Sulh Hukuk Mahkemesi'nde yapılan tespit ile, yüklenici tarafından yapılan işin ve hakediş miktarlarının tespit edildiğini belirterek sözleşmenin geriye etkili olarak feshi ile müvekkilinin uğramış olduğu menfi zararlarının giderilmesini talep ve dava etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasında düzenlenen devre mülk sözleşmesinin iptali, ödenen bedelin ve senetlerin iadesi, menfi tespit istemine ilişkin olarak açılan davada ... 7. Tüketici ve ... 3....
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Dava, icra takibine konu edilen senedin bedel hanesinin anlaşmaya aykırı olarak doldurulduğu iddiasına dayalı menfi tespit davasıdır. Davalı vekili, davacının ve davacının yeğeni dava dışı ...'in müvekkilinden mal aldığını, davacının kendi borcu olan 300.00 YTL ve ...'in 3.786.00 YTL'lık borcu için toplam 4.086.00 YTL değerinde senet verdiğini davanın yersiz olduğunu belirterek davanın reddi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece davacı yanca usulüne uygun delillerle ispatlanamayan davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir....
(HMK'nın m. 191/1, TMK m. 6) Hemen burada, menfi tespit (borçsuzluğun tespiti) konulu eldeki davada ispat yükünün özellikleri üzerinde de durulmalıdır. 2004 Sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun 72. maddesi gereğince borçlu icra takibinden önce veya takip sırasında borçlu olmadığını ispat için menfî tespit davası açabilir. Kural olarak, bir vakıadan kendi lehine haklar çıkaran/iddia eden taraf, o vakıayı ispat etmeye mecburdur. (TMK m. 6 m.) İspat yüküne ilişkin bu genel kural, menfi tespit davaları için de geçerlidir. Yani, menfi tespit davalarında da tarafların sıfatları değişik olmakla beraber, ispat yükü bakımından bir değişiklik olmayıp, bu genel kural uygulanır. Bu davalarda da bir vakıadan kendi lehine haklar çıkaran (iddia eden) taraf o vakıayı ispat etmelidir. Menfi tespit davalarında ispat yükü, davacının iddiasının dayandığı nedenlerin niteliğine göre değişmektedir....
- K A R A R - Davacı vekili, müvekkili banka ile davalı şirket arasında imzalanan Genel Kredi Sözleşmelerinde diğer davalının kefil sıfatı ile imzasının bulunduğu ve ayrıca bu davalının kredinin teminatı olan ipotekli taşınmazında maliki olduğunu, müvekkilinin davalılardan alacaklı olduğu miktarın tahsili için ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile takibe geçtiğini, davalıların tetkik merciinde, ipoteğin limit ipoteği olduğu hususunda yaptıkları itirazın reddedildiğini, davalıların icra takibinden sonra ... 5.Asliye Ticaret Mahkemesinde menfi tespit davası açtıklarını ve bu davanın devamı sırasında davalı borçluların, icra takibine konu borcun tamamını ihtirazi kayıtla 25.08.2000 tarihinde ödeyip böylece icra dosyasının infazen işlemden kaldırıldığını, davalılar tarafından açılan menfi tespit davaları sonunda davalıların müvekkili bankaya borçlu olduklarının tespit edilip, hükmün kesinleştiğini, ancak buna rağmen İcra Müdürlüğü’ nce müvekkili bankaya 21.03.2005 tarihli tezkere...
davacıların ödediği 8.634,617-TL tutarın iadesi ve 9.469,25-TL tutarla ilgili olarak menfi tespit isteminin reddine karar verilmesini talep etmiştir....
