı vekilinin manevi tazminat yönünden hükme bağlanan 3.000 TL'ye yönelik ilâm ile ilgili karar düzeltme isteminin reddi gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle karar düzeltme isteminin REDDİNE, peşin harcın istek halinde karar düzeltme isteyen davacıya iadesine, 12/09/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                    UYAP Entegrasyonu