Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İcra takibinde takibin dayanağı olarak herhangi bir yazılı kira sözleşmesi sunmamış, sözlü kira sözleşmesini takibe dayanak olarak göstermiştir. Davacı dava dilekçesinde, taraflar arasında böyle bir kira ilişkisinin olmadığını iddia ederek menfi tespit talebinin kabulü ile ilgili icra dosyasının iptalini talep etmiştir. Kira sözleşmesinde sözleşmenin varlığını ispat yükü kiraya verende kira bedellerinin ödendiğini yahut başka suretle istenemeyeceğini ispat yükü ise kiracıdadır. Somut olayda, davacı kiracı kira sözleşmesini kabul etmemekte, kira ilişkisini inkar etmektedir. Bu durumda taraflar arasında kira sözleşmesinin var olduğunu ispat yükü davalı kiraya verendedir. Davalı kiraya veren süresinde cevap dilekçesi sunmadığından H.M.K 128 gereğince davacının dava dilekçesinde ileri sürmüş olduğu vakıaları inkar etmiş sayılacaktır....

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasındaki menfi tespit davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı, davalıya kira teminatı olarak boş ve imzalı kambiyo senedi verdiğini, davalının iki yılın sonunda sözleşmeye aykırı davranarak kiralananın kullanımını engellediğini, bu nedenle kira karşılığı verilen senedi geri istediğini ancak davalının iade etmeyerek 12.500 TL olarak doldurup takibe koyduğunu, davalıya kira borcu olmadığını belirterek borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep etmiştir....

    Kiraya veren kiralananı her türlü maddi ve hukuki ayıptan ari olarak kiracının kullanımına sunmak ve kira müddetince bu hali ile muhafaza etmekle yükümlüdür. Üçüncü kişinin aynî bir hakka dayalı olarak kiralanan üzerinde ileri sürdüğü talepler davalı kiralayanın tekeffülü altındadır. Davacı kiracının menfi tespit istemine konu dönem için dava dışı Vakıflar idaresine ödemek durumunda kaldığı ecrimisil bedellerinin de bu kapsamda değerlendirilmesi zorunludur. O nedenledir ki davacı tarafından menfi tespit istemine konu dönem için dava dışı Vakıflar idaresine ödediği bedeller yönünden davalının 30 nolu parselden payına isabet eden kira alacağına halel gelmemek kaydı ile tekeffül hükümleri çerçevesinde menfi tespit isteminin kabulü gerekir....

      Davacı vekili bu kez karar düzeltme isteminde bulunmuştur. 1- Dosyadaki yazılara, mahkeme kararında belirtilip Yargıtay ilamında benimsenen gerektirici sebeplere göre, davacı vekilinin HUMK 440. maddesinde sayılan hallerden hiçbirini ihtiva etmeyen aşağıdaki bent dışında kalan sair karar düzeltme isteğinin reddi gerekir. 2- Dava menfi tespit davası olup, davacı vekili talep konusu borcun bulunmadığını ileri sürdüğü gibi, davacı şirketin davalıdan olan alacağının takas edilmesini ve bu suretle de, davacı şirketin borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep etmiştir. Menfi tespit davası, borçlunun takip konusu alacağın borçlusu bulunmadığının tespiti için açabileceği bir dava olup, borçlunun takip konusu alacağın borçlusu olmaması çeşitli nedenlere dayanır ve borçlu, borçlu olmadığını mahkemede açacağı menfi tespit davasıyla ispat edebilir....

        Mahkemesi Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı menfi tespit istirdat davasına dair karar, davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, kira parasının tahsili için başlatılan icra takibine yönelik menfi tespit ve istirdat istemine ilişkindir. Mahkemece davanın reddine karar verilmesi üzerine, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin 01.08.2011 başlangıç tarihli kira sözleşmesi ile davalıya ait taşınmazda aylık 150,00 TL bedelle kiracı olarak bulunduğunu, davalının şifahi talebi üzerine müvekkilinin bazı aylara ait kira bedellerini toplu olarak banka hesabına yatırdığını, herhangi bir kira borcu bulunmamasına rağmen davalı tarafından müvekkili aleyhine ... .... İcra Müdürlüğünün 2013/21649 E. sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, itiraz üzerine davalı tarafından ... .... İcra ......

