Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Av. ... aralarındaki menfi tespit davası hakkında İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi'nden verilen 03/05/2019 gün ve 2019/898 E. - 2019/975 K. sayılı hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşuldu. - KARAR - Davalının temyiz dilekçesi davacıya tebliğ edilmeden dosya Yargıtaya gönderildiğinden, bu eksikliğin giderilerek, davacının temyize cevap süresi ve katılma yoluyla temyiz talep süresi beklenilerek dosyanın Dairemize iadesi için mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 01/07/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    San. ve Tic. Turz. Ltd. Şti. ile davalılar 1-... 2-... 3-... San. arasındaki menfi tespit davası hakkında ... Asliye Ticaret Mahkemesi’nden verilen 30/05/2017 tarihli ve 2017/65 E. - 2017/259 K. sayılı hükmün davalı vekilince temyizi üzerine dosya incelendi, gereği konuşuldu. - KARAR - Davalılar vekilinin temyiz dilekçesi davacı vekiline tebliğ edilmemiştir. Davalılar vekilinin temyiz dilekçesi davacı vekiline tebliğ edilerek ilgili süreler beklenildikten sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere Dairemize iadesi için dosyanın mahal mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 20/05/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      Tarafından davacı aleyhine takip yapıldığı, davacının açtığı menfi tespit davası sonucunda hakkında yapılan takipten dolayı borçlu olmadığının tespitine karar verildiği, bu kararın Yargıtay incelemesinden geçerek kesinleştiği, davacının ne kadar zarara uğradığının hüküm kurmaya elverişli bilirkişi raporu ile tespit edildiği, buna göre talep edilebilecek miktarın 3.562,19 TL olduğu gerekçesiyle bu miktar üzerinden davanın kısmen kabulüne ve bu miktara dava tarihinden itibaren avans faizi yürütülmesine karar verilmiş, hüküm temlik alan davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı taraf, haksız takip nedeniyle ödemiş olduğu 10.834,00 TL yönünden açtığı menfi tespit davasında lehine karar verildiğini, ancak parayı henüz tahsil edemediğini ve bu nedenle zarara uğradığını belirterek, 6.000,00 TL’nin tahsilini talep ve dava etmiştir....

        Av. ... aralarındaki menfi tespit davası hakkında .....Mahkemesi’nden verilen 18/04/2018 gün ve 2017/499-2018/146 E.-K. sayılı hükmün davalı vekili ile katılma yoluyla davacı vekili tarafından da temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşuldu. - KARAR - Hükmü katılma yoluyla temyiz eden davacı vekilinin temyiz dilekçesi davalı vekiline tebliğ edilmemiştir. Davacı vekilinin temyiz dilekçesinin davalı vekiline tebliğ edilip, temyize cevap süresi beklendikten sonra Dairemize iadesi için dosyanın yerel mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 18/07/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi - K A R A R - Uyuşmazlığın çek iadesi ve ödeme yasağının kaldırılmasından kaynaklanmasına göre, menfi tespit ya da itirazın iptali davası şeklinde açılmış bir dava bulunmamasına kararın temyiz incelemesi Dairemizin görevi dışında olup, Yüksek ... Dairesinin görevi dahilindedir. 11.04.2015 tarihinde Resmi Gazetede yayınlanarak yürürlüğe giren 6644 sayılı kanunla değişik 2797 sayılı kanunun 60.maddesi uyarınca görevli dairenin belirlenmesi için dosyanın Hukuk İşbölümü İnceleme Kurulu'na gönderilmesi gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın Yüksek 1.Başkanlığa sunulmasına, 06.05.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....

