Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Maddesi olduğu, buna göre kira ilişkisinden doğan alacak davaları da dâhil olmak üzere tüm uyuşmazlıkları konu alan davalar ile bu davalara karşı açılan davaları görmekle görevli mahkemelerin sulh hukuk mahkemeleri olduğu, belirtildiği gibi davanın kira sözleşmesine dayalı kira bedeli alacağına karşı açılan menfi tespit davası olduğu, bu sebeple sulh hukuk mahkemelerinin görevli olduğu, görev hususunun dava şartlarından olduğu ve yargılamanın her aşamasında resen değerlendirilebileceği kanaatine varılmış, tüm bu gerekçelerle mahkememizin görevsizliğine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

    Dava bedelsizlik iddiasına dayalı menfi tespit davasıdır. Davacı dava konusu senetlerin kira ilişkisine binaen davalıya teminat amacıyla verildiğini iddia etmiştir. İddiasını ispatlayacak deliller olarak da kira sözleşmesini, davalının imzasına havi kira ilişkisine binaen yapılan ödemelerin alındığına ilişkin yazılı belgeleri sunmuştur. Söz konusu kira sözleşmesinin incelenmesinde davacı ile davalı arasında 5 yıl süreli , kiranın başlangıcının ... olduğu, teminata ilişkin her hangi bir kayıt içermediği, bir yıllık kira bedelinin 20.000 tl olarak belirlendiği görülmüştür. Yine davalı imzalı tahsilatları gösterir belgelerde de teminata ilişkin bir kayıt olmadığı görülmüştür....

      HUMK.nun 8/2 maddesi uyarınca, yalnızca kira sözleşmesine dayanan her türlü tahliye, aktin feshi yahut tespit davaları ile bu davalarla birlikte açılmış kira alacağı ve tazminat davaları ve bunlara karşılık olarak açılan davalara miktar ve değerine bakılmaksızın Sulh Hukuk Mahkemelerince bakılır. Yasada sözü edilen tespit davası kira tespit davası olup, menfi tespit davası bunların dışındadır. Dava, davacı hakkında kira alacağı nedeniyle yapılan icra takibi için İİK 72. maddesine göre açılmış bir menfi tespit davası olup, miktar itibariyle görevli mahkeme Asliye Hukuk Mahkemesidir. Mahkemece, davaya Asliye Hukuk Mahkemesinde bakılmak üzere görevsizlik kararı verilmesi gerekirken, davanın esası hakkında hüküm tesisi ... olmayıp, bozmayı gerektirmiştir....

        Menfi tespit davasında dava değeri 2.545,00 TL istinaf sınırının altında kaldığından HMK'nun 341/2. maddesi uyarınca kararın verildiği anda kesin olduğu ve istinaf kanun yoluna başvurulamayacağı anlaşılmaktadır. Bu nedenle davacı şirketin menfi tespit talebine yönelik istinaf isteminin reddi gerekmiştir. Dava dilekçesinde talep sonucu kısmında; -Taraflar arasındaki 15/05/2016 tarihli yazılı kira sözleşmesinin halen aynı koşullarda geçerli olduğunun tespit edilmesine, -Aylık kira bedelinin de 3.000.00 TL olarak tespit edilmesine, -İnegöl İcra Müdürlüğünün 2018/42752 E. Sayılı dosyasından ve kira sözleşmesinden müvekkilinin davalıya borçlu olmadığının tespitine, Karar verilmesi talep edilmiştir....

        Menfi tespit davasında dava değeri 2.545,00 TL istinaf sınırının altında kaldığından HMK'nun 341/2. maddesi uyarınca kararın verildiği anda kesin olduğu ve istinaf kanun yoluna başvurulamayacağı anlaşılmaktadır. Bu nedenle davacı şirketin menfi tespit talebine yönelik istinaf isteminin reddi gerekmiştir. Dava dilekçesinde talep sonucu kısmında; -Taraflar arasındaki 15/05/2016 tarihli yazılı kira sözleşmesinin halen aynı koşullarda geçerli olduğunun tespit edilmesine, -Aylık kira bedelinin de 3.000.00 TL olarak tespit edilmesine, -İnegöl İcra Müdürlüğünün 2018/42752 E. Sayılı dosyasından ve kira sözleşmesinden müvekkilinin davalıya borçlu olmadığının tespitine, Karar verilmesi talep edilmiştir....

        ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2021/548 Esas KARAR NO : 2021/1034 DAVA : Menfi Tespit (Kira) DAVA TARİHİ : 24/06/2021 KARAR TARİHİ : 09/11/2021 K.YAZIM TARİHİ : 25/11/2021 Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kira) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin davalıya ait işyerini 2016 yılında, kiraladığını, davalı tarafından müvekkiline kira güvence bedeli olarak 10.02.2017 vade tarihli, 10.06.2016 keşide tarihli ve 120.000,00 TL bedelli bono verdiğini, müvekkilinin arkadaşı olan diğer müvekkili ... kira sözleşmesine kefil olduğunu, müvekkilinin iş yerine 50.000 TL'den fazla masraf yaptığını, müvekkilinin bu iş yerini kira 1 aydan daha az kullandığını, müvekkili tarafından ödenmeyen kira borcunun bulunmadığını, kira sözleşmesinde ki aylık kira bedelinin 10.000 TL olduğunu, kira parasının güvencesi olarak verilen senet, borçlar kanununda belirtilen unsurları taşımadığını, davalının bu senede dayanarak...

          Davalı borçlu vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; açılan menfi tespit davasının kabulüne ve takibin iptaline karar verildiğini, bu karara rağmen davanın kabulüne karar verilmesinin hatalı olduğunu, menfi tespit davasına yönelik mahkemece bir inceleme yapılmadığını, bu karara değinilmediğini, bekletici mesele de yapılmadığını, menfi tespit davasının kabulü ile takibin derhal duracağını, nitekim takibin durmuş olduğunu beyan etmiş, kararın kaldırılmasına ve davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. GEREKÇE; Dava sözlü kira akdine dayalı kira alacağının tahsili ve tahliye talepli takipte itirazın kaldırılması ve tahliye şartlarının oluşup oluşmadığı hususlarında toplanmaktadır. Dosyanın tetkikinde, taraflar arasındaki kira sözleşmesine itiraz edilmediği bu haliyle kira sözleşmesinin kesinleştiği görüldüğünden, uyuşmazlığın kira sözleşmesi hükümlerine göre çözüme kavuşturulması gerekmektedir....

          "İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, davalının müvekkili aleyhine taraflar arasındaki 03.07.2006 tarihli kira sözleşmesine dayalı olarak toplam 6.000.00 YTL kira bedelinin ödenmesi için icra takibi yaptığını, müvekkilinin kira bedellerini davalıya ve oğluna ödediğini ileri sürerek icra takibinden dolayı müvekkilinin davalıya borçlu olmadığının tespitine, % 40 kötüniyet tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili davacının müvekkiline olan borcunu ödemediğini, davacının elinde ödemeye ilişkin belge bulunmadığını beyan ederek davanın reddini savunmuş, % 40 tazminata karar verilmesini talep etmiştir....

            Somut olayda;Talebe konu alacağın kira sözleşmesinden kaynaklandığı anlaşılmaktadır nitekim talep dilekçesi ekindede kira sözleşmesi sunulmuştur taraflar arasındaki temel hukuki ilişkinin araç kira sözleşmesine dayalı menfi tespit davası olduğu, dava ve davaya konu alacağın kiralama ilişkisinden kaynaklandığı anlaşılmaktadır. Açıklanan hukuki ve maddi vakıalar karşısında; görev kurallarının kamu düzenine ilişkin olduğu ve yargılamanın her aşamasında re'sen gözetilmesi gerektiği, davada Sulh Hukuk Mahkemesi'nin görevli olduğu gözetilerek; HMK'nun 114/1-c maddesine göre, görevsizlik nedeniyle HMK'nun 115/2. maddesi gereğince dava şartı yokluğundan davanın usulden reddine karar verilmesi gerekmiştir. HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle ;HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle ; 1-Davanın HMK'nun 114/1-c maddesi delaleti ile 115/2....

              Mahkemece iddia,savunma, Adli Tıp Kurumu raporu ve tüm delillerin değerlendirilmesine göre, senedin kira sözleşmesinin teminatı olarak verildiği ve tahrifat yapıldığı yönündeki davacı iddiasının kanıtlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir. Taraflar arasında kira sözleşmesine dayalı kiracılık ilişkisi olduğu, kiracı olan davacının sözleşmenin teminatı olarak davalıya senet verdiği hususları tartışmasızdır. Davacı, davasında dava konusu senedin verilen teminat senedi olduğu ve tahrifat yapıldığı iddiasına dayanmaktadır. Nitekim davalı yan cevap dilekçesinde kira ilişkisine dayalı olarak verilen teminat senedinin dava konusu senet olmadığını bildirmiştir....

                UYAP Entegrasyonu