WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Kambiyo senedine dayalı, menfi tespit davasında ispat yükü davacı/borçludadır. Davacı/Borçlu bedelsizlik, sahtelik, hile, ifa gibi nedenlerle borçlu olmadığını ispatlaması gerekir. Kambiyo senetleri sebepten mücerret de olsalar esasında bir borç ilişkisine dayanırlar. Bonoya isteğe bağlı olarak ; Faiz , bedeli nakden ya da malen alındığı veya yetkili mahkeme kayıtları da koyulabilir. Bonoya konulan, bedel kayıtları, keşideci ile lehtar arasındaki iç ilişki yönünden ve ispat konusunda önem arz eder. Kişisel defilerin ispatını kolaylaştır. İlgilileri bağlar. Bedel kaydı içren bononun lehtarı, artık senedin " kayıtsız ve şartsız bir borç ikrarı niteliğinde " olduğuna dair mücerretlik kuralına dayanamaz. İspat yükü, kural olarak senedin bedelsiz olduğunu iddia eden taraftadır. Ancak senette mal alış verişine dair " malen", alacak verecek ilişkisine dair "nakden" ibareleri senede yazılmışsa, artık buna itibar edilir....

    İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Tekmil dosya mündericatı birlikte değerlendirildiğinde; "...Somut uyuşmazlık, yapılan genel açıklamalar ve bahse konu yasa maddeleri ile bir bütün halinde değerlendirildiğinde, davacının senedin gerçeğe aykırı doldurulduğu, bedel hanesi TL iken gerçeğe aykırı şekilde tahrif edilerek Avro yazılmak suretiyle sahtelik iddiasına dayanarak icra takibinden sonra açtığı menfi tespit istemli eldeki davada, takibinin tedbiren durdurulmasını talep ettiği, yukarıda izah edildiği üzere sahtelik nedeniyle açılan menfi tespit davasının icra takibini kendiliğinden durdurmayacağı, HMK'nun 209. maddesinin İİK'nun 72/3. maddesine göre özel hüküm taşımadığı, İİK'nun 72/3. maddesi uyarınca takipten sonra açılan menfi tesbit davasında ihtiyati tedbir yolu ile takibin durdurulmasına karar verilemeyeceği ve ihtiyati tedbir talebi hakkında davacının iddialarını yaklaşık ölçüde ispat edici delil bulunmadığı hususları birlikte değerlendirilmekle, davacının icra takibinin durdurulması...

      Mahkemece bilirkişi raporu gereğince, satın alınan koltuk takımlarında esaslı ayıpların bulunmadığı, ayıpların davalıya, davacı tarafından yasal süre içinde bildirildiği, koltuklardan birindeki 3 cm boşluk ve koltuk kırlentlerindeki ve yastıklarındaki ayıpların basit ve çok az masrafla giderilebilecek açık ayıplar olduğunu, kullanıcı hatası olmadığı, tamir nedeni ile koltuklarda meydana gelecek değer kaybının 200 TL olduğu gerekçeleri ile davanın kısmen kabulüne, davacının sözleşmeden dönme ve bedel iadesi talebinin reddine, davanın bedel indirimine yönelik olarak kabulü ile 200,00 TL bedel indirimine ilişkin alacağın davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, 25.04.2009 tarihinde davalıdan satın aldığı koltuk takımının, sol tarafında oturma kısmı ile bazası arasında 30 cm lik açıklığı ve yastıkların kumaşında saptanan ayıpları tespit ederek, mahkemenin de kabulünde olduğu gibi süresinde davalı tarafa bildirmiştir .....

        - K A R A R - Davacı vekili, taraflar arasında sermaye piyasası araçları alım satımına aracılık çerçeve sözleşmesi ile birlikte bir takım sözleşmeler imzalandığını, davalının birtakım hisse senedi alım satım işlemlerinin kendisi tarafından yapılmadığını ve bu işlemlere onay vermediğini, ayrıca usulsüz işlemler nedeniyle zarara uğratıldığını ve zararlarının giderilmediğini belirterek itiraz ettiğini, bunun üzerine müvekkilinin şirketleri nezdindeki hesabında gerçekleşen hisse senedi alım satım işlemlerinin davalının bilgi ve onayı ile yapıldığının dolayısıyla davalının müvekkilinden herhangi bir alacağı bulunmadığının tespiti için menfi tespit davası açıldığını, davanın reddine karar verildiğini ve kararın kesinleştiğini, ancak dava konusu uyuşmazlığa ilişkin olarak haklılıklarını tespit eden.... A.Ş.'...

