Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davalı müvekkilinin 34 XX 592 plaka sayılı aracın maliki olduğunu, davacının bu aracı orman işinde çalıştırmak üzere kiralamak istemesi üzerine taraflar aylık 4.000,00 TL kira ücreti karşılığında bir yıllık kira sözleşmesi yapıldığını, yıllık kira bedelinin 48.000,00 TL olduğunu ancak davacının aylık kira bedelini ödememesi üzerine hakkında davacı aleyhine Koyulhisar İcra Müdürlüğü’nün 2018/32 Esas sayılı dosyasında icra takibi başlatıldığını, davacının borca itiraz ederek takibi durdurduğunu, bunun üzerine Koyulhisar İcra Hukuk Mahkemesi’nin 2018/2 Esas ve 2019/1 Karar sayılı dosyasında davacının itirazının kaldırılmasına karar verildiğini, akabinde davacının menfi tespit davası açılmış olduğunu, açılan iş bu davada taraflar arasındaki kira sözleşmesi sebebiyle davacının davalıya borcunun olmadığının tespitine karar verilmesinin talep edildiğini ancak açılmış bulunan bu davanın usul ve yasaya aykırı olduğunu, öncelikli olarak kira sözleşmelerinden...

Sayılı bozma ilamında ''Tespit davaları bir hukuki ilişkinin var olup olmadığının belirlenmesine yönelik olarak açılan davalar olup görülmekte olan veya açılacak bir davada iddia veya savunma olarak ileri sürülebilecek konular için bağımsız bir tespit davası açmakta hukuki yarar yoktur. ... davası sonunda verilen hüküm ile, aynı zamanda dava konusu hukuki ilişkinin var olup olmadığı da tespit edilir ve ondan sonra bu tespite dayalı olarak ... hükmü kurulur, ...’ın kararlı uygulamasına göre de, ... davası açmak mümkün ise, tespit davası açılamaz. Anılan kuralın geçerli olabilmesi için, ... davası sonunda verilecek hükmün tespite ilişkin bölümü ile tespit davası sonunda alınacak tespit hükmü arasında, meydana getirdikleri kesin hükmün etkisi bakımından hiç bir fark bulunmaması gerekir. Diğer bir söyleyişle tespit davası ile istenen hukuki korunma, ... davası ile tamamen elde edilebilecekse, o zaman, davacının ayrı bir tespit davası açmakta hukuki yararı yoktur....

    Diğer bir söyleyişle tespit davası ile istenen hukuki korunma, ... davası ile tamamen elde edilebilecekse, o zaman, davacının ayrı bir tespit davası açmakta hukuki yararı yoktur. Olayımıza gelince; Taraflar arasındaki uyuşmazlık kira bedeli içinde KDV'nin de bulunduğunun tespit edilmesi noktasında toplanmaktadır. Davacı tarafın bu uyuşmazlığı tespit davası yoluyla değil, açacağı ... davasında ileri sürmesi gerekir. Ayrıca davalı Belediye tek taraflı olarak, kiracı davacıyı ek sözleşme yapmaya zorlayamayacağından, davacı kiracının istemi hukuki değildir....

      Diğer bir söyleyişle tespit davası ile istenen hukuki korunma, ... davası ile tamamen elde edilebilecekse, o zaman, davacının ayrı bir tespit davası açmakta hukuki yararı yoktur. Olayımıza gelince; Taraflar arasındaki uyuşmazlık kira bedeli içinde KDV'nin de bulunduğunun tespit edilmesi noktasında toplanmaktadır. Davacı tarafın bu uyuşmazlığı tespit davası yoluyla değil, açacağı ... davasında ileri sürmesi gerekir. Ayrıca davalı Belediye tek taraflı olarak, kiracı davacıyı ek sözleşme yapmaya zorlayamayacağından, davacı kiracının istemi hukuki değildir....

        Diğer bir söyleyişle tespit davası ile istenen hukuki korunma, ... davası ile tamamen elde edilebilecekse, o zaman, davacının ayrı bir tespit davası açmakta hukuki yararı yoktur. Olayımıza gelince; Taraflar arasındaki uyuşmazlık kira bedeli içinde KDV'nin de bulunduğunun tespit edilmesi noktasında toplanmaktadır. Davacı tarafın bu uyuşmazlığı tespit davası yoluyla değil, açacağı ... davasında ileri sürmesi gerekir. Ayrıca davalı Belediye tek taraflı olarak, kiracı davacıyı ek sözleşme yapmaya zorlayamayacağından, davacı kiracının istemi hukuki değildir....