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Menfi tespit Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı menfi tespit davasına dair karar, davacı ve davalılar tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Uyuşmazlık, mükerrer takip nedeniyle menfi tespit istemine ilişkindir. Mahkemece, dava konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş, hüküm davacı ve davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 Sayılı ...nun Sulh Hukuk Mahkemelerinin görevini düzenleyen 4. Maddesinin 1/a bendi gereğince kiralanan taşınmazların İcra ve İflas Kanunu'na göre ilamsız icra yolu ile tahliyesine ilişkin hükümler ayrık olmak üzere, kira ilişkisinden doğan alacak davaları da dahil tüm uyuşmazlıkları konu alan davalar ile bu davalara karşı açılan davalar Sulh Hukuk Mahkemesinin görevine girmektedir....

            CEVAP DİLEKÇESİNDE ÖZETLE: Davacının davalıların murisi ile akdetmiş olduğu kira sözleşmesinin halen geçerli olduğunu, mecurun davalı müvekkillerine teslim edilmediğini, ihtarname ile geçmişe dönük olarak kira sözleşmesinin feshedildiği bildirilmiş ise de feshin hukuken geçerli olmadığını, kira sözleşmesinin geçmişe hüküm doğuracak şekilde feshedilmesinin mümkün olmadığını, ayrıca tedbiren icranın durdurulması talebinin hukuki mesnedinin mevcut olmadığını, tedbir talebinin reddine, haksız ve mesntesiz davanın reddine, yargılama giderlerinin davacı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir. İlk Derece Mahkemesince 04/05/2021 tarihli ara kararı ile; "... davacı tarafın açmış olduğu menfi tespit davasının icra takibinden sonra açılan menfi tespit davası olduğu, anılan hüküm gereğince ihtiyati tedbir talebinin reddine..."şeklinde karar verildiği görülmüştür....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Kira sözleşmesinin iptali-Menfi tespit Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı kira sözleşmesinin iptali ve menfi tespit davasına dair karar davacılar vekili ile davalılar vekili tarafından temyiz edilmiş, Dairemizin 30/01/2014 gün ve 2013/13990-2014/1170 sayılı ilamı ile davacılar vekilinin temyiz itirazlarının reddine, davalılar vekilinin vekalet ücretine yönelik temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün bozulmasına karar verilmesi üzerine bu defa davacı ... tarafından yasal süresinde karar düzeltme isteminde bulunulmuş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Menfi tespit-Alacak Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı menfi tespit ve alacak davasına dair karar, davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, kiracı tarafından açılan peşin ödenen kira bedelinin iadesi, kira bedeli karşılığında verilen kambiyo senedi nedeniyle borçlu olmadığının tespiti ve faydalı imalat bedelinin tazmini istemine ilişkindir. Mahkemece, kira bedelinin iadesi talebi yönünden dava konusuz kaldığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına, faydalı imalat bedeline yönelik talebin reddine, menfi tespit talebi yönünden hukuki yarar yokluğundan davanın usulden reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir....

                Sulh Hukuk Mahkemesinin 2021/1407 Esas sayılı dosyasında derdest bulunan menfi tespit davasını açtıklarını, Takip ve dava konusu yapılan kira sözleşmesinde müvekkili firmanın yetkilisine ait imza bulunmadığını, müvekkilinin ilgili yerde kiracılığının söz konusu olmadığını, bu nedenle müvekkilinin borçlu da olmadığını, bu nedenle menfi tespit davası açıldığını, davacı tarafın menfi tespit davası açıldığını bildiği halde bu durumu mahkemeye bildirmeyerek icra mahkemesinde yargılamaya devam ettiğini ve karar aldığını, Müvekkili aleyhine açılan takipte itiraz süresini geçirildiğinden takibin kesinleştiğini ve müvekkili firmanın araçlarına haciz konulduğunu, bu nedenle zorunlu olarak takip dosya borcuna ödeme yapıldığını, yasa gereği icra takibinden sonra açılan takiplerde icra dosyasına yatırlan paranın alacaklıya ödenmemesi yönünde tedbir kararı verilmesinin talep edildiğini, Yaptıkları araştırmada dava konusu yerde perde işi yapan bir kişinin kiracı olduğunu tespit ettiklerini, davacı taraf...

                UYAP Entegrasyonu