            Sonuç olarak, yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve dosya içeriğine göre, davacı tarafın icra takibinden dolayı ödeme nedeni ile borcu bulunmadığından bahisle açtığı menfi tespit davasında 21/02/2014 tarihli ibranameyi icra takibinin 07/06/2016 tarihinde başlatılmasına rağmen icra takip dosyasına sunmadığı gibi 21/07/2016 tarihinde açtığı menfi tespit davasında dava dilekçesinde ve ekindeki delillerinde dayanmadığı, dosyaya 31/01/2017 tarihinde sunulduğu, ibra beyanına dayanak makbuz veya başkaca bir ödeme belgesinin olmadığı hususları birlikte değerlendirildiğinde, mahkeme kararı ve dayandığı gerekçeler usul ve yasaya uygun bulunduğundan, yerel mahkeme kararına karşı yerinde olmayan istinaf isteminin HMK'nun 353/1-b-1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilerek, aşağıdaki hüküm kurulmuştur. HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1-İzmir 3....

              yatırılması gerektiğine karar verilmesini ve haciz baskısı altında ihtirazi kayıtla yatırılan bakiye harcın iadesini talep ettiklerini, Zamanaşımı def'inin, dosyada mübrez dava ve beyan dilekçelerinde ileri sürdükleri iddia ve beyanlardan yalnızca biri olduğunu, yerel mahkemece, ileri sürdükleri iddia ve beyanlar ile sundukları delillerin hiçbiri dikkate alınmadığını, zira menfi tespit davalarında zamanaşımı itirazının ileri sürülemeyeceği yönünde herhangi bir kanuni düzenleme de bulunmadığını, kaldı ki yerel mahkemenin, huzurdaki davanın klasik anlamda bir menfi tespit davası olmadığını belirttikten sonra, zamanaşımı iddiasına dayalı olarak menfi tespit davasının açılmasının mümkün olmadığı yönünde hüküm kurarak davanın reddine karar verdiğini, görüldüğü üzere bu durumun yerel mahkeme kararını kendi içinde çelişkili hale getirdiğini, Davalı bankanın teminat bedelini ödeme borcunu yerine getirmemesi üzerine, Üsküdar ...İcra Müdürlüğü'nün ......

                "İçtihat Metni" Mahkemesi :Asliye Hukuk Hakimliği (Ticaret Mahkemesi Sıfatıyla) Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacı tarafın davalı üçüncü sahış Isıpen Yapı Malz. San. Tic. Ltd. Şti. yönünden tüm temyiz itirazlarının, diğer davalı yüklenici şirket Bilecik Isıpen İnş. Taah. San. ve Tic. Ltd. Şti. yönünden sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2-Dava, Borçlar Yasasının 355 ve devamı maddelerinde tanımlanan eser sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili için yapılan icra takibine karşı menfi tespit, bedelin ödenmesi nedeniyle istirdat istemine ilişkindir....

                  Madde hükmü uyarınca konutun geri verilerek bedel iadesi talep edildiği ve satış bedelinin iade edildiği davacının bu bedeli ihtirazi kayıtla aldığı anlaşılmıştır. Yapılan sözleşme ve ödeme miktarı konusunda taraflar arasında ihtilaf yoktur. Sorun sözleşme 5. Madde hükmü uyarınca bedel iadesi talep edildiğinde bunun denkleştirici adalet ilkelerine göre uyarlanmasının talep edilip edilemeyeceği konusundadır. Taraflar arasında yapılan sözleşme, tam iki tarafa borç yükleyen ve karşılıklı edimleri içeren sözleşme niteliğindedir. Sözleşme nin 3. maddesi uyarınca teslim süresi açıkça 24 ay olarak kararlaştırılmıştır. Aynı sözleşmenin 5. Madde hükmü uyarınca mülkiyetin davacıya devredileceği tarihe kadar alıcı isterse bedel iadesi talep edebileceği, paranın faizsiz iade edileceği kararlaştırılmıştır. Davacı taraf sözleşmede yaşanan gecikme nedeniyle bu hakkını kullanarak bedel iadesi talep etmiş ve satış bedelini ihtirazi kayıtla geri almıştır....

                    ileri sürerek, menfi tespit dosyasındaki yargılamanın yenilenmesine karar verilmesini ve yargılamanın yeniden yapılarak davanın kabulüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

                      UYAP Entegrasyonu