          Asliye Hukuk Mahkemesi(Ticaret Mahkemesi Sıfatıyla) TARİHİ : 20/10/2015 NUMARASI : 2015/345-2015/638 Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, davalının müvekkili bankanın zirai kredi sözleşmesi nedeniyle müşterisi olduğunu, davalının söz konusu sözleşme kapsamında kredi kullanımından kaynaklı 2.400,00 TL komisyon bedelinin iadesi amacıyla tüketici hakem heyetine başvurduğunu ve 2.400,00 TL'nin iadesi hususunda karar alındığını, ancak davalının tüketici olmadığını ve uyuşmazlığa konu kredi sözleşmesine tüketici hukuku mevzuatının da uygulanamayacağını ileri sürerek, müvekkilinin tüketici hakem heyeti kararı nedeniyle borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

            "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı, daha önceden taraflar arasında görülen ... 1.Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2010/125 E.-2011/134 K. Sayılı dava dosyasında açtığı bedelsiz bono nedeniyle menfi tespit davasında davalı tarafın yemini neticesinde davanın reddine karar verildiğini, bu kararın onanarak kesinleştiğini, oysa davalının yalan yere yemin ettiğini, mahkemece yargılama yapılması halinde bu durumun açıkça ortaya çıkacağını belirterek, yargılamanın iadesini talep ve dava etmiştir. Davalı, iddianın soyut olduğunu, yargılamanın iadesi şartlarının oluşmadığını beyanla, davanın reddini talep etmiştir....

              davasında borçlu aleyhine hükmedilen inkar tazminatı ve yargılama giderlerinin aynı takip dosyasında icraya konulduğu, icra müdürlüğü tarafından yapılan 02.03.2015 tarihli dosya hesabında inkar tazminatı ve yargılama giderlerinin dahil edildiği, borçlunun icra müdürlüğüne başvurarak menfi tespit ilamı kesinleşmeden icraya konulamayacağından borcun yeniden hesaplanmasını talep ettiği, icra müdürlüğünce 01.06.2015 tarihli işlemle yasal olmayan talebin reddine karar verildiği, borçlunun icra mahkemesine başvurarak, menfi tespit ilamının kesinleşmeden icraya konulamayacağını, tüm bakiye borcun ödenmiş olduğunu ileri sürerek icra müdürlüğünün 01.06.2015 tarihli işleminin kaldırılmasını talep ettiği, mahkemece İİK'nun 72/5. maddesinde, borçlunun menfi tespit davasının kabulü halinde işin esası ile ilgili olarak icranın kısmen veya tamamen eski hale iadesi ilamın kesinleşmesine bağlandığı, menfi tespit davasının reddi, (borçlu aleyhinde sonuçlanması) durumunda kesinleşme şartı düzenlenmediği,...

                HUMK’nun 74. maddesinde düzenlenen “taleple bağlılık” esası gereğince davada talepten fazlasına veya başka bir şeye hükmedilemeyeceğinden, dava dilekçesinde bu yönde bir talep olmadığı halde ödenen satış bedelinin iadesine, menfi zararla müspet zararın birlikte talep edilemeyeceği gerekçesiyle de dava konusu edilen gecikme tazminatına ilişkin talebin ise reddine karar verilmiş olması doğru değildir. O halde mahkemece davacının davadaki talebi olan gecikme tazminatı ile ilgili inceleme ve değerlendirme yapılarak hasıl olacak sonuca uygun bir karar verilmesi gerekirken, davacının “akdin feshi ve ödenen bedelin iadesi” yönünde bir talebi bulunmadığı halde, menfi zararın talep edildiğinden bahisle müspet zarar kapsamındaki gecikme tazminatının talep edilemeyeceği gerekçesiyle yazılı şekilde hüküm kurulmuş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir. 2-Bozma nedenine göre davacının diğer temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir....

                  "İçtihat Metni"Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün davalı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı şirket yetkilisi ... ve vek.Av.... ile davalı şirket yetkilisi ...ve vek.Av.... ...'nın gelmiş olmalarıyla duruşmaya başlanarak hazır bulunan şirket temsilcilerinin ve avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. -KARAR- Davacı vekili, müvekkilinin davalıdan toz boyama tesisi satın aldığını, karşılığında 24.400.-TL nakit para ile dört adet çek verdiğini, ancak teslim edilen malın ayıplı ve kullanılamaz halde bulunduğunu belirterek, peşin ödenen 24.400....

                    "İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün davacı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı vek.Av.... ile davalı vek.Av....'...

                      UYAP Entegrasyonu