          Diğer bir söyleyişle tespit davası ile istenen hukuki korunma, ... davası ile tamamen elde edilebilecekse, o zaman, davacının ayrı bir tespit davası açmakta hukuki yararı yoktur.Olayımıza gelince; Taraflar arasındaki uyuşmazlık kira bedeli içinde KDV'nin de bulunduğunun tespit edilmesi noktasında toplanmaktadır. Davacı tarafın bu uyuşmazlığı tespit davası yoluyla değil, açacağı ... davasında ileri sürmesi gerekir. Ayrıca davalı Belediye tek taraflı olarak, kiracı davacıyı ek sözleşme yapmaya zorlayamayacağından, davacı kiracının istemi hukuki değildir....

            Taraflar arasında yazılı kira sözleşmesi bulunmadığına göre, öncelikle davacının kira ilişkisinin varlığını ve aylık kira bedelinin ne miktar olduğunu kanıtlaması gerekir. HMK.'nun 200.maddesi uyarınca akdi ilişkinin varlığı ve aylık kira miktarının yazılı delille kanıtlanması gerekir. Somut olayda davacı, kira ilişkisini kanunda belirtilen usullere göre kanıtlayamamıştır. Bu nedenle kira ilişkisine dayalı talebin reddine ve davacının terditli olarak öne sürdüğü diğer talepleri incelenerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmadığından hükmün bozulması gerekmiştir....

              Bilindiği üzere icra takibinden önce açılan menfi tespit davalarında yetkili mahkemeler genel yetki kuralına göre belirlenecektir. 6100 sayılı HMK'nin 6.maddesinde genel yetkili mahkemenin, davalı gerçek veya tüzel kişinin davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesi olduğu belirtilmiştir. Dava çeke dayalı menfi tespit istemine ilişkin olup, dava konusu çekin incelenmesinde, keşide yerinin İstanbul olduğu, muhatap bankanın ... olduğu görülmüştür. Dava, takipten önce açılmıştır. Takipten önce açılan menfi tespit davalarında, genel ve ilgili yasalarda öngörülen özel yetki kuralları uygulanır. İİK'nun 72/son maddesindeki yetki kuralları, takipten sonra açılan menfi tespit davalarında uygulama yeri bulunan kurallar olup, takipten önce açılan menfi tespit davaları yönünden diğer yetki kurallarını ortadan kaldırmaz. Dava, dava konusu çek sebebiyle borçlu olunmadığının tespiti istemine ilişkin olup, dava tarihinden önce girişilmiş bir icra takibine rastlanılmamıştır....

                Asliye Hukuk Mahkemesince; talebin kira ilişkisinden kaynaklanan alacak davası olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Sulh Hukuk Mahkemesi ise; talebin kira sözleşmesine dayanmayıp davacının davalıya ödünç olarak verdiği paranın iadesi istemine dayandığı gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (HMK)4. Maddesinde sulh hukuk mahkemesinin görevleri sayılmıştır. Olayları açıklamak taraflara, hukuki nitelendirme hâkime aittir. (1086 sayılı HUMK. md. 76, HMK. md. 33) Somut olayda davacı ile davalı arasında kira ilişkisi bulunmaktadır. Davacı kiracı olup, kiralanan yerin çatısı için daha önceki kiracı tarafından yaptırılan çatı nedeni ile kiralayan davalının talebi üzerine ödediği 7.400,00 TL'nin davalıdan tahsili istemiştir. Talep konusu kira ilişkisine dayanamamaktadır....

                  Asliye Hukuk Mahkemesince; talebin kira ilişkisinden kaynaklanan alacak davası olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Sulh Hukuk Mahkemesi ise; talebin kira sözleşmesine dayanmayıp davacının davalıya ödünç olarak verdiği paranın iadesi istemine dayandığı gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (HMK)4. Maddesinde sulh hukuk mahkemesinin görevleri sayılmıştır. Olayları açıklamak taraflara, hukuki nitelendirme hâkime aittir. (1086 sayılı HUMK. md. 76, HMK. md. 33) Somut olayda davacı ile davalı arasında kira ilişkisi bulunmaktadır. Davacı kiracı olup, kiralanan yerin çatısı için daha önceki kiracı tarafından yaptırılan çatı nedeni ile kiralayan davalının talebi üzerine ödediği 7.400,00 TL'nin davalıdan tahsili istemiştir. Talep konusu kira ilişkisine dayanamamaktadır....

                    UYAP Entegrasyonu