WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Sulaması Sulama Birliği vekilinin bu hususa yönelen temyiz isteği ile ilgili inceleme yapılmamıştır. 2)...’un ...Sulaması Sulama Birliği Başkanı sıfatıyla verdiği 02/02/2017 tarihli dilekçesinde, 16/02/2015 tarihli ve 12/03/2015 tarihli katılan Birlik adına verilen temyiz dilekçelerinden ve temyiz isteklerinden vazgeçmesinin ...Sulaması Sulama Birliği Meclis Kararına dayanılmadan yapılmış olması nedeniyle temyizden feragat iradesinin hüküm ve sonuç doğurmayacağı kabul edilerek inceleme yapılmıştır. 3)Sanıklar ..., ... hakkında iddianamede yer alan "Birliğin Meclis kararı bulunmamasına rağmen Encümeni temsil eden üyelere huzur hakkı adı altında Birliğe ait 94.278,12 TL nin ödenerek ve denetimde ortaya çıkmasının da önüne geçilmek amacıyla geriye dönük hilafı hakikat Encümen Kararının aldırılması ve bu hususun karar defterine geçmiş tarihli alınmış bir karar gibi işlenmesi, Birliğin herhangi bir mal veya hizmet alımına ilişkin olmayan ve hiçbir ticari ilişki içinde olmadığı firma ve şirketlere...

    Daire Başkanlığının 31.01.2002 tarih 2001/3380 Esas, 2002/567 Karar sayılı kararında da belirtildiği gibi 167 sayılı Yeraltı Suları Hakkında Kanun ve Tüzüğü ile 1580 sayılı sulama birlikleri kurulmasına ilişkin kanun hükümleri nazara alındığında yeraltı sularının kontrolsüz kullanımının önlenmesi, cazibeli suların çiftçiler arasında eşitsizliğe yol açması ve sulama tesislerinin su temin ettiği göl havzalarının kuruması ve birlik hizmetlerinin aksaması nedenleri ile düşük ücret tarifesi üzerinden sondaj suları ile su kaynağı dışındaki diğer cazibeli suların sulama birliklerince DSİ veya onun devrettiği sulama birliklerince ücretlendirilmesinde yasaya aykırılık yoktur. Zaten çiftçilerin münferiden ruhsatsız olarak yeraltı kuyusu açmaları da mümkün olmadığı gibi, davacı birliğin çalışmaları ve tahliye kanalları açması nedeniyle artık avara suların alt taşınmazlara zarar vermesi durumu önlenir hale gelmiştir....

      Birliğinin önceden duyurduğu tarihlerde su vereceğini taahhüt etmesine rağmen, 2007 yılı sulama döneminde önceden duyurduğu tarihlerde su vermediği için zarara uğradığını ileri sürerek, zararının tazminini 2012/4782 2013/9363 istemiş, davalı birlik 2007 yılının kurak geçmesi nedeni ile bol su isteyen ürünlerin ekilmemesi için üreticilerin uyarıldığını savunmuştur. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı DSİ Genel Müdürlüğünün 26.06.2007 tarihli yazısına göre de, kış mevsiminin çok kurak geçmesi, son günlerde sıcaklıkların anormal yükselmesi, küresel ısınma ve medya ilgisi gibi nedenlerle geçmiş yıllarda yaşanan sulama programlarının uygulanmasına zorluklarla karşılaşılabildiğini, sulama birlikleri arasındaki su iletiminin, sulayıcıların suya karşı aşırı ilgisi nedeniyle bozulduğunu bildirdiği anlaşılmaktadır....

        Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; dosyanın yeniden ilk derece mahkemesine gönderilmesinden sonra mahkemenin İstinaf mahkemesinin talebi gereği Dsi ye bağlı sulama birliğinden davacının görev yaptığı dönemde temsil ve ilzam yetkisinin olup olmadığı sorulduğu ve kurum mahkemeye göndermiş olduğu 21/02/2021 tarihli cevabi yazıda '' davacının yönetim kurulu üyesi olarak görev yaptığını ve davacının temsil ve ilzam yetkisinin bulunmadığını , (sulama birlikleri kanunu gereği ) temsil ve ilzam yetkisinin sadece birlik başkanında olduğunu '' bildirdiği, kaldı ki o döneme ilişkin SGK prim borçları davalı kurum tarafından davacının yönetim kurulu üyesi olarak görev yaptığı birlik başkanına yüklendiği ve birlik başkanı tarafından açılmış olan ödeme emrine ilişkin kurum işleminin iptali davasınin reddedildiği, kararın istinaf incelemesi sonucu kesinleştiği,( Samsun Bam 8.H.D. 2019/1073 ESAS 2019/1761 karar) , davacı ile aynı dönem seçilerek görev yapan diğer yönetim kurulu üyelerinin...