Mahkemece, llK.nun 72. maddesine göre menfi tesbit davasında yetkili mahkemenin borçlunun seçimine göre icra takibinin yapıldığı yer mahkemesi veya davalının ikametgahının bulunduğu yer mahkemesi olduğu, icra takibinin Ankara Onbeşinci icra Müdürlüğünde yapıldığı, davalıların ikametgahının yurt dışı olduğu gerekçesiyle dava dilekçesinin yetkisizlik nedeniyle reddine, yetkili mahkemenin Ankara Asliye Hukuk Mahkemesi olduğuna karar verilmiş, karar davacı vekilince temyiz edilmiştir. İİK.nun 72/son maddesi hükmünde menfi tespit ve istirdat davaları yönünden özel bir yetki kuralı öngörülmüş ise de, bu yetki kuralları kamu düzenine ilişkin değildir. Bu nedenledir ki menfi tespit davasına bakan mahkemelerce kendiliğinden (re'sen) yetkisizlik kararı verilemez. Davada, dava dilekçesi ve duruşma günü usulüne uygun olarak davalılara tebliğ edilmediği gibi, süresi içerisinde yerilen bir cevap ve yetki itirazı da bulunmamaktadır....
Sözleşmenin 3. maddesinde ebatlarına göre Amerikan panel kapılarının birim fiyatları ile mutfak dolaplarının işçilik birim fiyatları kararlaştırılmış, 4. maddesinde iş bedeli olarak 9. kat 26 nolu dairenin yükleniciye 45.500 Euro bedel ile verileceği ve 1 Euronun bedelinin 2,10 TL olarak sabitlendiği kabul edilmiştir. Sözleşmenin 5. maddesine göre fiyatlara ayrıca KDV ilave edilecektir. Davacı tarafça sözleşmenin değiştirildiği ileri sürülmüş ise de bu iddia yüklenici tarafından kabul edilmemiş ve değişiklik iddiası yasal delillerle kanıtlanamamıştır. Sözleşme resmî şekilde yapılmadığından davalı yüklenici bedel olarak verileceği kararlaştırılan dairenin teslim ve tapusunun verilmesini dava yoluyla talep edemez ise de; gerçekleştirdiği imalâtların bedelini sözleşmede kararlaştırılan fiyatlar üzerinden talep edebilir. Dosya kapsamı ile davacı iş sahibinin iş bedeli olarak takip ve menfi tespit davasına konu olan 35.000,00 TL meblağlı bonoyu verdiği anlaşılmaktadır....
(Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun 18.01.2012 tarih, 2011/19-622 Esas - 2012/9 Karar sayılı ilamı) Somut olayda, davacı-borçlu idare tarafından ...... takibine konu alacak için borçlu olmadığının tespiti davası açıldığı, hal böyle olunca, mahkemece taraflar arasında davacı idarece dosyamız davalısına karşı açılan kamulaştırma bedelinin tespiti ve tescil davasında Kamulaştırma Kanununun 10 ve 27. maddelerine göre ...... edilen bedellerin ilgili maddelere göre her zaman çekilebilir durumda olduğu ve bankaya yatırılan bedellerin ödenmemesi konusunda bir kısıtlamanın da bulunmadığı gözetildiğinde, aynı bedel için yapılan ...... takibine dair açılan menfi tespit davasının kabulü gerekirken yazılı şekilde reddine karar verilmesi, Doğru görülmemiştir....
Gerçekte var olmayan bir borç ya da geçersiz bir hukuki ilişki nedeniyle icra takibine maruz kalması muhtemel olan veya icra takibine maruz kalan bir kimsenin (borçlunun) gerçekte borçlu bulunmadığını ispat için açacağı dava, menfi tespit olarak adlandırılmaktadır. Menfi tespit davasında amaç bir hukuki ilişkinin veya bir hakkın gerçekten mevcut olmadığının tespitine yöneliktir. Başka bir deyişle hukuki bir yarar bulunması koşuluyla sonuçta alacak-borç ilişkisi doğuracak bir durumun olmadığının tespiti amaçlanır. Somut olaya dönüldüğünde; dava dilekçesinde bazı iddiala yer almakla beraber, talep sonucu olarak, dava konusu edilen senetlerden dolayı menfi tespit talebinde bulunulduğu belirtilmiştir. Dava dilekçesi içeriğine de bakıldığında; " 12 adet 2.000,00 TL'lik bono ile 2 adet bedel yazmayan bono" dan bahsedilmektedir. Eğer ki teknik anlamda yazım söz konusu ise, zaten bedel yazılmayan olarak ifade edilen senedin kanunen bono olarak karşılığı yoktur....