        "İçtihat Metni"Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tesbit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Dava, icra takibine konu edilen bonoda davacının kefaletinin bulunmadığı iddiasına dayanan menfi tespit davasıdır. Mahkemece takip konusu bonoda ... İnş.Ltd.Şti’nin kaşesi üzerine atılmış tek bir imza olup kefil olarak yazılan ...’ın ismi karşısında kefalete ilişkin imzasının bulunmadığı, hal böyle olunca kefalet ilişkisinin varlığından söz edilemeyeceği gerekçeleriyle davanın kabulüne, takip dosyasının dayanağı 12.4.2006 tanzim, 30.05.2006 vade tarihli 45.500 YTL tutarındaki bono nedeniyle davacının davalıya borçlu olmadığının tesbitine karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir....

          "İçtihat Metni" Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tesbit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Dava, kaçak elektrik kullanılmadığı iddiasına dayanan menfi tespit davasıdır. Davalı vekili, davanın reddi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece tüketici mahkemesinin görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiş, davalı vekilinin temyizi üzerine verilen Dairemiz bozma kararında “ tarafların tacir olduğu, uyuşmazlığın çözümünde genel mahkemelerin görevli olduğu” belirtilmiş, mahkemece bozma kararına uyulmuş ve yapılan yargılama sonucunda davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir....

            tahakkuk ettirildiğini, takibe konu olan bu borç vekalet ücreti, harç ve tüm ferileri ile beraber toplamda 11.493,37 TL olduğunu, bu meblağ cebri icra tehdidi altında tahsil edildiğini, söz konusu sulama kanalının geçmiş olduğu bölgede müvekkilinin haricen satım yoluyla 1998 tarihinde satın aldığını ve evinin de içinde bulunduğu toplam 10.262 m² arazisi bulunduğunu, yine sulama kanalının bulunduğu yere yaklaşık 700 m uzaklıkta bulunan ve mülkiyeti hazineye ait olan tarım arazisinin müvekkili tarafından kiralandığını, söz konusu tarım arazisinin 60.000 m² olduğunu, sulama birliğinin iddia ettiği müvekkilin evinin içinde olduğu 10.000 m²'lik yerde 2016 ile 2017 yılları arasında ekip, sulama birliğine ait su kanalından sulama yapıldığını, bu dönemlere ait müvekkilinin sulama birliğince belirlenen dönüm başına 40,00 TL olan ücretin her yıl için 400,00 TL olarak tahakkuk ettirilmesi gerektiğini, fakat bahsi geçen yerin 2016 yılından önce müvekkili tarafından buğday ekilmiş olduğunu, yöredeki...

            Mahkemenin nitelendirmesine göre, uyuşmazlık; 6172 sayılı Sulama Birliği Kanunu hükümlerine göre kurulmuş olup, kooperatif niteliğinde bulunmayan davacı birlik tarafından sulama borcunun tahsili için başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkin olup, hükmün temyiz incelemesi Dairemizin görevi dışındadır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın, temyiz incelemesini yapmakla görevli Yüksek 4. Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 05.07.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

              Mahkemenin nitelendirmesi ve temyiz kapsamına göre, uyuşmazlık; 6172 Sulama Birlikleri Kanunu'na göre kurulmuş olan birlik tarafından sulama ücretinin tahsili için başlatılan icra takibinin iptali istemine ilişkin olup, hükmün temyiz incelemesi Dairemizin görevi dışındadır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın, temyiz incelemesini yapmakla görevli 4. Hukuk Dairesi Başkanlığı'na GÖNDERİLMESİNE, 31.03.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                Mahkemece, iddia, savunma, toplanan kanıtlar ve tüm dosya kapsamına göre; davacının ihracına gerekçe yapılan "birlik aleyhinde faaliyette bulunma" eyleminin sabit olmadığı, ihraç nedeninin bulunmadığı, birlik başkanı ve yöneticileri hakkında zimmet ve görevi kötüye kullanma suçlarından dolayı açılan davanın derdest olduğu, davacıyla birlikte ihraç edilen 27 üyenin de, olağanüstü genel kurulun yapılması için imza toplayan kişiler olduğu gerekçesiyle, 08.06.2011 tarih ve 222 sayılı ihraç kararının iptaline karar verilmiştir. Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir. Dava, birlik üyeliğinden yönetim kurulu kararıyla ihraç kararının iptali istemine ilişkindir. Birlik Anasözleşmesi'nin "Üyelikten Çıkarma" kenar başlıklı 10. maddesinde:"Ana sözleşmede gösterilmeyen nedenlerle üyeler üyelikten çıkarılamaz. Üyelikten çıkarılma, birlik yönetim kurulu geçici ihraç kararı şeklinde olur....

                  UYAP Entegrasyonu